doacan
Kayıtlı Üye
Herkese merhaba iyi forumlar. Birkaç gündür olay üzerinde düşünüyorum. Bilgim yetersiz olduğu için sizinle paylaşmak ve fikrinizi almak istedim. Umarım kendimi doğru ifade ederim.
Yaklaşık bir sene önce görüşmeyi bıraktığım bir adam var. Kendisine kırgınım ve söylemek istediğim çok şey var. Bunları içime gömmeyi ve şehir değiştirmeyi tercih ettim. Onun anlayamayacağı hisler içinde olduğumu bildiğim için kendim adına üzerine gitmemenin doğru karar olduğunu düşünüyorum ve mutluyum.
Yeni taşındığım şehirde kendime oyalanacak çok şey buldum, ilk iki ay düşünmemek zordu benim için, geceleri kafamda konuşma yaptığımı hayal ederdim. Böyle böyle ona içimdekileri dökerek rahatladım, hala kırgın mıyım bilmiyorum fakat ben enerjimi serbest bırakmayı başardım. Üç ay içerisinde aklımdan tamamen çıktı, yüreğim ferahtı ve artık kalbimde burukluk hissetmiyordum.
Yazın ortasında bir gece aklıma aniden geldi, acaba şuan nöbette midir diye düşündüm. Kısacık bir andı. Telefonumu şarjdan aldığımda bana mesaj atmış olduğunu gördüm. Kısaca sohbetten sonra bana kırgın olup olmadığımı sordu, o anki hislerim doğrultusunda olmadığımı söyledim çünkü ben çoktan rahatlamıştım. O konuşmanın üzerinden bir ay kadar geçti, sabah uyandığımda içimde garip bir hisle (..) napıyor şu anda acaba diye düşünüverdim. Gecesinde tekrardan bana mesaj attı. Konuşma esnasında yine araya kırgınlığım olup olmadığını sıkıştırdı, tekrardan kırgın hissetmiyorum diye yanıtladım. Yüreğim hala ferah. Üzerimde herhangi bir yük hissetmiyorum hala.
Esas konuya gelecek olursak üç gün önce sabah karşı bir rüya gördüm. O bir keresinde bir hafta ortadan kaybolmuştu ve bir anda akşam iş yerime çıkıp gelmişti herhangi bir şey demeden, merhaba deyip elini uzatmıştı el sıkışmak için. Bende elini sıkıp onu affetmiştim. Rüyamda yine eski iş yerimdeydim, orada çalışan arkadaşlarımla beraber ayakta koşuşturmaca içindeydik. Üzerimde o günkü anıda ne varsa yine onlar vardı, hatta saçlarım bile aynıydı. İş yerinin kapısının olduğu yönün tam zıttından, sarı bir ışık vurdu ve o geldi. Herkes dönüp ona baktı, yüzünde mahcup bir ifade vardı. Anımdaki gibi coşkuyla 'Merhaba!' diyerek girmedi içeri, usulca dolu gözlerle, hafif bşr gülümsemeyle el sıkıştı herkesle. Sıra bana geldiğinde ellerimi önüme bağlamış ketum bir şekilde duruyordum, elini sıkmaya hiç niyetim yoktu. Çalışma arkadaşlarım arkadan elini sıkmam için işaret ediyorlardı, aldırmadım. Yüzüne değil eline bakıyordum. Kısa bir an yüzüne baktım, gözleri doluydu, mahcup bir gülümseme vardı ve elini sıkmam için yalvarır gibi bakıyordu. Elini sıkmadım ve kafamı hızla sola döndüm, sarı ışık patladı ve kendimi yatağımda uzanırken hissetmeye başladım. Rüya gördüğümü idrak edemiyordum. Hareket edemiyordum ve uyuyor yada uyanık mıydım onun da farkında değildim. Bir anda dudaklarımda bir baskı hissettim, ona ait hislerdi bunlar hatta sanki bir an traş losyonun kokusunu dahi aldım sandım. Tüm vücudumı bir titreme basınca korkuyla gözümü açabildim, ona ait hissettiğim tüm o güzel hisler sadece birkaç saniye sürmüştü, olan şeylerin ve gördüğüm rüyanın farkına vardığım anda kalbimi bir el sıktı sanki, sakinleşmeyi bekledim ve uyudum. Sabah uyandığımda kalbimdeki his duruyordu, kalbim ağrıyordu resmen. Anneme yada ablama rğya gördüğümü anlatmaya niyetlendim çok kez, birşey beni tutuyormuşçasına asla anlatamadım neler olduğunu. Tüm gün kalp ağrısıyla cebelleştim. İçimdeki hissin bir tarifi yoktu. Onu aramak istemiyordum ama bir tarafım aramaya yitiyordu beni. Epeyce direndim bu hisse. Elim defalarca gitti telefona içimde bir ses bana yalvarıyordu ne olur bir kez ara, seni rüyamda gördüm de diye. Çok direndim ta ki şu güne kadar. Bu gün biraz daha mantıklı düşünür konumdayım, onu affettiğimi söylememek konusunda ısrarcıyım, bunların bilinç altıma ait olduğunu sanmıyorum. Çünkü her bana soruşunda içim ferahtı, sana kızgınım demek istemedim hiç, kendimce atlatma yöntemimş bulmuştum çünkü. O yazdığında onu tersleyip seni affetmedim demek aklımdan dahi geçmedi. Hep içim rahattı.
Acaba o benim üzerimde birşey denemiş olabilir mi? Hiçbir zaman birbirimize kötü konuşmadık yani bana ulaşmasında herhangi bir sorun da yok. Böyle bir yönteme başvurmuş olabilir mi?
Yaklaşık bir sene önce görüşmeyi bıraktığım bir adam var. Kendisine kırgınım ve söylemek istediğim çok şey var. Bunları içime gömmeyi ve şehir değiştirmeyi tercih ettim. Onun anlayamayacağı hisler içinde olduğumu bildiğim için kendim adına üzerine gitmemenin doğru karar olduğunu düşünüyorum ve mutluyum.
Yeni taşındığım şehirde kendime oyalanacak çok şey buldum, ilk iki ay düşünmemek zordu benim için, geceleri kafamda konuşma yaptığımı hayal ederdim. Böyle böyle ona içimdekileri dökerek rahatladım, hala kırgın mıyım bilmiyorum fakat ben enerjimi serbest bırakmayı başardım. Üç ay içerisinde aklımdan tamamen çıktı, yüreğim ferahtı ve artık kalbimde burukluk hissetmiyordum.
Yazın ortasında bir gece aklıma aniden geldi, acaba şuan nöbette midir diye düşündüm. Kısacık bir andı. Telefonumu şarjdan aldığımda bana mesaj atmış olduğunu gördüm. Kısaca sohbetten sonra bana kırgın olup olmadığımı sordu, o anki hislerim doğrultusunda olmadığımı söyledim çünkü ben çoktan rahatlamıştım. O konuşmanın üzerinden bir ay kadar geçti, sabah uyandığımda içimde garip bir hisle (..) napıyor şu anda acaba diye düşünüverdim. Gecesinde tekrardan bana mesaj attı. Konuşma esnasında yine araya kırgınlığım olup olmadığını sıkıştırdı, tekrardan kırgın hissetmiyorum diye yanıtladım. Yüreğim hala ferah. Üzerimde herhangi bir yük hissetmiyorum hala.
Esas konuya gelecek olursak üç gün önce sabah karşı bir rüya gördüm. O bir keresinde bir hafta ortadan kaybolmuştu ve bir anda akşam iş yerime çıkıp gelmişti herhangi bir şey demeden, merhaba deyip elini uzatmıştı el sıkışmak için. Bende elini sıkıp onu affetmiştim. Rüyamda yine eski iş yerimdeydim, orada çalışan arkadaşlarımla beraber ayakta koşuşturmaca içindeydik. Üzerimde o günkü anıda ne varsa yine onlar vardı, hatta saçlarım bile aynıydı. İş yerinin kapısının olduğu yönün tam zıttından, sarı bir ışık vurdu ve o geldi. Herkes dönüp ona baktı, yüzünde mahcup bir ifade vardı. Anımdaki gibi coşkuyla 'Merhaba!' diyerek girmedi içeri, usulca dolu gözlerle, hafif bşr gülümsemeyle el sıkıştı herkesle. Sıra bana geldiğinde ellerimi önüme bağlamış ketum bir şekilde duruyordum, elini sıkmaya hiç niyetim yoktu. Çalışma arkadaşlarım arkadan elini sıkmam için işaret ediyorlardı, aldırmadım. Yüzüne değil eline bakıyordum. Kısa bir an yüzüne baktım, gözleri doluydu, mahcup bir gülümseme vardı ve elini sıkmam için yalvarır gibi bakıyordu. Elini sıkmadım ve kafamı hızla sola döndüm, sarı ışık patladı ve kendimi yatağımda uzanırken hissetmeye başladım. Rüya gördüğümü idrak edemiyordum. Hareket edemiyordum ve uyuyor yada uyanık mıydım onun da farkında değildim. Bir anda dudaklarımda bir baskı hissettim, ona ait hislerdi bunlar hatta sanki bir an traş losyonun kokusunu dahi aldım sandım. Tüm vücudumı bir titreme basınca korkuyla gözümü açabildim, ona ait hissettiğim tüm o güzel hisler sadece birkaç saniye sürmüştü, olan şeylerin ve gördüğüm rüyanın farkına vardığım anda kalbimi bir el sıktı sanki, sakinleşmeyi bekledim ve uyudum. Sabah uyandığımda kalbimdeki his duruyordu, kalbim ağrıyordu resmen. Anneme yada ablama rğya gördüğümü anlatmaya niyetlendim çok kez, birşey beni tutuyormuşçasına asla anlatamadım neler olduğunu. Tüm gün kalp ağrısıyla cebelleştim. İçimdeki hissin bir tarifi yoktu. Onu aramak istemiyordum ama bir tarafım aramaya yitiyordu beni. Epeyce direndim bu hisse. Elim defalarca gitti telefona içimde bir ses bana yalvarıyordu ne olur bir kez ara, seni rüyamda gördüm de diye. Çok direndim ta ki şu güne kadar. Bu gün biraz daha mantıklı düşünür konumdayım, onu affettiğimi söylememek konusunda ısrarcıyım, bunların bilinç altıma ait olduğunu sanmıyorum. Çünkü her bana soruşunda içim ferahtı, sana kızgınım demek istemedim hiç, kendimce atlatma yöntemimş bulmuştum çünkü. O yazdığında onu tersleyip seni affetmedim demek aklımdan dahi geçmedi. Hep içim rahattı.
Acaba o benim üzerimde birşey denemiş olabilir mi? Hiçbir zaman birbirimize kötü konuşmadık yani bana ulaşmasında herhangi bir sorun da yok. Böyle bir yönteme başvurmuş olabilir mi?