"Gizlimabet Parapsikoloji Platformu"

Forum içeriğine ve tüm hizmetlerimize erişim sağlamak için foruma kayıt olmalı ya da giriş yapmalısınız. Foruma üye olmak tamamen ücretsizdir.

Bağımlılıklar! Kurtulmak İçin Basit Bir Yöntem, İnanarak Yapanlara!

  • Konbuyu başlatan Konbuyu başlatan embriyo
  • Başlangıç tarihi Başlangıç tarihi

embriyo

Elit Üye
Alkol, kumar, uyuşturucu bağımlılığı ne ise kişilere olan bağımlılığımız da aynı şey. “Onsuz olamam” demek çok sevmek zannediliyor. Hâlbuki onsuz olamamak demek, kendi içinde tam ve bütün olamamak demek. Ah, şu zannetmelerimiz!.. Eski zamanlarda dünya düz zannediliyordu. Yuvarlak diyenleri de asıyorduk.

Mevlana’nın olduğu söylenen güzel bir hikâye var:
Bir köyde hiç kimse fil görmemiş. Gece bir çadır kurulmuş, içine bir fil konmuş. Köylüler kapkaranlık olan çadıra girip fili ellemeye başlamışlar. Filin kulağını tutan “bu fil denen şey yelken gibi bir şeymiş” demiş. Bacağını tutan “bu fil denen şey buruşuk duvar gibiymiş”, hortumunu tutan “bu fil, kalın hortummuş meğer”, demiş. Mevlana ise şöyle demiş: “İçeriye bir mum yaksaydınız, herkes filin tamamını görecekti”.

İçinize bir mum yakın tamamını görün.

Ya da şimdi teknoloji ilerledi, istiyorsanız içinize bir projektör tutun.


Şaka bir yana, bağımlılıklar, korkudan geliyor. Alttaki korkudan dolayı bağımlılığımızı durduramıyoruz.

Bir pazar sohbetimde evdeki kalabalığa “bağımlılıkları bırakma” meditasyonu yaptıracaktım, “gözlerinizi kapatın” dedim ve ben de gözlerimi kapattım. Bir de ne göreyim? Minicik bir uçak fırıldak gibi dönüyor gözümün önünde. Gözlerimi açtım, tekrar kapattım, yine aynı görüntü. Şaşkınlık içinde açtım gözlerimi, o gün benimle birlikte olan diğer bir hoca arkadaşıma döndüm, “hocam, gözümün önünde minik bir uçak fır dönüyor” dedim. Herkes gözlerini açmış bana bakıyordu. Arkadaşım gülümseyerek “sor üst benine” dedi. O zaman hatırladım, şaşkınlıktan üst benimi bile unutmuştum. Ama herkes bana bakarken tuhaf bir durum olmuştu.

Topluluğa döndüm, “Gözlerinizi kapatın, derin bir nefes alın. Sadece nefesinizi izleyin. Nasıl alıp verdiğinize bakın. Her nefesinizde, sevgiyi içinize aldığınızda, her verişte de dışınıza nasıl verdiğinizi hissedin” dedim. Tekrar kapattım gözlerimi, uçak oradaydı. “Üst benim, nedir bu?” der demez, üst ben “sen de seyahat bağımlılığını bırak” dedi.

O zaman anladım. Kendimi en iyi hissettiğim zamanlar seyahat ettiğim zamanlardı. Kendimi özgür, sevinçli hissederdim. Ancak o zaman bu duyguları deneyimleyebilirim gibi gelirdi. Seyahate çıkamadığım zaman mutsuz olurdum. Değersiz olurdum. Hâlbuki içimdeki sevgi hiçbir şeye bağlı değil ki. O orada. Ben seyahate gitsem de gitmesem de.

Hemen niyetimi yaptım. “Ben seyahat bağımlılığımı şimdi ve sonsuza kadar tüm zaman mekân ve boyutlarda sevgiyle serbest bırakıyorum” O enerjinin benden çıkıp gittiğini hissettim. Kendimi daha özgür ve hafif hissettim. Herkes gittikten sonra oturdum, altındaki korkularımı bulup, kabul ettim ve sevgiye dönüştürdüm. Değersizlik korkusu, sevilmeme korkusu, yetersizlik korkusu.

Şimdi seyahate gitsem de olur, gitmesem de.

Bağımlılıklarımızın altı korku dolu. Her çeşit bağımlılık var. Eşimize, çocuğumuza, evimize, işimize, eşyamıza, anamıza, babamıza, arabamıza, arkadaşımıza, alkole, spora, sekse, kumara, eroine, sigaraya, seyahate. Bunların hepsi aynı. “Olmazsa olmaz” dediğimiz, her şey bağımlılık. Kendimizi onsuz, güçsüz değersiz, güvensiz, başarısız hissettiğimiz her şey. Onlara yüklediğimiz anlamlara bakmamız gerekiyor. Çok lüks de yaşayabiliriz, hiçbir şeyimizi satıp savıp inzivaya çekilmemiz gerekmiyor. Sadece “onsuz da olurum, evsiz de olurum, arabasız da; arabaya da binerim, otobüse de binerim; her halime değerliyim.” Diyebiliyor muyuz gerçekten? Şöyle yürekten, inanarak?

Herkesin ve her şeyin gitmesine izin vermektir sevgi. “Gelirse de güzel, giderse de güzel” diyebilmektir.

Şu anda radyoda “if you go away” çalıyor, “eğer gidersen” bu şarkıyı ne zaman dinlesem içim acıyla dolardı. Herhangi birini düşünerek dinlemezdim ama yine de çok hüzünlenirdim. Oysa acı direnmek demek. Direnci bırakıyorum.

Biz bağımlılığımızı bırakana kadar bize en yakınlarımız görevli oluyor her zamanki gibi. Herhangi bir bağımlılığı sizi rahatsız eden bir yakınınız varsa hemen bakın sizin neye veya kime bağımlılığınız var. Siz kendi bağımlılığınızı sona erdirmedikçe o yakınınız bu konudaki aynalık görevini sürdürecek. Elinde değil, size bu yolla hizmet ediyor. Mesela siz spora olan bağımlılığınızı bitirmedikçe oğlunuz uyuşturucu bağımlılığını bitiremeyecek. Neye BAĞIMLI olduğu fark etmiyor, adı bağımlılıksa eğer hepsi aynı.

BAĞIMLILIKLAR: Anne-Baba-Kardeş, Aile-Eş-Çocuk, Alışkanlıklar, Sigara, Alkol, Kumar, Seks, Uyuşturucu, Eşya, İş, Ev, Alışveriş, İnternet, Yemek.

“İçimdeki Yolculuk” serisinden alıntı..
 
Geri
Üst