Antik Yunan medeniyetinde sayıların dili

Pisagor; evrenin tüm anlamının sayılar sembolizması içinde var olduğunu, sayıların evrene hükmettiğini, mistik sayı tekniğinin yaşamın özü olduğunu milattan önce pisagor okulu'nda öğrencilerine öğretmiş. pisagor'a göre;

1 sayısı: monad, yani tektir. hiçbir benzeri olmayan önsüz-sonsuz yaşamı simgeler. tüm varlıkların bünyesinden çıktığı eril ateşi yani tanrının kendisini simgeler. sembolü noktadır. ilahi aklın, hikmetin simgesi. tanrı ile birlikte onun yeryüzündeki tezahürü olan insanın da sembolü. monad hem makrokozmozu hem de mikrokozmozu bünyesinde barındırır. (mikrokozmozun tek amaçı makrokozmoz ile birleşmek) bu ancak inisiyatik eğitim ile kişinin kendisini olgunlaştırmasıyla olabilir.

2 sayısı: diyad, bölünmez öz ile bölünebilir, çizgi ile sembolize edilir, eril-dişil, osiris- isis, hikmetten doğan fikir. doğurgandır, bu nedenle dişildir. hayatı içinde barındıran sudur.

3 sayısı: triad, hikmetten çıkan fikir ile oluşan eser. osiris ve isis'in oğlu horustur. sembolü üçgendir. yeniden doğuş yasasını barındıran anahtardır. ilahi kelamdır, evrenin kendisidir. topraktaki yaşam cevheri, ruh ateşten, can sudan, beden topraktan türetilmiştir.

4 sayısı: tetrad, kare ile sembolize edilir, sonsuzluğu ve ölümsüzlüğü simgeler, dört temel güç olan ateş, su, toprak ve havayı ifade eder.

5 sayısı: pentad, üzerinde yaşanılan dünyanın simgesi, beş köşeli yıldız ile sembolize edilir. ateşi, suyu, toprağı, havayı ve bunların toplamından oluşan dünyayı simgeler. 2 ile 3 toplamı dünya sevgisi ve evliliğin sembolü.

6 sayısı: evrenin altı yönü kuzey, güney, doğu, batı, yukarı, aşağıyı simgeliyor. ilahi adaletin simgesi, hazreti süleyman'ın yıldızı, süleyman'ın adaleti.

7 sayısı: kutsal üçlü triad ve düzeni oluşturan tetradın birleşiminden meydana geldiği için, tekamül yasasının simgesi ve sembolü dörtgen üzerine kurulu üçgen *. yaşamın 7 renginin birleşiminin beyazı. müziğin 7 notası, mükemmelliğin saflığı.

8 sayısı: üst üste ya da yan yana dizilmiş iki dörtgen ile temsil edilir. dörtgenlerden birincisi maddeyi diğeri ise onun biçimini temsil eder. [madde ve biçim olayı hazreti ali kökenli arap aleviliği, türkiye'de nusayrilik olarak bilinen dinde de vardır. zahir ve batin.]

9 sayısı: üç ayrı üçgenle ya da bir altı köşeli yıldız ve yanında bir üçgenle ilişkilendirilir. burada anlatılmak istenen, fikirlerin, ister olumlu ister olumsuz olsun, mükemmel olan yaratıcı düşünceden kaynaklandığı gerçeğidir.

10 sayısı: kutsal tetraktis, dört bölümlü üçgen, monard, diyad, triad ve tetradın toplamı, mükemmelliğin, kamil insanın, tanrı ile bir olmasının sembolü. hiçlikten tekliğe sembolize eder. tüm varlıkların makrokozmozda büyük bir ahenk içinde yeniden bir araya geleceklerini simgeler.

Alıntı.

Sayın Yakinas yazacaklarım sizinle değil, yazıyı hazırlayan kişi veya kişilerce ilgilidir. Zira alıntı yaptığınızı belirtmişsiniz zaten.
Pisagor bu kadar Mısır tanrı tanrıça ismi sayıyorsa bu bilgileri Mısırlılardan almış olduğu ortada. Mısırlılardan alınan bilgi de, ''Pisagor'a göre'' diye belirtilmemelidir, sanki bunu Pisagor bulmuş veya geliştirmiş gibi. Şu Khemet Mısır'dan artık ellerini bir çekseler de biz de rahatlasak onlar da. Resmen Mısır üzerinden kendilerine kültür, tarih ve tarihsel milli zeminler çıkardılar! Onlar kimdir nedir isteyen görür, ben yazmıyorum.
Alıntı yaptığınız yer veya onların da alıntı yaptıkları yer belli biçimde yönlendirme yapmaya çalışmış yazıda. Bu ufak detaylar bilginin temelini zedeler ve bina çökmeye başlar. Tıpkı bugün günümüzde bir çoğu bilginin dezenformasyona uğraması gibi. Pisagormuş Homerosmuş Hipokratmış bu isimler olmaları gereken yerden çok üstlerdeler. Yavaş yavaş yerlerine almak lazım artık. Tarihi arkeolojik alanlarda karartmalarla, savaşlarda belge çalmakla, kayıtları imha etmekle, oturup masa başında yeniden yazmaya çalışanlara gülüyorum. Zira bunlara sadece insanlar tanıklık etmedi ki, insani kayıtlar yok edilince tarih unutturulsun/değiştirilsin, olmuyor eğreti duruyor sonunda.

Tarihi konularda bu şekilde saptırılmaların ve karalamaların varolması beni gerçekten rahatsız ediyor. Çünkü neyin doğru olduğuna, neye inanacağıma şaşırıyorum. Ve bu insanı doğru bilgi konusunda şüpheye düşürüyor. Bu şüphe yüzünden okumaktan vazgeçtiğim o kadar fazla şey oldu ki. Tamam belki bir konuda kesin olarak olmasa da farklı bilgilerin ve görüşlerin araştırılması insanda fikir oluşmasını sağlıyor. Fakat bu bilgi kesin olmadığı sürece o içimdeki şüphe hep devam edecektir. İstediğim ve dua ettiğim şey şu ki bu şüpheden arınıp doğruların tek ve güvenilir kaynaktan beni bulup aydınlatması.
Herkesi bulması dileğiyle.