İnsanın Elemental Görünümü

aris

Kayıtlı Üye
Katılım
3 Tem 2008
Mesajlar
660
Tepkime puanı
142
İnsanın Elemental Görünümü

Yazan: G. H. Frater D.D.C.F. (S.L. MacGregor Mathers)



Şimdi, farz edelim ki burada fiziksel bir insan temsil edilmektedir. Keter taçtır ve başın üstündedir. Daat'te olan Hokmah ve Binah'ın kesişmesi kafada olur, Hesed ve Geburah kol ve omuzlara tekabül eder. Tifaret ve Yesod gövdeye, Netzah ve Hod kalça ve bacaklara ve Malkut ayaklara denk gelecektir.

Şimdi, size bir soru soracağım: Kurucumuz Christian Rosenkreutz'ın mistik bedeni nerede bulundu? Tifaret'te. Peki Tifaret nedir? Merkez. Lafın gelişi orta kürenin ortasında bulunur ve o orta küre dışa yansıdığı zaman neyi temsil eder? Kutup Aksı. Kutup Aksı temsil ederken, bir bakıma dıştan görünmez olur. Dolayısıyla, tüm yansımanın dış şekli küresel olur. Bu Tifaret'in kalbe tekabül ettiğini ima eder ve Tifaret Şef Adeptin bulunduğu yeri temsil eder ve o Kutup Aksıdır. İnsanın fiziksel bedenini çevreleyen tesirler aynı Evren'in etrafında olduğu gibi bir küre oluştururlar. Dolayısıyla, Küre bedeni çevreler. Böylece, bu diğer Sefirot'un yansımasını içeren Malkut'u ve kişinin Assiyah âlemi rolünü üstlenecektir. Şimdi bu Küreye Gül Haç Cemiyeti olarak biz Evrenin majikal aynası veya Miktrokozmosun duyu küresi deriz. Bu insanın Aura'sıdır. Şimdi, Şef Adept Tifaret'e yerleştirildiğine göre, bedenin en hayati kısmını kalp civarında olacağını bekleyebilirsiniz. Dolayısıyla, kalp fizik bedenin Kralını temsil edecektir. Bütün bunlar tabii ileride elinize geçecek olan Mikrokozmos diskurunda daha ayrıntılı olarak anlatılacaktır.

Makrokozmos Küresine yanıt veren bu Kürenin, doğal olarak Makrokozmosun güçlerini yansıtıcağını düşünürsünüz. Peki ortadaki adam Zodyak'ın hangi tarafına yüzünü çevirecektir? O kendi duygu Küresinde horoskopunda yükselen derecesini temsil eden noktaya bakacaktır, dolayısıyla yükselen derecesi ona karşı düşecek noktadır. Onun amacı baştaki Daat ilkesini geliştirmektir. Bu ilke Ruah ve Neşamah arasındaki bağlaçtır.

Bilinç şu şekilde tasnif edilmiştir: Hiyah'ta insan Benliğinin başlangıcı vardır. Gerçek Benlik Yehidah'ta olup Hiyah'ta açılımı vardır. Böylece Yehidah'a İlahi Bilinç denilir. Bilincin [Consciousness] kökü "Conscire", "bilmeyi sağlayan" ve "irtibat sağlayan" anlamına gelir ve Keter, İlahi ile ilgili olarak bunu yapabilir ve Keter'iniz dolayısıyla İlahi Bilinçtir. Ruah'ta beşeri Bilinç ve beşeri İrade vardır. Yehidah'ta İlahi İrade vardır; böylece beşeri irade maddi bedenin kralı gibidir. Otomatik bilinç dediğimiz şey Yesod'dadır ve alt seviye ihtiraslar ve arzularla ilgilidir. Tifaret, kalpte oturması gereken Beşeri İrade, otomatik Bilinçle içli dışlı durumda, böylece beşeri Bilinç tahtını feragat edip otomatik hale gelir. İnsanoğlu tarihi, sefahat, kötü huy ve alışkanlıkların insanları her zaman belirli kalıplarda hareket ettirmeye zorlayan bir tür otomatik şartlama getirdiğine şahit olmuştur ve bunun bir hastalık gibi düzenli aralıklarda tekrarlandığı görülmüştür. Gerçekten de bu bir hastalıktır.

Otomatik Bilincin doğru yeri maddi atomları kendisine çektiği Yesod'dur. Ancak Beşeri Bilincin yerini işgal ettiği zaman Beşeri Bilinç tarafından yönetilmek yerine, onu hükmetmektedir. Bu da Sefirot'un dengesini bozmaktadır.

Şimdi, Daat'te Ruhsal Bilincin tahtı bulunmaktadır ve Daat Hokmah ve Binah'ın sonuçları olduğu için, onları takip eden yedi Sefirot'un açılımıdır. Diğer bir değişle, başta yedi gezegen vardır. Bunlardan Güneş sağ göze, Ay sol göze tekabül eder.

Şimdi hemen fark edeceksiniz ki, ruhsal bilinç fiziksel bedenle tamamen ayrı olup ışın yayan ışıktır. Düşüncenin ortaya çıkış şekli yaymadır, diğer bir değişle ışınları bu Astral ışık küresinde titreşimsel bir şekilde dağıtılmaktadır. Bu size çok yaygın bir sahte Durugörü kaynağını açıklayacaktır. Birçok hata şöyle ortaya çıkmaktadır: Bu aslında zihinsel planının [mental âlem] bir bencilliğidir. Bilinç kendi küresinde bulunan ve kendisi tarafından değiştirilen yansımaları almaktan tatmin olmaktadır. Bu tür kişisel değiştirmelerin bir örneğini verelim ve Mars gezegenini ele alalım. Ateş kırmızı olacaktır. Burada şunu demek istiyoruz, ateşle ilgili her türlü vâkada muhakeme hemen hemen isabetli olacaktır. Ancak suyla ilgili olanlarda hata ortaya çıkacaktır. O zaman Su olması gerektiği gibi mavi yerine morla temsil edilecektir. Çünkü, her zaman su özelliklere ateş özelliklerini katmak isteyecektir. Burada Durugörüde yaygın bir hata kaynağı görülmektedir. Bu da özellikle bilinen anlamda bencillikten değil de, kendine fazla kapanmanın ortaya çıkardığı daha ince bir bencillik şeklinden kaynaklanır. Bundan dolayı Okültizm sistemimiz Teosofik Cemiyeti tarafından öğretilenin tam tersidir. Görüldüğü üzere, Teosofist öğrencisinin evreni etüt etmekle başlamasını önerir. Bu şekilde sonuca varabileceğini her ne kadar kabul etsem de, ruhsal veya zihinsel bencillik tehlikesi vardır. Bundan dolayı biz Makrokozmostan önce Mikrokozmosu etüt etmekteyiz.

Kendini ıslah etmek ve geliştirme uğruna, kendi iç dünyanızda sürekli kapanmak size fazla dar bir görüş sunar ve kendi ürettiğiniz bencilik sizi tehdit eder. Bu ayrıca fazla riyazet ve münzeviliğin de tehlikeleridir. Çünkü sonuçta kişi kendinin diğerlerinden daha iyi olduğunu düşünebilir. Tehlikeler bunlardır. Eğer bu tehlikelerden uzak durabilirsen, amaca ulaşabilirsin. Dolayısıyla, durugörüyü etüt eden öğrenci için, kendisine doğru meyil eden şeklini bastırması özellikle önerilmektedir. Böylece, ince olmasından dolayı fazla geç olmadan fark edilmesi güç olan ruhsal bencilliği teşvik etmemiş olur. Aksi halde, kusurlarında artış olacaktır ve depresyona yol açacaktır. Bu da daha ilk başta engellenebilecek bedbaht hallere yol açar.

Şimdi görüldüğü gibi Otomatik Bilincin günahı genel anlamda kötü huy veya alışkanlıktır. Beşeri Bilincin günahı entelektüel insanınkidir.

Ruhsal Bilincin günahları bir nevi psişik özelliğin kusurlarıdır. İlahi Bilincin günahı olamaz, çünkü Keter'de herhangi hata veya kusur olamaz. Burada tekrar İnsanoğlunda dört planın [âlemin] tekabülleri veya YHVH görülmektedir.


Alıntıdır..
 
Üst