Siz de birkaç yıl önceki halimi gördüm, üzgünüm, bu yüzden yazmak istedim. Size tavsiyem içinizden gelenin tam aksini yapmanız olur, tabii bu bu durum için geçerli, gerek olumsuz duygularınızın gerekse cinlerin sizi etkisi altına almasına izin vermeyin. Çok da bir şey bildiğimden değil ama yaşadığınız dönemden aynen geçtiğim için söylüyorum: Bu derin depresyon, derin umutsuzluk dönemi onların insanı gafil avlamak, daha da dibe çekmek için etkin ve üzerinizde umutsuzluktan gelen bir yetkinliklerinin olacağı bir dönem. Aşırı aile baskısı, insanların olumsuz karakter özellikleri, bencillikleri, kibirleri derken ve umutsuzluğunuz ön plana çıkarken bunlara rağmen evet, belki bulunduğunuz ortamdan henüz çıkamayabilir, kaçamayabilirsiniz ama sayın Peribiri'ye katılıyorum. Kendi fanusunuzu yaratın ama bunu bir ara dünya veya bir nevi kaçış olarak görün, dünyadan tamamen kopmak da ileride ciddi sorunlara neden oluyor çünkü. İnsan bu dönemde kafasına eseni yapmak -sözgelimi cinlere doğru çekilmek istemek gibi- ister, yapmasının çok zor olduğunu çok iyi biliyorum ama çözüm onlarda değil, bin düşünüp bir söylememiz gerektiği gibi bin düşünüp bir ve doğru kararı vermemiz gerek. Dilerim ki doğru hisseder ve doğru kararlar verirsiniz. Ayrıca şunu da söylemeliyim, huzuru -dini inanışınız her neyse- ilahınızdan ararken ondan bunu isteyip de bir günde bir hafta da ya da bir sene de gelecek ya da gerçekleşecek bir şey değil bu. Yaşamanız lazım geldiği için bu dönemden geçiyorsunuz, siz gene rabbinize sığının çünkü kötü durumdayken başımızı kaldırıp da o sığınmanın bizleri hangi felaketlerden çekip çıkardığını göremiyoruz maalesef