Astral Seviyeler (Astral Katlar)-2

hazaR

Kayıtlı Üye
Katılım
30 Haz 2011
Mesajlar
2,233
Tepkime puanı
674
Konum
İstanbul
İş
Passenger.
Düşük seviyedeki astral düzlemler arasından belli başlılarını anlatarak devam etmek istiyorum ama bu kısımları hızlı geçeceğim. Düşük seviyeden orta seviyeye hızlı bir geçiş ile göz atalım.

Diğer düşük seviye astral düzlem fiziki dünyanın aynısı gibidir. Dünyadaki gibi evler, şehirler, dağlar, göller, ağaçlar burada astral yolcunun karşısına çıkar. Astral yolcu bir güzel manzaradan diğerine geçer ve bu manzaralar fiziki dünyanın aynısı gibi doğal ve maddesel gözükür ancak fiziki dünyadan farkı astral maddeden var olmasıdır. Bu bölgede astral varlıklardan daha çok yolculara rastlanır. Tüm fiziksel boyuta benzerliğine rağmen oldukça ıssız ve değişime kapalıdır. Yüksek seviyedeki okültistlerin veya çok fazla yaratıcı yeteneğe sahip astral yolcunun bile burada yeni şeyler yaratması veya değiştirmesi oldukça zordur çünkü herhangi bir şey şekillendirilmeye çalışılınca farklı bir boyuta kapı görevi görür. Yeni yaratım veya şekillendirme işlemi yapmaya çalışan astral yolcu kendisini farklı bir boyutta bulur. Bu boyut genellikle fiziksel boyuttaki değişimleri takip eder ve bireysel olarak bu boyuttaki nesneler yok edilemez veya değiştirilemez. Yine de kesin konuşmamakta fayda var. Bu seviyeye yolculuk yapan astral yolcu astral seyahat deneyimi dışında herhangi bir deneyim veya yükseliş yaşamaz. Sıklıkla fiziki boyuta yapılan astral projeksiyon ile karıştırılır.

Diğer düşük seviye astral kat yaratıcılığın serbest kaldığı bölgedir. Fiziksel boyuttaki duygular, düşünceler burada gerçeklik kazanır. Şamanik deneyimler başlangıcı burasıdır. Burada renkler birbirine karışmıştır. Ahenkli geometrik şekiller, sürekli renk değiştiren objeler görülür. Maji ile uğraşan yolcunun gelişimi burada başlar. Duygu ve düşünceler bu boyutta renklere, sembollere, geometrik şekillere bürünmüştür. Bu renklere ve şekillere müdahale edilebilir ancak yaratıcılık çok yüksek olduğu için düzgün ve anlamlı bir şeklin ortaya koyulması oldukça zordur. Bu boyutta bir şeyler yaratmak, su üzerine resim yapmaya benzer. Sürekli değişim halindedir.

Bir diğer düşük seviye astral kata giriş yapıldığında görüntüler silikleşir veya daha saydam hale gelir. Geçmiş dünya sahneleri görülür. Burası akaşa kayıtları ile karıştırılmamalıdır. Akaşa kayıtları mental ve astral seviye arasındadır ve bir şekilde tüm boyutlara iz düşümü vardır. Bu boyut dünya tarihinin arşivi gibidir ancak bu devasa arşivde istenilenler kolay kolay bulunmaz veya istenilen yere projeksiyon yapmak özel bir yetenek ister. Ustatlara göre tüm yaşamış insanların kolektif bilinci burada toplanmış ve hala toplanıyor, buradan da akaşa kayıtlarına aktarılmış ve hala aktarılıyor ancak geleceğe dair yorumlar içermez. Genellikle medyumsal özellikleri olan insanlar bu seviyede geçmişe dair bilgi toplayabilir. Bu seviye için okültistler, diğer düzlemlere ve fiziksel boyuta dikey şekilde uzandığını iddia ederler. En düşük boyuttan dikey şekilde en yüksek astral seviyeye hatta akaşa kayıtlarına kadar uzandığı iddia edilir başka bir görüş ise akaşa kayıtlarının bu şekilde tüm boyutlara uzandığını söyler. Belkide ikisi de paralel ve dikey olarak uzanıyordur ancak bu konu da net bir şey söylemek çok zordur. Bu katta var olan astral nesneler değişime uğramaz veya yok oluş yaşamaz. Astral yolcu bu yolculuğunda geçmiş yaşam vizyonlarına sık sık rastlar ancak unutulmamalıdır ki bu geçmiş yaşamlar astral yolcuya ait değildir. Dikey şekilde fiziksel boyuta kadar uzanması, fiziksel boyuttaki birisinin basit bir meditasyon ile bu boyuttan görüntüler yakalamasına neden olur ancak tekrar etmekte fayda var yakalanan rastgele görüntü kişinin geçmiş yaşamına veya kendisine ait değildir. Okült uğraşlar içindeki yolcunun burada öğreneceği, deneyimlerden faydalanacağı çok şey vardır.


Diğer düşük seviye astral düzlem astral yolcunun frekansının veya titreşiminin nasıl yükseltmesi ve ayarlaması gerektiğinin daha iyi anlaşıldığı bölümdür. Bu bölümden orta seviyeye kadar olan katlarda elemental varlıklar vardır. Bu varlıklar tek yönlü enerjiye sahiptir ve daha düşük seviyelerde bulunamazlar. Bulunabilecekleri en düşük seviye burasıdır ancak fiziksel boyuta farklı şekilde etkileri olabilir veya insanların astral yolculuk yapmadan bu kat ile etkileşime geçmesi mümkündür.

Düşük seviye astral düzlemlerin genel özelliği negatif duyguların daha ağır basmasıdır. Bu varlıklarda genel olarak negatif yönlü veya astral yolcuda kötü, rahatsız edici, huzursuz hisler uyandırır. Fiziksel boyuta en yakın, en düşük boyutta kalmak isteyen ruhların bir sonraki durağı burasıdır ve tamamen bilinçsiz hale gelene kadar buradan ayrılamazlar. Cin olarak tabir edilen varlıklara ilk olarak bu düzlemde rastlanır. Batı literatüründe düşük demon ve kötü ruhlara da ilk olarak bu düzlemde rastlanır. Farklı bir boyutta anlatılan renklerin iç içe girdiği sayısız geometrik şekiller ve semboller burada kararlı hale gelmiştir. Sürekli bir değişim içinde değildir ancak değişime açıktır. Ayrıca astral seviyelerde üst boyutlara çıkıldıkça zaman yavaşlar. Yani burada geçirdiğiniz saatler dünya da birkaç dakikadan ibaret olacaktır. Kararlı hale gelen semboller, renkler, şekiller buranın astral sakinlerinin ilgi odağındadır. Okültist daha alt seviyelerde imgeleme deneyimini tamamlamadan yaratıcılık denemesinde bulunmamalıdır. Bu kattan orta seviyeye kadar giderek daha güçlenen kararlı hale varlık ve sembollere rastlanır. Orta seviye ile düşük seviyenin sınırında Valhalla gibi pagan inançların cennetleri yer almaktadır. Katı bağnaz Katoliklerin cennetleri orta seviye ile düşük seviyenin birbirine karıştığı bölgede yer alır. İç içe geçen bu bölge değişime ve yeni yaratımlara açıktır ve kesin inançlar ile oluşmuştur. İnsanların oluşturduğu bu cennetler insan ruhlarının bilinçsiz hale gelene kadar beklediği yerlerdir. İnsanlar dışında ölen canlıların ruhlarına da bu cennetlerde rastlanır. Bu cennetlerin alt bölgeleri sayısız astral varlığa ev sahipliği yapar. Mitolojik korkulardan oluşan masallardan fırlamış gibi duran vampirler, kurtadamlar, kötü kalpli cadılar, düşük seviyedeki elemental cinler ve demonlar vb bu cennetlerin altındaki katlardan ilk astral varlıkların görüldüğü katlara kadar her yerde görülür. İnsanlığın, çocukluktan yetişkinliğine kadar inanarak dinlediği korku hikayelerini, gerçekliğe dönüştüren yerler bu katlardır. Muhtemelen cennete yolculuk yapan ilkel inançlara sahip bir ruh için burası cehennemden farksız görünecektir. Bu cennetler, belki basit inançlardaki tek taraflı yoğun negatif düşüncelere bariyer olmuştur. Büyülerin formüllere dökülüp yapıldığı yerde bu katlardır. Buradaki değişimler veya yaratılan uyumlu semboller, insan duygularının sürekli değiştirdiği astral boyuta etki eder, orası da fiziksel boyuta etki eder. Sürekli değişime uğrayan boyutta çalışmaktansa yani suya resim yapmaktansa bu boyutta çalışmak kuşkusuz daha etkili olacaktır.

Eser sahibi: Simam Melammu

Alıntıdır.
 
Üst