Bende aynı solucan deliği gibi hissediyordum..mesele bakış açısını değiştirmek..şöyle kurgulayalım.çok eski bir galakside varlık gösterdin..algı, nitelik ,fiziksel dürtülerimiz, beslenme ihtiyaçları mız farklı..bir başka gezegene gidiyoruz orda birbirlerini yiyerek beslenen bir ekosistemde farklı seslerle iletişim kuran canlılar var bir tür daha baskın, bırak diğer türleri kendi türlerini bile yok ediyor,sence nasıl bir yaklaşım sergilerdik..tarihe iyi bakınca insanoğlunun en eski akli varlık gösterdiği ve bulunan kanıt göbekli tepedeki ibadet için kurulan yer..burda büyük ihtimalle insan kurban edilme törenleri yapılmış ve avcı toplayıcı olan dağınık grupların büyük bir etkileşim( tanrı yada öyle zannettikleri) yaşadıkları olay sonrası bu yapıyı kuruyorlar..insanların aynı ekosistemde gelişip diğer türlerden bu kadar farklı bir ilerleyiş
Göstermeleri ki bu milyon yıllık bir evrilme demek düşünülmesi gereken bir konu..yine herkez hayatla dünyayla ilgili bir sürü mit efsane duymuştur..dünyamız her 500 milyon yılda bir kutupların yön değiştirmesiyle tufan yok oluş adını siz koyun bir devinim yaşıyor..tarihte kurulan tüm uygarlıklara bakın hiyoroglif yazı resim ,mısır,maya,japonya ,babil hepsinde tanrilardan bahsediliyor bunların insanlığı nasıl yönettiği kullandıkları teknoloji duvarlarında işli..astronot ,helikopter ,uçak resimleri ...hatta bu tanrıların gen yapılarıyla oynadığı farklı ırklar yarattığı (devler iskeletleri bulundu) insanoğlunu kölelestirdigini belirtiyorlar..maya medeniyetinde büyük bir savaş yaşanmış şehir öyle bir bomba ile yokedilmiski incelendiğinde nükler bomba etkisinin kalıntıları duruyor..insanoğluda tanrılara savaş açmışlar..tüm bunlar her yerde kurgu degil..dileyene bunları somut olarak gösterebilirim..asıl mesele bizlerin bakış açısı..bir hipotez ileri sunayım..bizlerde bu gelişmiş uygarlıkların daha büyük bir çiftliğinde olabilirmiyiz..bütün algılarımız içinde bulunduğumuz bedenle sınırlıyken gercek nedir biz ne kadarını algılayabiliyoruz..tüm varlığımız bizlere öğretilmiş bu sembol dünyasıyla sınırlı..sonsuz olasılık varken tercihler bunları sınırlıyor..cennet cehennem iyi kötü tüm kavramlar görecelidir..insanlar bunlara inanmassa sonuç ne olabilir bilmiyorum..samimi olarak şunu biliyorum ben masaya tüm olasılıkları yatırmadan hiç bir zaman nefsi dediği o sınırlı düşünceden kurtulamayacağını inanıyorum..belki fikirlerim aykırı gelebilir bir yargıya varmadan önce lutfen düşünün ve sorun ..hiç bir dine inanışa asla saygısızlık etmeyi düşünmüyorum..bende inanıyorum ama aklimla sınırlamadan korku kaygı duymadan ,saygılarımla