Sorularla kafa dağıtalım.. :)
- Konbuyu başlatan Ori
- Başlangıç tarihi
lviv angeles
Kayıtlı Üye
Ben de 'Dünya,Ahenksizlik,Ahenk'bölümüne geçtim.Hemen hemen aynı zamanda okumaya başladık demek.
Bu kitap başka birşey!Sevgili Origanum teşekkürler!:Angel_anim:
Angel8
Kayıtlı Üye
- Katılım
- 3 Tem 2010
- Mesajlar
- 78
- Tepkime puanı
- 8
Merhaba, forumu uzun zamandır okumak için kullanıyordum.Konu açmaya üşendiğim soruları yazabileceğim güzel bir fırsat olmuş.Sn. Korkuluk teşekkür ederim.
1.Tarikatlarca,din adamlarınca üzerinde en az oynanmış İncil çevirisinin hangisi olduğuyla ilgili bir fikriniz var mı?İncili okumak istiyorum ama kendi hırsını,bozulmuşluğunu satır aralarına ekleyen insanların düşünceleriyle vakit kaybetmek istemiyorum. O yüzden aslına en yakınını soruyorum.Olabildiğince..
2.Sizce zamanımızın dolmasına ne kadar yıl kaldı? Biz kıyameti gören bir uygarlık mı olacağız?(Kesin zamanını yalnız Allah bilir ben hislerinizi merak ediyorum) Kıyamet sadece Dünya üzerinde ki insanlar için mi yoksa diğer gezegenlerde ki varlıklar için de mi gelecek? (uzaylılar diyeyim en genel başlık altında)
3.Aranızda Yaşam Çiçeğinin Unutulmuş Sırrını okuyan var mı? İlişkili olarak prana nefesi alabilen ?
1.Tarikatlarca,din adamlarınca üzerinde en az oynanmış İncil çevirisinin hangisi olduğuyla ilgili bir fikriniz var mı?İncili okumak istiyorum ama kendi hırsını,bozulmuşluğunu satır aralarına ekleyen insanların düşünceleriyle vakit kaybetmek istemiyorum. O yüzden aslına en yakınını soruyorum.Olabildiğince..
2.Sizce zamanımızın dolmasına ne kadar yıl kaldı? Biz kıyameti gören bir uygarlık mı olacağız?(Kesin zamanını yalnız Allah bilir ben hislerinizi merak ediyorum) Kıyamet sadece Dünya üzerinde ki insanlar için mi yoksa diğer gezegenlerde ki varlıklar için de mi gelecek? (uzaylılar diyeyim en genel başlık altında)
3.Aranızda Yaşam Çiçeğinin Unutulmuş Sırrını okuyan var mı? İlişkili olarak prana nefesi alabilen ?
La-edri
Kayıtlı Üye
- Katılım
- 21 Haz 2010
- Mesajlar
- 2,195
- Tepkime puanı
- 509
Barnabas incili hakikate en yakin olanidir.
Kiyamet her varlik her yaratilmis icin gecerlidir. Büyük kiyameti görmesek bille her nefs sahibi icin kücük kiyamet vardir buda her kisi icin ölüm aninda gerceklesir büyük olanin minyatür hali.Cünki her insan bir alemdir ve ölüm alemin cöküsüdür.Kiyamet alametleri icleri bos ifadeler degildir büyük kisminda dolu dolu semboller vardir ve o sembllerin hakikati yasanir.
Ori
Kayıtlı Üye
- Katılım
- 18 Ocak 2010
- Mesajlar
- 3,255
- Tepkime puanı
- 3,153
Barnabas İncili hakkında konu açmıştım isterseniz buradan okuyabilirsiniz.
http://www.gizlimabet.com/showthread.php?t=45065
http://www.gizlimabet.com/showthread.php?t=45065
Angel8
Kayıtlı Üye
- Katılım
- 3 Tem 2010
- Mesajlar
- 78
- Tepkime puanı
- 8
Teşekkür ederim link için.Baya detaylı da bir konu olmuş sanki.En kısa zamanda okuyacağım
La-edri
Kayıtlı Üye
- Katılım
- 21 Haz 2010
- Mesajlar
- 2,195
- Tepkime puanı
- 509
Leyli Mira
Kayıtlı Üye
- Katılım
- 6 May 2011
- Mesajlar
- 133
- Tepkime puanı
- 6
Yaratılış devam ediyor mu ? Yani şöyle açarak sorayım;
Yaradan tüm evreni yarattı, belli bir sistem üzerine oturttu, her şey gerektiği şekilde işliyor iyi veya kötü, kıyamet gününün gelmesi mi bekleniyor ? Yoksa hala o güne kadar yeni şeyler yaratılıp evrene daha önce oluşmamış yeni şeyler ekleniyor mu ?
Umarım anlatabilmişimdir
Yaradan tüm evreni yarattı, belli bir sistem üzerine oturttu, her şey gerektiği şekilde işliyor iyi veya kötü, kıyamet gününün gelmesi mi bekleniyor ? Yoksa hala o güne kadar yeni şeyler yaratılıp evrene daha önce oluşmamış yeni şeyler ekleniyor mu ?
Umarım anlatabilmişimdir
La-edri
Kayıtlı Üye
- Katılım
- 21 Haz 2010
- Mesajlar
- 2,195
- Tepkime puanı
- 509
Peki sen ?? Yazmamissin.
Ori
Kayıtlı Üye
- Katılım
- 18 Ocak 2010
- Mesajlar
- 3,255
- Tepkime puanı
- 3,153
Yalan olmasın hala kararsızım.
Bu soruyu gerçekten bir icadım varmış gibi düşünüyorum şuan. Değişmeye çalışıyorumda bu aralar o yüzden detaylı üzerinden geçiyorum soruların. Yaratılış devam ediyor mu ? Yani şöyle açarak sorayım;
Yaradan tüm evreni yarattı, belli bir sistem üzerine oturttu, her şey gerektiği şekilde işliyor iyi veya kötü, kıyamet gününün gelmesi mi bekleniyor ? Yoksa hala o güne kadar yeni şeyler yaratılıp evrene daha önce oluşmamış yeni şeyler ekleniyor mu ?
Umarım anlatabilmişimdir
Bu çok ilginç bir soru olmuş.
Buna uygun olarak evrenin genişlemesi teorisi aklıma geldi nedense.. Ben bazen hergün yeni birşeyler oluyor diye düşünürüm. Bir canlı türünün keşfi diyelim. Örneğin onun o sıra yaratılmadığını nereden bilebilirim? Ucu açık bir soru ama güzeldi.
Angel8
Kayıtlı Üye
- Katılım
- 3 Tem 2010
- Mesajlar
- 78
- Tepkime puanı
- 8
Aklıma direk Einstein ve atom bombası geldi.Yanlış ellerde zararlı olabilme ihtimali varsa icat etmezdim.Yanlış eller uzun her yere ulaşabiliyor sanki :smash:
Sizce evren,düzen gelişimimiz için ihtiyacımız olanı "tesadüf" başlığı altında önümüze mi çıkarıyor yoksa biz ihtiyacımız olanı mı çekiyoruz ?
İlki daha umut verici geliyor da enerji çekimi secret falan fistan karar veremiyorum.Bu aralar bir şeyler önüme geliyor.Ben mi çekiyorum istediğim için yoksa zamanı geldi de evren,düzen yol mu açıyor
Ori
Kayıtlı Üye
- Katılım
- 18 Ocak 2010
- Mesajlar
- 3,255
- Tepkime puanı
- 3,153
Sizce evren,düzen gelişimimiz için ihtiyacımız olanı "tesadüf" başlığı altında önümüze mi çıkarıyor yoksa biz ihtiyacımız olanı mı çekiyoruz ?
İlki daha umut verici geliyor da enerji çekimi secret falan fistan karar veremiyorum.Bu aralar bir şeyler önüme geliyor.Ben mi çekiyorum istediğim için yoksa zamanı geldi de evren,düzen yol mu açıyor
Bence tesadüf diye birşey yoktur. Yaptığımız veya karşılaştığımız herşey bizi farklı bir sonuca bağlıyorsa buna tesadüf denir mi? Hani bunu sadece söylemek istediğim için söyledim. Bundan bahsetmediğinizide biliyorum. Konuya dönersek şahsen bu başlık altında değilde resmen gözümüze soka soka bazı şeylerde olmak zorunda. Bunlar neden olmak zorunda diyeside geliyor insanın tabi. İnsanların keşifleri veya farklı araştırma dallarının önünü açan veya kapayan yine yaratıcı olsa gerek. Bunun izahını yapmak zor. Kimi kader der, kimi buradan yaratıcıya bağlar.. Kimide sadece bilim der veya farklı birşey. Çekim yasasıda dahil bu konu hakkında düşündüğüm şey herşey zamanı gelince olmak zorunda. Kaderci gibi görünmekte istemem çünkü bende muallaktayım.
Angel8
Kayıtlı Üye
- Katılım
- 3 Tem 2010
- Mesajlar
- 78
- Tepkime puanı
- 8
Evet size katılıyorum.Tesadüf değil tevafuk diye bakmalı bence.Açıkcası tesadüf kelimesinin geçtiği her yerde olayın anlamını bulmak için daha çok eşeliyorum.Zaten soruya da buradan geldim.Gözüme çarpan önüme çıkan şeyler "Bak buna ihtiyacın olacak buraya gir,bunu öğren,bunu oku "denme şekli mi ? Bu tarz karşılaşmalar olunca içimden sanki bir ses dikkatini ver burada bir şey var diyor.
Veya dikkatimi çektiği için oraya yöneliyorum.Bunun sonucunda mı ihtiyacım oluyor
Ori
Kayıtlı Üye
- Katılım
- 18 Ocak 2010
- Mesajlar
- 3,255
- Tepkime puanı
- 3,153
Evet size katılıyorum.Tesadüf değil tevafuk diye bakmalı bence.Açıkcası tesadüf kelimesinin geçtiği her yerde olayın anlamını bulmak için daha çok eşeliyorum.Zaten soruya da buradan geldim.Gözüme çarpan önüme çıkan şeyler "Bak buna ihtiyacın olacak buraya gir,bunu öğren,bunu oku "denme şekli mi ? Bu tarz karşılaşmalar olunca içimden sanki bir ses dikkatini ver burada bir şey var diyor.
Veya dikkatimi çektiği için oraya yöneliyorum.Bunun sonucunda mı ihtiyacım oluyor
Az önce biraz genelledik ama neyse.
O bahsettikleriniz merakın sunmuş olduğu cümleler. Bunu daha farklı yorumlayalım. Mesela kişi kendi kaderini çizer derler veya kader zaten bellidir, biz onu yaşarız derler. Bu konuda farklı farklı fikirler var. Ben şahsen bazen öyle birşey yaşıyorum ki beni ayaklarımın götürmesine izin veriyorum. En basitinden şöyle örnekleyeyim.bYaşadığım bir olaydır. - Bir gün evde yana yana elektirik bandı arıyorum. Lamba değişecektim sanırsam tam hatırlamıyorum. Bandın evde olduğunu hatırlıyorum ama bulamıyorum. Her yere baktım, hemde aklıma gelecek heryere fakat bulamadım. Sonra içimden bir ses oturmamı söyledi ve bende hafif bir öfkeyle oturdum. Tam bir eşyama uzanıyordum ki elime çarpan tornavida yere düştü. Tabi sinir yapmışım hafiften of pof yapa yapa eğildim. Tam tornavidanın düştüğü yerde elektirik bandını gördüm. Sonra bastım bir kahkaha.
Şimdi burada bu nasıl açıklanabilir? Zaten ihtiyacım vardı. O bandı bulmam gerektiği için mi buldum, yoksa ihtiyacım olduğu için mi? Bunu bu kadar gözüme sokan neydi? Olayın böylesine basit bir senaryoda bu kadar ilginçleşebilmesinde bana ne anlatılmaya çalışıldı? Bende bunları açıklayabilseydim zaten birşeyleri çözmüş biri olarak karşınızda konuşurdum.
İç ses kavramı daha farklı bir konu. Tabi ki bağlantılıda olabilir ama dikkat ettiyseniz benim onu dinlemem sonucu gelişti bu olay ve bende o lambayı değiştirdim. İç sesim burada birşeye aracı oldu ama adını koymamın imkanı yok. Demem o ki bu konuda düşünmek güzel ve soru sormakta güzel. Bazı şeylere ise verecek cevap yok.
lviv angeles
Kayıtlı Üye
İcat ederdim ama yanlış ellere ulaşmasını engellerdim.O aşamaya kadar gelmişsem icat etmesem aklım kalır.
Angel8
Kayıtlı Üye
- Katılım
- 3 Tem 2010
- Mesajlar
- 78
- Tepkime puanı
- 8
Böyle önemli soruları iki arada bir derede bırakamıyorum.Düşünme ve ilerleme fırsatı var burada.Sizin örneğinizde çok hoş olmuş sorunun cevabı ne olursa olsun iç sesi (koruyucu meleğinin sesi diyen de var) dinlemek her zaman fayda veriyor.Az önce biraz genelledik ama neyse.
- Bir gün evde yana yana elektirik bandı arıyorum. Lamba değişecektim sanırsam tam hatırlamıyorum. Bandın evde olduğunu hatırlıyorum ama bulamıyorum. Her yere baktım, hemde aklıma gelecek heryere fakat bulamadım. Sonra içimden bir ses oturmamı söyledi ve bende hafif bir öfkeyle oturdum. Tam bir eşyama uzanıyordum ki elime çarpan tornavida yere düştü. Tabi sinir yapmışım hafiften of pof yapa yapa eğildim. Tam tornavidanın düştüğü yerde elektirik bandını gördüm. Sonra bastım bir kahkaha.
Şimdi burada bu nasıl açıklanabilir? Zaten ihtiyacım vardı. O bandı bulmam gerektiği için mi buldum, yoksa ihtiyacım olduğu için mi? Bunu bu kadar gözüme sokan neydi? Olayın böylesine basit bir senaryoda bu kadar ilginçleşebilmesinde bana ne anlatılmaya çalışıldı? Bende bunları açıklayabilseydim zaten birşeyleri çözmüş biri olarak karşınızda konuşurdum.
İç ses kavramı daha farklı bir konu. Tabi ki bağlantılıda olabilir ama dikkat ettiyseniz benim onu dinlemem sonucu gelişti bu olay ve bende o lambayı değiştirdim. İç sesim burada birşeye aracı oldu ama adını koymamın imkanı yok. Demem o ki bu konuda düşünmek güzel ve soru sormakta güzel. Bazı şeylere ise verecek cevap yok.
Ben mesela bir paragraf okuyorum.Aklıma bir soru takılıyor merak ediyorum.Hemen o akşam tv de takıldığım sorumu tartışan bir programa denk geliyorum.Veya dua ediyorum mesela bir akrabamın evinde.Kafamı bir kaldırıyorumki kitaplıkta duama cevap olarak bir yol açan kitap.
Bunu anlamam gerek mesela evrenle uyumlanıyorum da ihtiyacım olanı vererek destekliyor mu yoksa algımı açıyorum da fark mı ediyorum ?
Arada fark var ; evrenle olan uyum olaya doğru yolda olma gibi bir anlam katıyor, katıyor mu ? Acaba birini öldürmeyi planlasam rafta en acısız ölüm yöntemleri diye bir kitap bulur muydum ? Böyle olsa bu evrenin ihtiyacım olanı vermesi mi yoksa çekim yasası mı algıda seçicilik mi olurdu :willy_nilly::willy_nilly:
Ori
Kayıtlı Üye
- Katılım
- 18 Ocak 2010
- Mesajlar
- 3,255
- Tepkime puanı
- 3,153
İşinizi kolaylaştıran birşey var ama bunun tam olarak uygun cevabı ne olur bilmiyorum. Bunun her türlü cevaba uygun olan bir soru olduğunu düşünüyorum. Şahsen bir cevap bulsam bile ben kendi adıma hala bu soruları sormaya devam ederdim. Bir cevap diğer soruyla bağdaşmazsa ben yine şüpheye düşerim. Yani sizin yaşadığınız durumlarda çok soru doğuracağı için bundan bahsediyorum. Sürekli oluyorsa tabi illa ki bir sebebi var. Şahsen bu tip konularda bana algıda seçicilik biraz daha ağır basıyor. Etraf cevap dolu ama biz göremiyoruz. Meşguliyetler, düşünceler vs. bunları görmemizi engelliyor. Bende bu konuda sorularla dolu olduğumdan size net bir cevap veremiyorum.
Angel8
Kayıtlı Üye
- Katılım
- 3 Tem 2010
- Mesajlar
- 78
- Tepkime puanı
- 8
LP
Dolayısıyla cevabı bulabilmek kadar soru üzerinde düşünüp konuşabilmek de önemli.Daha iyi bir cevap olmasa da bazen daha iyi bir soru bulmak da aynı derece önemli olur çoğunlukla.
Maksat beraber düşünmek,fikir alışverişinde bulunmak.Yani teşekkür ederim
Dediğiniz gibi birden çok cevaba uyumlanabilen bir soru.Felsefeyi çok severim.Soru sorarak düşünmeyi ve felsefenin düşünmeye katkısını da.
Dolayısıyla cevabı bulabilmek kadar soru üzerinde düşünüp konuşabilmek de önemli.Daha iyi bir cevap olmasa da bazen daha iyi bir soru bulmak da aynı derece önemli olur çoğunlukla.
Maksat beraber düşünmek,fikir alışverişinde bulunmak.Yani teşekkür ederim
Ori
Kayıtlı Üye
- Katılım
- 18 Ocak 2010
- Mesajlar
- 3,255
- Tepkime puanı
- 3,153
Şahsen soruların önemini bu denli belirtmeniz çok hoş göründü. Bende sorulara değer veren biriyim. Bazen sadece cevaplar için değil düşünme amaçlı sorular sorduğumda olur. Düşünce yapınız çok güzel, şahsen tebrik ederim. Kendi adımada teşekkür ederim. Güzel bir sohbet oldu.
