Şifacılıkda Parçacık Teorisi.

Durum
Üzgünüz bu konu cevaplar için kapatılmıştır...

hazaR

Kayıtlı Üye
Katılım
30 Haz 2011
Mesajlar
2,233
Tepkime puanı
673
Konum
İstanbul
İş
Passenger.
Merhaba, şifacılıkla alakalı bir yerlerden kaynağını tam bilmediğim bir bilgi duydum.İşin aslını öğrenmek istiyorum.
Şimdi burada şifacı olmaya niyetlenen insanların ilk önce kalplerinde bir denge kurması gerektiğinden bahsediyor.Yani sevgi ve nefret dengesi.
Ve bu yoldaki insanların bu denge konusunda bir takım egzersizler yapması gerektiğinden bahsediyor.Yani nefret ettiğimiz bir insan tipini karşımıza alıp nefret etmemeye çalışmak veya farklı düşünceler beslediğimiz bir insan tipini yine karşımıza alıp o düşünceleri hissetmemeye çalışmak vs gibi.

Bunun neden yapıldığını da işte bu benim geçici olarak adlandırdığım 'üç parçacık teorisi' ile açıklanıyor.

'Örnek olarak kuantum da niyet edilerek gönderilen yirmi parçacıktan üçü kendi kafasına göre hareket eder.Kendini bu konuda geliştirmemiş her şifacıda onun kontrolü dışında hareket eden bu üç parçacık vardır ve bu üç parçada hırslarımız duygu ve düşüncelerimiz vardır.Bu 3 parçayı kontrol etmeyi öğrenemeyen herkes insanın hastalığını şifalandırırken****kendinden parçaları da şifa bekleyen insana aktarır.Bunu yapmak istese de istemese de.'

Ve yine bazı şifa sistemlerinde (örnek olarak pranik şifacılık) da bu üç parçayı kontrol etmeyi öğrenemeyen insanlara şifa yetkisi verilmiyormuş.Diğer şifa yöntemlerinin de sürekli sevgi motifleriyle süslenerek insanlara bu üç parçayı kontrol edebilme telkini veriyorlarmış ama bunu özel çalışmalar yapmadan gerçekleştirmek mümkün değilmiş.

Merak ettiğim bu işin aslı nedir ? Eğer varsa böyle çalışmalar var mıdır ? Açıkçası bana çok yüzeysel ve aşılabilir geldi.Ama merak ettim.

Tekrardan yukarı çıkarmak istiyorum.
 

dmkol

Kayıtlı Üye
Katılım
24 Kas 2008
Mesajlar
4,907
Tepkime puanı
529
İş
Web Master
Ben şifacı değilim ancak mantıken içine başka şeylerin katıldığı, saf olmayan aktarım kısmen başarısız sayılır. Genelde bu sebeple enerji yönlendirmelerde varlıksal destek, profesyonel çalışmalarda sabitleyici olarak kullanılıyor. Şifanın da türleri var, sanırım burada bahsedilen, aracısız evrensel şifa enerjisi çalışmaları. Bu kapsamda en iyisi profesyonel şifacıların yorumunu almak, zira evrenin hangi sabitliğinden faydalanılıyor? Bazı şifa ekollerinde ''eskidi, değişti vs.'' gibi şeyler duyulabiliyor sonuçta. Bugün kabul görenin yarın değişmeyeceği, değişimi esnasında araya nelerin kaynak olabileceği ihtimalleri ne kadar kontrol dahilinde?
Yani istediğin kadar sabit ve dengede ol, kaynak sabit olmazsa, kaç parçacığın kaçının sabit olmasının önemi var?
Sen hortumu düz tut, deliklerini kapat ama musluktan akan şey değişirse? Demek istediğim bu.
 

dynamic apnea

Kayıtlı Üye
Katılım
25 Haz 2008
Mesajlar
2,596
Tepkime puanı
165
Konum
somewhere outthere
İş
dış ticaret uzmanı
Ben şifacı değilim ancak mantıken içine başka şeylerin katıldığı, saf olmayan aktarım kısmen başarısız sayılır. Genelde bu sebeple enerji yönlendirmelerde varlıksal destek, profesyonel çalışmalarda sabitleyici olarak kullanılıyor. Şifanın da türleri var, sanırım burada bahsedilen, aracısız evrensel şifa enerjisi çalışmaları. Bu kapsamda en iyisi profesyonel şifacıların yorumunu almak, zira evrenin hangi sabitliğinden faydalanılıyor? Bazı şifa ekollerinde ''eskidi, değişti vs.'' gibi şeyler duyulabiliyor sonuçta. Bugün kabul görenin yarın değişmeyeceği, değişimi esnasında araya nelerin kaynak olabileceği ihtimalleri ne kadar kontrol dahilinde?
Yani istediğin kadar sabit ve dengede ol, kaynak sabit olmazsa, kaç parçacığın kaçının sabit olmasının önemi var?
Sen hortumu düz tut, deliklerini kapat ama musluktan akan şey değişirse? Demek istediğim bu.

Şifaya karışan farklı kaynakların ne tür zararları olabilir? Ve bu kaynakları öğrenmek mümkün müdür?
 

hazaR

Kayıtlı Üye
Katılım
30 Haz 2011
Mesajlar
2,233
Tepkime puanı
673
Konum
İstanbul
İş
Passenger.
Şöyle.Yukarıdaki sözlerin bir pranik şifacıya ait olduğunu biliyorum.Yani söz konusu olan şey prana.Burada prana'nın sabitsizliğinden nasıl bahsedebiliriz bilmiyorum.Sanırım olay yine insana dönüyor.O musluktan akan şey bizde bir şekilde bulanıyor.Ve kaynağa da bulanık bir şekilde erişiyor.
Aynı şey reiki içinde geçerli.Reiki de yönlendirmeye kapalı bir enerji.Buna tanrısal bilinç deniyor.Yani yine bir sabitlik söz konusu.
Burada o yüzden 'şifa yetisinin belirli kişilere verilmesinden söz ediliyor.' Sanırım yavaş yavaş anlıyorum veya hiç anlamamış da olabilirim.
 

dmkol

Kayıtlı Üye
Katılım
24 Kas 2008
Mesajlar
4,907
Tepkime puanı
529
İş
Web Master
Şifaya karışan farklı kaynakların ne tür zararları olabilir? Ve bu kaynakları öğrenmek mümkün müdür?
Bu konuyla ilgili yorum yapmam sağlıklı olmaz, şifa uzmanı değilim, yanlış yönlendirmek veya eksik bilgi vermek istemem.
 

Lavander

Moderator
Katılım
5 Kas 2011
Mesajlar
1,052
Tepkime puanı
322
İş
Öğretmen
Ben konunu daha önce de okudum ancak parçacıklarla ilgili birşey bilmiyorum ve bu nedenle yazmadım.20li 3lü parçacık nedir açıklar mısın?Ben anlayamadım neyin 20si o rakam neyi temsil ediyor ve hangi 3 tanesi neye göre seçiliyor?Şifacı dengeli değilse neyini aktarıyor?

Reiki tabanlı sistemlerde şifacı kendinden birşey aktarmadığı gibi kendi de aynı anda şifa enerjisi aldığından, kendindeki ruhsal / enerjisel veya fizyolojik bir olumsuzluğun hastaya taşınması mümkün değildir.Eğer bir düşünce yapısından oluşan bozuklukla şifacı aktarım yapıyorsa zaten konsantrasyonu tam değildir ve enerji kesintiye uğrar,acemi bile olsa bunu hisseder.El çakralarında her zaman yaşadığı farkında titreşimleri(yanma/soğuma vb kişiye göre) her zamanki gibi değildir. Bir şekilde algılıyorsun bunu, anlatması hayli güç, soyut birşeyi,hissiyatı tarif etmeye çalışıyorum ve zorlanıyorum.

Bir şifa sistemine girmiş olmak zaten zaman içerisinde senin bütün geçmiş ve gelecek yaşamlarını değiştirdiği gibi şu anki formunu,ruhunu ve alanını da dönüştürecektir.Dolayısıyla sen kullandıkça değişimi kendin farkedersin. Nefret gibi bir duyguyla en güzel merhamet enerjisi çalışır "Karuna reiki" yi sonrasında düşün araştır derim. "nefret" çok başka bir duygu ve kelime ve ben çoğu zaman bu kelimeyi gereksiz telaffuz ettiğimizi düşünüyorum. Sinirlenmek,çok kızmak,sevmemek,hoşnut olmamak,istememek evet ama nefret demek; birşey yaşamsal,tanrısal ve varoluş halinden onun yok olmasını,başına bilinen tüm kötülüklerin gelmesini ve mutsuz olmasını isteyecek kadar negatif bir duygu.Yani benim için neredeyse imkansız ve çok fazla.Belki yıllardır takip ettiğim ve içselleştirdiğim şifa sistemlerinin etkisidir bu düşünceye geçiş,bu konuyu özel mesajla uzun uzun konuşmuştuk seninle.Sevgi boyutunu,herşeyi kabullenip sevmeyi...Bence bahsettiğin sevme hali kendiliğinden gelişiyor,neticede bizler sadece fiziksel yaşlarımızla değil ruhsal olarak ta yaşlanıyor ve büyüyoruz.Nefret ettiğini düşündüğün nesneye farklı bir şekilde bakarsan hoşuna gider herhangi bir yanını gördüğünde,o nesne sende nefret uyandıran etkiyi yarattığı sırada, sen sadece onda hoşnut olduğun şeye "odaklanırsan" hem nefret duygusundan uzaklaşır hem de nesneye olan tutumunu olumlu bir hale geçirirsin.
 
Durum
Üzgünüz bu konu cevaplar için kapatılmıştır...
Üst