İlmi Ledün ve İnsan-ı Kamil

kıvep

Banlı Kullanıcı
Katılım
6 Şub 2010
Mesajlar
1,516
Tepkime puanı
30
Canının içinde bir can var, o canı ara!
Dağının içinde bir hazine var, o hazineyi ara!
A yürüyüp giden sûfî, gücün yeterse ara;
Ama dışarıda değil, aradığını kendinde ara
Burda mevlana açıklamış kamil insanı. Bir mertebeden çok ömür boyu süren bir yoldur, hayatın amacı gibi.
Mevlana okumanı tavsiye ederim
 

Shadow Hunter

Kayıtlı Üye
Katılım
13 Haz 2015
Mesajlar
15
Tepkime puanı
0
Kardeşim ben sana Alevilik-Bektaşilik yolunu öneririm.Bizde aileden geliyor ben Aleviyim ama aileden gelmesi önemli değil Hz.Hüseyin buyumuştur ki: Belimden düşen evladım değil, Yolumu süren evladım. Yalnız bu yol öyle kolay değildir kıldan ince kılıçtan keskindir. Andolunun hangi şehrinde yaşıyorsun ? bir Alevi-Bektaşi ocağına gidip orada ikrar vermelisin ve mürşide bağlanıp süzekten geçmelisin eğitim görmelisin.İstersen ilk önce bir cemevine git bak ortam nasıl dedeyle konuş anlatsın sana yolu eğer mantıklı gelirse bir ocağa bağlan.Dört Kapı Kırk Makam bu yolun temelidir internette bulabilirsin. Hak Muhammed Ali yardımcın 12 İmamlar rehberin Hızır yoldaşın olsun.
 

Warlord

Kayıtlı Üye
Katılım
24 Haz 2011
Mesajlar
72
Tepkime puanı
5
Shadow Hunter. Ben Aydın'da yaşıyorum saygıdeğer arkadaşım. Aydında var mı herhangi bir ocak? Yada bu bahsettiğin ocaklarda konaklanabilir mi? İlla mürşide bağlanmak şart mı? teşekkürler
 

lacivert83

Kayıtlı Üye
Katılım
29 May 2014
Mesajlar
6
Tepkime puanı
0
Dostum bunlara bak istersen Nefsi Kamile ulaşmak çok zorlu bir yol



Nefsin Mertebeleri

1) Nefsi Emare: Devamlı kötü işler emreden nefis demektir. Bu nefsin sıfatı, hep kötü işleri istemektir. Kötü işleri güzel görür, kalbi devamlı o tarafa çeker. Ahiret derdi, ölüm düşüncesi, hesap sorgusu, azap kaygısı yoktur. Sadece keyfini, şehvetini, rahatını düşünür. Buna ulaşmak için helal haram diye sınır taşımaz. Her yolu kullanmak ister.

Kuran-ı Kerimde (Hiç şüphesiz nefis devamlı kötülüğü emreder. Rabbimin acıyıp korudukları müstesna) Yusuf 12/53 ayeti bu sıfattaki nefsi tanıtmaktadır.

Kafirlerin, münafıkların ve devamlı günaha dalan kimselerin nefsi bu sıfattadır. Bunun tedavisi, samimi tövbe ve terbiyedir.


2) Nefsi Levvame: Kendini kınayan, kötüleyen, azarlayan nefis demektir. Tövbe ve terbiye ile bir derece uyanan nefis, bu merhalede kendi işlediği kötülükleri önce zevk alıp yapsada peşinden pişman olur, kendisini kınar yapmamak için karar verir. Ancak günah önüne gelince duramaz, yine içine düşer. Sonra pişman olur. İyilik ile kötülük arasında bocalar durur.
Eğer nefs, ilahi rahmet ve manevi bir feyiz ile desteklenirse bu halden kurtulur.

Kuran-ı Hakimde: (Kıyamet gününde ve devamlı kendini kınayan nefse yemin ederim ki) Kıyame 75/1-2 ayeti bu sıfattaki nefse işarettir.

3) Nefsi Mülhime: İlham, feyiz ve keşfe ulaşan ve hayırda kalbe yoldaş olan nefis demektir.

Nefsi tövbe ve günahların ağırlığından ve şehvet batağından kurtulup itaate yönelirse, ilham ve feyz almaya kabiliyet kazanır. Artık, haramdan kaçar, hayra koşar. İbadet ve zikirden lezzet alır. Kalbinde ilahi aşk ateşi parlamaya başlar. Bu nur ile iyi ve kötüyü seçer.

Ancak şeytan bu kimsenin de kalbine girmeye yol arar. Peşini bırakmaz. Onu günah ile kandıramazsa, ibadetleri için kandırmaya çalışır. Ona (insanlar helakte ama sen kurtuldun) der. Haktan koparmaya uğraşır. Bu yoldaki hak yolcusu manevi terbiye altına girerse tehlikeden kurtulur. Yoksa gizli yollarla tehlikeli hallere düşme ihtimali mevcuttur.

4) Nefsi Mutmainne: Huzur bulmuş, sakin olmuş, rahatlamış, ıstırabı dinmiş, şek ve şüphesi gitmiş nefis demektir. Bu mertebe yüce Allaha dostluk yani velayet mertebesidir. Bu merhalde nefis, kalple birlikte bütün ilahi emirlere sevgiyle uyar. Şek ve şüphesi kalmaz ıstıraptan kurtulur. Manevi tecellilere ulaşır; feyizlenir, tatlanır, artık her işte cenabı Hakkın rızasını hedef alır. Ona teslim olur. İtaati süreklidir.

Kuranı hakimde:
(Ey mutmain olmuş Allah ile huzur ve sukuna ulaşmış nefs. Sen onran razı, O da senden razı olarak rabbine dön. Gir Salih kullarımın arasına; gir cennetime.) Fecr 89/27 ayetiyle anlatılan nefis, Allah aşkı ve zikri ile mutmain olmuş nefistir.

5) Nefsi Radiye: Allahtan razı olan, Ondan gayri her şeyi gözünden silip atan ve sadece Rabbine nazar eden nefis demektir. Bu sıfata ulaşan nefis, kendi iradesini yüce Allahın iradesine teslim eder. Onun için sever, Onun için kızar; onun için yaşar. Acı tatlı her şeyde ilahi rızayı arar, edebi korur. Herkese rahmet olur, kimseye sıkıntı vermez. Bütün insanlara şefkat gözüyle bakar.

6) Nefsi Merdıyye: Yüce Allahın kendisinden razı olduğu nefistir. Bu nefis sahibi öyle terbiye olmuştur ki, ne yapsa Allah rızasına uygun olur. Günahları unutur; ilahi aşk denizinde yüzer; her şeyi ile aleme rahmet olur. Ona keşif ve keramet olarak ne verilirse, o Allah rızasında başka bir şeye iltifat etmez. Bu makam büyük velilerin, ariflerin, kamil insanların makamıdır.


7) Nefsi Kamile: Kamil, olgun, tertemiz, safi nefis demektir. Bu makamdaki nefs sahipler Alah Tealanın en seçkin ve en has kullarıdır. Onlar ilahi aşkı ve edebi en üst düzeyde temsil eden kutup insanlardır. Onlar Allahın yer yüzündeki delili ve peygamber varisidirler. Halkı irşad ile görevlidirler. Bütün güzel ahlakları bünyelerinde toplamışlardır. Gavs, Kutup diye anılan zatlar bu makamdadır.

Onlar yüce Hakkı sever, halkta onları sever. Onlar Allahtan korkar, halkta onlardan korkar. Onlar Cenabı Hakka hizmet eder; bütün alemde onlara hizmet eder. Onlar Allahtan razıdır; kafir ve gafiller hariç cümle alemde onlardan razıdır.

İşte tasavvuf terbiyesinin hedefi, bu kamil insanları bulup kamil insan olmaktır.

Bu yola giren ve kamil insanı kendisine rehber eden herkes, derece derece nefsini terbiye edip yüce Allaha yakın olur. Böylece insanlığın tadını tadar, ebedi saadeti bulur. Bunun için ne yapılsa ne kadar emek verilse azdır.

Alıntıdır
Dr. Dilaver Selvi
 

La-edri

Kayıtlı Üye
Katılım
21 Haz 2010
Mesajlar
2,195
Tepkime puanı
509
Shadow Hunter. Ben Aydın'da yaşıyorum saygıdeğer arkadaşım. Aydında var mı herhangi bir ocak? Yada bu bahsettiğin ocaklarda konaklanabilir mi? İlla mürşide bağlanmak şart mı? teşekkürler

Aydin denizlide var Warlord.
 

aklıselim1

Banlı Kullanıcı
Katılım
18 Haz 2013
Mesajlar
163
Tepkime puanı
11
Konum
istanbul
Flood olacak ama mesajımı düzeltemediğim için yazıyorum. Aklıselim ben olabilirim kardeşim. Kendime inanıyorum ve güveniyorum. Bu yolda her şeyi göze alırım. Bu yolda nasıl ilerlenebilir. Bana bu lazım. Riyazet ve tefakkuh mücahade gibi terimler duydum ama bu konuda çok bilgisizim. Bana iyi birisinin tarif yapmasını istiyorum. Bana tarifini yapabilir misin?

iyi ????? dünya ehli başarıya ulaşmak için ne gerekirse yapar. iyi kötü fark etmez. ahiret ehli ise iyi şeyler yapar. insanı kamil bu ikisininde dışındadır....ne dünya ehlidir ne de ahiret ehlidir.... iyi ile kötüyü cem etmiştir, birlemiştir.....
 

Warlord

Kayıtlı Üye
Katılım
24 Haz 2011
Mesajlar
72
Tepkime puanı
5
Aydin denizlide var Warlord.
La-edri peki şuan ki tarikatlar cehalet içersinde maalesef. Bu denizlideki ocak iyi mi? Çoğu menfaat yuvası maallesef. Size bu konuda güveniyorum. Ayrıca denizlide konaklayabileceğim bir yerde yok. Ocak kalabileceğim bir yer tahsis eder mi?
 

yare-i yarim

Moderator
Katılım
10 Ocak 2013
Mesajlar
2,247
Tepkime puanı
879
İş
Sanatsal tablolar oluşturmak/Mutfak eşyaları dalında ticaret
Öncelikle şunu söyleyeyim insanı kamil olmak için ilim şarttır ilimsiz amel olmaz amel olucakki hak razı olsun amelindeki niyette hakkın razı olduğu niyetten olucak.
İnsanı kamil olmak için öncelikle yaradanın son kelamı Kuran-ı iyice anlamak lazım onun isteklerini kendi isteklerimizden onun " şunlar doğrudur " dediğini doğru kabul etmekten geçer Kuranı okuyup okudukçada amel etmek lazım yani okuduğumuzu laf olsun diye değil hayatımızda uygulamak için okuyacaz, Rivayet edildiğine göre hz.ömer bir ayeti uygulamadan diğer ayete geçmezmiş 30 yılda Kuranı anca hatmetmiş bu sahabe efendilerimiz gibi olmalıyız.

İlm-i ledüne gelince bence bu konuda kimse yorum yapamaz çünki ilmi ledünün ne olduğunu sadece Allah biliyor biz insanlara açıkladığı ise sınırlıdır.
Kuranda hızır a.s dan bahsederken " Kendisine ilmi ledünü öğrettiğimiz kullarımızdan bir kul " ifadesi kullanılıyor bu hitaptan yola çıkarak ilmi ledün hakkında şunu söylemiştir alimler " İlmi ledün biryerden okunmaz ve kişi kendi isteğiyle öğrenemez bu ilimi Allah katındadır ve Allah bunu kullarından dilediğine ihsan eder "
Bugün piyasada çok kişi var bizim şeyh efendi ilmi ledüne sahiptir fln diyen onlara itibar etmemek lazım.
 

Warlord

Kayıtlı Üye
Katılım
24 Haz 2011
Mesajlar
72
Tepkime puanı
5
Yare-i Yarim cevap için teşekkürler. Çok güzel konuştun doğrusu. Kur'an'ı iyi okuyup ona göre amel yapmalıyız. Haklısın. Cevaplarınızı yardımlarınızı beklemekteyim arkadaşlar..
 

aklıselim1

Banlı Kullanıcı
Katılım
18 Haz 2013
Mesajlar
163
Tepkime puanı
11
Konum
istanbul
Öncelikle şunu söyleyeyim insanı kamil olmak için ilim şarttır ilimsiz amel olmaz amel olucakki hak razı olsun amelindeki niyette hakkın razı olduğu niyetten olucak.
İnsanı kamil olmak için öncelikle yaradanın son kelamı Kuran-ı iyice anlamak lazım onun isteklerini kendi isteklerimizden onun " şunlar doğrudur " dediğini doğru kabul etmekten geçer Kuranı okuyup okudukçada amel etmek lazım yani okuduğumuzu laf olsun diye değil hayatımızda uygulamak için okuyacaz, Rivayet edildiğine göre hz.ömer bir ayeti uygulamadan diğer ayete geçmezmiş 30 yılda Kuranı anca hatmetmiş bu sahabe efendilerimiz gibi olmalıyız.

İlm-i ledüne gelince bence bu konuda kimse yorum yapamaz çünki ilmi ledünün ne olduğunu sadece Allah biliyor biz insanlara açıkladığı ise sınırlıdır.
Kuranda hızır a.s dan bahsederken " Kendisine ilmi ledünü öğrettiğimiz kullarımızdan bir kul " ifadesi kullanılıyor bu hitaptan yola çıkarak ilmi ledün hakkında şunu söylemiştir alimler " İlmi ledün biryerden okunmaz ve kişi kendi isteğiyle öğrenemez bu ilimi Allah katındadır ve Allah bunu kullarından dilediğine ihsan eder "
Bugün piyasada çok kişi var bizim şeyh efendi ilmi ledüne sahiptir fln diyen onlara itibar etmemek lazım.

söylediklerin kısmen doğru ancak hedef , amaç gölgede kalmış.... ilk şart mürşidi kamil bulmak ve ona biat etmektir. mürşitsiz yola çıkmak kör karanlıkta bilmediği bir ormanda geçmeye benzermiş. önündeki boşluğun atlayara geçebileceğin bir çukurluk mu yoksa dipsiz uçurum mu olduğunu bilemezmişsiniz....
 

aklıselim1

Banlı Kullanıcı
Katılım
18 Haz 2013
Mesajlar
163
Tepkime puanı
11
Konum
istanbul
ayrıca belirteyim akıl ve bilgi ile insanı kamil olunamaz.... bunlar engeldir, bunların ötesindedir....
 

Warlord

Kayıtlı Üye
Katılım
24 Haz 2011
Mesajlar
72
Tepkime puanı
5
Dostum mürşidi kamil bulayım bulmasınada şuan ki tarikatların durumu ortada. Şeyh'in şefaat bekler olmuş insanlar. Şirk koşuyorlar cehalet içerisindeler. Kime güvenip mürşidi kamil bulayım ? La-edri'nin dediği yer güvenilirse giderim oraya..
 

ptaah

Kayıtlı Üye
Katılım
9 Kas 2010
Mesajlar
280
Tepkime puanı
20
Konum
Allah'ın anıldığı yerlerden
Öncelikle dini sorularını dini forumlarda sorarsan daha iyi olacaktır.
Ben de Allah' yakın olmayı dilediğim zaman şöyle bir yolculuğa başladım: Bir ramazan vakti evdeki kitapları karıştırırken Marifetnameyi buldum.İnceledim.Orada nefsin mertebelerini gördüm ve elimin altındaki cevherden yıllardır ne kadar habersiz olduğumun farkına vardım.Orada nefsi emmareden kurtulmanın yolunun sabah akşam lailaheillallah zikri ile olması gerektiğini öğredim.Buarada tasavvufla ilgi ve dinle ilgili ne kitap görürsem fırsat buldukça okumaya başladım.Allah dostlarının kitaplarını inceledim veya bazılarını baştan sona okudum.Mesnevi,Cilaul hatır gibi.Evliyaların öğütlerini dinledim .Buda'nın yaşamını defalarca seyrettim ondan önemli bilgiler kaptım.Upanişadları okudum ondan çok önemli bilgiler kaptım.Biraz Taoculuğu okudum.Kuranın mealini okudum ondan zaman içinde önemli bilgiler kaptım.Yunus suresi 7. ayet gibi.Çok kitap okumadım ama işin özünü veren kitapları seçtim daha çok.Bu bilgileri harmanlayınca masivadan kurtulmam gerektiğini ve adeti terketmem gerektiğini anladım.Günlük işlerimi yaparken bir yandan internetten Cemanur Sargut,Mehmet Ildırar,....... sohbetlerini dinledim.Tasavvufun okumakla olacak bir iş değil ihlasla yapılacak ameller olduğunu ,bu yolda nefsimin benim düşmanım olduğunu ,onun zararlı isteklerini kabul etmemem gerektiğini,Allah yoluna girenin yol katedebilmesi için ve zikrinin faydalı olması için küçük günahları terketmesi gerektiğini(Suizan,dedikodu,gıybet,göz zinası) anladım.
Zikrin ve duanın önemli bir silah olduğunu beni bayramdan bayrama gören teyzemin rüyasında beni yeşil bir arabayla bir site kapısının önünde beklerken gördüğünü anlatmasıyla farkına vardım.Zikir üzerinde biraz araştırma yaptım.Veysel Karane zikrini keşfettim internette.Son zamanlar pek yapmasamda bu yolda ilerlemek için yolun zikir olduğunu düşünüyorum çünkü hem nefsinin afetlerini eritiyor ediyor hemde ruhunu temizliyor.(lailaheillallah).
Cevap olarak diyebilirim ki günahlardan sakınarak daimi zikrine başla.Her gün namaz dışında 1 saatini Allah'a ayır.Zaman içinde mürşidin ya ruhani alemden yada bu dünyadan verilecektir.Senle başla kapılar sana açılacaktır.

Ayrıca Abdulkadir Geylanin tüm kitaplarını oku.
Ey oğul! İki adım vardır ki, eğer bu iki adımıatabilirsen Hakk’a ulaştın demektir. Eğer kalbin veruhunla, dünyayla ahiretten birer adım, nefsinlediğer insanlardan da birer adım uzaklaşabilirsen,Hakk’a ulaşmış olursun. Sen, kalbin ve ruhun ilebu zahirleri terket. İşte o zaman önce başlangıçta,sonra da sonda Hakk’a vâsıl olursun. Sen öncebaşla. İlk adımı at. Onu tamamlamak, Aziz ve Celilolan Allah’a düşer. Başlamak senden, bitirmek deAziz ve Celil olan Allah’tan.
 

Warlord

Kayıtlı Üye
Katılım
24 Haz 2011
Mesajlar
72
Tepkime puanı
5
teşekkürler ptaah. ne gibi bir zikir önerirsin ptaah? sadece la ilahe illAllah mı?
 

aklıselim1

Banlı Kullanıcı
Katılım
18 Haz 2013
Mesajlar
163
Tepkime puanı
11
Konum
istanbul
Dostum mürşidi kamil bulayım bulmasınada şuan ki tarikatların durumu ortada. Şeyh'in şefaat bekler olmuş insanlar. Şirk koşuyorlar cehalet içerisindeler. Kime güvenip mürşidi kamil bulayım ? La-edri'nin dediği yer güvenilirse giderim oraya..

aynen öyle.... bu sebeple tefriceyi oku, mürşit iste, allaha güven demek istemiştim.... hz peygamberimiz , hz ömere mürşitlik yapmış. daha sonra hz ömer hz osman hz ali... ancak diğerleri derslerinde başarılı olamamış.... sonra ilham ile peygamberimize bildirilmiş. hepsinin karekteri ayrı, dolayısıyle yolları da ayrıymış..... hz ebubekir ruh yolu ile seyrü suluk etmiş ve tarikat kurarak yolunun devam etmesini sağlamış. hz osman ile hz ömer tarikat kurmayarak hz ebubekirin yoluna uymuşlar böylelikle bu iki halifenin yolların günümüze ulaşmamış. hz ali nefs yoluyla seyrü sülük etmiş ve tarikat kurmuş.... tahminimce nefs yoluyla seryi suluk eden tarikatlar amacından sapmış. az önce youtubeden videoları izliyorum zikir adıyla şarkı söyluyorlar.... yakın tarihte son gavsul azam muhammet nurul arabi dir. 3. devre melaminin kurucusudur. atatürk de bir melamidir. mürşidi arabacı ismail efendi dir.
http://alioztaylan.blogspot.com.tr/2008/10/arabaci-ismail-efendi-hakkinda-bir.html
 

ptaah

Kayıtlı Üye
Katılım
9 Kas 2010
Mesajlar
280
Tepkime puanı
20
Konum
Allah'ın anıldığı yerlerden
Marifetnameden öğrendiğim kadarıyla ilk zikir lailaheillalah.Daha ben bunun anlamını hissi olarak idarak ededim.Lailahe illahtan sonra Allah zikrine geçiyorsun bildiğim kadarıyla Marifetnameye bakmam lazım.
 

Warlord

Kayıtlı Üye
Katılım
24 Haz 2011
Mesajlar
72
Tepkime puanı
5
Aklı selim tefriciyeyi okuyayım okumasınada dostum. Mürşit ayağıma gelecek değil ya. Benim arayıp bulmam lazım. Duanın ne gibi bir faydası olabilir ki?
 

aklıselim1

Banlı Kullanıcı
Katılım
18 Haz 2013
Mesajlar
163
Tepkime puanı
11
Konum
istanbul
mürşidi kamll ara. kısmetinde varsa hakiki mürşidi bulursun.... kadiri şeyhlerinden biri, rüyasında ululardan birini görmüş (ismini hatırlayamadım. ya ibni arabi yada abdülkadir geylani ) kendisine bir isim söylemiş. muhammet nurul arabi... daha önce bu ismi hiç duymamış. araştırmış. karşısına melami kelimesi çıkmış.... melami erenlerini araştırmış. manisalı melami ahmet arslan efendiye gitmiş.( youtubeden videolarını bulabilirsin ) bir müddet yanında kalmış sonra bu şahsın "kelam evliyası" olduğunu kanaat getirip ayrılmış. yani insana bilgiden başka birşey veremez. sadace öğretir. sonra bir şahısa daha gitmiş. zaman içinde hazretül cem makamına gelmiş. dersleri hakkıyla geçemediği için tahmin ediyorum aklını veremedi ve zındık oldu çıktı... bir kaç defa bu şahsın yanından ayrılıp başka insanı kamil ( ! ) lere gittiysede barınamadı geri gelmek istedi.... bir başka kadiri şeyhi ise tarikatı bırakıp hakikatin peşinde bu şahsın talebesi olmaya devam ediyor....

atatürkün melami olduğunu gösterir site linki paylaşmıştım. melami erenlerini araştır. gönlüne yatan birine git konuş.....
 
Üst