Müslüman uzaylılar: İngiliz polisin gördüğü UFO ve sakallı, cübbeli, takkeli uzaylı

Durum
Üzgünüz bu konu cevaplar için kapatılmıştır...

MONOTAMU

Banlı Kullanıcı
Katılım
6 Mar 2013
Mesajlar
69
Tepkime puanı
5
[video=youtube;B3vqMdEBYys]https://www.youtube.com/watch?v=B3vqMdEBYys[/video]

Müslüman mı!! :D bilemem ama adamın söyledikleri kaçırılma olaylarıyla birebir uyuyor.
 

Bulut_atlası

Kayıtlı Üye
Katılım
28 Ocak 2013
Mesajlar
780
Tepkime puanı
31
Vay canına ak sakallı dede olayı demek burdan esinlenilmiş olabilir şu anda öyle düşünmeme neden oldu :D
 

kıvep

Banlı Kullanıcı
Katılım
6 Şub 2010
Mesajlar
1,516
Tepkime puanı
30
Her sakallıyı dede sanmasınlar
Ermiş gelmiştir ermiş :D
Ayni bizim hikayelere benziyor
 

AJA

Elit Üye
Katılım
15 Haz 2010
Mesajlar
3,097
Tepkime puanı
548
Evet insanı uzaylıyı bıraktık dindar olanı olmayanı kaldı.Ne güzel son kitaba mensup birileri orada da çıkmış..
Hiç bir uyanık çıkıpta bizden biri var demedi de İslam alemine ait bir konu çıkarılarak bu dendi..Hoş olmuş .Hayaller uzay gerçekler uyduruk akıllar.
 

dmkol

Kayıtlı Üye
Katılım
24 Kas 2008
Mesajlar
4,907
Tepkime puanı
529
İş
Web Master
Baştan diyeyim yazacaklarım videoyu paylaşan üyemize ithafen değildir.

Sakal, sarık, cüppe demek Müslüman mı demektir? Geçtim şu uzaylı vs. olayını da algılarınızı rica ederim düzeltin artık. Günümüzde de bazı (hakaret etmemek için zor tutuyorum), neyse bazıları sakal uzatıp sarıklı cüppeli etrafta gezmeyi Müslümanlık diye gösteriyorlar ve herkese bunu yediriyorlar. Uyanın arkadaşım uyanın, İslamiyet'in tebliğ edildi Arap coğrafyasında, o günlerde herkes aynı giyiniyordu ve sakal da basitçe tıpkı doğada olduğu gibi (örn: aslan yelesi) erkekliğin ilkel bir sembolüydü, modaydı kısaca. Yani o günlerde hem Müslümanlar hem de Müslümanları kılıçtan geçirenler aynıydı tek tipti. Bugün bazı aklı evveller bunu hala Müslümanlık gibi toplumlara dayatıp, dini hiç ama hiç bir geçerliliği olmayan bu sembolcülüğü İslami bir şey gibi gösteriyorlar. Sonra da her sakallı ve başında bir şeyler olanları ''Müslüman'' diye tanımlıyor bütün dünya! Yahu başka dinden olup da sonradan İslamiyet'i seçen insanlara da bir bakıyoruz yüzde doksanı sakal uzatıp 1500 yıl önceki Arap modasıyla etrafta gezip aha bak sakalım da var takkem de işte ben Müslümanım, daha ne kadar Müslüman olayım? diye bir de sembolik Müslüman oluyor.
İslamiyet'in hak etmediği ve getirlidiği bugünkü rezil halinin sebepleri:
-Peygamberimizi putlaştırıp bize de o puta tap dediklerinden.
-Kuran'ı resmen yetersiz ilan edip, ''İslamiyet, peygamberimizin vefatından 200 yıl sonra kaleme alınmış doğruluğu %100 şüpheli, bir yerimizden uydura uydura değiştirdiğimiz hadisler olmadan anlaşılmaz!'' diyen örümcek beyinliler yüzünden.
-İslamiyeti iki tüy, bir bez parçasıyla sembolikleştirdiklerinden ve bunu da milyonlarca ve hatta 1.5 milyar insana yedirdiklerinden.
-Kuran'ı bir tarafından yorumlayanların (yorumlatanların) Ay'a çıkıp, bize de o yorumlarla Allah'ın işine karışılmaz diye bile bile ve belki de tarihin en hin ve uzun vadeli planlarıyla tüm Müslümanları zombiye dönüştürenler yüzünden.
-Kuran'ın yasakladığı veya hoş görmediği her şeyi sünnet adı altında Müslümanların hayatına ve yaşam tarzına sokup, %100 bozulmuş Müslüman topluluklar üretildiğinden,

Dolayı İslamiyetin yayıldığı topraklar geri bırakıldı, rezilleştirildi ve bunun ardından parmakla işaret edip, ''Müslümanlar adam olsaydı bu kadar kan dökülmez ve tüm Dünya'nın iğrenç dediği şeyler o topraklarda olmazdı'' diyen odaklar planlarının ikinci belki de üçüncü safhasını işletmeye başladılar. Biz Müslümanlar bile aynı şeyi söyler olduk, ''neden bizim dinimizin yayıldığı coğrafyalarda toplumlar bu kadar bozuk halde'' diye. Nedeni gerçekten de toplumların bozulması, bozdurulması.

Uyanın artık, önce dini bozdular, sonra bu bozukluğu hayat tarzlarımıza yansıttılar, sonra da kendi eserlerini bizim orijinalimizmiş gibi gösterip bizi ezip istedikleri yöne doğru koşturmaya başladılar! Evet önce itiraf edebilmeliyiz, BİZDE BİR SORUN VAR diyebilmeliyiz. Sonra da bu sorunun ne olduğu gün gibi de ortadayken o sorunu kesip atabilmeliyiz, yoksa adam olmayız.

Nerede tüy nerede bez parçası görsek aha İslamiyet diyoruz. O tüy ve bezin altındaki rezillikler önemli mi? ASLA! Adam ne yaparsa yapsın işte tipinden belli bayağı bildiğin dibine kadar Müslüman canım!

Bakın işte bir alakasız videoda bile, sembolcü İslamiyet o kadar kanımıza beynimize işlemiş ki, sakalımsı bir şey, başında alnına inen üçgen bir şey oldu mu işte Müslüman uzaylı! diyebiliyoruz. Bu tarz negatif bir yazı olmasa hepiniz gülerek veya gülmeyerek sorgulamadan, sembolcülüğü 1 kat daha ciğerlerinizden, gözlerinizden çekerek kanınıza işlettiniz farkına bile varmadan, usulca, ağır ağır. 1300 yıldır olduğu gibi.

Hayır ne kadar yüce bir dindir ki, ne kadar ilahi bir muhafazası var ki 1300 yıllık rezil ve aşağılık planlardan sonra bile insanlar bu tahriflere karşı çıkabiliyor. Allah gerçekten de büyüktür.
 

yare-i yarim

Moderator
Katılım
10 Ocak 2013
Mesajlar
2,247
Tepkime puanı
879
İş
Sanatsal tablolar oluşturmak/Mutfak eşyaları dalında ticaret
Baştan diyeyim yazacaklarım videoyu paylaşan üyemize ithafen değildir.

Sakal, sarık, cüppe demek Müslüman mı demektir? Geçtim şu uzaylı vs. olayını da algılarınızı rica ederim düzeltin artık. Günümüzde de bazı (hakaret etmemek için zor tutuyorum), neyse bazıları sakal uzatıp sarıklı cüppeli etrafta gezmeyi Müslümanlık diye gösteriyorlar ve herkese bunu yediriyorlar. Uyanın arkadaşım uyanın, İslamiyet'in tebliğ edildi Arap coğrafyasında, o günlerde herkes aynı giyiniyordu ve sakal da basitçe tıpkı doğada olduğu gibi (örn: aslan yelesi) erkekliğin ilkel bir sembolüydü, modaydı kısaca. Yani o günlerde hem Müslümanlar hem de Müslümanları kılıçtan geçirenler aynıydı tek tipti. Bugün bazı aklı evveller bunu hala Müslümanlık gibi toplumlara dayatıp, dini hiç ama hiç bir geçerliliği olmayan bu sembolcülüğü İslami bir şey gibi gösteriyorlar. Sonra da her sakallı ve başında bir şeyler olanları ''Müslüman'' diye tanımlıyor bütün dünya! Yahu başka dinden olup da sonradan İslamiyet'i seçen insanlara da bir bakıyoruz yüzde doksanı sakal uzatıp 1500 yıl önceki Arap modasıyla etrafta gezip aha bak sakalım da var takkem de işte ben Müslümanım, daha ne kadar Müslüman olayım? diye bir de sembolik Müslüman oluyor.
İslamiyet'in hak etmediği ve getirlidiği bugünkü rezil halinin sebepleri:
-Peygamberimizi putlaştırıp bize de o puta tap dediklerinden.
-Kuran'ı resmen yetersiz ilan edip, ''İslamiyet, peygamberimizin vefatından 200 yıl sonra kaleme alınmış doğruluğu %100 şüpheli, bir yerimizden uydura uydura değiştirdiğimiz hadisler olmadan anlaşılmaz!'' diyen örümcek beyinliler yüzünden.
-İslamiyeti iki tüy, bir bez parçasıyla sembolikleştirdiklerinden ve bunu da milyonlarca ve hatta 1.5 milyar insana yedirdiklerinden.
-Kuran'ı bir tarafından yorumlayanların (yorumlatanların) Ay'a çıkıp, bize de o yorumlarla Allah'ın işine karışılmaz diye bile bile ve belki de tarihin en hin ve uzun vadeli planlarıyla tüm Müslümanları zombiye dönüştürenler yüzünden.
-Kuran'ın yasakladığı veya hoş görmediği her şeyi sünnet adı altında Müslümanların hayatına ve yaşam tarzına sokup, %100 bozulmuş Müslüman topluluklar üretildiğinden,

Dolayı İslamiyetin yayıldığı topraklar geri bırakıldı, rezilleştirildi ve bunun ardından parmakla işaret edip, ''Müslümanlar adam olsaydı bu kadar kan dökülmez ve tüm Dünya'nın iğrenç dediği şeyler o topraklarda olmazdı'' diyen odaklar planlarının ikinci belki de üçüncü safhasını işletmeye başladılar. Biz Müslümanlar bile aynı şeyi söyler olduk, ''neden bizim dinimizin yayıldığı coğrafyalarda toplumlar bu kadar bozuk halde'' diye. Nedeni gerçekten de toplumların bozulması, bozdurulması.

Uyanın artık, önce dini bozdular, sonra bu bozukluğu hayat tarzlarımıza yansıttılar, sonra da kendi eserlerini bizim orijinalimizmiş gibi gösterip bizi ezip istedikleri yöne doğru koşturmaya başladılar! Evet önce itiraf edebilmeliyiz, BİZDE BİR SORUN VAR diyebilmeliyiz. Sonra da bu sorunun ne olduğu gün gibi de ortadayken o sorunu kesip atabilmeliyiz, yoksa adam olmayız.

Nerede tüy nerede bez parçası görsek aha İslamiyet diyoruz. O tüy ve bezin altındaki rezillikler önemli mi? ASLA! Adam ne yaparsa yapsın işte tipinden belli bayağı bildiğin dibine kadar Müslüman canım!

Bakın işte bir alakasız videoda bile, sembolcü İslamiyet o kadar kanımıza beynimize işlemiş ki, sakalımsı bir şey, başında alnına inen üçgen bir şey oldu mu işte Müslüman uzaylı! diyebiliyoruz. Bu tarz negatif bir yazı olmasa hepiniz gülerek veya gülmeyerek sorgulamadan, sembolcülüğü 1 kat daha ciğerlerinizden, gözlerinizden çekerek kanınıza işlettiniz farkına bile varmadan, usulca, ağır ağır. 1300 yıldır olduğu gibi.

Hayır ne kadar yüce bir dindir ki, ne kadar ilahi bir muhafazası var ki 1300 yıllık rezil ve aşağılık planlardan sonra bile insanlar bu tahriflere karşı çıkabiliyor. Allah gerçekten de büyüktür.

Bu sakal cübbe gibi konularda benim bir kaç çeşit düşüncem var

1. Sakal cübbe vb. peygamberimizin sünnetidir sadece hz.peygamber gibi giyinmek isteyenlere saygı duyarım ama ben giyeceğimi hiç sanmıyorum

2. Sarık ve cübbe biraz istismar edilmeye açık bir konudur misal bir fitneci sarık ve cübbe giyerek müslüman kisvesi altında çok rahatça fitne yayabilir ki bu defalarca yapılmıştır,sarık gibi şeyleri genelde tarikat ehli kişiler giyiyorlar ve onlardan bazıları bazı müslümanların sakalının olmadığını görerek "Senin sakalın bile yok nereye müslümansın" diyorlar ve bu bakış açısı da gene islam alemine zarar veriyor,nice fitneci kişiler fitnelerini yayabilmek için günümüzde bile hala sakal bırakıp sarık ve cübbe takar sözüne daha çok riayet edilmesi için bu meseleleri anlatmaya kalksak sayfalar tutar acayip oyunlar dönüyor.
Küçük kız çocuklarını katleden boko haram terör örgütü de sakal bırakıp sarık ve cübbe ile dolaşıyor.
İslamın kadın ve erkek için sınır çizdiği bir giyinme modeli var ama bu şekilciliğe dayanmıyor şu şekilde giyinin de müslüman olduğunuz belli olsun diye birşey söz konusu değil belirlenen sınırlar içinde giyinmeleri emrediliyor misal kapanmak isteyen bayanların illa ki kara çarşaf giymek zorunda olmadıkları gibi.

Ve sizin dediğiniz bu giyinme şeklinin dönemin modası ile alakalı birşey olduğunu bende düşünüyorum hatırladığım bir hadis-i şerif te hz.peygamberin sarığına kendisini güzel göstericek şekilde bağladığını okumuştum,biz islam alemi olarak bazı şeyleri aşmalıyız ve islam aleminin okadar sorunları varken sarık ve cübbeye takılıp kalmamalıyız demin yukarıda bahsettiğim " senin sakalın bile yok " tarzı eleştiriler yapan kişiler için söylüyorum bunu bunu yapanlar peygamberin sünnetidir diye bunu yapıyorlar ancak burada garip olan peygamberimizin diğer sünnetlerinde bukadar hassas olmazlar mesela toplumsal konularda ve diğer başka konularda
 

dmkol

Kayıtlı Üye
Katılım
24 Kas 2008
Mesajlar
4,907
Tepkime puanı
529
İş
Web Master
Bu sakal cübbe gibi konularda benim bir kaç çeşit düşüncem var

1. Sakal cübbe vb. peygamberimizin sünnetidir sadece hz.peygamber gibi giyinmek isteyenlere saygı duyarım ama ben giyeceğimi hiç sanmıyorum

2. Sarık ve cübbe biraz istismar edilmeye açık bir konudur misal bir fitneci sarık ve cübbe giyerek müslüman kisvesi altında çok rahatça fitne yayabilir ki bu defalarca yapılmıştır,sarık gibi şeyleri genelde tarikat ehli kişiler giyiyorlar ve onlardan bazıları bazı müslümanların sakalının olmadığını görerek "Senin sakalın bile yok nereye müslümansın" diyorlar ve bu bakış açısı da gene islam alemine zarar veriyor,nice fitneci kişiler fitnelerini yayabilmek için günümüzde bile hala sakal bırakıp sarık ve cübbe takar sözüne daha çok riayet edilmesi için bu meseleleri anlatmaya kalksak sayfalar tutar acayip oyunlar dönüyor.
Küçük kız çocuklarını katleden boko haram terör örgütü de sakal bırakıp sarık ve cübbe ile dolaşıyor.
İslamın kadın ve erkek için sınır çizdiği bir giyinme modeli var ama bu şekilciliğe dayanmıyor şu şekilde giyinin de müslüman olduğunuz belli olsun diye birşey söz konusu değil belirlenen sınırlar içinde giyinmeleri emrediliyor misal kapanmak isteyen bayanların illa ki kara çarşaf giymek zorunda olmadıkları gibi.

Ve sizin dediğiniz bu giyinme şeklinin dönemin modası ile alakalı birşey olduğunu bende düşünüyorum hatırladığım bir hadis-i şerif te hz.peygamberin sarığına kendisini güzel göstericek şekilde bağladığını okumuştum,biz islam alemi olarak bazı şeyleri aşmalıyız ve islam aleminin okadar sorunları varken sarık ve cübbeye takılıp kalmamalıyız demin yukarıda bahsettiğim " senin sakalın bile yok " tarzı eleştiriler yapan kişiler için söylüyorum bunu bunu yapanlar peygamberin sünnetidir diye bunu yapıyorlar ancak burada garip olan peygamberimizin diğer sünnetlerinde bukadar hassas olmazlar mesela toplumsal konularda ve diğer başka konularda
Yahu peygamberimizin sünnetleri dediğimiz o zamanki yaşam şartlarıyla alakalıdır. Bugün yaşasaydı aynı şeyleri mi yapacaktı? Akıl var mantık var insan evladında, bu tür şeylere öyle bakmak lazım. Dediğiniz gibi peygamberin manevi hiçbir özelliği değil günlük hayatı taklit ediliyor. Bu hem komik, hem çağ dışı hem de mantıksızdır, hem de sembolizm arkasına sığınılan iki yüzlülüktür.
Örnek veriyorum:
- Giymeden önce ayakkabıyı ters çevirip silkelemek. Sebebi: içinde akrep, çiyan, örümcek gibi zararlı varsa onu çıkarmak. / Hanginiz kaç kere apartmanlarınızda bu zararlıları gördü? Belki bir-iki kere. O da bu zararlıların yaşamasına müsait olan yapılardadır.
- Evden çıkmadan suya bakmak. Sebebi: İnsan içine çıkmadan önce kendine çeki düzen vermek./Bugün hepimiz aynaya bakıyoruz çıkmadan önce bunu dini bir artısı yok, insani bir meseledir.
- Bir yiyecek içecek kabını kullanmadan önce temiz suyla yıkamak./Bulaşık makineleri ve temizlikte çığır açan annelerimiz, hanımlarımız sayesinde toz bile yok mutfak dolabındaki bardak ve tabakların üstünde artık.
- Saçları gece yatmadan önce kıbleye dönerek taramak./Uzan saçlar her gün taranmalıdır, uzun saç bakımının ilk kuralıdır yoksa sarmaş dolaş keçe gibi olur.
- Akşam perdeyi örtmeden evi aydınlatan gereci açmamak./ Yoksa akvaryum gibi özel yaşam alanınız dışarıdan seyirlik olur.

Daha hepsini sıralarım. Kısacası bunlar normal olan, insanın kendisi için yaptığı, dini olarak hiçbir amacı veya gereği olmayan,genel sağlık, toplumsal kurallar vs. ile ilgili olan şeylerdir. Şekilcilik, putlşaşmaya ve cehalete götürür.
 

yare-i yarim

Moderator
Katılım
10 Ocak 2013
Mesajlar
2,247
Tepkime puanı
879
İş
Sanatsal tablolar oluşturmak/Mutfak eşyaları dalında ticaret
Yahu peygamberimizin sünnetleri dediğimiz o zamanki yaşam şartlarıyla alakalıdır. Bugün yaşasaydı aynı şeyleri mi yapacaktı? Akıl var mantık var insan evladında, bu tür şeylere öyle bakmak lazım. Dediğiniz gibi peygamberin manevi hiçbir özelliği değil günlük hayatı taklit ediliyor. Bu hem komik, hem çağ dışı hem de mantıksızdır, hem de sembolizm arkasına sığınılan iki yüzlülüktür.
Örnek veriyorum:
- Giymeden önce ayakkabıyı ters çevirip silkelemek. Sebebi: içinde akrep, çiyan, örümcek gibi zararlı varsa onu çıkarmak. / Hanginiz kaç kere apartmanlarınızda bu zararlıları gördü? Belki bir-iki kere. O da bu zararlıların yaşamasına müsait olan yapılardadır.
- Evden çıkmadan suya bakmak. Sebebi: İnsan içine çıkmadan önce kendine çeki düzen vermek./Bugün hepimiz aynaya bakıyoruz çıkmadan önce bunu dini bir artısı yok, insani bir meseledir.
- Bir yiyecek içecek kabını kullanmadan önce temiz suyla yıkamak./Bulaşık makineleri ve temizlikte çığır açan annelerimiz, hanımlarımız sayesinde toz bile yok mutfak dolabındaki bardak ve tabakların üstünde artık.
- Saçları gece yatmadan önce kıbleye dönerek taramak./Uzan saçlar her gün taranmalıdır, uzun saç bakımının ilk kuralıdır yoksa sarmaş dolaş keçe gibi olur.
- Akşam perdeyi örtmeden evi aydınlatan gereci açmamak./ Yoksa akvaryum gibi özel yaşam alanınız dışarıdan seyirlik olur.

Daha hepsini sıralarım. Kısacası bunlar normal olan, insanın kendisi için yaptığı, dini olarak hiçbir amacı veya gereği olmayan,genel sağlık, toplumsal kurallar vs. ile ilgili olan şeylerdir. Şekilcilik, putlşaşmaya ve cehalete götürür.

Hz.peygamberin sünneti günümüzde çok yanlış biryere oturmuştur birde ne hikmetse sünnetin hep şekilciliğine uygun olanını almışlardır ve buda toplumda sünnetin çok yanlış anlaşılmasına sebep olmuştur,misal misvaktan örnek vermek gerekirse burada peygamberin sünneti olan şey ağız temizliğidir misvak değildir eğer o dönemde misvaktan daha iyi birşey olsaydı hz.peygamber de onu kullanırdı,bazı kaynakların bahsettiğine göre hz.peygamberin temizlik konusunda getirdiği şeyler dönemin romasını bile etkilemiş bu kısmını çok bilemem ama arap yarım adasını etkilediği bilinen birşey.

Birde dikkat çekmek istediğim bir konu hz.peygamber kendi döneminde kız çocukları okutuluyordu buna dair benim gördüğü iki olay var
birincisi bedir savaşında savaşı kazanan hz.peygamber esir edilen müşrikleri fidye ile serbest bırakıyordu fidye vericek parası olmayanıda müslüman çocuklarına okuma yazma öğretme karşılığında serbest bırakıyordu ve bu okuma yazma öğretilen çocuklar arasında kız çocuklarının sayısıda azımsanamayacak kadar çok idi.
Bir diğer olay ise hz.peygamber eşi hafza'ya okuma yazma öğretmesi için bir öğretmen tutmuştur hatta biraz sitem bile etmiştir hafzaya falanca sureyi öğrettiğin gibi okuma ve yazmayı neden öğretmiyorsun demiştir,bu iki olaydan varmak istediğim şey şu hz.peygamber ve 4 halife zamanında kızlar kadınlar okutulup eğitimden geçiyorken sonradan oluşan islam algısında kızların okumasına karşı çıkan bir sistem yerleşti ve islam alemi bunun bedelini çok ağır ödedi,
Türkiyemizde laikliğin ilanıyla aslında doğru düzgün okumaya başlayan kız çocuklarının zihinlerine hep islam sebebiyle eğitimden geri kalındığı söylemini işlediler
ve buda islamdan uzak hatta islam dininden utanan bir neslin çıkmasına sebep oldu,bu hz.peygamberin sünnetini kendi kafalarına göre dizayn etmelerinden kaynaklandı o hocalarımız alimlerimiz sayesinde,peygamberimizin hep yaşadığı dönemle ilgili sünnetleri alındı ama evrensel olan her çağda geçerli olan sünnetleri maalesef hiç alınmadı ve bu bilmeyerek değil bilerek yapıldı oysa peygamberimizin çağlara ışık tutan nice sünnetleri vardı ama kasten görmezden gelindi,kız çocuklarının okutulması meseleside bunlardan birisidir işte burada sayılamayacak kadar daha nice mesele var henüz neredeyse hiçbir müslümanın duymadığı şeyler dersem abartmış olmam,hicretin 4. yüzyılı çok kilit bir yüzyıldır herşey 4.yüzyıldan sonra bozuldu bilim açısındanda bakıcak olursak 4.yüzyıldan sonra müslümanların bilimdeki katkılarıda duraksamaya başladı ben buna Allah rahmetini çekti diye yorumluyorum çünki din adına çok şey eklediler hz.peygamberin sünnetini kendi keyiflerinin çarklarına alarak bugün bu konuşmaları yapmamıza sebep oldular,ciddi bir alt yapı temizliği şart
 

Son Kale

Kayıtlı Üye
Katılım
28 Ağu 2013
Mesajlar
192
Tepkime puanı
17
Konum
Ankara
İş
Öğrenci
Yahu peygamberimizin sünnetleri dediğimiz o zamanki yaşam şartlarıyla alakalıdır. Bugün yaşasaydı aynı şeyleri mi yapacaktı? Akıl var mantık var insan evladında, bu tür şeylere öyle bakmak lazım. Dediğiniz gibi peygamberin manevi hiçbir özelliği değil günlük hayatı taklit ediliyor. Bu hem komik, hem çağ dışı hem de mantıksızdır, hem de sembolizm arkasına sığınılan iki yüzlülüktür.
Örnek veriyorum:
- Giymeden önce ayakkabıyı ters çevirip silkelemek. Sebebi: içinde akrep, çiyan, örümcek gibi zararlı varsa onu çıkarmak. / Hanginiz kaç kere apartmanlarınızda bu zararlıları gördü? Belki bir-iki kere. O da bu zararlıların yaşamasına müsait olan yapılardadır.
- Evden çıkmadan suya bakmak. Sebebi: İnsan içine çıkmadan önce kendine çeki düzen vermek./Bugün hepimiz aynaya bakıyoruz çıkmadan önce bunu dini bir artısı yok, insani bir meseledir.
- Bir yiyecek içecek kabını kullanmadan önce temiz suyla yıkamak./Bulaşık makineleri ve temizlikte çığır açan annelerimiz, hanımlarımız sayesinde toz bile yok mutfak dolabındaki bardak ve tabakların üstünde artık.
- Saçları gece yatmadan önce kıbleye dönerek taramak./Uzan saçlar her gün taranmalıdır, uzun saç bakımının ilk kuralıdır yoksa sarmaş dolaş keçe gibi olur.
- Akşam perdeyi örtmeden evi aydınlatan gereci açmamak./ Yoksa akvaryum gibi özel yaşam alanınız dışarıdan seyirlik olur.

Daha hepsini sıralarım. Kısacası bunlar normal olan, insanın kendisi için yaptığı, dini olarak hiçbir amacı veya gereği olmayan,genel sağlık, toplumsal kurallar vs. ile ilgili olan şeylerdir. Şekilcilik, putlşaşmaya ve cehalete götürür.
Allah geçmişi geleceği bilir. Bunda hemfikiriz. O zaman Efendimiz (sav) o dönemde yaratılmasının bir nedeni var demektir. Yoksa o zor zamanlar yerine şimdi yaşayıp daha rahat edebilirdi. O döndemde yaşayıp ve veda hutbesinde " Size 2 emanet bırakıyorum onlara uydukça yolunuzu şaşırmazsınız. O emanetler Allah' ın kitabı ve Peygamber (sav) sünnetidir." sözü elbette Allah tarafından bilinerek söylendi. Sünnet nedir ? Sadece Efendimizin (sav) yaptığı ibadetler mi ? Hayır. YAPTIĞI HERŞEY. Yani ayakkabıyı silkmek örneği gibi. Allah O'nu şimdi yaratabilirdi ve belki de o zaman gerçekten bu sünnet ortaya çıkmazdı. Ama o zamanda yaratıldı. Bunun elbet nedeni vardır. Her nefes alıp verişimiz geleceği değiştirir. Her ayakkabı silkişimiz. Belki o sünnet olmasaydı şimdi dünya yıkılacaktı. Çok uçuk mu oldu ? Hayır. Geleceği Allah bilir. Efendimizin (sav) sünnetlerini de Allah seçti. Vardır hikmeti.
Ey Müslümanlar İslamı çağa uydurmayın çağı İslama uydurun.
 

Bulut_atlası

Kayıtlı Üye
Katılım
28 Ocak 2013
Mesajlar
780
Tepkime puanı
31
Zaten yabancı ülke vatandaşları ne zaman böyle ilginç yada korkunç bir olay olsa bizim üstümüze atarlar genelde müslümanları barbar ve tehlikeli gibi etiketlerle kötülemeye çabalıyorlar.
 

teknik67

Kayıtlı Üye
Katılım
11 Eyl 2011
Mesajlar
142
Tepkime puanı
8
Konum
zonguldak
hırsızlık yapmayacaksınsın ,dürüst olacaksın,haksız yere hiç bir canlıyı öldürmeyeceksin ve seni yaratana şükredip dua edeceksin bundan gerisi teferruattır.bu temel daireden ne kadar ayrıntılara girilirse dinden o kadar uzaklaşılır.bir müslüman modern dünyadaki insanlar neyle meşgul oluyorsa (sanatsal ve bilimsel) onlarla meşgul olmalıdır.bir müslüman aydın kafalı,sorgulayıcı,mantıklı olmalı,şekilci olmamalı.bilimsel düşünceye önem vermeli.gerçek müslüman ; sadece şekilciliğe önem veren ,bilime ve bilimsel düşünceye karşı çıkan kim olursa olsun , karşı çıkmalıdır.benim anladığım islam budur.gitar çalabilmeli ,tenis oynayabilmeli,çok çocuk değil bakabileceği kadar çocuk yapmalı vs.vs. uzatabiliriz.
 

lacivert83

Kayıtlı Üye
Katılım
29 May 2014
Mesajlar
6
Tepkime puanı
0
Baştan diyeyim yazacaklarım videoyu paylaşan üyemize ithafen değildir.

Sakal, sarık, cüppe demek Müslüman mı demektir? Geçtim şu uzaylı vs. olayını da algılarınızı rica ederim düzeltin artık. Günümüzde de bazı (hakaret etmemek için zor tutuyorum), neyse bazıları sakal uzatıp sarıklı cüppeli etrafta gezmeyi Müslümanlık diye gösteriyorlar ve herkese bunu yediriyorlar. Uyanın arkadaşım uyanın, İslamiyet'in tebliğ edildi Arap coğrafyasında, o günlerde herkes aynı giyiniyordu ve sakal da basitçe tıpkı doğada olduğu gibi (örn: aslan yelesi) erkekliğin ilkel bir sembolüydü, modaydı kısaca. Yani o günlerde hem Müslümanlar hem de Müslümanları kılıçtan geçirenler aynıydı tek tipti. Bugün bazı aklı evveller bunu hala Müslümanlık gibi toplumlara dayatıp, dini hiç ama hiç bir geçerliliği olmayan bu sembolcülüğü İslami bir şey gibi gösteriyorlar. Sonra da her sakallı ve başında bir şeyler olanları ''Müslüman'' diye tanımlıyor bütün dünya! Yahu başka dinden olup da sonradan İslamiyet'i seçen insanlara da bir bakıyoruz yüzde doksanı sakal uzatıp 1500 yıl önceki Arap modasıyla etrafta gezip aha bak sakalım da var takkem de işte ben Müslümanım, daha ne kadar Müslüman olayım? diye bir de sembolik Müslüman oluyor.
İslamiyet'in hak etmediği ve getirlidiği bugünkü rezil halinin sebepleri:
-Peygamberimizi putlaştırıp bize de o puta tap dediklerinden.
-Kuran'ı resmen yetersiz ilan edip, ''İslamiyet, peygamberimizin vefatından 200 yıl sonra kaleme alınmış doğruluğu %100 şüpheli, bir yerimizden uydura uydura değiştirdiğimiz hadisler olmadan anlaşılmaz!'' diyen örümcek beyinliler yüzünden.
-İslamiyeti iki tüy, bir bez parçasıyla sembolikleştirdiklerinden ve bunu da milyonlarca ve hatta 1.5 milyar insana yedirdiklerinden.
-Kuran'ı bir tarafından yorumlayanların (yorumlatanların) Ay'a çıkıp, bize de o yorumlarla Allah'ın işine karışılmaz diye bile bile ve belki de tarihin en hin ve uzun vadeli planlarıyla tüm Müslümanları zombiye dönüştürenler yüzünden.
-Kuran'ın yasakladığı veya hoş görmediği her şeyi sünnet adı altında Müslümanların hayatına ve yaşam tarzına sokup, %100 bozulmuş Müslüman topluluklar üretildiğinden,

Dolayı İslamiyetin yayıldığı topraklar geri bırakıldı, rezilleştirildi ve bunun ardından parmakla işaret edip, ''Müslümanlar adam olsaydı bu kadar kan dökülmez ve tüm Dünya'nın iğrenç dediği şeyler o topraklarda olmazdı'' diyen odaklar planlarının ikinci belki de üçüncü safhasını işletmeye başladılar. Biz Müslümanlar bile aynı şeyi söyler olduk, ''neden bizim dinimizin yayıldığı coğrafyalarda toplumlar bu kadar bozuk halde'' diye. Nedeni gerçekten de toplumların bozulması, bozdurulması.

Uyanın artık, önce dini bozdular, sonra bu bozukluğu hayat tarzlarımıza yansıttılar, sonra da kendi eserlerini bizim orijinalimizmiş gibi gösterip bizi ezip istedikleri yöne doğru koşturmaya başladılar! Evet önce itiraf edebilmeliyiz, BİZDE BİR SORUN VAR diyebilmeliyiz. Sonra da bu sorunun ne olduğu gün gibi de ortadayken o sorunu kesip atabilmeliyiz, yoksa adam olmayız.

Nerede tüy nerede bez parçası görsek aha İslamiyet diyoruz. O tüy ve bezin altındaki rezillikler önemli mi? ASLA! Adam ne yaparsa yapsın işte tipinden belli bayağı bildiğin dibine kadar Müslüman canım!

Bakın işte bir alakasız videoda bile, sembolcü İslamiyet o kadar kanımıza beynimize işlemiş ki, sakalımsı bir şey, başında alnına inen üçgen bir şey oldu mu işte Müslüman uzaylı! diyebiliyoruz. Bu tarz negatif bir yazı olmasa hepiniz gülerek veya gülmeyerek sorgulamadan, sembolcülüğü 1 kat daha ciğerlerinizden, gözlerinizden çekerek kanınıza işlettiniz farkına bile varmadan, usulca, ağır ağır. 1300 yıldır olduğu gibi.

Hayır ne kadar yüce bir dindir ki, ne kadar ilahi bir muhafazası var ki 1300 yıllık rezil ve aşağılık planlardan sonra bile insanlar bu tahriflere karşı çıkabiliyor. Allah gerçekten de büyüktür.


Alimler on yıllarca kuran,hadis,fıkıh vs. öğrenerek bu konuları öğreniyor

Sonra biri geliyor duvara dayanarak(nefsi isteklerine) hiç bir kaynak belirtmeden bi güzel sallıyor yok hadisler %100 şüpheliymiş vs.

İslam insanları istediklerine göre şekillense idi hristiyanlık gibi sadece sözde kalan bir din olurdu

Bide arkadaş "(hakaret etmemek için zor tutuyorum)" demiş etmemiş halin buysa ettiğin hali merak ediyorum

"
-Kuran'ı resmen yetersiz ilan edip, ''İslamiyet, peygamberimizin vefatından 200 yıl sonra kaleme alınmış doğruluğu %100 şüpheli, bir yerimizden uydura uydura değiştirdiğimiz hadisler olmadan anlaşılmaz!'' diyen örümcek beyinliler yüzünden.
"
Kuran'a kimse yetersiz demiyor, sadece detaylara inilmemiştir yada izahı gereken bir çok konu peygamber efendimizin izahına bırakılmıştır.

Örneğin namazın kaç vakit olduğunu,hangi şartlarda kılınacağı,kılınma şekli,abdest nasıl alınır,gusul abdesti nasıl alınacağını,kurbanın nasıl kesileceği milyonlarca soru üretilebilir hala daha yeni sorular meydana geliyor peygamber efendimiz döneminde olmayıp ta şu an olan misal organ bağışı gibi. bütün soruların cevapları kuranda yazsa idi ki Allah'ın gücü her şeye yeter o zaman peygamber gerekmez idi ki Zaten ayeti kerimede geçer Tüm evren Peygamber Efendimiz hürmetine yaratılmıştır onu yaratmaydım dünyayı yaratmazdım deniliyor.

Haşa Allah (c.c) bilmiyor mu ki kuran da her şeyi açıklamadığını bu yüzden bize peygamber yani örnek gönderiyor.

Bide 200 yıl sonra değil hadis kayıtlarına bakarsanız hadis kaynaklarında bir çoğu bir nesil yada iki nesil sonra aktarılmıştır.

Sakal kişiyi Müslüman yapmaz eğer kişi Müslüman ise ve Peygamber efendimiz sakal bıraktığı için bırakıyorsa onu kişinin derecesini arttırır
ama bazı kendini bilmez sakal bırakmayan Müslüman değilmiş diyerek sizin gibileri aslında istedikleri yere çekiyorlar sizde bu kişiler yüzünde sünnete uyanlara dolaylı yoldan peygamber efendimize bütün kininizi dökmüyorsunuz.
 

dmkol

Kayıtlı Üye
Katılım
24 Kas 2008
Mesajlar
4,907
Tepkime puanı
529
İş
Web Master
Tek tek alıntı yapmayacağım uzun olur diye. Sırasıyla:
Sonkale: Siz aklınızı kullanmayın bu hareketler neden yapılmış diye sıkıntı yok, aynen ne yapıldıysa aynısını yapın demek öyle rahat ediyor dini vicdanınız. Benim dini vicdanım bir insan olarak yaratılan peygamberimin hareketlerinin mantığını çözüp, akılcı olarak bugüne uyarlamak. Bir peygamber olmasından müevellit de sıradan insanlardan da bir farkı elbette var. Sıradan insanların dayanamayacağı şeyleri kendisi basit migren ve epilepsi ataklarıyla atlattı, bunda da bir hikmet vardır elbette. Sinirlenin veya sinirlenmeyin bunun dışında kendisi de bir insandı. Nefsiyle, şevhetiyle, siniriyle, vicdanıyla insani özellikleri vardı. Veda hutbesinde de bunu açık ve net ifade etti aslında bugün bu tarz şeyleri tartışmayalım diye. Kısaca siz 1500 yıl öncede yaşamayı tercih edebilirsiniz bence bir sıkıntı yok, Dünya ve zaman kendisine ayak uydurmayanı geleceğe taşımaz, böyle de bir mesele var bu mesele de sizi ilgilendirir.

Lacivert83: Bütün hadisler şüpheli değil çünkü Kuran ile aynı şeyi söyleyen hadisler de var. Peki madem hadis doğruluğu Kuran baz alınarak elemeye alınıyor, o halde neden sadece Kuran yetmiyor? Bugün alim dediğin de biliyor Buhari ve Timrizi'nin saçmalıklarını ama ne hikmetse o saçmalıklar arasında mantıklı bir şey çıkarabilmek için yüz yıllardır debeleniyorlar. Onlar debelenedursun bu zelzelede İslamiyet karpuz gibi parçalara ayrıldı ve şuan o parçalar bir birine haçlı seferlerinden daha fazla zarar veriyor. Yalan ve dolanı ortaya döken ve yüzlerce yıldır bu yalan dolanı mantıklı hale getirmeye çalışanlar ispatla mükelleftir, ''siz saçmalıyorsunuz diyen'' ben ve benim gibiler neyi ispat edeceğiz ki? Zaman makinemiz yok ki gidelim geçmişe! Ha rüyamızda peygamberimizi görüp bazı şeyleri de öyle öğrendiysek Allah'ın sevgili kullarıyız diyip oturuyoruz ama işte dayanamıyoruz artık İslamiyet'i kuduzca kemirenler karşısında.. Hakaret etmemek için zor tutuyorum ve evet hala bu hakaret etmiş halim değil. Yukarıda yalan dolan dediğim, peygamberimizin hayatı veya yaşam biçimi değil, onun vefatından 200 yıl sonra, uydurulan şeylerdir. Sen hayatında o saydığın kaç alimle tanıştın veya çalışmalarını ciddi anlamda inceledin? Buhari de Timrizi de hadisleri nasıl topladı? Şahitleri karşılaştırıp, söyldiklerini kanıtlı diye sunarak. Bir kere aklı olan insan der ki, ''sen istediğin herkese sor, 200 yılda iki kuşlak öldü, kısacası senin kanıt dediğin 2 kuşak sonraki kanıtlar. Bunu ne sen ne de dünyanın bütün alimleri gelse mantıklı açıklamayla cevaplayamaz. Zira gerçek alimler de bu çıkmazı konuşurlar. Işid emirleri gibi kuduzlanmışlardan da bahsetmiyorum. Saygı duyulan ve bu işi iyi niyetle gerçekten ciddi ciddi yapmaya çalışanlardan bahsediyorum.Sallamalı mallamalı konuşma zira başkasının mantığına ve ezberine dayanırsan hayatın sallanmakla geçer, bu da bir tercih meselesi diyecek bir şey yok..

İkinci flood mesajına ithafen: Kuran'da savaş zamanında bile nasıl namaz kılınır, farz olan namazların zamanları nelerdir gibi bütün sorulara da cevap vardır. Hangi alim ise dayandığın git onun açıklamalarına bak veya sor çünkü belli ki Kuran'ı okumak gibi bir BİRİNCİ ibadeti yerine getirmekten çok, namazda elini nereye koyacağın gibi sembollere daha çok ilgilisin. :) Kurban kesmek de ifade edilmiştir Kuran'da. Ayrıca Kuran bütünleşik bir kitap olduğundan, okuduysanız bilirsiniz, bir şeyi bir kaç farklı yerde bölerek anlattığı da olmuştur. Bu da işte, akılla o kitabı okuyalım ve bildirilen bilgileri üst üste koyup bütünü anlayıp uygulayabilelim diye yapılmış. Allah'ın güzel işleri işte.. Görebilene.

Flood: Bu arada Emevilerin isteyip de yapamadıkları ve bir de isteyip de yaptıkları da var. Bu konularda gerçekten bilgi sahibi olmak isteyen şu alimin bu kitabını değil, bütünsel olarak tarihi, gerçek alimlerin araştırmalarını, sahte alimlerin dayatmalarını hepsini birden araştırıp okumaya çalışın. Allah size akıl, fikir, mantık irade vermiş. Tek bir kişinin dedikleri veya bir zümrenin dedikleriyle sınırlanmayın. Allah'ın emri olan OKU zamanı olmayan bir emir. OKUYUN!
Bir de lütfen sanki bütün farzları yerine getirmişsiniz de, diğer şeyler kalmış gibi de bana kalkıp İslami gerçek diye başkalarının gerçeklerini yazmayın. Kendi fikriniz olur, kendi mantığınız olur buna bir şey diyemem. Ezbere olan şeylerden hazzetmiyorum ve samimi bulmuyorum kusura bakmayın. Bundan sonra da kim ne yazarsa yazsın ezber dışında olursa keyifle cevap veririm, karşılaştırırız bilgi ve fikirlerimizi. Bunu dışında yeterince cevap yazdım sanırım.
 

La-edri

Kayıtlı Üye
Katılım
21 Haz 2010
Mesajlar
2,195
Tepkime puanı
509
Sünnet nedir ? Gercekdende siz rasulun kendine ait bir sünneti mi var saniyorsunuz bunu bir düsünmenizi tavsiye ederim özellikle bu dini kendine din secmis olan arkadaslara.

Sünnet bir olgunun belirli kurallar ölcüler dogrultusunda ortaya koydugu tavirdir. Mesela buzdolabinin sünnetidir gidalari muhafaza etmek taze tutmak ve sogutmak, onun sünnetinde yoktur isitmak.Alkolun sünnetindendir mikrop kirmak.

Rasul elci demektir, ve hic bir rasulun kendine ait herhangi bir seyi yokturki sünneti olsun.Sünnet dedigimiz sey Sünnetullah'tir yani Allah'in sünneti.
Rasuller bunu sergiler.Allah'in elcileri olduklari icin tabiki Allah'in sünnetini yani ahlakini tavrini kuralini sergileyecekler.

Kilik kiyafet gibi araclar insana lazim, kurallari tavri ve ahlaki ortaya koymak icin bunlar aractir amac degil.

Rasuller de insan senin benim gibi, bunlarda giyinecek temizlenecek yiyecek ve sohbet edecekler.
Amac ayetten dolayi örtünmektir, arabbistanda o ölcü var diye o ölcü sartmi oluyor ? Yada sünnet? rasul ve ümmeti sonucta örtünecekti bir sekilde ve o devre göre o araclari kullandi.temizlenecekti bir sekilde o devre göre misvak kullandi, sen simdi fircayi macunu birakip misvakmi kullanacaksin.Amac misvak degilki temizlenmek.Sünnet temizlenmek misavk degil yani..

islam dininde asla üniforma ( tek tip kiyafet) yoktur, carsaf cübbe sarik vs bunlar o ülkelerin kültürleri ile alakali örtünme araclaridir.
Bir sey arapkültüründen olunca hoop dine dahil oluyor yapmayin, örtün dedi ve bu bir ayet sarik cübbe carsaf demedi, demedi cünki o ayet asirlarca var ve var olacak asirlar ilerledikce yenilecekki dünya,müslümanda devre ve mekana uymak durumunda. Aklini kullanmak durumunda.

Allah'in sünneti ve tabiyati ile elcilerin sünneti, Allah'i yansitmaktir kurallarini adetini ve esmasini. Yani kisaca, seveceksin cünki rabbin vedud. rahmet edeceksin kerim ol aff et ikram et, yardimci ol kolaylastir.hatalari setr et zira rabbin settar vs vs.. Herkez cübbe giyebilir fakat herkez bu bahsettigim erdemi ahlaki gösteremez. Bu yüzden Muhammed'in zan edildigi üzere bir sünneti yoktur o Allah'in sünnetini sünnet edindi kendine, cünki sünnet ahlaktir, ve Allah'in ahlaki ile ahlaklanmak islamda bir emirdir ayet ile sabit.Onun her uygulamasinin altinda bir ayet var, asil olan ayettir araclar degil, kilik kiyafete örfe ve adete baglamasi taktirde kurana dayali bir din degil arapkültürüne dayali bir din yasariz ve fark etmeyiz bile.

Sonrada noluyor iste böyle her gördügümüz cübbeli sarikliyi uzayli dahi olsa müslüman saniyoruz :D
 

lacivert83

Kayıtlı Üye
Katılım
29 May 2014
Mesajlar
6
Tepkime puanı
0
Modernlik adı altından İngiliz kültürü yaşarken sorun olmuyor ama Peygamber Efendimizin sünneti olunca Arap Kültürü

modern palto giyince sorun yok Cübbe giyince Arap kültürü, kovboy şapkası takılınca cool sun fes yada takke giyince arap kültürü

Mantık konusunda bir kaç şey söylemek isterdim ama iyice polemik olacak

Zaten herkes kendi görüşünün en mantıklı olduğunu düşünüyor , herkes diğerini okumamakla suçluyor ,herkes diğerlerin alimlerine cahil diyor

sorunda burada başlıyor aslında imtihan ayeti kerime de belirttiği gibi

"“İnsan yalnız ‘iman ettik’ demekle, hiç imtihân edilmeden bırakacaklarını mı sandılar? Ant olsun ki biz, onlardan öncekileri imtihan ettik. Elbette Allah (imtihan ederek), doğru söyleyenleri de bilir, yalancıları da bilir.” (Ankebut, 29/2-3)"

Bu arada bu konu sayesinde sarıklı ve cübbe giyenlere karşı karşı herkes eteğindeki taşları dökmüş oldu.
 

yare-i yarim

Moderator
Katılım
10 Ocak 2013
Mesajlar
2,247
Tepkime puanı
879
İş
Sanatsal tablolar oluşturmak/Mutfak eşyaları dalında ticaret
Sünnet nedir ? Gercekdende siz rasulun kendine ait bir sünneti mi var saniyorsunuz bunu bir düsünmenizi tavsiye ederim özellikle bu dini kendine din secmis olan arkadaslara.

Sünnet bir olgunun belirli kurallar ölcüler dogrultusunda ortaya koydugu tavirdir. Mesela buzdolabinin sünnetidir gidalari muhafaza etmek taze tutmak ve sogutmak, onun sünnetinde yoktur isitmak.Alkolun sünnetindendir mikrop kirmak.

Rasul elci demektir, ve hic bir rasulun kendine ait herhangi bir seyi yokturki sünneti olsun.Sünnet dedigimiz sey Sünnetullah'tir yani Allah'in sünneti.
Rasuller bunu sergiler.Allah'in elcileri olduklari icin tabiki Allah'in sünnetini yani ahlakini tavrini kuralini sergileyecekler.

Kilik kiyafet gibi araclar insana lazim, kurallari tavri ve ahlaki ortaya koymak icin bunlar aractir amac degil.

Rasuller de insan senin benim gibi, bunlarda giyinecek temizlenecek yiyecek ve sohbet edecekler.
Amac ayetten dolayi örtünmektir, arabbistanda o ölcü var diye o ölcü sartmi oluyor ? Yada sünnet? rasul ve ümmeti sonucta örtünecekti bir sekilde ve o devre göre o araclari kullandi.temizlenecekti bir sekilde o devre göre misvak kullandi, sen simdi fircayi macunu birakip misvakmi kullanacaksin.Amac misvak degilki temizlenmek.Sünnet temizlenmek misavk degil yani..

islam dininde asla üniforma ( tek tip kiyafet) yoktur, carsaf cübbe sarik vs bunlar o ülkelerin kültürleri ile alakali örtünme araclaridir.
Bir sey arapkültüründen olunca hoop dine dahil oluyor yapmayin, örtün dedi ve bu bir ayet sarik cübbe carsaf demedi, demedi cünki o ayet asirlarca var ve var olacak asirlar ilerledikce yenilecekki dünya,müslümanda devre ve mekana uymak durumunda. Aklini kullanmak durumunda.

Allah'in sünneti ve tabiyati ile elcilerin sünneti, Allah'i yansitmaktir kurallarini adetini ve esmasini. Yani kisaca, seveceksin cünki rabbin vedud. rahmet edeceksin kerim ol aff et ikram et, yardimci ol kolaylastir.hatalari setr et zira rabbin settar vs vs.. Herkez cübbe giyebilir fakat herkez bu bahsettigim erdemi ahlaki gösteremez. Bu yüzden Muhammed'in zan edildigi üzere bir sünneti yoktur o Allah'in sünnetini sünnet edindi kendine, cünki sünnet ahlaktir, ve Allah'in ahlaki ile ahlaklanmak islamda bir emirdir ayet ile sabit.Onun her uygulamasinin altinda bir ayet var, asil olan ayettir araclar degil, kilik kiyafete örfe ve adete baglamasi taktirde kurana dayali bir din degil arapkültürüne dayali bir din yasariz ve fark etmeyiz bile.

Sonrada noluyor iste böyle her gördügümüz cübbeli sarikliyi uzayli dahi olsa müslüman saniyoruz :D

Sünneti nasıl konulmandırdığınız önemlidir evet hiçbir peygamberin kendine ait dinden ayrı bir sünneti yoktur zaten sünetten maksat dini açıklayan demektir.
Bizzat kuran da ifade ediliyor bu kitabın bir kısmı açık manalardan oluşur bir kısmıda kapalı manalardan oluşur,açık manalarını anlamak için alime ihtiyaç yoktur ama kapalı manaları anlamak için gerek vardır burdaki alim de peygamberimiz s.a.v oluyor,Kitab'ın kapalı manaları o peygambere bildirilmiştir.
İslam tarihinde daha öncede peygamber aradan çıkarıldı ve bunun kötü sonuçları oldu bunlardan bir örnek vereyim,tarihte yaşamış bir bilim adamı vardı şu an adını unuttuğum için X diyelim buna 21.yüzyıl öncesi onun bilim görüşleri tüm dünyada acayip rağbet görüyordu eistein çıkana kadar ve müslümanlarda insanları islama çekmek için o adamın bilimsel görüşlerini kuran ile bağlamaya çalıştılar gerçek has alimler şu uyarıyı yaptı " bilim değişkendir yarın öbürgün değişir kuranın yanında sünnetide koyun ki hakikat anlaşılsın " onlar buna kulak vermeden aynı yolda devam etti sonunda 21.yüzyıldaki atılımlar gerçekleşince X'in bilimsel görüşlerinin yanlışlığı ortaya çıkınca Kuran da bundan nasibini aldı ve kuranın değiştirilmiş kitap muamelesi gördüğü dönem başladı hatta alim sıfatında olan nice kişi islamdan çıktı sayıları bayağı fazladır bunların.

Bazen bazı insanlar diyor hadisler kuran ile uyum içinde ( uydurulmamış olanları ) madem öyle neden tek kurana bakmıyoruz hadisleri sünneti boş verelim,bizler bugün bile namazın kaç rekat olduğunu sünnet sayesinde biliyoruz,sünnetin önemini ifade eden ve sünnet olmaz ise tek kuran ile neler olunacağını anlatabilmek açısından bir örnek vereyim,islamda zekaat var Kuranın bir çok yerinde namazı kılın zekaatı verin der namazdan sonraki en büyük ibadettir zekaat vermek
biz zekaatı sadece kurana bakarak dizayn etmeye çalışırsak günde 1 dilim ekmekten fazlasını bulamayan insanında zekaat veresi anlamını çıkarırız mecburen,
ama sünnete bakarsak alt gelir seviyesindeki insanların zekaat vermemesi gerektiğini öğreniriz,alt gelir seviyesindeki insanlardan zekaat alındığını düşünürsek malın 40 ta 1'ni zekaat olarak alır yetkili devlet mercii bu o insanların fakirliğini arttırır sıkıntılarını katlar.
Kuran genel hükümler verir sünnet ise o genel hükümleri detaylandırarak nasıl uygulanacağını ortaya koyar,aslında böyle örneklerle tek tek açıklamak isterdim bunu ama sayfalara sığmaz okadar şeyide kimse okumaz o yüzden sadece bu örneği vermenin yeterli olacağını düşünüyorum
 

MONOTAMU

Banlı Kullanıcı
Katılım
6 Mar 2013
Mesajlar
69
Tepkime puanı
5
Mavi-Siyah bir elbise vardı ya da bazılarınız Sarı-Beyaz olduğunu iddaa edebilir. Ülke bir elbisenin yüzünden 2'ye ayrıldı, tartışmalar yaptık. Aslında çok güzel bir olaydı bu çünkü anlamalıydık ki; baktığımız şeyler aynı olsa da gördüklerimiz farklı, o elbiseyi de değerli yapan görüş ayrılıkları değil miydi. Herkes aynı görseydi mutlu olur muyduk! yoksa elbisenin bahsi geçer miydi? Günahlar olmasa sevapların değeri kalır mıydı? Birbirimizle tartışmak yerine birbirimizin görüşlerine saygı duymalıyız. Çünkü hiç birimiz aynı hayatı yaşamıyoruz ve yaşadıklarımız şekillendiriyor hayatı.
 

dmkol

Kayıtlı Üye
Katılım
24 Kas 2008
Mesajlar
4,907
Tepkime puanı
529
İş
Web Master
Modernlik adı altından İngiliz kültürü yaşarken sorun olmuyor ama Peygamber Efendimizin sünneti olunca Arap Kültürü

modern palto giyince sorun yok Cübbe giyince Arap kültürü, kovboy şapkası takılınca cool sun fes yada takke giyince arap kültürü

Mantık konusunda bir kaç şey söylemek isterdim ama iyice polemik olacak

Zaten herkes kendi görüşünün en mantıklı olduğunu düşünüyor , herkes diğerini okumamakla suçluyor ,herkes diğerlerin alimlerine cahil diyor

sorunda burada başlıyor aslında imtihan ayeti kerime de belirttiği gibi

"“İnsan yalnız ‘iman ettik’ demekle, hiç imtihân edilmeden bırakacaklarını mı sandılar? Ant olsun ki biz, onlardan öncekileri imtihan ettik. Elbette Allah (imtihan ederek), doğru söyleyenleri de bilir, yalancıları da bilir.” (Ankebut, 29/2-3)"

Bu arada bu konu sayesinde sarıklı ve cübbe giyenlere karşı karşı herkes eteğindeki taşları dökmüş oldu.
Mesele sünneti günümüze uyarlamaktan, hadislere geliyor ister istemez. Hadislere kör kütük bağlananların da değişmez dayanakları da şudur:
''-Kuran ile tek başına İslamiyet yaşanmaz, zira eksik kalan gereklilikleri peygamberin sözleri tamamlıyor anlamamız için!''
Madem ayetle örnek verdiniz ben de bütün bu yukarıdaki düşünce sahiplerine tek bir ayet ile bir hatırlatma yapmak isterim:
''Kim Rahman'ın zikrini (Kur'an'ı) bulanık görürse başına bir şeytan sararız. O onun arkadaşı olur. Onlar bunları yoldan çevirirler ama bunlar doğru yolda olduklarını hesap ederler.'' Zuhruf 43/36-37
Bu yukarıdaki düşünce ile konuşanlar Rahman'ın zikrini bulanık görüyorlar da, bulanık sandıkları zikri berraklaştırmak için türlü çabalara girişiyorlar.. Fazla söze gerek yok sanırım. Benim için gayet berrak o sebeple farklı çabalara girmiyorum. :)

O kadar berrak ki, belki size de yardımı olur diye o çok berrak ayetlerden de örnek vereyim Kuran bize yeter dersiniz diye belki.
''Ve şüphesiz o (Kur'an), senin ve kavmin için gerçekten bir zikirdir. Siz (ondan) sorulacaksınız. Zuhruf/44
-Hadislerden sorulacaksınız demiyor, ne sorulacağı çok berrak bana göre..

''Sana indirdiğimiz ve onlara okunmakta olan kitap, kendilerine yetmedi mi? Bunda iman edecek bir kavim için elbette bir rahmet ve öğüt vardır'' (Ankebût 51)
-Yetmeyenler var işte..

''Kitap ehlinden öyle bir güruh da vardır ki, siz onu kitaptan sanasınız diye, dillerini kitaba doğru eğip bükerler. Halbuki o, kitaptan değildir.''Bu Allah katındandır.'' derler; oysa o, Allah katından değildir. Allah'a karşı, kendileri bilip dururken, yalan söylerler.'' (Âli İmrân/78)
- :)

''Sana bu kitabı indiren O'dur. Bunun ayetlerinden bir kısmı muhkemdir ki, bu ayetler, kitabın aslı demektir. Diğer bir kısmı da müteşabih ayetlerdir. Kalplerinde kaypaklık olanlar, sırf fitne çıkarmak için, bir de kendi keyiflerine göre te'vil yapmak için onun müteşabih olanlarının peşine düşerler. Halbuki onun te'vilini Allah'dan başka kimse bilmez. İlimde uzman olanlar, ''Biz buna inandık, hepsi Rabbimizin katındandır.'' derler. Üstün akıllardan başkası da derin düşünmez.''(Âli İmrân/7)
-Hani hadisçiler diyor ya müteşabih konuları biz ancak hadislerle çözeriz diye, sanıyorum tek başına bu ayet yeterli. Değil mi? Siz bilirsiniz, tercihler sizin. Kitap ve ayetler Allah'ın. Tabi ben Müslümanım diyene. :)
 
Durum
Üzgünüz bu konu cevaplar için kapatılmıştır...

Similar Threads

Üst