Modern Bilim Zikri Keşfetti

ruban

Kayıtlı Üye
Katılım
2 Ara 2013
Mesajlar
305
Tepkime puanı
11
Milyarlarca hücreden oluşan beyin, esas itibariyle bioelektrik enerji üretip, bunu dalga enerjiye çevirenve kendisinde oluşan mânâları bir yandan RUH dediğimiz yapıya yükleyen ve diğer yandan da dışarıya yayan bir organik cihazdır.
Genelde, doğuştan alınan ilk tesirlerle yüzde beş, yüzde on kapasite ile çalışan beyin, aldığı çeşitli etkilerin de aracılığıyla, klâsik bir yaşam türü geçirir… Bildiğimiz herkes gibi…
Oysa beyindeki bu kapasitenin arttırılması mümkündür!..
NOKTA 6 Mart 1994 tarih 11. Sayısında; ”Batı, zikri geç keşfetti” başlığı altında;
John Horgan’ın Bilim dergisinin (Scientific American) Ocak 1994 sayısında yayımlanan “Dağınık İşlevler” makalesinde savunduğu görüşlerin, ilk kez sekiz yıl önce Ahmed Hulûsi tarafından yazıldığını biliyor muydunuz?
Bilimsel konularda aşağılık kompleksimizi yenmek, zaman alacak. İçimizden birinin yıllar önce savunduğu görüşleri dikkate almaktansa,o görüşlerin benzerlerinin dışarıda da kabul edilmeye başlanmasını bekleriz. Bazen de, aşağıda anlatacağımız Ahmed Hulûsi örneğinde olduğu gibi şaşırtıcı tesadüflerle karşılaşabiliriz. Bilim Dergisi’nde yayımlanan “Dağınık İşlevler” adlı yazıda John Horgan, “Beyinde entegrasyonu sağlayan beyin üstü bir yapı var mı?” sorusuna yanıt arıyor ve 1993 yılında yapılan deneylerden yola çıkarak çeşitli tezler öne sürüyor. 1986 yılında yayımladığı “Din ve Bilim ışığında İnsan ve Sırları”, “Dua ve Zikir “ adlı kitaplarında bu soruların yanıtını çok daha önceden veriyor.
Sözü edilen makalede, John Horgan şu deneye yer veriyor:
Deneyde gönüllülere isimler içeren bir liste veriliyor ve kendilerinden bu isimleri yüksek sesle okumaları ve her isimle ilişkili bir yüklem söylemeleri isteniyor. Örneğin, “köpek” sözcüğü okununca “havlamak” gibi bir yüklem söylenmesi gerekiyor. Bu deneyde, beynin pek çok farklı bölgesindeki nöron aktivitesinde artış gözleniyor. Fakat aynı isimleri içeren listenin sürekli olarak tekrarlanması, nöron aktivitesinin değişik bölgelere kaymasına yol açıyor. Gönüllülere yeni bir isim listesi verildiğinde ise nöron aktivitesinin arttığı ve ilk bölgelere döndüğü görülüyor.

Yaklaşık 14 milyar hücreden oluşan insan beyninin ancak cüz’i bir kısmı doğum sırasında aldığı ışınlarla faaliyete girer; bundan sonra da yeni tesirlerle yeni açılımlara kavuşması imkânsızdır. Beyin, doğum anından sonra dışarıdan gelen ışın etkileri ile yeni hücre gruplarını devreye sokamaz.Ancak beyindeki devreye girmemiş kapasite ilelebed âtıl durmak için varedilmiş demek değildir bu.
“Allah” ismini dilinizle söylediğinizi kabul edelim…”Allah” kelimesinin beyinde hatırlanması demek, bu kelimenin mânâsını oluşturan hücre grupları arasında bir bioelektriğin akışı demektir…Esasen beyindeki tüm fonksiyonlar beyin hücreleri arasındaki bioelektrik faaliyetten başka bir şey değildir!..Her mânâya göre beyindeki değişik hücre grupları arasında bir bioelektrik akışı sözkonusudur.. Bu akış neticesinde devreye giren hücre grubuna göre ortaya sayısız mânâlar çıkmaktadır..”
Belleğin işlevi, John Horgan ,”Dağınık işlevler” makalesinde aynı konuyu şöyle açıklıyor: “Bu deney, beynin bir bölgesinin sözcük türetmeyi gerektiren kısa süreli bellek görevi gördüğünü, ama iş otomatikleştikten sonra beynin başka bir bölümünün bu görevi devraldığını gösteriyor. Diğer bir deyişle bellek, yalnızca içeriğine göre değil, aynı zamanda işlevine göre de bölümlere ayrılıyor. ”İnsan ve Sırları “ adlı kitabında yanıt ise şöyle: “Zikir yaptığınız zaman, yâni Allah’a ait olarak bilinen bir mânâyı tekrar ettiğimiz zaman beyinde ilgili hücre grubunda bir bioelektrik akımı meydana geliyor ve bu, bir tür enerji şeklinde manyetik bedene yükleniyor! Aynı zamanda siz bu mânâyı tekrara devam ederseniz…Yâni, bu kelimeyi tekrara devam ederseniz , bu defa bu kelimenin tekrarından oluşan bioelektrik, daha da güçlenerek yeni hücre birimlerini devreye sokuyor ve bir kapasite genişlemesi söz konusu oluyor.”
 

Brummerh

Kayıtlı Üye
Katılım
12 Tem 2017
Mesajlar
5
Tepkime puanı
2
Çok güzel ve başarılı bir makale olmuş. Paylaştığınız için teşekkür ederim.
 
Üst