Konu içerikleri

Tayf63

Kayıtlı Üye
Katılım
11 Şub 2011
Mesajlar
5
Tepkime puanı
0
Sayın Embriyo;
Levent kırca 'nın olacak o kadar televizyonu vardı çocukluğumuzda. Şarkısı;"Niyetimiz kimseyi kırmak değildir. Şurdakini buraya koymak değildir." diye devam ederdi. Laf lafı açar modundan kastım; Takipciye birşey kazandırmayan, Levent kırca 'nın "şurdakini buraya koymak değildir" dediği gibi aynı anafikrin değişik cümlelerle tekrarlanması değildir. Bu tür paylaşımlar zaten sırıtıyor ve muhtemelen benim gibi başkalarıda okumaya değer bulmuyordur. Düşündüren, kişisel gelişime katkıda bulunan, başkalarının aynı konuda ne düşündüğünün merakla beklendiği konular bu sitenin kalitesini artırır. Konu yıllarca paylaşılmaya devam etse bile kimseyi rahatsız etmez.
 

gümüş

Kayıtlı Üye
Katılım
11 Kas 2010
Mesajlar
1,683
Tepkime puanı
252
Hepiniz haklısınız ve her görüşe sonsuz saygımız var. Ancak bu durumdan şikayet eden üyelerimiz acaba sizler neden farklı ve faydalı konularla siteye katkı sağlamaya veya hareket katmaya çalışmıyorsunuz? Diyesim var, ama kimse üstüne alınmasın:) Aslında birileri de alınsa fena olmaz:)

Ben sevgili Embriyo'nun önerisini tekrarlamak istiyorum.
Bu siteye ilk gelişim tamamen tesadüf idi, içerisinde gezinince konular cezbetti ve bilmediğim pek çok şeyi öğrendim. Öğrendiklerimin içinde kapı kapıyı açar hesabı bilmediğim yeniler çıktı ve onları da başkaları takip etti.

Her birimizin farklı özellikleri ve farklı ilgi alanları var. Ortak yönümüz belki bilme isteğimiz ama bazılarımız bildiğini paylaşmayı tercih ediyor bazılarımız ise belki paylaşmaya hazır olmadıklarını düşünüyor.
Ben her yeni öğrendiğimi ilgi bağı kurduğum sürece siteye ekleme yolunu seçiyorum. Siz de öyle yapın.
Evrensel enerjilerden bahsederken neredeyse hepimiz bir alma ve bir de vermeden bahsederiz. Belki sadece alan taraf olmanın sancılarını yaşıyorsunuz şimdi? Belki üretme zamanı gelmiştir? Yaban kazları için anlatılan bir hikaye vardır:Yaban kazları “V” şeklinde uçarlar. Bilim adamları kazların neden bu şekilde uçtuklarını araştırmışlar. Araştırma sonucunda su verilere ulaşmışlar;

“V” şeklinde uçulduğunda, uçan her kuş kanat çırptığında, arkasındaki kuş için onu kaldıran bir hava akımı sağlıyormuş. Böylece “V” seklinde bir formasyonda uçan kaz grubu, birbirlerinin kanat çırpışları sonucu ortaya çıkan hava akımını kullanarak uçuş menzillerini yüzde yetmiş oranında uzatıyorlarmış. Yani tek başına gidebilecekleri maksimum yolu grup halinde neredeyse ikiye katlıyorlarmış.

Bir kaz, “V” grubundan ayrıldığı anda uçmakta güçlük çekiyor. Çünkü diğer kuşların oluşturduğu hava akımının dışında kalmış oluyor. Bunun sonucunda, genellikle gruba geri dönüyor ve yoluna grupla devam ediyor.

“V” grubunun başında giden kaz hiç bir hava akımından yararlanamıyor. Bu yüzden diğerlerine oranla daha çabuk yoruluyor. Bu durumda yorulunca en arkaya geçiyor ve bu defa hemen arkasındaki kaz lider konumuna geçiyor. Bu değişim sürekli yapılıyor; böylece her kaz grubun her noktasında yer almış ve aynı oranda yorulmuş oluyor.

Uçuş hızı yavaşladığında gerideki kuşlar, daha hızlı gitmek üzere öndekileri bağırarak uyarıyorlar.

Gruptaki bir kus hastalanırsa veya bir avcı tarafından vurulup uçamayacak duruma gelirse; düşen kusa yardım etmek üzere gruptan iki kaz ayrılıyor ve korumak üzere hasta veya yaralı kazın yanına gidiyor. Tekrar uçabilene (veya eğer ölürse, ölümüne kadar) onunla beraber yaralı kuşu asla terk etmiyorlar. Daha sonra kendilerine başka bir kaz grubu buluyorlar.

Hiçbir kaz grubu, kendilerine bu şekilde katılmak isteyen kazları reddetmiyor.

İnsanlar, kazlarının bu düzenini örnek alsaydı;

Belli bir hedefe ulaşmak için bir araya geldiklerinde, birbirlerinden destek alarak hedeflerine daha kolay ve çabuk erişirlerdi.

Aynı yöne giderken bilgi alışverişini ve işbirliğini sürekli kılardı.


Kişisel fikrim; beğen/ teşekkür et sistemi bu anlamda teşvik etmekten ziyade cesaret kırıcı oldu belki. Eklenen yazıların kalitesinden çok popüler olup olup olmadığı önem kazanmaya başladı ve bu da yanıltıcı sonuçlara sürükledi belki.Ama önemli olan popüler kültürü benimseyenlerin değil sizlerin gerçekte ne istediği ve bazen istediklerinizi almak için sizin de yol göstermeniz gerekir ve talebi ortaya koymanın doğru yolu her zaman sadece öyle olsun istiyorum demek değildir, sahaya inmek ve nasıl olmasını gerektiğini aktif olarak göstermek de gerekir.

Bence sahaya inin artık :)
 
Üst