Hüddam Konusu Ayrintili

Nazarlik

Kayıtlı Üye
Katılım
6 Ocak 2012
Mesajlar
254
Tepkime puanı
17
Hüddam Nedir?

Ayetlerin okunmasıyla elde edilen güçle kişiye yardımına gelen hizmetçi konumundadırlar. Cinlerden daha üstün yetenekleri vardır.Buna sahip olan dinine ve genel ahlak kuralları içerisinde hareket etmesiyle cenabı hak tarafından ona verilen bir hediyedir .Her hangi bir yanlış hareket sonucunda kişinin gerekli öz veriyi göstermediğinden dolayı ,bütün yetkiler alınarak kişi yalnız bırakılır.Bir daha da bu gücü elde etme şansı azalır.Müslüman ve inançlı olurlar.

Temel olarak zaman ve mekan kavramları olmayan,istediği şekle girebilen, ışık hızında veya daha fazla güçle hareket edebilen,yerçekiminin etkisinde kalmadıklarından dolayı boşlukta hareket edebilen,beslenme alışkanlıkları bizden daha farklı olan ,bedensiz varlıklar diyebiliriz.


Hüddam Edinmenin Yollari

1- Kuranı kerimin tamamını yada belli sure yada ayetlerini vird edinerek (sürekli ve düzenli şekilde okuyarak) o surelerin hadimlerinin yardımı sağlanır. Bir insan bir ayet, sure yada kuranı kerimin tamamını okuduğu zaman hadim olan melek yada cinlerden birisi hemen orda hazır olur. Sürekli okuyan kimse özel bir statü kazanır ve tutulan listeye girer. Kişi okurken melek ve cinler başında pervane olurlar. İnsan yanlış okuduğu zaman yüksek sesle doğrusunu okur ve düzeltirler. Böylece kişinin hatasınıda tamamlamış olurlar. Eğer okuyan insan dünyevi bir maksat için okumuşsa onu yerine getirmek için çalışırlar. Uhrevi bir maksat için okumuşsa Allah’a o kişi adına dua eder ve istediğini vermesi için yalvarırlar.

2- Hüddam edinmek deyince hepimizin aklına gelen, sakıncaları hesap edilmeksizin keşke bende edinsem dediğimiz, belirli usuller, azimetler ve riyazatlar sonucu kendini bir sure yada ayetin hizmetine adamış olan Müslüman cinleri kendine bende etmekten ibarettir.

Burada hemen şunu belirtmek isterim ki cinler bundan hiç hoşnut olmazlar. Çünkü birinin hizmetine giren cin artık sure yada ayetin hadimi değildir. Fakat Müslüman oldukları için, sürekli o sure yada ayetin okunmasına hürmeten insana zarar vermez ve isteklerini yerine getirir.

Bir kimse hüddam için riyazata girip evrad ve ezkara başladığı vakit melek ve cinlerin bundan hemen haberi olur ve maksadını bilirler.

Bir müddet kişinin riyazatı kesmesini beklerler. Eğer kesmez ve devam ederse bıraktırmak için çeşitli şekillerde korkuturlar. Daha bırakmazsa hadim taifesinden bir cin gelir. Eğer riyazat yapan bu gelenin gerçek hadim olduğu düşüncesine kapılır ve riyazatı bırakırsa (ki yüzde 90 ı bırakır) o cinle ömür boyu görüşür. Yok bırakmaz devam eder ve usulü tamamlarsa artık o cin taifesi surenin hüddamlığından azledilip o kişinin hizmetine verilir. O surenin hadimliğine de başka bir taife geçer.

Her sure ve ayetin hüddamının bir unvan ve mertebesi vardır. Surenin hadimliği görevi onlara geçince artık asıl isimleri ne olursa olsun o unvan ve ismi kullanırlar.
Peki cinler kendilerine zarar verilmesine ve ulvi hizmetlerinin son bulmasına sebep olan insanlara zarar verirlermi?
Cinler Müslüman olduğu için, okunan sure ve ayetinde hürmetine riyazat yapana zarar vermezler ama buğzederler. Çünkü onun yüzünden ulvi bir vazifeden alınmışlardır. Velevki riyazat yapan kişi islamı hakkıyla yaşayan kişi olmasa bile.
Fakat bazen aile efradı eğer uygunsuz yaşayan insanlarsa onlara zarar verebilir yada korkutabilirler.


Hüddam Nasil Kullanilir?

Ey Talip! Bu hasse ülemanın gizlemis oldugu bir
sırdır. Sen bu sırrı iyi muhafaza et. Bu, Cin krallarının
sırlarına vakıf olmak içindir. Bu sır icabette seridir. Bu
sır, itaatin kendisine benzeri gibi, güzel ahlak ve alemin
senin önünde durması gibidir. Hacetin göz açıp
yumuncaya kadar süratle yerine gelir. Sana herseyden
haber verip, istediklerini yaparlar. Senin istedigin
herseyi sana getirirler. Senin için hiçbir perdeye gerek
yoktur. Bu ameli yapmak sana eziyet vermez. Sen bu
ameli yaparsan basarılara ulasırsın. Ama sen bu sırrı
herkesden gizle.
Seyh Süleyman Feleki den nakledilen huddam
kullanmanın sekli ve sıfatı söyledir: Altın, Gümüs ve
Bakırdan birer miskal al. Bu üç madenden bir yüzük
yap. Günesin serefinde, su hatemi yapmıs oldugun
yüzüge nakset:

Yüzüge hatemi naksettikten sonra, yüzügü üç gece
yıldızlat. Gündüzleri ise bos ve karanlık bir odada bırak.
Asagıda gelecek olan Azimetide üç (3) gün ve üç (3)
gece, gece yarısı ve gündüzün ortasında yirmibir (21)
defa oku. Huddam sana siyah köle seklinde zahir olur
ve “Hacetin nedir, ne istiyorsun” diye sorar. Sende ona:
“itaat ve hizmeti murat ediyorum, senin üzerine benim
hakkım vacib oldu” dersin. O sana: “Çabuk ol, itaat
bendendir” der. Sende ona Azimeti okur ve “Bu yüzüge
naks olunan hakkı için benden bir saat dahi olsa
ayrılma, sana emrettigim ve yemin verdigim seyler
üzerinde bana muhalefet etme” dersin. Artık senin
murat ettigin sey tamamlanmıstır. Bu amelin buhuru ise,
yüzügün yıldızlatıldıgı ve Azimetin okundugu vakit, Ud,
Amber, Misk, Kavana ve Ummaldır. Bu buhurları
gülsuyu ile karıstırıp, hamur haline getir ve nohut
büyüklügünde haplar yapıp gölgede kurut. Bundan
sonra hacet zamanı geldiginde bunları buhur olarak
yak. Anla! _rsad olursun.
Yirmibir (21) defa okunacak Azimet budur:
Bismillahirrahmanirrahim. Biseyameymusin Sa’yemutasin
Henyeavasin Mehyatmeysasin Dedendeknesalesin
Bilatalyenusin Seysaynehasin Senhasin
Sa’husin Talmahyatasin Encemutasin Encehutasin
Hakalan Saktayrunin Seltehunesin elvahan elvahan
elacele elacele essaate essaate barakallahü fike ve
aleyke Ya Ehlah.

Hüddam Edinmenin Dünyadaki Zararlari

Hüddamcı yada cincilerin bu güne kadar iflah oldukları nerdeyse hiç görülmemiştir. Cinler sayesinde bir takım dünyalık edinen insanlar belli bir süre sonra sefalete düşmüşlerdir. Zira cinler o kişiye gece gündüz durmadan beddua etmektedirler. Yine hüddamcı ve cincilerin ölüm anlarıda çok zor geçer. Dünyadayken ibadetlerinden zevk ve tat alamazlar. Yanlarına ne melek nede ruhaniyetler yaklaşmaz. Çünkü onlar zalim durumuna düşerler. Allah’ın rahmetide zalimlere tecelli etmez. Ölüm zamanları gelince başlarında hiçbir melek (bedenlerinde vazifeli olanlar hariç), hiçbir ruhaniyet bulunmaz. O cinlerde artık onu terk etmişlerdir. Dolayısıyla şeytanla baş başa kalırlar. Şeytan onların imanını (bulundukları zor durumdan istifade ederek onu kandırıp ki ölüm anı insanın en zor zamanlarından biridir) ellerinden alırlar. Azrail a.s de onların canını bir kafir ve zalimin canı nasıl alınıyorsa öyle alır.


Hüddam Edinmenin Ahiretteki Zararlari

Başta peygamberimiz olmak üzere tüm nebilerin, velilerin ve kuranı kerimin şefaatından mahrumdurlar. Cinler kendilerini zorla hür iken zorla esir eden, kuran hizmetçisiyken bu hizmetten mahrum eden insandan şikayetçi olacak ve haklarını alacaklardır. Şunu unutmayalım ki kul hakkı sadece insanlar arasında cereyan eden bir hadise değildir. Cinlerle insanlar hatta hayvanlar arasında bile bir hukuk vardır ve her hak er yada geç sahibine iade edilecektir. Ayrıca kuranı kerimde bu kişiden şikayetçidir. Çünkü kuranın ayet ve surelerini dünya menfaatı için kullanmış, kuranı para karşılığı satmıştır. Kendisine ve tüm insanlara Allah’ın meccanen (karşılıksız olarak) hidayet, kurtuluş ve şifa kaynağı olarak gönderdiği kuranı kerimi maksadının dışına çıkarmış ve menfaat kaynağı olarak kullanmıştır. Peygamberimiz bir hadisi şeriflerinde “kuranı kerim ahirette mutlaka karşınıza çıkacaktır. Ya (ya rabbi bu beni öğrendi, okudu, bende yazılanlarla amel etti….. diye) şefaatçı olur yada şikayetçi olur. Şefaatı da makbuldür (şefaat ettikleri cennettedir) şikayetide makbuldür” buyurmuştur


Hadimler(Hüddam) Türe Göre AÇiklamasi


Hadimler daha çok ortadou kültüründe görülen majisyene yada falcıya yardım eden ona bağlı bedensiz varlıklardırHadim diyebileceğimiz varlık türleri cadılarda familiars olarak görülür.Şamanlarda ise "av" sırasında yakaladıkları ruhları(her türlü bedensiz) ele alabiliriz.Hadimlerin özelliği diğer kendi türündeki bedensizlere oranla güçlü ve bilgili olmasıdır.gelişleri iki türlüdür:

-Kendileri gelen hadimler:Bu hadimler kişi davet etmeden kendileri gelirler kişi herhangi bir dua okumamış olabilir hatta hiç bu konularla alakası bilgisi bile yoktur bunları üç şekilde inceleyebiliriz
*Kişinin doğum saati ile bağlananlar:Çok nadir de görülse bazı insanların doğum vakti özeldir ve doğduğu andan itibaren bazı psişik güçlere sahip olurlar ve bu noktada kendisine bir hadim bağlanmış olabilir belirli bir yaştan sonra hadimler gelip kendilerini göstrerbilirler ya da bu kişi onları kullandığı halde asla farkında bile olmaz.
*Kişinin ailesinden kalanlar:Ailesinin geçmişin bu güç bulunan ve hadimleri bulunana birine de eğer geçmişteki kişiyle aynı özellikleri taşıyorsa(bu özellikler hangi noktalarda olmalı bilmiyorum yani ruhsal ve fiziksel mi yoksa sadece ruhsal mı noktası şüpheli biraz) o kişiye ölen kişinin hadimleri gelip isim verir ve hizmet eder.
*Kişi kendini geliştirdikten ve enerjisi arttıktan sonra ona gelenler:Bu hadimler ya kişinin enerjisinden etkilenip bağlanırlar ya da kişiyle ortak yaşam diye adlandıracağımız bir ilişkiye girmek için.Bu kişiler enerjisel olarak belli bir seviyeye ulaşmış kişilerdir ve hadimleri kendi çağırmasa da onlar gelebilir bağlanabilir.

-Kişinin çağırımıyla gelen hadimler:Bu hadimler özel bir davet,dua,ritüel gerektirir.Siz çağırdığınız için arada bir antlaşma olur şartlar öner sürülür ve hizmete girerler.

Yalnız hadimlerin kendi aralarında da seviyeleri vardır.Hadimler genelde cin olarak ifade edilir ama bence hadimler ayrı bir varlık türüdür.Ayrıca bazılarına göre hadimler sadece ateş elementine dahil varlıklardır ama bazı insanlarda hava ve su elementine dahil olan hadimlerde görmüştüm bu yüzden sadece cin değildir diyorum.Yaptıkları şeyler bakımından dörde ayrılırlar;
a)Öğretici Hadim:bunlar iş yapmaz haber getirmez ama bilgiler öğretirler insana değişik konularda.Ruhani rehberlerden farkları ise direk görünmeleri ve istenildiği an istenilen bilgiyi vermeleridir;ruhani rehberler çoğunlukla direk görülmez enerjisel ışıklar şeklinde görülür ve ara sıra direk gelirler.Bu hadimler her türlü bilgiyi direk verirler;mesela bir büyü tarifindeki hiç bilmediğiniz duaya kadar ama bunlar pek de rastlanmaz.
b)İş Hadimleri:Bunlar kişinin isteklerini yerine getirir yani büyüler gibi mesela şu bana aşık olsun gibi istekler yerine getirilir hatta çok güçlüyse madde aktarımı bile yapabildikleri söylenir.Bunlar tür olarak öğretici hadimlere oranla daha çok rastlanır.
c)Kulak Hadimler:Kulak çakralarının açılmasını sağlarlar ayrıca fal bakma yetisi veriler yalnız olaylar görülmez duyum şeklinde alınır.
ç)Göz Hadimleri:Bunlar kulak hadimleri gibi falda yardımcı olurlar ama farkları ise isminden anlaşılacağı gibi göz çakralarını açar olayları gösterirler.En çok rastlanan hadimlerdendir.

=============================================================

Cesitli kaynaklardan yaptigim alintilarin derlemesidir, daha fazla bilgi edindigimde devami gelecek.....
 

gümüş

Kayıtlı Üye
Katılım
11 Kas 2010
Mesajlar
1,683
Tepkime puanı
252
"Kişinin ailesinden kalanlar:Ailesinin geçmişin bu güç bulunan ve hadimleri bulunana birine de eğer geçmişteki kişiyle aynı özellikleri taşıyorsa(bu özellikler hangi noktalarda olmalı bilmiyorum yani ruhsal ve fiziksel mi yoksa sadece ruhsal mı noktası şüpheli biraz) o kişiye ölen kişinin hadimleri gelip isim verir ve hizmet eder."
Asillik denilen durum böyle bir şey mi, yani aile geçmişinde bir güç bulunan insan olması mı ?
 

Saprohil

Kayıtlı Üye
Katılım
13 Nis 2011
Mesajlar
303
Tepkime puanı
14
"Kişinin ailesinden kalanlar:Ailesinin geçmişin bu güç bulunan ve hadimleri bulunana birine de eğer geçmişteki kişiyle aynı özellikleri taşıyorsa(bu özellikler hangi noktalarda olmalı bilmiyorum yani ruhsal ve fiziksel mi yoksa sadece ruhsal mı noktası şüpheli biraz) o kişiye ölen kişinin hadimleri gelip isim verir ve hizmet eder."
Asillik denilen durum böyle bir şey mi, yani aile geçmişinde bir güç bulunan insan olması mı ?

Asillik gibi bir şey değil.Varlıklar sana geliyorlar ama hizmet etmesi ve isim vermesi o kadar kolay değil.Üstünde duruyorlar.Ama ne görüyorsun ne duyuyorsun.Sadece birisi aracılığıyla duyabilirsin görebilirsin.Yani öğrenmen şart.
 

gümüş

Kayıtlı Üye
Katılım
11 Kas 2010
Mesajlar
1,683
Tepkime puanı
252
Asillik gibi bir şey değil.Varlıklar sana geliyorlar ama hizmet etmesi ve isim vermesi o kadar kolay değil.Üstünde duruyorlar.Ama ne görüyorsun ne duyuyorsun.Sadece birisi aracılığıyla duyabilirsin görebilirsin.Yani öğrenmen şart.

Tanımlamada ki "Ailesinin geçmişin bu güç bulunan ve hadimleri bulunana birine de eğer geçmişteki kişiyle aynı özellikleri taşıyorsa(bu özellikler hangi noktalarda olmalı bilmiyorum ..." cümlesiden yola çıkıp sormuştum, o halde asillik denilen olay nedir, kıstası nedir biliyor iseniz söyleyebilir misiniz ?

Ayrıca konuyla ilgili, hüddam edindi kişi bir şekilde, kullanılan deyimlerle esir etti, azad etmek / barışmak, helalleşmek işlemi nasıl olur ? Bu seçenek hiç konularda geçmiyor ?
 

mii

Banlı Kullanıcı
Katılım
13 Tem 2012
Mesajlar
2
Tepkime puanı
0
İş
büyücü doktor
konu için teşekkürler deneyeceğim saygılarımla...
 

CevzA

Kayıtlı Üye
Katılım
19 Tem 2011
Mesajlar
40
Tepkime puanı
8
Konum
Kayseri
İş
Elektrik-Elektronik Mühendisi
Hüddam Edinmenin Ahiretteki Zararlari

Başta peygamberimiz olmak üzere tüm nebilerin, velilerin ve kuranı kerimin şefaatından mahrumdurlar. Cinler kendilerini zorla hür iken zorla esir eden, kuran hizmetçisiyken bu hizmetten mahrum eden insandan şikayetçi olacak ve haklarını alacaklardır. Şunu unutmayalım ki kul hakkı sadece insanlar arasında cereyan eden bir hadise değildir. Cinlerle insanlar hatta hayvanlar arasında bile bir hukuk vardır ve her hak er yada geç sahibine iade edilecektir. Ayrıca kuranı kerimde bu kişiden şikayetçidir. Çünkü kuranın ayet ve surelerini dünya menfaatı için kullanmış, kuranı para karşılığı satmıştır. Kendisine ve tüm insanlara Allah’ın meccanen (karşılıksız olarak) hidayet, kurtuluş ve şifa kaynağı olarak gönderdiği kuranı kerimi maksadının dışına çıkarmış ve menfaat kaynağı olarak kullanmıştır. Peygamberimiz bir hadisi şeriflerinde “kuranı kerim ahirette mutlaka karşınıza çıkacaktır. Ya (ya rabbi bu beni öğrendi, okudu, bende yazılanlarla amel etti….. diye) şefaatçı olur yada şikayetçi olur. Şefaatı da makbuldür (şefaat ettikleri cennettedir) şikayetide makbuldür” buyurmuştur

Bir sorum olacak arkadaşlar; bu açıklama insanı korkutuyor.Peki hüddam edinmek bu duruma göre vebal gerektiriyor ise hüddam edinmek için gerekli yollar riyazetlerdir diye biliyorum.Vede hep İslam alimlerinin yazdığı kitaplarda bulunur bu riyazetler.Onlar tarafından aktarılmıştır.Bu nasıl bir çelişkidir çözemedim gitti.Bilgisi olan varsa paylaşırsa memnun kalırım.
 

eş-şeyh

Kayıtlı Üye
Katılım
5 Haz 2013
Mesajlar
12
Tepkime puanı
1
Bir sorum olacak arkadaşlar; bu açıklama insanı korkutuyor.Peki hüddam edinmek bu duruma göre vebal gerektiriyor ise hüddam edinmek için gerekli yollar riyazetlerdir diye biliyorum.Vede hep İslam alimlerinin yazdığı kitaplarda bulunur bu riyazetler.Onlar tarafından aktarılmıştır.Bu nasıl bir çelişkidir çözemedim gitti.Bilgisi olan varsa paylaşırsa memnun kalırım.

Konuyu açanın bile bilgisi yok çelişkiyi anladıysan kaç kurtar kendini...
 

wanted2014

Kayıtlı Üye
Katılım
4 Tem 2014
Mesajlar
43
Tepkime puanı
0
ellerinize sağlık gerçekten güzel bir paylaşım olmuş :)
 

VECİHA

Kayıtlı Üye
Katılım
28 Ara 2012
Mesajlar
33
Tepkime puanı
0
sayın cevza kardeşim sana katılıyorum. madem dinen bu kadar tehlikeli ve caiz olmayan bir durumsa bu hüddam daveti niye bütün örnekler eski din alimlerinden çıkmış bende bu konuda çelişkideyim.
benim dedemde eski alimlerden. bedri ruhselmanın hocası . Ahmet sami hz lerinin de talebelerinden. dedeminde sağlığında bir hüdamı varmış gerçi hüddam demek yanlış olur. eşi varmış ve şu an halen daha hayattaymış bazen başım sıkıştığında Allahın izniyle ona yardım talebinde bulunmuşluğum ve de huzura ermişliğim oldu.Tabiki allahın izniyle. peki şu durumda bir çok insanın duasına nail olan ve o Allah dostu insanların talebesi ve akabinde kendisinin de bir allah dostu olan bu dedem şimdi çok mu günahkar? dedemin bir çok kitabı var ve şu an bile ruh ve insan adlı dergideki birçok konunun da sahibi olan dedem ahirette çok mu kötü durumda?
bence kötüye kullanılmadıktan sonra hayatta madden ve manen hiç bir şey dinen sakıncalı değildir.
bilgi kirliliğinin çok bulunduğu internette herkesin başına buyruk kulaktan duyma şeylere dayanarak youm yapmaları bence çok yanlış ve aslında bunun da kul hakkına girip kendisinin günaha girdiğini bilmeli. sağlam kaynaklardan olmadığı sürece de kimse ve hiç bir şey hakkında yorum yapmamalıdır.
saygılarımla...
 

rebaka

Kayıtlı Üye
Katılım
4 May 2013
Mesajlar
115
Tepkime puanı
8
Gerçekten bu kadar sakıncalı bir işse neden eskiden insanlar böyle işleri öğrenmişler? Bencede düşündükçe eğer iyi şeyler için yapılırsa iyi diye düşünüyorum.
 

karabay

Kayıtlı Üye
Katılım
13 Haz 2014
Mesajlar
24
Tepkime puanı
2
Selamlar arkadaşlar ben de bu hadim,konusunu uzun zamandır araştırıyorum.Kanaatimce hadim edinmek günah değil.Ancak onları kötü emellerine alet etmek günahtır diye düşünüyorum .Bunlar Müslüman olan, ayet ,sure ve esmaların görevlilleridir.Ayrıca hadim çeşitleri anlatılırken bazı hadimlerin kendiliğinden bize geldiği yani gönüllü geldiği açıklanmış.Günah olduğunu bile bile görevlerini bırakıp gelirler miydi ?Hiç sanmıyorum.olsa olsa bu bizim kamil bir imana ulaşmamızdan kaynaklanan Allahın bir lütfu olabilir.En doğrusunu Allah bilir..Kalın selametle..
 

*Melik*

Kayıtlı Üye
Katılım
20 May 2016
Mesajlar
17
Tepkime puanı
0
4 element vardır ,cinlerin ateşten,insanların topraktan yaratıldığını biliyoruz.Yazınızda hava ve sudan yaratılan hadimlerden bahsetmişsiniz.Evet buna katılıyorum,Hava ve sudanda yaratılmış varlıkların olduğunu düşünüyorum.
 

*Melik*

Kayıtlı Üye
Katılım
20 May 2016
Mesajlar
17
Tepkime puanı
0
Hüddam edinmek,karanlıkta iğne aramaya benzer.Çünkü bu işler hem kolay olmadığı gibi hemde tehlikelidir.Bu gibi işlerde karşınıza ben hüddamım diye gelen şey %96.7 şeytanlar olmaktadır.Şeytanlar bu sözüme alınmasınlar ama onlar köpekbalığı gibidir kanın kokusunu hemen alırlar.
 

karabay

Kayıtlı Üye
Katılım
13 Haz 2014
Mesajlar
24
Tepkime puanı
2
arkadaşlar insanın nefsi en büyük düşmanıdır.bunu hepimiz biliyoruz .şeytanın vesvesesi nefsin bize verdiği zarar yanında devede kulak gibidir.O nedenle nefis terbiyesi çok uzun yıllar alabilen çok zahmetli bir iştir.Buna hayvani ruh benzetmesi de yapabiliriz.İşte bu nefis denen hayvani ruhu terbiye edip nefsi emmare ve nefsi levvame derecelerni aşarak nefsi mutmain derecesine yükselmedikçe sakın hadim çağırmayın .Bu ilk iki dereceyi geçmedikçe kin şehvet yalan kızgınlık gibi kötü hasletleriniz sürmektedir. Çünkü gelen kesinlikle hadim değil,şeytanın emrinde olan cin taifesinden bir varlıktır.Yani önce manevi olarak hazırlanmak şart arkadaşlar
 

Layetecezza

Kayıtlı Üye
Katılım
17 Ağu 2015
Mesajlar
38
Tepkime puanı
0
Konum
esfel-i safiliyn
İş
Yaşama kaygısı
Dün hocayla görüştüm, zaten uzun süredir görüşüyorum, üzerimde ifrit musallattı varmış çocukken olmuş hala daha duruyor dedi, öncesinde görüştüğümde okunacak şeyler vermişti, dün gittiğimde etkileri azalmış dedi, zaten kendi okuduklarımda var, bu şekilde inşallah yakında tamamen kurtulurum diye düşünüyorum, olmazsa hoca heralde direk müdahale edecek hüddamlar vasıtasıyla, bu konuda bişey demedi ama öyle tahmin ediyorum. bu havas ilimlerine hüddamlara benim de merakım var, hocaya kaç kere dedim bana da öğret diye ama şakayla karışık 5 koç parası isterim dedi, ben de ilimde araya para girerse ihlas gider gerek yok o zaman dedim, ama hocaya bu konudaki talebimi de her fırsatta iletiyorum, hoca kuvvetli, kendi bildiklerinden kendine özel havas kitabı bile yazmış, orjinal uygulamalar var içinde biraz inceledim, herkese üzerindeki şeyler hakkında detaylı bilgi veriyor ama nedense bana gelince sadece musallat var deyip kestirip atıyor, hatta başta musalalt bile demedi zorla öğrendim, bilmiyorum belki samimi olduğumuz için saklıyor, bazı şeyleri bilmemi istemiyor, kendince iyiliğimi düşündüğü için olabilir, hüddamlarla ifritlerin birbirleinin sırlarını vermeyeceğini söylüyor, bu yüzden fazla soru sorma diyor, buna anlam veremedim ben(!) ama buna rağmen zorla öğrendiğim şeylerden biri de üzerimde 2 tane iyilerden olduğu yönünde ve bu konuda kabiliyetli olduğumu söyledi, ama nasıl iletişim kurarım bunlarla bu konuda bişey öğrenemedim, benim annemin dedesinin de hüddamları varmış belki ordan kalma olabilirler diye düşünüyorum, hoca genel manada ulvi olanlarla görüşüp onlara sorularımı sormam için bir uygulama verdi hatta soru sormak istedim sen karıştırma dediğimi yap bana soracağına direk kendin sor falan dedi ama bendekilerle alakası yok anladığım kadarıyla, inşallah hayırlı bir netice çıkar, kendimi bu konuda geliştirmeyi çok istiyorum, rabbim hayır kapılarını inşallah ardına kadar açar. en son kapıdan çıkarken biraz daha yokladım, tamam dedi öğreteceğim seni de hoca yapacağım dedi ama nasıl bir netice çıkar bilmiyorum, bazı şeyleri istemek yetmiyor, Allah'ın da o konuda szilere yardımcı olup kolaylaştırması gerekiyor, bu konuda rabbim üzerimizden nusretini esirgemesin, bunları da kendinden izin alarak yazıyorum, zaten gizli kalmasını istediği şey de verdiği uygulama.
 

boran ahmed

Kayıtlı Üye
Katılım
11 Kas 2016
Mesajlar
2
Tepkime puanı
0
sevgili dostlar. burada bir açıklık getirmek istiyorum.aileden gelen hüddam olayı yaşayan biri olarak. evet seçiyorlar. ailede dili kalbi aklı bir olan kişiyi seçip aklıbalig oldugnunda onunla ilk iletişim kuruluyor. birde şunu unutmayın onlar sizi kötülükten uzak durmayı haram yememeyi alkaol içmemeyi zinadan uzak durmayı iman ını korumya ibadetlerini yapmak konusunda sizi yönlendirir. eger tam tersi olursa işte o zmanan vay haline. onlar zarar vermez zararı biz kendimize veririz. allah imanınızı güçlü kılsın.
 

Layetecezza

Kayıtlı Üye
Katılım
17 Ağu 2015
Mesajlar
38
Tepkime puanı
0
Konum
esfel-i safiliyn
İş
Yaşama kaygısı
Kardeşim sana bişey sorayım, yukardaki mesajda da yazmışım zaten hüddamları olan bir hoca üzerimde 2 tane iyilerden olduğunu söyledi başta inanmadım ama hoca beni ikna etmek için kendi hüddamına üzerimde iyilerden varsa bazı eşyaları hareket ettirmelerini söyledi, eşyalar dediği gibi hareket edince doğru söylediğini anladım. aileden annemi dedesinin hüddamları olduğunu biliyoruz, aceba ondan kalma bişeyler olabilir mi? çocukken cinlerle ilgili bazı tecrübelerim oldu, gördüm falan ama uzun zamandır o şekilde bir zuhur yaşanmadı. ufak tefek günahlarımız oluyor ama öyle içki zina gibi kebair günahlarım yok şükür, aceba bahsettiklerimle iletişim kurma şansım var mı? yaşım 24 böyle bir ihtimal var mı?
 

rubicon

Kayıtlı Üye
Katılım
14 Ağu 2016
Mesajlar
6
Tepkime puanı
0
hüddam haktır hayra kullanılırsa günahı yoktur diye biliyorum bende zaten müslüman olan gölgesinden kaçar kul hakkınada hüddamın hakkınada girmez Allah muhafaza
 
Üst