Sesin Gizli Gücünden Faydalanmak

bendekiben

Elit Üye
Katılım
10 Eki 2011
Mesajlar
1,218
Tepkime puanı
199
Konum
Ankara
Tüm inanç sistemlerinde görülen kutsal metin, dua ve kelime tertiplerinin kullanış gayesi düşünce dalgaları ve sesin meydana getirdiği yüksek tesirlerden faydalanabilmek amacını taşır. Etnoloji ve Teozofi araştırmacıları bunu majik bir uygulama olarak ele alarak adına "ses majisi" derler. Dini kültürdeki adı ise okuma’dır. Dünya üzerindeki en eskisinden en yenisine kadar bütün mistik ve ezetorik kültürler bu bilgiyi kullanmışlardır. Bu çalışmanın temeli ses ve nefes enerjisinin bilinçli kullanımına dayanır. Pratik bazı çalışmalarla nefes, ses ve düşünce gücünün birlikte oluşturduğu tesirlerden herkes yararlanabilir.

Size büyük bir enerji, denge, ahenk ve huzur sağlayacak olan bu çalışma ayni zamanda iç organlarınıza, hormon ve hücrelerinize gerçek bir masaj etkisi oluşturarak fizyolojik bazı rahatsızlıklarınız üzerinde olumlu bir etki sağlayacaktır. Vokallerin iyileştirici gücünden yararlanmak üzere oluşturulan bu teknikler sesle tedavi teknikleri olarak ta anlam kazanırlar. Sesli ve sessiz harflerin titreşimsel özellikleri birçok değişik etki açığa çıkarabilirler.

Böyle bir tesir ortaya çıkarmak için kendinizi rahat hissedeceğiniz bir yerde omurganız dik olarak oturarak kendi kendinize bir çalışma yapabilirsiniz. Günlük yaşamın sıkıntı ve yükünü üzerinizden topraklayarak zihni sessiz ve sakinliğe taşıyabilmek için önce bir süre burnunuzdan nefes alıp yavaşça ağzınızdan vermeye başlayın. Üç dakikalık nefes çalışması sonunda bedeniniz tamamen gevşediğinde düşünceleriniz sadece olmakta olanı izler duruma geçecektir.

Bu asamadan sonra her seferinde derin nefes alarak beşer defa olmak üzere sırayla aşağıdaki vokalleri nefesinizin sonuna kadar sürecek şekilde normal konuşma tonunuzdan biraz daha fazla ses çıkararak çalışınız.

A, E, İ, U, O

A vokali akcigerlerin üst kusmına ve beyine direk etki yapararak sakinlik ve huzur verici bir tesir oluşturur. Bu Hristiyanlar'in ruhani ayinlerinde bolca kullandıkları bir vokaldir.

E vokali boğaz bölgesine, ses tellerine ve troid bezi üzerine etki yaparak bölgenin güçlenmesine hizmet eder. Arka arkaya beş defa çıkarılan bu sesler tesir ettikleri bölgede besleyici bir enerji akışına sebep olurlar.

İ vokali bu serinin son sesidir. Uzun bir sekilde, hafifçe dudaklarda bir gülümseme meydana getirerek çıkarılması gereken "I"sesini de beş kez tekrar ederek, bu seriyi bitirebilirsiniz. Sevinç ve çoşku verici bir enerji oluşturan bu ses, burun, bogaz ve bronslarda etki yapar. Onun, insana keyif verme meziyeti de vardir. Bu bölgenin sorunlu olması durumunda boğazda yanma ve öksürme ihtiyacı hissedilir. Eger nefes yollariniz kötü bir durumdaysa “i” sesi balgam sökücü bir etki gösterir.

U sesi bütün karin organlari üzerine etki yapar: Mide, karaciger, karnin alt kismi ve ince bagirsaklarin çalismasini düzenledigi gibi, onlarin peklikten kurtulmalarina da yardimci olur.

O sesi agir ve derin olarak çikarildiginda, bütün gögüs kafesini titretir ve akcigerleri harekete getirir. Onun etkisi ince bagirsaklara ve eger onu; sonuna kadar nefes vererek iyice çikarirsaniz, cinsel güç üzerinde de etki yapar. Psisik düzeyde iç huzuruna, genis bir konsantrasyona sebep olur ve insana dinamizm verir. Ona, ikinci bir ses ekleyerek, etkisin de arttirabilirsiniz:

OM, Hindu yogileri tarafindan kozmik ses olarak nitelendirilmiş bir sestir. Kafatası sinirlerini ve yumuşak damak kubbesini titrestirir. Eger bu sihirli ses üzerine iyice dikkat oluşturulursa zihinsel aktivitelerinizin hissedilir derecede geliştiğini ve berraklastigini farkedebilirsiniz.

Vokallerin her birini beşer kez tekrarladıktan sonra yüzünüzde gülümseme, içinizde genişleme ve huzur duygusu oluşacaktır. Kendinizi gerçekten iyi hissedersiniz. Bu çalışmayı sabah uyandiginizda, günün herhangi bir saatinde ve uykuya yatmadan önce gerçekleştirebilirsiniz. Ve unutmayiniz ki tek bir çalışmanın ortaya çıkaracağı etki bile, her şeyin değişmesine yol açabilecek bir kelebek etkisi yaratabilir.

Modern bilim, seslerin biyolojik ve psisik dengemizi kuvvetlendirebilen ve aynı zamanda zayıflatabilen titresimler olduklarını söylemektedir.

Hinduizm'de ses çalışmaları önemli ve etkili bir tedavi olarak kullanılır ve adına "Mantra Yoga" denirdi. Bazı özel ve belirli dua tertiplerinin okumalarıyla sesin güçlü etkisi harekete geçirilirdi.

Kabala ve islam tasavvufunda Allahın güzel isimleri olarak adlandırılan insan sıfatlarının belli tertiplerde yan yana getirilerek söylenmesi ile gerçekleştirilerek cümle veya kelimenin üzerindeki anlamın ortaya çıkmasını amaçlayan çalışmalara “zikir” adı verilir.

İçedönüş çalışmalarında ve meditasyonlarda kullanilan mantraların kullanılış nedenide yine kelimenin söylenirken ortaya çıkarttığı titreşimin gizli gücünden bilinçli bir şekilde yararlanmakla ilgilidir. Gizli güç; kelime veya cümle tertibinin evrende ilk ortaya çıktığı andan itibaren kişilerin defalarca aynı sesi çıkarttıklarında aynı anlamı düşünmeleri sonucu kuvvetlenerek astralda büyük bir enerjiye dönüşmesi ile oluşmaktadır. Bu oluşmuş güce ulaşmak için varlığınızın anlamını yüksek bulduğu kelime ve cümleleri uygun miktarlarda seslendirerek daha önceden oluşturulmuş enerjilerinden yararlanabilir, üzerlerinde kotlanmış anlamlarını fizik planda harekete geçirebilirsiniz.

Alıntıdır.
 

bendekiben

Elit Üye
Katılım
10 Eki 2011
Mesajlar
1,218
Tepkime puanı
199
Konum
Ankara
SES DALGALARININ ALANSAL ETKILERI

Ses dalgaları bireysel ve bütünselliği izin verildiği oranda kendi yüksekliğine çekerler. Duyumsadığınız bütün sesler bedeninizin elektromanyetik alanından geçer. Bu alanın yüküne bağlı olarak ta renklenir. Dinlediğiniz sesler, kulak ve kemikler yoluyla duygusal sistemimiz tarafından tanımlanmadan önce elektromanyetik alanımız tarafından tanımlanılır. Zihnin farkında olmasına bağlı olmadan dışarıdan gelen bütün ses dalgaları enerji alanınızda filtrelenerek sinirler vasıtası ile değiştirici bir etki oluştururlar.

Hücresel seviye

Titreşimin en düşük seviyesinde atomlara, moleküllere ve hücrelere sahibiz. En ilkel ve otantik olarak anlam kazanan vurmalı çalgıların çıkardığı sesler, atomik yapı üzerinde en büyük etkiye sahiptir. Hücresel anlamda Iyileşme için seslerin titreşimsel türüne bağlı gelişen hislerle ilgili olan imgelemeleri kullanabilirsiniz. Buradaki titreşimler saniyede 7 – 8 döngünün manyetik seviyelerindedir.

Duygusal seviye

Bir sonraki seviye en temel doku enerjisini organize eden hücrelerin bütünleşme seviyesidir. Hem otonom sisteminin hem de duyusal uyarımın nörolojik bütünleşmesidir. Nörolojik bütünleşmeye en çok uyan müzik farklı ses dalgaları olan ritmik müzik çeşitleridir. Bu anlamda valsler özellikle iyidir. Bu, şifada çok önemli olan tutarlılığın seviyesidir. Eğer alan tutarlı olursa, alanın içindeki tüm elektrik sistemi tutarlı olur. Eğer alan tutarlı değilse, her şey ters gider.

Zihinsel seviye

Inançlar bilince bağlı olmadan beyine kaydedilen bilgilerdir. Bu seviyede bozukluklar olduğunda altında bulunan tüm seviyelerde bozulmalar olur. Işitme kaybı ve konuşma bozukluklarında yapılan çalışmanın çoğu bu duyusal ve algısal seviyede yapılmaktadır. Bu seviyede, Gestalt imgelemesini kullanılarak kişiden hayatının en mutlu, en sağlıklı, en canlı zamanını hatırlaması istenir. Bu, bütünleşmenin gerçekleştiği zamandır. Bu seviyede en faydalı hareket, koşmak, yüzmek gibi koordineli eylemlerdir.

Bütünsel seviye

Bu seviye tüm uyarımların alınma seviyesidir. Sinir sisteminde, dokuda ve beyinde en yüksek titreşimler 250 devir/saniye iken, burada titreşimler oldukça yüksek olarak 500 devir/saniyeden daha da fazla olabilen atomik enerjidir.

Kompleks müzik böyle derin bir alan modelinin yanıtıdır. Brahms, Beethoven ve Bach’ın büyük klasikleri ne kadar bütünsel olursa varlığın mistik veçhelerini beslemeye o kadar yaklaşır. Yüksek ses, güzel ses, ritmik ses derin meditasyona ve mistik alana taşıyabilir. Titreşimler deneyimlenmiş duyguların bir sonucu olarak son derece yükselerek fiziksel bedenden özgürleşebilirler.


Ses, Hareket ve Hastalıklar

Sesi kontrol ederek bastırmak ve kullanma zorluğu duymak ve yanlış kullanmak beraberinde birçok rahatsızlığı getirir. Bunlar yorgunluk sendromu, düşük kan basıncı, düşük hemoglobin, diyabetler ve kanserdir.

Kanser olan insanlarda iyileşme için sesin kullanımıyla oluşan dinamik titreşimler kullanılır. Bu rahatsızlığın oluştuğu kişiler düşük enerjili olurlar, elektro manyetik alanları güçlü titreşimlerden yoksundurve kundalinleri yoktur. Bu insanlar çevreleri tarafından sevilen, iyi olarak tanımlanan kişiler olmasına rağmen kontrolsüzlükten korkarlar ve diğerleri tarafından kontrol edilirler. Onlar genelde hücresel anlamda uyarıcı etkilere gereksinim duyarlar. Kolay ve yüzeysel olan etkiyi reddederler.

Nörolojik hastalıklar ve ağrılarda titreşimlerçok yükselir. Ağrı, çok fazla enerji olduğunda var olur. Yüksek kan basıncı, tüm deri hastalıkları, artrit bu duruma örnek teşkil edebilirler. Bu titreşimlerin düşürülmesi ve sakinleştirilmesi gerekir. Bunun sağlanması için su ve rüzgar sesleri gibi doğal sesler kullanılabilir. Bu terapi onları büyük, yüksek ve geniş frekanslara taşır.

Blokaj ve tıkanmaların nedeni; bedenin yüzeyinin pozitif, alanın kendisinini negatif olarak yüklü olmasından kaynaklanır. Bu durumda kişi dış dünya ile iletişim kuramaz. Bunun bir örneği, lou Gehrig’s, scleroderma, multiple sclerosis gibi hastalıklarıdır. Bunlar iyileştirilmesi en zor hastalıklar olarak ancak tüm gün boyunca çalan müziğe yanıt verirler. Ses etkileşimi bu blokajların dağılmasında ve kişinin iyileştirilmesine yardımcı olur.

Bulaşıcı hastalıklara kolayca yakalanan kişiler,bağışıklık sistemlerini çok zayıflatmış olan kişilerdir. Onlar daha önceden belirlenmiş bir eylem yapmazlar. Bağımlıdırlar. Sorun, sıkıntı ve zorlukları her yerden üzerlerine çekerler. Temas ettikleri etkilerden hırpalanırlar. Güç kaybeder ve tutarlılıktan uzaklaşırlar. Bu durumlarda onların ilişki kurmaları gereken ses önce rahatlatıcı olmalı, sonra gücü arttırılmalıdır. Ritim öğesi yüksek rock müzik dinlemek gibi.

Kırıklar ve ameliyat gereksinimlerinin oluşması bedenin hücresel bölümüne ait zayıflıklarla ilgilidir. Enerjiyi tam zarar görmüş alana getirerek ağrıyı azaltmak gerekir. Ağrı olduğu sürece titreşimi azaltmayı sağlamak gerekir.

Yaşlanma ve bozulma kavramı her şeyin iyi başlayarak aşağı doğru inmesi ile tanımlanabilir. Bozulmayı canlı dinamik eylemlerin enerjisi ile beslerseniz aşağı doğru inmez. Beslenmenin olabilmesi için ses içeren zengin elektromanyetik bir ortama gereksinim vardır.

Iyileşme ve yükselmenin birçok yolu vardır. Kendinizi bulunduğunuz yerin enerji seviyesini kontrol ederek iyileştirebilirsiniz . Bilinçli gelişme sağlandığında daha yüksek seviyelerde iyileşmeler oluşturursunuz. Organize titreşimler ve organize sesler yeni oluşumlara ortam sağlar. Bedenimizde atomik seviyede yeni yapılaşmalar oluşmaya başlar.

Alıntıdır.
 

dildarı-suda

Banlı Kullanıcı
Katılım
14 Nis 2012
Mesajlar
129
Tepkime puanı
15
Konum
İstanbul
İş
yurt içi yurt dışı ticaret ( Mutfak eşyaları dalında )
Bu tür değerli bilgiler paylaşılması çok güzel gerçekten
keşke sırf bu konular üzerine sitede bir bölüm açılsa sanırım yok
 

bendekiben

Elit Üye
Katılım
10 Eki 2011
Mesajlar
1,218
Tepkime puanı
199
Konum
Ankara
Forumda yeni çağ'ın altında alternatif terapiler bölümün de benzeri paylaşımlar mevcut.Göz atmanızı öneririm.
 
Üst