Kopya İnsan ve Yecüc-Mecüc (Oktan Keleş)

BaD_bOy

Kayıtlı Üye
Katılım
9 Ocak 2009
Mesajlar
175
Tepkime puanı
18
Amerikalı bir yapay döllenme uzmanı, bir insanı kopyalanabileceğini ve kopyaladığı 14 insan embriyonundan 11’ini, 4 kadının rahimlerine yerleştirdiğini söyledi. Güney Kıbrıs asıllı Amerikalı doğum uzmanı Panayiotis Zavos’un kopyalama işlemini kayda alan bağımsız belgesel film yapımcısı Peter Williams, İngiliz Independent gazetesine, kopyalamanın gerçekleştiği ve kadınların rahimlerine kopyalanmış insan embriyonu yerleştirildiği açıklamasını yaptı. Zavos’un, İngiltere’de suç teşkil eden ve birçok ülkede yasa dışı olan bu işi, muhtemelen kopyalamayla ilgili herhangi bir yasağın bulunmadığı Orta Doğu’da gizli bir laboratuvarda yaptığı belirtildi. Kentucky ve Güney Kıbrıs’ta doğum klinikleri bulunan Zavos’un, rahimlerine kopyalanmış insan embriyonu yerleştirdiği, İngiltere, ABD ve Orta Doğu’daki bir ülkeden gelen kadınlardan üçünün evli, birinin bekar olduğu kaydedildi. Doktor Zavos, Independent ile yaptığı söyleşide, 4 girişimin hiçbirinin hamilelikle sonuçlanmadığını belirterek, bunun, ebeveynin deri hücrelerinden kopyalanmış bebek üretme yönünde süregelen ciddi girişimlerinin "ilk bölümü" olduğunu söyledi. Zavos, "Bu yapan ben olmayabilirim, ama kopyalanmış çocuk yolda. Hiç şüphesiz bu olacak" dedi.

ÖLEN 3 KİŞİDEN EMBRİYON

Zavos ayrıca, 10 yaşında trafik kazasında yaşamını yitiren Cady adlı bir kız çocuğu dahil olmak üzere, ölmüş 3 kişiden kopyalanmış embriyonlar ürettiğini, bunu, yaslı ailelerin, sevdikleri kişilerin biyolojik kopyalarını yaratıp yaratamayacağını sormaları üzerine yaptığını açıkladı. Bu kişilerin cesetlerinden aldığı dondurulmuş kan hücrelerini, insan yumurtası değil, genetik materyalinden arındırılmış inek yumurtalarıyla kaynaştırdığını söyleyen Zavos, Cady’den alınan kan hücrelerinin gelecekte dondurulmuş hibrid embriyondan ayrıştırılarak, çekirdeği çıkarılmış boş bir insan yumurtasıyla kaynaştırılabileceğini, bu çifte kopyalamanın, Cady’nin kopyasının yaratılması için rahme yerleştirilebilecek insan embriyonu üretebileceğini kaydetti.
Doktor Zavos, bir-iki yıl içinde kopya bebeğe sahip olma yönündeki çabaları artıracaklarını ifade ederek, bu bağlamda bir sonraki bölümde tedaviye ihtiyaç duyan daha genç 10 çiftle çalışacaklarını söyledi.
Belgesel filmini Discovery Channel için çeken, 2003 yılından bu yana kopyalama girişimlerini kayda alan Peter Williams, Panayiotis Zavos’un çalışma arkadaşı olan Karl Illmensee tarafından gizli bir laboratuvarda yapılan kopyalama işlemi sırasında orada bulunduğunu belirtti.
Bazı bilim adamları, güvenli olmadığından, kopyalanan hayvanlar, normalden daha fazla ciddi gelişim sorunlarına sahip olabileceğinden ve
gebelikler sıklıkla düşükle sonuçlandığından, kopyalamanın, insanlar üzerinde denenmesinin çok tehlikeli olduğuna inanıyor.

OKTAN KELEŞ BEY İSE:

2006 yılında yayınlanan Melami Savaşları Kitabı'nda Hz.Hızır'ın bu özel yetiştirilen ve yeni dünya düzenine kral olarak hazırlanan çocuğu 2000 yılında öldürdüğünü ancak Şeytanilerin diğer çocukların klonlanması (sayfa 179) çalışmalarına devam ettiklerini yazmıştı.

Yine aynı kitabın 220-221-222. sayfalarında çok özel çocukların yetiştirildiğini bu çocukların genleriyle oynanarak kalpsiz olarak yetiştirildiğini,insanı ve insanlığı bilmediklerini anlatmıştı.Adeta robot çocuklar hazırlandığını bütün ayrıntıları ile bu kitapta anlatmıştı.

Melekler Ağlarken kitabında Oktan Bey :

*Canlıları kopyalıyorlar. İnsanı kalpsiz yaşatma modelleri üzerine şer güçler çalışıyor bu kopyalama üzerinde.

*İnsanların genleriyle oynanıp yeni bir insan ırkı meydana gelecek.

Kitapta (MELEKLER AĞLARKEN) İlhami Abi ile olan konuşması şu şekilde idi:

"Peki Mecüc kavmi tamamen yok oldu da nasıl seti delerek aşacaklar?"

Başta söylediğim gibi

Olay şimdi bulunan Yecüc kavminin fiilleri sonucunda tekrar Allah'ın izniyle can bulacak. İşte bu can bulma seti aşmak anlamına gelir. Şu anda böyle bir olay olmuş değil; ama bugünkü Yecüc kavmi -set kelimesini kullanırsak- daha önce anlattığımız gibi, yaptıkları fiillerle seti bu tarafından delmeye çalışıyorlar. Nasıl olduğunu kısaca anlattım.

Birinci etken yeryüzünde bu katranın, yani petrolün tükenmesi.

İkinci etkense genleriyle oynanmış, kalpleri olmayan, bugünkü deyimle yarı biyonik yeni bir insan ırkının türemesi. Bu ırkın türemesi bir erkek ve bir kadından meydana gelmeyecek. Farklı bir ortamda, bilimsel çalışma altında bu ırk türeyecek. Bu ırk için bir dişiye gerek olmayacak. Aklından şöyle bir geçmesin:

Bunlar insanın yeni bir insan yaratması değildir.

Bu olay Zülkarneyn (as) sebeb olması ve Allah'ın izniyle yok olmuş bir türün -Allah'ın haber verdiği gibi ve O'nun izniyle- insanların kötü fiilleri sonucunda tekrar hayat bularak hızlıca üremesi ile gerçekleşecektir.

Allah'ın vaadi haktır.

Bütün bu dinlediklerimi bazı hadislerle birleştirdiğimde şoklardan şoklara giriyordum.

Kâbü'l-Ahbâr'dan rivayet. Efendimiz (sav) şöyle buyurur:

"Bunlar insan cinsindendir."

Şöyle bir rivayet devam eder: "Âdem ihtilam olur. Menisi toprağa karışır ve o topraktan Yecüc ve Mecüc yaratılmıştır."

Yine İmam Nevevi, Fetevâ'sında Yecüc ve Mecüc için:

"Onlar Âdem'dendir, Havva'dan değildir." der

ve şöyle ekler.

"Böylece onlar bizim baba bir kardeşimiz olurlar."

Bu bilgiler bende şunları çağrıştırmıştı: Bugün bilimsel deneyler yapılmaktaydı. Erkek menisi ile kadının yumurtası farklı ortamlarda döllendiriliyordu. Koyunlar kopyalanıyordu. Bazı ülkeler insanları kopyalamanın önünü açmak için yasalar çıkartmaktaydılar ve insanları kalpsiz yaşatmamodelleri üzerinde çalışmalar oluyordu. Bu konuyla ilgili yıllar önce İlhami Abi bana şu bilgiyi vermişti:

- "İsrail kalpsiz insan modeli üzerinde çalışmalar yapıyor."

Yine yıllar önce bu konu hakkında, Ocak 2006'da yayınlanmış olan "Bir Meczubun Rüyası" adlı kitabın "Haberler" bölümünün 264. sayfasında şunlar yazılmıştı:

"Gizli bir örgüt, İsrail finanslı kalpsiz insan yaşatma modelini gerçekleştirmişti."

İşte bundan 14-15 ay sonra dünya bu haberle çalkalandı. Türkiye'de de birçok ana haber bülteni ve 11 Mart 2007 tarihli gazeteler bundan bahsetti. Gazetelerin manşetinde şunlar yazıyordu:

"Kalp nakli tarih olabilir. Kalpsiz insan yaşatılıyor. İsrail'in Hayfa kentindeki teknoloji enstitüsü bilim adamlarının, kalpsiz insan yaşatma üzerine laboratuvar ortamında insanlar üzerinde denemeler yaptığı ve ekibin olumlu sonuçlar elde ettikleri bildirildi." İsrailli bilim adamlarının isimleri ve verdikleri demeçler medyada büyük bir ses getirmişti.

İlhami Abi'nin vermiş olduğu ipuçlarından ve klasik bilgilerin ışığında şunu anlıyordum:

* Yecüc nesli fiillerinin sonucunda Mecüc neslini meydana getirecek, böylelikle set aşılmış olacak.

* Bu Mecüc ırkı dişisiz meydana gelecek.

* Kalpsiz ve buna bağlı olarak gönülsüz olan bu hilkat garibeleri, tepelerden boşalırcasına Yecüc ile birleşip Yecüc Mecüc vakasını meydana getirecekler.

* Yecüc kavmi zekalı, idare eden (kumanda),

* Mecüc kavmi kalpsiz, hilkat garibesi, zekasız, idare edilen (kumanda edilen) kavim olacak.



Oktan Keleş
 

DreamDuality

Kayıtlı Üye
Katılım
19 Ara 2009
Mesajlar
1,067
Tepkime puanı
150
Benim anlamadığım kısım şu;
1. Dünyada o kadar çok kimsesiz çocuk var.
Özellikle Afrika kıtasından alsalar, yetiştirseler
bari açlıktan ölmezlerdi.

2.Kalpsiz bir nesil yetiştirmek için genetiğiyle
oynamaya ne gerek var?

Söz meclisten dışarı, kızmasın kimse.
Zaten insanlar yeterince kalpsiz, vicdansız, zalim
olamıyorlar mı?
Bugüne kadarki katliamları ve zulümleri kolonlar mı yaptı?

Tüm etik değerleri bir kenara bırakalım.
Hukuk- ceza sistemi olmasa herkes kendine yanlış
yapan adamı belki de öldürebilir.

Şimdi gelelim yecüc- mecüc olayına.
Ben buna inanıyorum.

İsyan çıkaracak , sıradan insanlardan bahsediyor bence.
(Küçük insanlar dedikleri, bence statüsü düşük olabilir ).
Benim bahsettiğim şekliyle; zaten var yecüc- mecüc.

Çoğu insan bu mecazlara takıldığı için, asıl olayı farketmiyor bence.
Halbuki deccal de geldi, yecüc mecüc de.

Birgün blue bleam projesi patlak verince tam anlamıyla anlayacaklar heralde.
Zaten gökte peygamberleri görünce, farketmemek gibi bir şansımız yok.
 
Üst