Dua mı Büyü mü?

La-edri

Kayıtlı Üye
Katılım
21 Haz 2010
Mesajlar
2,195
Tepkime puanı
509
Dua konu başlığı altında bir soru soracaktım, ayrıyetten konu açmak istemedim. Hazır burada görmüşken sorumu eklemek istiyorum.
Bazı dualar kabul oluyor, bazıları olmuyor bu bizim takdirimize kalmış birşey değil. Belirli sayıda ve saatte okunan duaları da demiyorum fakat, ''ağızdan çıkan her laf dua sayılır (olumlu,olumsuz) o yüzden ne istediğinize dikkat edin'' gibi şeyler söylerler bazı insanlar sizde bunu çok duymuşsunuzdur. Yada allah her duayı kabul eder o yüzden ne istediğinize dikkat edin gibi birşeyde olabilir ama anlamışsınızdır umarım ne demek istediğimi. Bu tam olarak nedir?
Yani bazı kişilerin kötülüğünü isteyerek dua edenin duasının da kabul olduğu zamanlar oluyor. Benim bu örneklendirmem sizin dediğiniz rakamlarda ve saatlerde edilen dualar da olabilir bilmiyorum tabi.
Beni bu konuda aydınlatacak birileri var mı.. ? Bu durumu çok merak ediyorum ben. Yada ayrıyetten başka bir yerde başlık mı açmalıyım acaba bunu tartışmak için?

Her dua kabul olur mantigi öyle istedim ve ulastim tazinda degildir, Allah Hayir'dir siz bir sey istersiniz fakat bu sizin icin hayir degildir siz bunu bilemediginiz icin ve sizin icin uygun olduguna kanaat getirdiginiz icin istemis oluyorsunuz, fakat Allah hayir oldugu icin duanizi kabul eder ve istediginizi size vermez. Mantik olarak duaniz kabul olmadi zira istediginizi vermedi, ama vermemekle size hayir olani verdigi icin yine duaniz kabul olmus oluyor.Allah'in sistemi insanin mantigina göre calismiyor ama biz onu mantigimizla anlamaya calisyioruz.

Her dua kabul olur dersek bunu insan mantigi ile anlayamayiz, bir insan ya Rabb dediginde O zaten buyur kulum der, yani herhalukarda cagriniza karsilik verir, dua zaten taleb demek degildir cagri demektir, cagriya o cevab verir, ama bu sizin talebinize cevab verecek karsilik verip yerine getirecek demek degildir.Allah Samed'dir yani bosluk kabul etmeyen salt bir olgu, dua yani sizin bir talebiniz cagriniz bosluga ugramiyor cunki bosluk yok, o yerini bulur bu yuzden her dua kabul görür diye anlasilsin diye insan mantigina indirgenmis bu durum. Fakat kabul gören sey talebiniz degil cagrinizdir.

Esref saati diye bir sey yoktur, dualarin belirli bir takim rakamlarla desteklenmesi de yoktur, yani bu artik dua degildir, bu farkli birseydir.
Kisinin niyeti yani duadaki amaci iyi olsun kötü olsun, bu dua edilen tarafa hak düsmesse o size dönecektir, bu yüzden beddua yapmak tavsiye edilmez, cünki siz kendi zanniniz ile karsi tarafin hak ettigini düsünsenizde hak etmediginde kendinize ok atmis olacaksiniz ve kendinize zarar vermis olacaksiniz.
 

Gwendoline

Kayıtlı Üye
Katılım
1 Eyl 2013
Mesajlar
131
Tepkime puanı
14
Tekrar okuyunca kafama takıldı. Söylediklerinize katılıyorum ve cevabınız için teşekkür ederim, fakat ''dualarin belirli bir takim rakamlarla desteklenmesi de yoktur, yani bu artik dua degildir, bu farkli birseydir.'' demişsiniz. Yani konu başlığında da söylediği gibi bu dua değil büyüdür. Yulenin dediği gibi belli bir sayıda okuma yapmak büyüdür evet. Kuran-ı Kerim'de ne sayı belirtir ne gün belirtir demiş. Zikirler, tılsımlı sözler ve tütsülerden bahsetmiyorum zaten onlar büyü oluyor. Bunlar dışında belirli sayıda okuma yapmak da büyü ise, örneğin; 'esma ül hüsna' ve hepsinin rakamları var. İslam dininde büyü yapmak yasak ve günah ise, esma ül hüsna (allahın güzel isimleri) belli bir rakamda okuma yapmak, yani allahın isimlerini söylemenin müslümanlara yasak? olduğu sonucu çıkıyor. Okumamız yasak ise neden allah bize 99 isminden birisi ile duaya başlamanın onun katında daha hayırlı olduğunu buyuruyor?
Mesela bazı surelerin de varlıkları olduğu söylenir (örn.fatiha suresi) ve belli okumalar sonucu o surenin varlığının harekete geçirildiğinden bahsedilir. Böylelikle fatiha suresi Kuran-ı Kerim den bir dua olarak okunduğunda sevap, belli bir sayıda okuma yapıldığında yasak mıdır?
En son olarak özete geliyorum yapılan okumanın büyü yada dua kategorisine gireceğini ''niyet'' belirliyor. Ne niyetle okuduguma baglı olarak dua yada büyüye dönebiliyor iş?
O zaman tüm bunların sadece bizim niyetimize bağlı kılınıyor olması hiç kesin ve net olmayan birşey islam dinine göre ki, kuralları, doğruları ve yasakları açıkca yazılmış olan bir din ve kitabından bahsediyoruz.
Sayın La-edri ettiğimiz duaya ''kabul olmayarak da'' cevap verildiğini söylemişsin, hakkında hayırlı olanın istediğin ve senin talep ettiğin şeyin olmaması şeklinde. Dua ederek istediğimde hayrıma olmadığı için kabul olmayan bir olay, dua etmediğim yani onu istemediğim zaman da zaten olmayacaktı.. ? Böylelikle her durumda kabul edilmiş değil, edilmemiş oluyor. Kesinlikle bosluk kabul etmeyen salt bir olgu olduğunu biliyorum bunu reddetmiyorum fakat sesli düşünmek istedim ve inanın çıkan sonuçların hepsi çelişiyor. Çelişkilerimi giderecek yorumlarınız var ise eğer, tüm dikkatimi vererek cevaplarınızı dinleyeceğim.
 

PaRaNoiA

Kayıtlı Üye
Katılım
21 Tem 2013
Mesajlar
394
Tepkime puanı
25
Dua konu başlığı altında bir soru soracaktım, ayrıyetten konu açmak istemedim. Hazır burada görmüşken sorumu eklemek istiyorum.
Bazı dualar kabul oluyor, bazıları olmuyor bu bizim takdirimize kalmış birşey değil. Belirli sayıda ve saatte okunan duaları da demiyorum fakat, ''ağızdan çıkan her laf dua sayılır (olumlu,olumsuz) o yüzden ne istediğinize dikkat edin'' gibi şeyler söylerler bazı insanlar sizde bunu çok duymuşsunuzdur. Yada allah her duayı kabul eder o yüzden ne istediğinize dikkat edin gibi birşeyde olabilir ama anlamışsınızdır umarım ne demek istediğimi. Bu tam olarak nedir?
Yani bazı kişilerin kötülüğünü isteyerek dua edenin duasının da kabul olduğu zamanlar oluyor. Benim bu örneklendirmem sizin dediğiniz rakamlarda ve saatlerde edilen dualar da olabilir bilmiyorum tabi.
Beni bu konuda aydınlatacak birileri var mı.. ? Bu durumu çok merak ediyorum ben. Yada ayrıyetten başka bir yerde başlık mı açmalıyım acaba bunu tartışmak için?


İslam dinine göre teknik olarak her dua kabul olur bu dünyada da olabilir ahirette de. Kabul olmasının bir çok nedeni olabilir doğru zaman içten edilen bir dua o yüzden edeceğin duaların hepsine dikkat etmelisin bu konuda sana bir örnek vermek istiyorum. Bu arada yazı fontu yanlış oldu biliyorum fakat nasıl düzelteceğimi bulamadım. Birisi yardımcı olursa veya düzeltirse sevinirim.

Kulun Cenâb-ı Hakk'a ilticâsında ne kadar dikkatli olması gerektiğini ifâde sadedinde, asr-ı saâdette yaşanmış bir hâdiseyi Mevlânâ Hazretleri edebî üslûbuyla da tezyîn ederek şöyle nakleder:

Sahâbeden bir zât hastalanmıştı. Öyle ki o hastalık yüzünden zayıflamış, iplik gibi incelmişti. Hazret-i Peygamber -sallâllâhu aleyhi ve sellem- Efendimiz de onu görmek ve hâlini hatırını sormak için yanına gitmişti. Sahâbîyi ölüm hâlinde gördü. Sonra ona dedi ki:


"-Acaba sen, münâsebetsiz ve yersiz bir duâ mı ettin? Bilmeyerek zehirli bir şey mi yedin? Hele bir düşün bakalım; ne çeşit duâ ettin? Nefsin hilesine uyup nasıl coştun, köpürdün? Allah'tan neler istedin?"

Hasta:
"Hiç hatırımda değil, ama himmet buyur da şimdi hatırlayayım." dedi.

Cenâb-ı Mustafâ -sallâllâhu aleyhi ve sellem-'in gönle nur bahşeden mevcûdiyeti bereketiyle, hastanın etmiş olduğu duâ hatırına geldi. Her tarafı aydınlatan Peygamber'in himmeti, ona hatırlayamadığını hatırlattı. Hak ve bâtılı ayırt eden nur, gönül pencerelerinde parladı.

"-Yâ Rasûlâllah! Cenâb-ı Hakk'a saygısızca yaptığım duâ şimdi hatırıma geldi. Birçok günaha girmiştim; günah dalgaları arasında yüzüyordum. Suçlulara, günah işleyenlere çok çetin, çok şiddetli azap edileceğini duyuyordum.
Yâ Rasûlâllah! Sen bizi pek ürkütüyordun, pek korkutuyordun. Ben de çâresizlikler içinde ne sabredebiliyordum, ne de kaçacak, kurtulacak yol bulabiliyordum. Artık bende ne tevbe ümidi kalmıştı, ne de nefis ile mücâdele gücü...


«Yâ Rabbî!» diyordum. «Âhirette çektireceğin azâbı bu dünyada hemen çektir! Çektir de, âhirette mutlu olayım!»

Böyle bir istekle ilâhî kapının halkasını çalıp duruyordum. Derken bende böyle bir hastalık belirdi. Hastalığın verdiği zahmetten canımın rahatı kalmadı. Zikrimden, evrâdımdan geri kaldım. Hattâ kendimi, iyiliğimi ve kötülüğümü bilemez bir hâle geldim.

Ey fütüvvetli, ey kokusu mübârek azîz Peygamber! Sen'in o nûrlu yüzünü görmeseydim, bu hayat bağından tamamıyla kurtulacak, yani ölüp gidecektim. Teşrîf buyurun da, bana zât-ı âlînize lâyık bir tesellîde bulunun."

Peygamber -sallâllâhu aleyhi ve sellem- Efendimiz buyurdu ki:

"Sakın bu duâyı bir daha etme; kendi hayat ağacını kökünden söküp atma!"


Hasta sahâbî:

"Tevbe ettim, ey benim Sultânım! Bir daha kendimi güçlü-kuvvetli görüp böyle boyumdan büyük bir lâf etmem.

Ey renklerin emîri! Çeşitli ve her renkte insanların Peygamberi! Sen'deki o güç ve kuvvet hakkı için kalplerimizin renkten renge girmesine acı, bizi temkin, sükûnet ve sebat hâline gelmemiz için terbiye et. O muhteşem renginden bizlere de lûtfet. Himmet eyle.

Ey büyükler büyüğü, ey sahibimiz! Şu artakalanı esirge, koru. Koru da şeytan büsbütün sevinemesin.

Bizim için, bizim hatırımız için değil; günahkârları, sapıklığa düşenleri arayıp kayırdığın o kadîm lûtfun hakkı için!

Et ve yağdan ibâret olan bedene merhamet bağışlayan, acıma duygusu veren Allah! Yarattığın varlıklarda sanatını, yaratma gücünü, kuvvetini gösterdiğin gibi lûtuf ve merhametini de göster!



Ey büyüklerin en büyüğü olan Allah! Ettiğimiz bu duâ Sen'in öfkeni celbediyorsa, edilecek duâyı yine Sen bize ilham eyle!"
Nihâyet, canhıraş kıvranışları karşısında Cenâb-ı Peygamber o hastaya dedi ki:


"Duâlarına şu sözleri de ekle. De ki:

«Ey güçlükleri kolaylaştıran Allah!Ey Rabbimiz! Bize dünyada da iyilik ver, âhirette de iyilik ver. Bizi cehennem azabından koru! (el-Bakara, 201)

Allâh'ım bizim yolumuzu gül bahçesi gibi güzelleştir, varacağımız yerde Sen bulun, konak yerimiz Sen ol, yürüdüğümüz yol bizi Sana götürsün, sadece cennete değil. Bizleri Cennet ve Cemâlinle müşerref eyle!»
 

origanum

Yönetici
Katılım
15 Eki 2008
Mesajlar
3,090
Tepkime puanı
377
Tekrar okuyunca kafama takıldı. Söylediklerinize katılıyorum ve cevabınız için teşekkür ederim, fakat ''dualarin belirli bir takim rakamlarla desteklenmesi de yoktur, yani bu artik dua degildir, bu farkli birseydir.'' demişsiniz. Yani konu başlığında da söylediği gibi bu dua değil büyüdür. Yulenin dediği gibi belli bir sayıda okuma yapmak büyüdür evet. Kuran-ı Kerim'de ne sayı belirtir ne gün belirtir demiş. Zikirler, tılsımlı sözler ve tütsülerden bahsetmiyorum zaten onlar büyü oluyor. Bunlar dışında belirli sayıda okuma yapmak da büyü ise, örneğin; 'esma ül hüsna' ve hepsinin rakamları var. İslam dininde büyü yapmak yasak ve günah ise, esma ül hüsna (allahın güzel isimleri) belli bir rakamda okuma yapmak, yani allahın isimlerini söylemenin müslümanlara yasak? olduğu sonucu çıkıyor. Okumamız yasak ise neden allah bize 99 isminden birisi ile duaya başlamanın onun katında daha hayırlı olduğunu buyuruyor?
Mesela bazı surelerin de varlıkları olduğu söylenir (örn.fatiha suresi) ve belli okumalar sonucu o surenin varlığının harekete geçirildiğinden bahsedilir. Böylelikle fatiha suresi Kuran-ı Kerim den bir dua olarak okunduğunda sevap, belli bir sayıda okuma yapıldığında yasak mıdır?
En son olarak özete geliyorum yapılan okumanın büyü yada dua kategorisine gireceğini ''niyet'' belirliyor. Ne niyetle okuduguma baglı olarak dua yada büyüye dönebiliyor iş?
O zaman tüm bunların sadece bizim niyetimize bağlı kılınıyor olması hiç kesin ve net olmayan birşey islam dinine göre ki, kuralları, doğruları ve yasakları açıkca yazılmış olan bir din ve kitabından bahsediyoruz.
Sayın La-edri ettiğimiz duaya ''kabul olmayarak da'' cevap verildiğini söylemişsin, hakkında hayırlı olanın istediğin ve senin talep ettiğin şeyin olmaması şeklinde. Dua ederek istediğimde hayrıma olmadığı için kabul olmayan bir olay, dua etmediğim yani onu istemediğim zaman da zaten olmayacaktı.. ? Böylelikle her durumda kabul edilmiş değil, edilmemiş oluyor. Kesinlikle bosluk kabul etmeyen salt bir olgu olduğunu biliyorum bunu reddetmiyorum fakat sesli düşünmek istedim ve inanın çıkan sonuçların hepsi çelişiyor. Çelişkilerimi giderecek yorumlarınız var ise eğer, tüm dikkatimi vererek cevaplarınızı dinleyeceğim.

Neden hep yanlış anlaşılıyor bu konu bilmiyorum. Allahın isimlerini söylemenin müslümanlara yasak olmasını düşündürecek ne var? Hiç olur mu öyle şey, Allah sureleri insanlar okusun diye indirmiş. İlk emir oku'dur. Sadece büyücüler de bunları kullanıyor. Çünkü bu kelimelerin enerjisi çok yüksek. Yüksek enerjili her ifade veya nesne ile daha rahat büyü yapılır. Bundan beslenmek isteyen herkes de kullanır. Kimseye kullanma denilemez tıpkı müslüman olmayanlar doğadaki sebze, meyvelerden yiyemez, sudan içemez denilemeyeceği gibi. Bu yüzden büyü işleminde kullanılması uygun olan kelimeleri uygun olan sayılarda ve uygun olan adetlerde okurlar ve ortaya çıkan enerjiyi kullanarak işlerini yaparlar. Onların işinde önemli olan miktardır, 48 gr peynir yemesi gerekiyorsa 47 ya da 49 gr yerse tutmaz. Ama büyü değil de sevap olsun diye yapılacaksa o zaman gerekli olan sadece peynir yemektir, miktarla ve zamanla değil insanın içinden geldiği kadar, canı çektiği zaman. Belki biraz daha açıklayıcı olabilmiştir örneğim.
 

omercan42

Kayıtlı Üye
Katılım
15 May 2015
Mesajlar
32
Tepkime puanı
1
Peki bir isteğimiz için günün rastgele saatlerinde rastgele defa dua etsek ve duanın içinde Esmaül Hüsna'dan isimler olsa bu da Büyü sayılır Mı?
 

Semiyail

Banlı Kullanıcı
Katılım
27 Nis 2014
Mesajlar
272
Tepkime puanı
4
Konum
World
Dua mı büyü mü yorumuna cevaben,Önemli olan duayı ne şekilde,hangi zaman da ve daha da önemlisi ne niyetle yaptığındır.Çünkü ameller niyetlere göredir.Bir amelin içinde şer varsa büyüdür.Hayır varsa duadır.
 

origanum

Yönetici
Katılım
15 Eki 2008
Mesajlar
3,090
Tepkime puanı
377
Peki bir isteğimiz için günün rastgele saatlerinde rastgele defa dua etsek ve duanın içinde Esmaül Hüsna'dan isimler olsa bu da Büyü sayılır Mı?

Hayır büyü değildir. İşin içinde niyet var, sevap olsun diye okunmuyor. Bu kısım hoş değildir tabi ama bizi ilgilendirmiyor. Kişi dua ederken içinden gelmiş esmalarla destekliyor sadece.






Dua mı büyü mü yorumuna cevaben,Önemli olan duayı ne şekilde,hangi zaman da ve daha da önemlisi ne niyetle yaptığındır.Çünkü ameller niyetlere göredir.Bir amelin içinde şer varsa büyüdür.Hayır varsa duadır.

Edilen dua hayır için değil de şer için edilmişse bunun adı büyü değil bedduadır. Örnek Allah iyiliğini versin (dua), Allah seni kahretsin (beddua).
 

codzombi

Kayıtlı Üye
Katılım
12 Kas 2011
Mesajlar
1,169
Tepkime puanı
119
Hayır büyü değildir. İşin içinde niyet var, sevap olsun diye okunmuyor. Bu kısım hoş değildir tabi ama bizi ilgilendirmiyor. Kişi dua ederken içinden gelmiş esmalarla destekliyor sadece.








Edilen dua hayır için değil de şer için edilmişse bunun adı büyü değil bedduadır. Örnek Allah iyiliğini versin (dua), Allah seni kahretsin (beddua).

Zaten büyü bir enerji sistemi değil midir bazıları kullanmasını öğrenir bazıları farkında olmadan kullanır sistemin işleyişini öğrenmeden kullanır bazıları da kendi inancında yaydığı enerjilerin tesir etmesi ile kullanır vs yani ben dua ve büyünün aynı şey olduğunu düşünenlerdenim. büyü de yaparken zaten niyet edilmiyor mu hani biri şifresini çözmüş hacklemiş sistemin açığını kullanıyor, biri de sıradan bir insan olarak sistemi normal olarak kullanıyor. matrix gibi de aslında düşünebiliriz. neo bir majisyen adayı, morpheus üstadı ve ona sistemi tanımasına ve tehlikeleriyle birlikte onu eğitmesi sistemi öğrenmesi gereken programlar yüklenerek görevini tamamlaması benzer örnek verebiliriz.
 

origanum

Yönetici
Katılım
15 Eki 2008
Mesajlar
3,090
Tepkime puanı
377
Zaten büyü bir enerji sistemi değil midir bazıları kullanmasını öğrenir bazıları farkında olmadan kullanır sistemin işleyişini öğrenmeden kullanır bazıları da kendi inancında yaydığı enerjilerin tesir etmesi ile kullanır vs yani ben dua ve büyünün aynı şey olduğunu düşünenlerdenim. büyü de yaparken zaten niyet edilmiyor mu hani biri şifresini çözmüş hacklemiş sistemin açığını kullanıyor, biri de sıradan bir insan olarak sistemi normal olarak kullanıyor. matrix gibi de aslında düşünebiliriz. neo bir majisyen adayı, morpheus üstadı ve ona sistemi tanımasına ve tehlikeleriyle birlikte onu eğitmesi sistemi öğrenmesi gereken programlar yüklenerek görevini tamamlaması benzer örnek verebiliriz.

Tam öyle değil. Demek dışarıdan bakınca anlaşılması güç bir konu imiş. :( Herkesin kafası öyle bir karışık ki fil yavrusunu kaybetse bulamayacak durumda. Neyse yapacak birşey yok.
 

codzombi

Kayıtlı Üye
Katılım
12 Kas 2011
Mesajlar
1,169
Tepkime puanı
119
Tam öyle değil. Demek dışarıdan bakınca anlaşılması güç bir konu imiş. :( Herkesin kafası öyle bir karışık ki fil yavrusunu kaybetse bulamayacak durumda. Neyse yapacak birşey yok.

demek ki sisteme dahil olmadan anca böyle. sisteme dahil olmak lazım öğrenebilmek için. eh ne yapalım biz de sisteme dahil olmayı bekliyoruz. hani en azından biraz konu üzerinde araştırmalarım var ama çok okuyan değil çok gezen bilir bunu kabul ederek akışına bıraktım.
 

Gwendoline

Kayıtlı Üye
Katılım
1 Eyl 2013
Mesajlar
131
Tepkime puanı
14
The_King
Verdiğin örnek için teşekkürler. Olayın özünü anladım ama anlattığın olayda duanın kadere etki etmesi konusu var. O da bir alt başlık bana göre. Kişinin hayatının değişmesini dua'nın belirlemesi olayı var. Belki zaten kaderi ettiği dua ile değişecek olarak yazılmıştır bilemeyiz. Ama cidden o zaman duanın kadere etkisi gibi apayrı tartışılacak bir konu var. Mevlana'nın tezyinlerini İslam dini ile bağdaştıramıyorum ben. Her söylediğinize karşı çıkmak değil niyetim. Karşılıklı fikir alışverişinde olmak için düşüncelerimi paylaşıyorum. Konu çarpıtmak istemiyorum ama tasavvufun İslamda yeri var mıdır? Mevlana acıkça allahtan vahiy aldığını söyler. Günümüzde adı spiritüalizm ve new age olan dinin temeli tasavvuftur. Müslüman iseniz eğer hallac-ı mansur ve ramtha isimli kitabı araştırıp Mevlana'nın mesnevisi ile karşılaştırmanızı öneririm. İslam dinine mensup kişilerin Mevlana'yı bu kadar yüceltmesine anlam veremiyorum.

''Elleriyle kitabı yazıp sonra onu az bir bedel karşılığında satmak için, “Bu, Allah katındandır” diyenlere yazıklar olsun! Elleriyle yazdıklarından ötürü vay haline onların! Kazandıklarından ötürü vay haline onların!'' (bakara 79)

origanum

Konuyu yanlış anlamadım. Net olarak anladım örnekler yeteri kadar basitçe ifade edilmiş. Sadece kafamdaki ''öyleyse, böyle o zaman?'' düşüncelerini yazıp sizinle paylaşıyorum. Cevabınız için teşekkür ederim. Peki her sure ve esmalara ait bir varlığın görevlendirilmiş olmasının sebebi siz nasıl yorumlarsınız?
 

origanum

Yönetici
Katılım
15 Eki 2008
Mesajlar
3,090
Tepkime puanı
377
The_King
Verdiğin örnek için teşekkürler. Olayın özünü anladım ama anlattığın olayda duanın kadere etki etmesi konusu var. O da bir alt başlık bana göre. Kişinin hayatının değişmesini dua'nın belirlemesi olayı var. Belki zaten kaderi ettiği dua ile değişecek olarak yazılmıştır bilemeyiz. Ama cidden o zaman duanın kadere etkisi gibi apayrı tartışılacak bir konu var. Mevlana'nın tezyinlerini İslam dini ile bağdaştıramıyorum ben. Her söylediğinize karşı çıkmak değil niyetim. Karşılıklı fikir alışverişinde olmak için düşüncelerimi paylaşıyorum. Konu çarpıtmak istemiyorum ama tasavvufun İslamda yeri var mıdır? Mevlana acıkça allahtan vahiy aldığını söyler. Günümüzde adı spiritüalizm ve new age olan dinin temeli tasavvuftur. Müslüman iseniz eğer hallac-ı mansur ve ramtha isimli kitabı araştırıp Mevlana'nın mesnevisi ile karşılaştırmanızı öneririm. İslam dinine mensup kişilerin Mevlana'yı bu kadar yüceltmesine anlam veremiyorum.

''Elleriyle kitabı yazıp sonra onu az bir bedel karşılığında satmak için, “Bu, Allah katındandır” diyenlere yazıklar olsun! Elleriyle yazdıklarından ötürü vay haline onların! Kazandıklarından ötürü vay haline onların!'' (bakara 79)

origanum

Konuyu yanlış anlamadım. Net olarak anladım örnekler yeteri kadar basitçe ifade edilmiş. Sadece kafamdaki ''öyleyse, böyle o zaman?'' düşüncelerini yazıp sizinle paylaşıyorum. Cevabınız için teşekkür ederim. Peki her sure ve esmalara ait bir varlığın görevlendirilmiş olmasının sebebi siz nasıl yorumlarsınız?

Bunun sebebinde yorumlanacak birşey yok, yaradan öyle yaratmış neden öyle yaptın diye sorgulamak bize düşmez.
 

sevimkoşkatilgeldi

Kayıtlı Üye
Katılım
20 Haz 2011
Mesajlar
222
Tepkime puanı
43
Konum
Adliye
İş
Kamu Hukuku
Bu forum 7 yıldır aktif ve gündemden hiç düşmeyen bir mesele "Arkadaşlar bu dua mı büyü mü?". Tabi bir de "Çok günah." muhabbeti var orası konumuz dışı olduğundan çok karıştırmıyorum. Şahsi fikrim şudur ki, verilen bir uygulamanın eksiklerini görmüyorsanız, çeşidini bilmiyorsanız, yapılacağı vakitten haberiniz yoksa "Bu büyü mü?" , "Tamamını neden paylaşmıyorsunuz?" , "Ne zaman yapacağız?" , "Şöyle de yapsak olur mu?" gibi sorular sormak oldukça mantıksız. Çünkü bu soruları kendiniz cevaplayamıyorsanız bir büyü ise (başaramazsınız demek istemiyorum enerji meselesi bir yerde) tutturma şansınız baya düşük, ekseri teşebbüs aşamasında kalabilir. Yok konu dua ise zaten özel tertiplere ihtiyacınız yoktur. İçtenlikle ve kendi kelimelerinizle inancınız doğrultusunda dilediğiniz duayı edebilir, dilediğiniz kutsal sözcükleri söyleyebilirsiniz. Sonuç noktasına gelince dua yada büyü birer tercih meselesidir ve hayat tercihler bütünüdür. Hangi yoldan ne şekilde gideceği de insanın ihtiyaçlarına göredir, o yolda devam eder ve döngüsünü tamamlar.
 

zeyno80

Kayıtlı Üye
Katılım
8 Ocak 2015
Mesajlar
35
Tepkime puanı
2
Bence cok derin bir konu degil akli fikri mantıgı vicdani olan buyümüdür duamidir anlayabilir.Ben su na inanırımki insanın vicdanı dinidir.Eger ben issizsem ve aş istiyorsam "Rabbim namerde muhtac etme" deyip ben ona yalvarıp yakarıp belli sayıda dua ediyorsam bunuda Rabbim benden istemistir demekki az dua etmisim ve Rab sevdigi inanan kulundan daha da dua ister çünku o daha inançlıdır bu nasıl buyü olabilir o sırada hem işimi ararim hem duami sisteme koyup yalvaririm Rabbim ne zaman isterse nasil uygun gorürse ona ne zaman yeterli gelirse onu bana ihsan eder belki bir kerede belki bin kerede.Ama kalkıp sevgilimle durup durup kustükce ayrildikca ben iradesi dışında duayla geri çevırmeye calisiyorsam buyudur ya da degildir bilmem ama benim vicdanimda cok guhantır.Yani bu kadar irdelenecek birsey yok.Sadece kendinizi kandırmayın yani mesela "canimi cok yaktı bunu hakketti o yuzden kahır ettim" deyipte dua ederseniz buda bana gore yalnış kimin ne hak etigini senin bunu neden yaşadıgını sadece Allah bilir ve sadece Allah ıslah eder.Yani özetle yetecek kadar rızık sağlık iş huzur vb için okunan sayılı ve sayısız dualara kimse beni buyu olduguna inandıramaz ama şuna katıliyorum ben is bulmak vb icin sayıli dua edip duam kabul olduğu an duayı bırakmamamiz gerektigine inanıyorum çünkü dua kabul olduktan sonra Rabbimin rızası için şukur için devam etmeliyiz yani isim düştü okuyayım işim bitti olmaz herkesi kandirabilirsinizde Rabbimi kandıramazsınız.Bu da benim nacizane fikrim kalıplara sokmamak gerekiyor donüp içinize sorarsanız en guzel cevap ordadır bence ?
 

yare-i yarim

Moderator
Katılım
10 Ocak 2013
Mesajlar
2,247
Tepkime puanı
879
İş
Sanatsal tablolar oluşturmak/Mutfak eşyaları dalında ticaret
Bazı insanlar bir uygulamanın havas mı dua mı olduğunu anlamayablir forma biraz baktığında ise doğrusunu görücektir zaten.
Bence asıl sorun uygulamanın ap açık bir şekilde büyü olduğu belliyken "hayır bu büyü değil" diyenlerdedir,bu kişiler sebebiyle işin doğrusunu öğrenmek isteyen üyelerde şüpe içinde kalıyor.

Kişi burada istiyor ki ekmek elden su gölden misali istediği şey hemen olsun ama bu olurken günahta olmasın ne şiş yansın ne kebap yansın istiyor.Bu arkadaşlarımız kusura bakmasınlar ama evrendeki dizayn kanunlar yaratıcının dileğine göre şekillenmiştir ve bu biz insan oğlunun egosunun üstündedir.
İnsan yaptığı şeyin ne olduğunu bilerek ve kabul ederek yapmalıdır.

Son günlerde yeni bir moda başladı zaten başka varlıklara dua etmek yoluyla birşey istenebilirmiş hazır konusu açılmışken söylemek istedim özellikle islam dininde böyle birşey yok değil melek cebrailin bile üstündeki bir varlık olsa islami olarak ondan birşey istenmez isteyen kişilerde bunun ne olduğunu bilerek yapmalılardır bence bu islama da uygundur denildiği zaman karşımıza "Hayır siz sadee Allahtan istersiniz oda kaldırılmasını istediğiniz sıkıntınızı sizden kaldırır" bu ayet çıkıyor.Lütfen birşey yapıyorsak ne olduğunu bilerek yapalım günah olmasını istemiyoruz diye illa öyle olucak diye bir kural yok herzaman dürüst olmak lazım başkalarınıda yanlış yönlendirmemiş oluruz.
Her zaman hepimizin dürüst olabilmemiz dileğiyle :)
 

zeyno80

Kayıtlı Üye
Katılım
8 Ocak 2015
Mesajlar
35
Tepkime puanı
2
Bazı insanlar bir uygulamanın havas mı dua mı olduğunu anlamayablir forma biraz baktığında ise doğrusunu görücektir zaten.
Bence asıl sorun uygulamanın ap açık bir şekilde büyü olduğu belliyken "hayır bu büyü değil" diyenlerdedir,bu kişiler sebebiyle işin doğrusunu öğrenmek isteyen üyelerde şüpe içinde kalıyor.

Kişi burada istiyor ki ekmek elden su gölden misali istediği şey hemen olsun ama bu olurken günahta olmasın ne şiş yansın ne kebap yansın istiyor.Bu arkadaşlarımız kusura bakmasınlar ama evrendeki dizayn kanunlar yaratıcının dileğine göre şekillenmiştir ve bu biz insan oğlunun egosunun üstündedir.
İnsan yaptığı şeyin ne olduğunu bilerek ve kabul ederek yapmalıdır.

Son günlerde yeni bir moda başladı zaten başka varlıklara dua etmek yoluyla birşey istenebilirmiş hazır konusu açılmışken söylemek istedim özellikle islam dininde böyle birşey yok değil melek cebrailin bile üstündeki bir varlık olsa islami olarak ondan birşey istenmez isteyen kişilerde bunun ne olduğunu bilerek yapmalılardır bence bu islama da uygundur denildiği zaman karşımıza "Hayır siz sadee Allahtan istersiniz oda kaldırılmasını istediğiniz sıkıntınızı sizden kaldırır" bu ayet çıkıyor.Lütfen birşey yapıyorsak ne olduğunu bilerek yapalım günah olmasını istemiyoruz diye illa öyle olucak diye bir kural yok herzaman dürüst olmak lazım başkalarınıda yanlış yönlendirmemiş oluruz.
Her zaman hepimizin dürüst olabilmemiz dileğiyle :)

Ben celiskili birsey yazdigimi görmuyorum ve inanin kendine durust davranan benim gibi cok fazla insan tanimadim ayagım taşa takilsa kime ne yalnis yaptim diye kendini sorgulayan bir insanım ama tabi siz beni tanimadigıniz icin bunları soylemek kolay ama bence onyargili olmamak gerek ?.Bakin bana mantiksiz gelen sadece sayıyla yapilan bir seyin illa büyüdür demeniz yani ben işimi ariyorum dört koldan hatta ilanlada kalmiyorum kapi kapi dolasip arastiriyorum "yani ekmek elden su gölden" degil zaten buna inananin aklindan suphe duyarim sonra her gun belli esmalari belli sayida cekiyorum ama su esmayi su kadar okuyun diyorlar ya ben herseyi binkere okuyorum kendimce bin kere okuyunca rahat ediyorum cünkü.Simdi ben is bulayim diye büyümü yapıyorum bu sadece bana garip geliyor anlatabiliyormuyum yani bugün daha bir ilahiyat prof su esmayi su sayıda oku su duayi su vakitte oku dedikten sonra kime inanalım bilemedim yani o benim okuyup anlayacagimdan daha iyi biliyordur herhalde diye dusunuyorum?.Ha evet bende okudum evet sayi yok kitabimizda ama kitabimızda su büyü söyle yapilir su büyü böyle yapilir suna yarar vb demiyor ama büyü var ve işliyor demekki her seyin yazmasi gerekmiyor.Şimdi yani burda kimse kendini kandirmiyor baskasinin iradesi kötülugu icin yapilan seyler benim icin sayisizda olsa sayılıda olsa büyüdür yani insanin dini vicdanindadir dedigim bu sayisiz olunca bende büyu degilmidir diyemi kandiracagim kendimi.Bakin orda demissinizki form u okuyan havasmidir degilmidir o anlar inanin siteyi buldugumdan beri hergun adim adim okuyup inceliyorum yeri gelince fikrimi paylaşıyorum ama sizde bu konuda sonucta otorite degilsiniz evet belliki cok bilgilisiniz ve belli bir dereceye gelmissiniz buna sonsuz saygiliyim ama bilgi sonsuzdur.Tabi her kesin dusuncesine saygiliyim ve sizinde farkli bakıs açılarina açık olup saygi duyup asla demeden en azindan ne anlatmaya çalıstıgini anlayip karsinin kul hakkini yememektir benim anlattigim seyler benim duşuncem onlarda sizin ben sizin dusüncelerinizi kabul etmiyorum degil ama ben farkli dusunuyorum diye kullandığınız dil o kadar inciticiki ki benim ne yasadigimi nasil bir insan oldugumu bilmeden yargilamaniz kolayci bir insanmısım gibi algı yaratmanız sanki hicbirsry okumadan arastirmadan yazmisim gibi düşünmenizde benim hakkıma girmenizdir ve bence buyu kadar gunah bir seydir!Her konu tek tek aciklamali yazsaydi kuranda milyarlarca sayfa tutardı degilmi buda bu konuda yazmıyordur kuranda yazmiyor ama vicdanım dinimi boyle yonlendiriyor KIMSEYİ Kolay kolay INCITMEYIN gibi.Sebvgi ile kalın ☺
 

Semiyail

Banlı Kullanıcı
Katılım
27 Nis 2014
Mesajlar
272
Tepkime puanı
4
Konum
World
Edilen dua hayır için değil de şer için edilmişse bunun adı büyü değil bedduadır. Örnek Allah iyiliğini versin (dua), Allah seni kahretsin (beddua).[/QUOTE]

Sn.Origanum beddua da büyüye girmektedir. Yani basit görünen bir beddua aslında dil büyüsüdür.Şer içeren en ufak şerli bir söz büyünün alt kademelerine girer.
 

historia

Kayıtlı Üye
Katılım
23 Haz 2014
Mesajlar
27
Tepkime puanı
2
Zekayı arttırmak ve zihin açıklığı için günde 148 kere zühre saatlerinde esma ül hüsnadan el-muhsi ismini zikir edip üzerine duamı ediyorum bu yönde, şimdi bilmeden büyü mü yapmış oldum ben
 

Semiyail

Banlı Kullanıcı
Katılım
27 Nis 2014
Mesajlar
272
Tepkime puanı
4
Konum
World
Zekayı arttırmak ve zihin açıklığı için günde 148 kere zühre saatlerinde esma ül hüsnadan el-muhsi ismini zikir edip üzerine duamı ediyorum bu yönde, şimdi bilmeden büyü mü yapmış oldum ben

Hayır,büyü yapmış olmuyorsunuz.Aksine güzel bir amel yapıyorsunuz.
 

zeyno80

Kayıtlı Üye
Katılım
8 Ocak 2015
Mesajlar
35
Tepkime puanı
2
Lafı dolandırıp anlatmaya çalışmışım ama anlatamamışım işte asıl demek istediğim buydu "içinde sayı olan her şey büyü değildir bence" derken bunu demek istedim teşekkürler :)
 
Üst