Şamanizm Kökenli Türk Adetleri

erlkonig

Kayıtlı Üye
Katılım
10 May 2010
Mesajlar
524
Tepkime puanı
52
İş
Öğrenci
Şamanizmden kalma Türk adetleri hakkında bir yazı okudum. Bunları madde madde sizinle paylaşmak istedim.

- Gidenin arkasından su dökme.
- Cami avlularında mum yakılması, ağaçlara bez parçaları bağlanması.
- İstenmeyen bir olay duyulduğunda tahtaya el ile tokmak gibi üç kere vurulması da, kötülükten korunmak, kötü ruhların duymasını önlemek amacına yönelik eski bir Şaman inanışıdır.
- Kurşun Dökme de Şaman geleneklerinden kalan bir âdettir. Şamanlar bu ritüele “Kut Dökme” anlamına gelen “Kut Kuyma” adını vermişlerdi. İnsana musallat olan kötü ruhların olumsuz etkisini ortadan kaldırmaya yönelik olarak çok eski dönemlerde uygulanan sihir kökenli bir ritüeldi.
- Loğusa kadınların başına bağlanan kırmızı kurdela Şaman döneminden günümüze kadar ulaşmış bir adettir. Bu kurdelanın anneyi ve yeni doğan çocuğu, albız denen şeytana karşı koruduğuna, özelikle Alevilik'de gözlemlenen mezarın başına bağlanan kırmızı kurdelanın da ölüye kötü ruhların musallat olmasını engellediğine inanılır.
- Anadolu'da yeni ayın görünmesi sırasında yere diz çökerek niyaz edilmekte, gökyüzüne, aya ve toprağa bakarak dilekte bulunulmaktadır. Yeni ayın yeni umutlara ve yeni başlangıçlara vesile olacağı düşünülür. Bu olgu da Türkler'in eski Göktanrı inancından kaynaklanmaktadır.
- 40 sayısı. Eski Türk inanışına göre ruh fizikî bedeni 40 gün sonra terk etmektedir. Türk destanlarında kırk sayısı çok yer alır ve kırk yiğitler, kırk kızlar epeyce geçer. Manas destanında olduğu gibi, Dede Korkut hikâyelerinde kırk yiğitler görülmektedir. Kırgız türeyiş efsânesinde de, Sağan Han’ın bir kızı ve otuz dokuz hizmetçisi ile kırk kız bir gölün kenarına giderek sudan gebe kalmışlardı. Oğuz’un verdiği şölende, diktirdiği sırıkların boyu kırk kulaç uzunluğunda idi. Hikâyelerde ve masallarda kırk gün ve kırk gece düğünler, kırk haremiler, kırk satır ve kırk katır çok geçer. Bazı ejderhalar vardır ki onlar yenilmez ve ölmezler, ancak bunların tılsımları bozulursa ölürler. Bu gibi ejderhaların kırk günlük bir uyku zamanı vardır. İşte bu zamanda ejderhanın yanına gidilir, üzerinden kırk tâne kıl koparılır, ateşe atılarak yakılırsa ejderha da ölür. 40 sayısı da totemcilik döneminden kalma bir inanıştır. Semâvî dinler dâhil tüm dinlerde 40 sembolizmasının görülmesi dinlerin evrim süreci konusunda fikir vermektedir. İslâmiyet'te ölümün ardından 40 gün geçtikten sonra Kur'an ve Mevlit okutma âdetlerinin, Musa'nın Tanrı'nın buyruklarını Tur dağında 40 gün 40 gecede almasının, eski Mısır’da firavunun ölümünden kırk gün sonra cennete gidebilmek için bir boğa ile mücadele etmek zorunda kalmasının, Hıristiyanlar'ın paskalyaya 40 gün oruç tutarak hazırlanmasının, Ayasofya kilisesinin zemin katında 40 sütununun ve kubbesinde de 40 penceresi olmasının kökeninde o devirlerden kalma Şaman veya totem geleneklerine benzetilmektedir.
- Mezar taşı. Şaman âyin sırasında yardımcı ruhlarını kullanmaktadır. Ölülerin, âilenin vefat etmiş büyüklerinin, eski Şamanlar'ın ruhlarının, ormanın, suyun ve yerin yardımcı ruhlarının da Şaman'a yardım ettiği kabûl edilir. Ölen büyüklerin ruhlarının çoğalması sonucu bu ruhların en kıdemlisinin ruhların başına geçeceğine ve bunun da diğerlerinin yardımı ile Şaman'a yol göstereceğine inanılır. Kuş biçiminde düşünülen bu ruhlar Şaman'a gökyüzüne yapacağı yolculukta yardımcı olmaktadırlar. Toplumda ulu kabûl edilen kişilerin ölümünden sonra ruhlarından medet ummak mezarları kutsamış ve bu yerler medet umulan yerler hâline gelmişlerdir. Günümüzde mezar, türbe, yatır ve benzeri yerlerin ziyareti ve bunlardan medet umulması da bu inanç sisteminin devamı olarak ortaya çıkmıştır. Eski Türkler’de mezarları gizleme geleneği yoktur, aksine özellikle büyüklerin özel mezarları yapılıp, üzerlerine bir yapı (bark) yapılmış, barkın iç duvarları ölünün yaşarken katıldığı savaş sahnelerini gösteren resimlerle süslenmiştir. Ayrıca mezarın veya mezar yapısının üstüne Balballar dikilmiş, sıradan kişilerin mezarlarına da, belirli olması için tümsek biçimi verilmiştir.Arap dünyasında mezar taşı yoktur. Ölünün toprakla bütünleşmesi ve zaman içinde kaybolması istenir. Kutsanması günahtır. Mezarlara taş dikilmesi ve bu taşın san'at eseri hâline getirilecek kadar süslenmesi İslam coğrafyasında sadece Anadolu’da görülmektedir.
- Dilek tutma.
- Şamanizm'de köpek ruhun yaklaştığını uzaktan acı ulumayla haber verebilmektedir. Sıradan bir kişi bu ruhu görürse bu onun pek yakında öleceğine işaret sayılır. Anadolu’da günümüzde köpek uluması uğursuz sayılmaktadır. Köpeklerin bâzı olayları önceden algıladıklarına ve bunu uluyarak anlattıklarına inanılır.
- Şamanlar (kamlar), Tanrı ve koruyucu ruhlar için arak (rakı) saçı saçarlar, bu kansız kurban sayılır. Oysa İslâm’da içki içilmesi kesinlikle yasaklanmıştır. Eski Türk kültüründe içki içilmesi yaygın bir gelenektir. Özellikle düğünlerde ve mutlu günlerde müzik eşliğinde içki içilmesi geleneği vardır.
- Ayrıca, cami mimarisine kattığımız "kubbe" Gök Tanrı İnancı'ndan taşıdığımız bir durumdur.
- Anadolu’da halk arasında “nazar” olgusu çok yaygın bir inançtır. Bâzı insanların olağandışı özellikleri olduğu ve bunların bakışlarının karşılarındaki kimselere rahatsızlık verdiğine, kötülük yaptığına inanılır. Bunun önüne geçmek için “nazar boncuğu”, “deve boncuğu”, “göz boncuğu” v.s. takılır. Nazar olgusu da eski Türk inançlarındandır.
- Şaman'ın üzerine giydiği giysiye yılan, akrep, çiyan, kunduz gibi yabanî ve zararlı hayvan şekilleri çizilerek onların kaçırılacağına inanılırdı. Bugün Anadolu’da Türkmen köylerinde dokunan halı, kilim gibi örgüler Şaman giysilerinin izleri taşımaktadır.
- Şamanlar âyinlerinde davul ve kopuz kullanmışlardır. Müziksiz bir âyin düşünülemez. Oysa İslam dininde Kur'an dışındaki dinî eserlerin müzikle okunması günahtır. Şaman geleneğinin devamı olarak Anadolu’da Hz. Muhammed'in, Hz. Ali’nin hayatları müzikle okunmaktadır. Mevlit ve İlâhiler sâdece Anadolu’da uygulanan müzikli anlatımlardır.

Alıntıdır.
 

La-edri

Kayıtlı Üye
Katılım
21 Haz 2010
Mesajlar
2,195
Tepkime puanı
509
Paylasim icin tesekkür ederim,
Türklerin adetlerini az cok biliyorum kaynaklari hakkinda bilgi edinmek hos oldu.

Ancak belirtmeden edemeyecegim, Islam dininde müzik ile ayin yapmak gunah/yasak degildir.
Önemli olan söylenen sözlerdir. Bir insan nasil cok sevdigi babasinin ölümü ardindan agit yakabiliyor ise, cok sevdigi Hz.Ali icinde yapabilir,ve yine ilahiler ile Peygamberine olan askini özlemini dile getirebilir .
Bir cok alim müzigin "haram" oldugunu söylesede haramlar Ayetler ile sabittir.
Kur'an, evet o okunuluyor ise degil müzik dinlemek yada söylemek herseyden kesilip dinlemek lazim, bu bir emirdir cünki...
 

dmkol

Kayıtlı Üye
Katılım
24 Kas 2008
Mesajlar
4,907
Tepkime puanı
529
İş
Web Master
Paylasim icin tesekkür ederim,
Türklerin adetlerini az cok biliyorum kaynaklari hakkinda bilgi edinmek hos oldu.

Ancak belirtmeden edemeyecegim, Islam dininde müzik ile ayin yapmak gunah/yasak degildir.
Önemli olan söylenen sözlerdir. Bir insan nasil cok sevdigi babasinin ölümü ardindan agit yakabiliyor ise, cok sevdigi Hz.Ali icinde yapabilir,ve yine ilahiler ile Peygamberine olan askini özlemini dile getirebilir .
Bir cok alim müzigin "haram" oldugunu söylesede haramlar Ayetler ile sabittir.
Kur'an, evet o okunuluyor ise degil müzik dinlemek yada söylemek herseyden kesilip dinlemek lazim, bu bir emirdir cünki...


Dinimizce ağıt yakmak yırtınmak yanlıştır.Bunuda eklemek istedim.
 

erlkonig

Kayıtlı Üye
Katılım
10 May 2010
Mesajlar
524
Tepkime puanı
52
İş
Öğrenci
Şamanizmden Müslümanlığa geçen demiyoruz Şamanizmden Türk kültürüne geçen diyoruz bakınız. Müslüman olanlarımız bile dinin belli başlı yasaklarına uymuyorlar da zaten.
 

Geberiyolog

Banlı Kullanıcı
Katılım
3 Haz 2011
Mesajlar
198
Tepkime puanı
31
Konum
Manisa
İş
Ä°nsan
Eski inancımızdaki bazı şeylerin müslümanlığa geçmesinde sorun yoktur çünkü zaten şamanizm bir din değil. Mesela gidenin arkasından su dökmek. Bu dini bir amaçla değil, kültür olarak yapılır.
 

egedesouza

Kayıtlı Üye
Katılım
20 Tem 2011
Mesajlar
236
Tepkime puanı
131
Konum
İstanbul
İş
Öğrenci
Eski inancımızdaki bazı şeylerin müslümanlığa geçmesinde sorun yoktur çünkü zaten şamanizm bir din değil. Mesela gidenin arkasından su dökmek. Bu dini bir amaçla değil, kültür olarak yapılır.

Şöyle bir düzeltme yapma gereği duydum:

Evet. Konunun ana fikri o dönemden kalma gelenekler. Yani dinle alakası olmayan , sizin de dediğiniz gibi "Mesela gidenin arkasından su dökmek. Bu dini bir amaçla değil, kültür olarak yapılır."

Fakat "Şamanizm bir din değildir" demişsiniz. Burada bir yanlış anlaşılma olmasın diye belirtmek istiyorum:

Şamanizm, insanlığın belki de en eski dinlerinden biridir. Temel olarak sihir ve büyüye dayanır. Her hangi bir kurucusu veya kutsal kitabı olmadığı gibi ortaya çıkış tarihi de belli değildir.Şamanizm ' in köken olarak anaerkil dönemde ortaya çıktığı tahmin edilmektedir.Eski Türklerin de inandığı din Şamanizm 'dir.
 

Geberiyolog

Banlı Kullanıcı
Katılım
3 Haz 2011
Mesajlar
198
Tepkime puanı
31
Konum
Manisa
İş
Ä°nsan
Merhabalar.
Şamanizm din değildir. Şamanist, sadece Şamanlardır. Eski Türklerin inandığı din Gök Tanrı dinidir. Şamanizmin adı bile Türkçe değildir ki.. Şaman yerine eski Türkler "kam" derlerdi. Sadece kamlar şamanisttir, millet değil. Büyücülük din olmadığı gibi, o dönemde de Türkler, büyüyle ilgilenenlere kam derlerdi. Şamanizm yani kamcılık, ayriyetten bir din değil, Türklerde Gök Tanrı inancı üzerine kurulmuş bir şeydir. Oraya kelime bulamadım, o yüzden şey dedim. :) Hristiyanlıkta da var Şamanlık, budizmde de var, başka dinlerde de var.

Mesela tasavvufu düşünelim. Sufizm, İslam'ın üzerine kurulmuştur. Peki ayrı bir din midir? Değildir. Şamanlıkta böyle bir şey.
 

egedesouza

Kayıtlı Üye
Katılım
20 Tem 2011
Mesajlar
236
Tepkime puanı
131
Konum
İstanbul
İş
Öğrenci
Görüşlerimiz farklı. O yüzden konuyu dağıtmamak adına buna cevaben birşey yazmayacağım. Şunu belirteyim:

Bu konunun Müslümanlık veya başka bir dinle alakası yoktur. Şamanizmden "Türk Kültürüne" geçen geleneklerden bahsedilmektedir. Bu bağlamda değerlendirelim.

Sağlıcakla...
 

MarlaSinger

Kayıtlı Üye
Katılım
28 Ağu 2011
Mesajlar
723
Tepkime puanı
147
Konum
fight club
İş
turist
Paylasim icin tesekkür ederim,
Türklerin adetlerini az cok biliyorum kaynaklari hakkinda bilgi edinmek hos oldu.

Ancak belirtmeden edemeyecegim, Islam dininde müzik ile ayin yapmak gunah/yasak degildir.
Önemli olan söylenen sözlerdir. Bir insan nasil cok sevdigi babasinin ölümü ardindan agit yakabiliyor ise, cok sevdigi Hz.Ali icinde yapabilir,ve yine ilahiler ile Peygamberine olan askini özlemini dile getirebilir .
Bir cok alim müzigin "haram" oldugunu söylesede haramlar Ayetler ile sabittir.
Kur'an, evet o okunuluyor ise degil müzik dinlemek yada söylemek herseyden kesilip dinlemek lazim, bu bir emirdir cünki...

Bahsettiğiniz konu mezheplere göre farklılık gösteriyor...

Şamanizm ve Paganizm'in din olmadığı söylemini daha önce de birkaç arkadaşımdan duymuştum ve hatta bir keresinde ikna olmaya çok yaklaşmıştım ama tam bir mantığa oturtamıyorum...
İkincisi "büyü ve sihire dayalı..." kısmı da bana biraz ters geldi çünkü, sadece büyü ve sihire dayatmak şamanlara ve paganlara haksızlık olur sanırım :)
İkisi de birer yaşam tarzı...
İnsanlığın ilk inanış şekli...
 

Geberiyolog

Banlı Kullanıcı
Katılım
3 Haz 2011
Mesajlar
198
Tepkime puanı
31
Konum
Manisa
İş
Ä°nsan
Kam kişi, sadece kam soyundan gelendir. Yani x kişisi istese gidip kam olamaz. :) Halbuki din kavramında böyle bir şey yoktur.

Kamlık din değil, türedir, kültürdür.
Şamanizm, avrupanın kamlar için kullandığı isimdir.

Eski Türkler zaten kamlık gibi mistik bir inanca çok yakın olamazlar. "Kınından çıkan kılıç kanlanmadan kına girmez" yasasını benimseyen atalarımızın budizm benzeri bir inanca tâbî olması mümkün değil. :)

Aman her neyse, farketmez. :) Nickim değişti. :)
 

gizliyim

Kayıtlı Üye
Katılım
31 May 2011
Mesajlar
193
Tepkime puanı
20
Benim bir sorum olacak. Mesela Türkiye' de özellikle Doğu tarafinda adım basi Ziyaretler vardir, Türbeler vs. Hele Ziyaretler o kadar çoktur ki bastığım yere dikkat eder olmustum. Mum yakilir, kurbanlar kesilir.
Bu da Şamanizmin kalıntıları mıdır?
 

egedesouza

Kayıtlı Üye
Katılım
20 Tem 2011
Mesajlar
236
Tepkime puanı
131
Konum
İstanbul
İş
Öğrenci
Benim bir sorum olacak. Mesela Türkiye' de özellikle Doğu tarafinda adım basi Ziyaretler vardir, Türbeler vs. Hele Ziyaretler o kadar çoktur ki bastığım yere dikkat eder olmustum. Mum yakilir, kurbanlar kesilir.
Bu da Şamanizmin kalıntıları mıdır?


Türbe ziyaretleri birtakım uygulamaları da beraberinde getirir. Samimiyetiyle okunan dua veya sureler yeterli değildir. Temeli Şamanizm inancına kadar giden ve doğrudan taş, su ve ağaç kültüyle ilgili bazı pratiklerin yapıldığı da bir gerçektir. Şamanizmin bakiyesi olarak gördüğümüz bu inanç ve davranışlar, İslamî bilgi ve inançla bütünleşmiş olarak kendisini göstermektedir.


Sağlıcakla...
 

dmkol

Kayıtlı Üye
Katılım
24 Kas 2008
Mesajlar
4,907
Tepkime puanı
529
İş
Web Master
Şamanizm bir din olarak nitelendirilir ve bazen de nitelendirilmez. Çünkü bir din olarak benimsenmese de, yapısal olarak bir dine ait şeyler barındırır. Tek başına kaldığında aslında sistematik bir din yapısı vardır. Sırf bu sebeple de Hristiyanlık ve Müslümanlık, Şamanizmin veya Kamlığın kökünü kazımak istemiştir. Şimdi bu kök kazıma hadisesini ben uzatmak istemiyorum yoksa günümüzdeki bazı mezheplere kadar gelecek olan tartışmalara girilecek. O sebeple uzatmadan diyeyim ki, aslında Şamanizm bir dindir.
Şamanizmin bir soydan gelebileceği söylencesi ihtilaflıdır. Zira Şamanlarda bilgileri aile bireylerine (en yeteneklisine) nakil etmek makbuldü. Bu sebeple sırf o soydan gelmek gerekir diye anıldı. Oysa ki, burada mesele o Şamanın soyundan gelmek değildi. İnsanlığın kökenine inildiğinde bilmediğimiz bazı sırlardan dolayı, Dünya çapında yayılmış özel yetenekliler var. Bunlar nereden gelirse gelsin, o Şamana kendini ispat etse, DNA larındaki özü gösterse Şaman yine ilgilenirdi. Ayrıca insanların tek yerden geldiği de bilindiğinden aslında herkes aynı aileye mensuptur. Bu sebeple de aile bireyleri arasındaki en yeteneklilere devredilir. Bu sebeple de aslında herkes akraba olup, her yetenekli kişi gidip bilgi neredeyse onu alma şansı vardır. (Şamanizm için diyorum)
 

blcknghtmr

Kayıtlı Üye
Katılım
12 Ağu 2011
Mesajlar
944
Tepkime puanı
91
Konum
uzay
Bizimkilerde, yani ailem halamlar falan, dışlarıda baykuş sesi duydularmı, kimseyi dışarıya bırakmazlar, ışıkları kapatırlar, elektirkli şeyleri fişten çekerler öyle otururlar bir odada. Bu bana çok saçma geliyor, çünkü olacak olan bir şekilde elbette olur. O günü atlatıncada kan akıtırlar. Bunun sebebini bilmiyorum.
 

blcknghtmr

Kayıtlı Üye
Katılım
12 Ağu 2011
Mesajlar
944
Tepkime puanı
91
Konum
uzay
Ben baykuşları çok seviyorum alıp bitane beslemek istiyorum ama çok zor diye cesaret edemedim :D Bide ailem beni afaroz eder :D :D
 

Geberiyolog

Banlı Kullanıcı
Katılım
3 Haz 2011
Mesajlar
198
Tepkime puanı
31
Konum
Manisa
İş
Ä°nsan
Gece tırnak kesilmez benzeri şeyler malesef bizde de var. :)
 

dmkol

Kayıtlı Üye
Katılım
24 Kas 2008
Mesajlar
4,907
Tepkime puanı
529
İş
Web Master
Bunlar artık kemikleşmiş bir şekilde hayatımızda var. Yapacak bir şey yok :)
 
Üst