Determinizm

Determinizm bir din yada mezhep değildir sadece bir inanç türüdür kader olgusuna mantıklı ve bilimsel bir yaklaşımdır.

Determinizm de şans yoktur her olay ve her an önceden yaşanmış olayların zincirleme tepkisidir.

Determinizme dair bir hikaye;

Bir adam yolda yürürken aklına bir şey gelir ve biranda durur.
Adam durduğu anda bir inşaat işçisi ona çarpar ve elindeki alet çantası bir iş adamının ayağına düşer,iş adamının sıçramasıyla birlikle bir kadının elindeki kahve gömleğine dökülür ve onun sıçramasıyla birlikte yaşlı bir kadının elindeki portakal dolu poşet yere düşer

Şimdi birde bu olayın zincirleme tepkileri var;

İş adamı baş parmağını kırdığı için inşaat işçisine dava açar adamın hayatını söndürür ve kırılan baş parmağı için doktora gittiğinde kalp ritminin düzensiz olduğu fark edilir ve ameliyata alınıp yaşamı kurtarılır

Üstüne kahve dökülen kadın ise evine geri dönmek zorunda kaldığı için önce toplantısını kaçırır sonra işinden olur.

Yaşlı kadın dökülen portakalları toplamakla meşgul olduğu için biraz sonra karşıdan karşıya geçeceği yolda otobüsün altında kalmaktan kurtulur ve bunlar sadece bir adam bir anla yolda durduğu için olur.



Şimdi gelelim şans ve tesadüfe;
şansa ve tesadüf yoktur çünkü her şey bir başka olayın etkileri yüzünden meydana gelmiştir ve gelecektir.

Bazı insanlar şanslı,akıllı,ve yetenekli olduklarını düşünürler aslında olurlarda lakin bunun sebebi bilinç altıdır
Olayları hesapladığımız zaman geleceği bilebilme olasılığımız yüzde yüzdür.
yani gerçekten uçmuş bir matematiğe sahipsen rüzgarın esişine bakıp akşam yemekte ne olduğunu öğrenebilirsin hatta yemeği ne zaman üstüne dökeceğini bile.

İnsanların bilinçaltında bu olaylar sürekli olarak hesaplanır,biz farkında olamasakta sürekli beynimiz olayları değerlendiriyor ve pek çok dürtü bu şekilde harekete geçiyor olaylar tam istediğimiz noktalara geliyor ve bizde kendi başarı ve yeteneğimize şans yada tesadüf değip geçiyoruz

Bazı insanlar diğerlerinden çok daha fazla yaparlar bu işlemleri beyinlerinde buda onları toplumda belirgin işinde ve yaşamında anlam verilemeyecek şekilde başarılı yapar.

Beynimizin bütün bunları yapmayı nasıl başardığına gelecek olursak da bunun sebeplerinden biri olarak ortak bilinçaltını gösterebiliriz.

Ortak bilinçaltı tüm canlıların bağlı olduğu bir yerdir insanlar hayvanlar bitkiler böcekler hatta bakteriler

Bir bebek doğduğunda ağlamayı nereden öğrenir hiç düşündünüz mü? veya bir ceylanın doğar doğmaz koşuşunu yada bir köpeğin doğuştan yüzme biliyor oluşunu.

Bu bilgiler ortak bilinçaltında mevcuttur ortak bilinç altında yapılmış yapılmakta olan ve yapılacak olan her şey mevcuttur tüm canlılar hayatları boyunca buraya bağlıdırlar istemsiz olarak ortak bilinç altına bağlanır istedikleri bilgiyi alırlar.
Bu bilgi kimi zaman bir yerden bir yere ilk defa atlıyacağınızda ne yapmanız gerektiğidir, kimi zamanda hiç çalışmadığınız sınavdan tam not almanızı sağlayacak şeydir.


Altıncı his ,durular,çeşitli yetenekler ve büyüler bunların hepsi karmaşık bir sistemi bütün yapan parçalardır ve bunların hepsinin çalışma yöntemlerine bilimsel bir cevap arayacak olursak bunun cevabı ortak bilinçaltına yaptığımız bağlantılar ve bilinç altımızdır diğer bir değişle biri bunun olacağını nerden bildin yada nasıl yaptın dediğinde cevap bilmiyorum yada şans değildir beyninizin isteminiz dışında yaptığı işlemlerin sonucudur.

Sayın descop az önceki açacağım dediğiniz konu bu sanırım.Üstü kapalı bunu duymuştum ama açıkçası bir bağlantı kurmamıştım şimdiye kadar 6. his ve durularla ilgili.Aslında evet analiz etmeyi severim ve tamamına yakını bu olacak şu olacaklarım da çıkar.Bu kısmı bağlayabiliriz daha genel tahmini şeyler ancak etkileşimsiz rüyalar anlık yaşanacaklar telepatiler aslında çok geniş bi yelpaze belki tam tarif edemiyorum ama büyük depremler felaketlerin rüyama önceden görünmesi gibi bunu bağlamak sadece çok zor gibi geldi.Yani tahminler için evet daha akla yatkın ama enerjisel hissel algıladıklarımla ilgili netleşemedim.Bir de neden kimisinde çaba sarfetmeden yoğun yaşandığını kimisinde yoka yakın bu hislerin oluşu sorusu da yine kurcaladı aklımı.Teşekkürler yorum için biraz daha araştırayım bahsettiğiniz konuyu...

bu tip şeyler rüyanızda görmeniz olacağını nereden bildiğinizi bilmediğiniz halde bütün benliğinizle bilmenizin sebebi ortak bilinçaltına bağlanıyor olmanız siz uyurken bilinç altınız yüzeye çıkıyor bu yüzden sadece bilmiyor aynı zamanda rüyanızda görüyorsunuz

bu hesapları farkında olarak yapmayı deneyin olayların çok farklı yerlere geleceğini göreceksiniz

ilk etapta yaşadığınız her olayı gözlemleyin kim ne yapıyor bunun sonucunda ne oluyor olayları analiz edin zamanla analiz edeceğiniz olayların suresi artacak ve sonuca etki eden faktörlere aklınıza gelmeyecek şeyler yapı taşı olarak eklenecek sonunda istemsiz olarak değil her kafanıza estiğinde geleceği yada geçmişi tüm olayları ve yaşamları görüyor olacaksınız

Aslında uzun zamanlar üstünü kapatmayı yeğlediğimi söyleyebilirim yalnız herşey daha olumsuz yaşandı bu zaman diliminde ve zaten dilemesem de tamamen kesilemiyordu maalesef.Farkındalıkla ilgilendiğimden bu yana sanki daha kontrollu gelmeye başladı ve yıllardır merak ettiğim sürece geldim peki o zaman kaynağı ne sorusuna yanıt alma vakti o zaman dedim.Konuya vakıf görünüyorsunuz.Buysa şayet sebep bir yandan heyecanlanıyorum açıkçası artık anlamlandırma isteğinden kendimi alıkoyamıyorum.Bilinçsizken fazladan yaptığım birşey yok gibiydi.Tam tarif ettiğiniz gibi tüm benliğimle biliyorum o kadar eminim ki yaşanmış sanki ve neredeyse şaşmadı o hissi duyumsadığımdaki tahminlerim ve diğer durumlar.Seziler dışında herhangi iş ilişki gidişata dayalı tahminlerim zaten çok kontrollu şaşmıyor ama her zaman etrafıma elimin uzanmadığından içsel bi ben demiştimden öteye gidilemiyor.Bunu da kontrol altına almak mümkün gibi algılıyorum farkındalığın geneline bakınca.Peki biliyorsanız ailesel geçiş bilmeden bunu yaşayan kişilerde ne boyuttadır?Bir kaç aile büyüğümde anne ve kardeşimde de benzer şeyler sıkça yaşanıyor ve biliyorsanız son bir soru daha neden kimilerinde doğuştan gibi neredeyse bu durum...

Bu durum zaten doğuştandır her insanda sadece kimi daha sonradan fark eder kimide hiç fark etmez şizofrenlik gibi düşünün anne ve babadan çocuğa geçiyor

Tüm insanlar ortak bilinçaltına sürekli olarak bağlanıyor sizin gibi bağzı insanlar ise diğerlerinden daha çok bağlanıyor.

size şu tavsiyeyi verebilirim unun üstüne gidin kendini geliştirin bilinç altınızdan bahsediyoruz sonuçta eğer durdurmak istiyorsanız önce kontrolünüz altına almanız lazım

Bu yüzden önce kontrol altına alın devam ettirip ettirmeyeceğinize o zaman karar verirsiniz.

Kuantum fiziğinde bilinç varoluşun temelidirden yola çıkılıyor sanırım ve ortak bilinçten alınabilen varsayım ve insanın genetik geçmişiyle harmanlanıyor doğru algılıyorum umarım.Olasılıksız kitabını da yeniden hatırlattı.Daha çok ilgileneceğim teşekkürler yeniden.

evet olasılıksız kitabı determinizmi çok güzel bir şekilde anlatıyor ortak bilinç altına kişisel bir bakış açısı uygularsak ben tanrının hafızası yada beyni demeyi tercih ederim çünkü kitapta laplansın şeytanının da dediği gibi orada her şey var geçmiş gelecek şuan her şey mevcut

Sevgili arkadaşlar ;DETERMİNİZM ,neden-sonuç ilişkisine bağlı sonuçlar üzerinde durur.Her olayın belli bir sebebi vardır ve her aynı sebep şartlar ne olursa olsun aynı sonucu doğurur.Her aynı olay aynı sonucu doğuracağı için de, insanın bunları değiştirmesi imkansızdır.Bu nedenle burada irade hürriyetinden bahsedilemez.Tesadüflere,mucizelere yer yoktur.HER OLAY BİR ÖNCEKİNİN SONUCU,HER SONUÇ İSE BİR ÖNCEKİNİN SEBEBİDİR....
Bütün temeli ,deneysel gözlemi esas alan mantık kurallarıdır. Bu illa ki sizin gözleminiz demek değildir. Şu an kabul gören bir çok doğru da ,deneysel mantıkla ilintilidir. Kendi içinde tutarlı olması en büyük artısı ve en büyük yanılgısıdır .
Ben derim ki;kişilerin eğitimi,tecrübeleri vs.gibi unsurlar mantık süzgecinde de değişiklikler yaratacaktır.Dolayısıyla farklı mantık sonuçları ortaya çıkacaktır.
6.his bana göre,mantıkla açıklanamaz.İnsanlar bilmedikleri konuyu ya inkar ederler ya da kendi bildiklerine göre cevaplarlar.6.his Yüce ALlah'ın bazı insanlara diğerlerinden daha fazla verdiği bir duyumdur.6.his hakkında olumsuz konuşanlar ve bunu mantıkla ilişkilendirenler bana göre 6.hissi hiçbir zaman yaşamamış olanlardır.
Sevgiyle...

can-dan' Alıntı:

Sevgili arkadaşlar ;DETERMİNİZM ,neden-sonuç ilişkisine bağlı sonuçlar üzerinde durur.Her olayın belli bir sebebi vardır ve her aynı sebep şartlar ne olursa olsun aynı sonucu doğurur.Her aynı olay aynı sonucu doğuracağı için de, insanın bunları değiştirmesi imkansızdır.Bu nedenle burada irade hürriyetinden bahsedilemez.Tesadüflere,mucizelere yer yoktur.HER OLAY BİR ÖNCEKİNİN SONUCU,HER SONUÇ İSE BİR ÖNCEKİNİN SEBEBİDİR....
Bütün temeli ,deneysel gözlemi esas alan mantık kurallarıdır. Bu illa ki sizin gözleminiz demek değildir. Şu an kabul gören bir çok doğru da ,deneysel mantıkla ilintilidir. Kendi içinde tutarlı olması en büyük artısı ve en büyük yanılgısıdır .
Ben derim ki;kişilerin eğitimi,tecrübeleri vs.gibi unsurlar mantık süzgecinde de değişiklikler yaratacaktır.Dolayısıyla farklı mantık sonuçları ortaya çıkacaktır.
6.his bana göre,mantıkla açıklanamaz.İnsanlar bilmedikleri konuyu ya inkar ederler ya da kendi bildiklerine göre cevaplarlar.6.his Yüce ALlah'ın bazı insanlara diğerlerinden daha fazla verdiği bir duyumdur.6.his hakkında olumsuz konuşanlar ve bunu mantıkla ilişkilendirenler bana göre 6.hissi hiçbir zaman yaşamamış olanlardır.
Sevgiyle...

Genişletmek için tıkla ...

sonuçların değiştirilemeyeceğinde zaten hemfikiriz biz insanlar da diğer her şey gibi bu sistemin içinde savrulan denklemlerden ibaretiz insanların değiştirebileceği tek şey sonuç olgusudur

bunu şu şekilde örneklendirebiliriz bir binanın camından bir yumurta atılsın bu yumurtayı alt katlardan biri çıkıp tutabilir veya yere çakılmasına göz yumulabilir veyahut yere yumuşak birşey koyup kırılması önlenebilir istenilen herşey yapılabilir ama bu yumurtanın düştüğü ve bir cismin üstüne vararak düşme işlemini bitirdiği gerçeğini değiştirmez sadece oluşunu değiştirir


ayrıca burada bahsettiğimiz şey nasıl değiştirileceği değil bunun olacağını neden bildiğimizde değil neyi nasıl ve ne zaman bileceğimize kendi irademizle kara verebilmek ve gerekiyorsa bunu durdurabilmek

Sevgili descop ,siz 6.his yoktur ,olay sadece determinizm mi diyorsunuz ??
Konu 6.histen bu tarafa kaydı da onun için soruyorum..Ben 6.hisle determinizmi bağdaştıramadım.. Paylaşım için teşekkürler....
Sevgiyle...

hayır 6.hissi yok saymıyorum sadece nasıl işlediğine ve nasıl çalıştığına mantıklı bir açıklama getiriyorum 6.his ortak bilinç altına girip çıkışlar için kullanılak halk ağzındaki bir tabirdir ve ortak bilinç altını anlatmanın en uygun yolu da bence determinizmden geçiyor çünkü 6.hissin işleyişinde determinizm anlayışına dair izler var

Farklı düşünüyoruz demek ki sevgili descop.Doğrusunu Allah bilir .Güzel bir paylaşımdı .Sevgiyle kal..

Bence determinizm olgusu tam olarak altıncı his kavramıyla bağdaşlaşmıyor. Çünkü etki-tepki olayından bahsediliyor burada anladığım kadarıyla. Yani olayın başındaki etkiyi engellersek, diğer tepkiler de doğmayacağından ilk olayın gerçekleşmesi şartı var determinizmde (Yanlışım varsa düzeltin lütfen, anlayabildiğim kadarıyla yorum yapmaya çalıştım. Determinizm hakkında bilgim yok. Sadece burada konuyu okuyarak öğrendiklerimle yorum yapıyorum).

Altıncı his ise Allah'ın bazı kullarına olayların gidişatından haber vermek maksadıyla sağlanan bir tür özel durumdur. Altıncı his ile Allah bize o bilgiyi vererek bizim kadere etki edip etmememiz doğrultusunda seçenek sunuyor. Ancak bu determinizmde öyle değil çünkü ilk olaya bağımlılık var. Altıncı histe ayrıca olayın ana elemanı olmanız da gerekmez. Yani hikayede anlatılan yaşlı kadın, iş adamı vs. gibi olayın ana kahramanları değil de yoldan geçerken altıncı hisle uyarılan bir insan da olabiliyorsunuz. Yoldan geçen şahıs kaza olma durumuyla ilgili hisleri olsa dahi olaya direk olarak etki eden şahıslara bilgi vermeden, yoldan geçerken şahit olabilir.

Anlatmak istediğim ana unsur Determinizm'de kalıplaşmış bir sıra olgusu mevcutken, altıncı histe tamamen rahmani etkilerin söz konusu olması. Olaya etkisi olsun olmasın altıncı hissi kuvvetli kişi alıcı konumunda olabiliyor Determinizm'de ise sanki kurgu var ama kişiler bu bilgiyi bildiklerinden, "Şunu yapmazsam bu olur" ilkesine dayanarak bir tür senaryo hissi uyandırıyor...

Ken' Alıntı:

Bence determinizm olgusu tam olarak altıncı his kavramıyla bağdaşlaşmıyor. Çünkü etki-tepki olayından bahsediliyor burada anladığım kadarıyla. Yani olayın başındaki etkiyi engellersek, diğer tepkiler de doğmayacağından ilk olayın gerçekleşmesi şartı var determinizmde (Yanlışım varsa düzeltin lütfen, anlayabildiğim kadarıyla yorum yapmaya çalıştım. Determinizm hakkında bilgim yok. Sadece burada konuyu okuyarak öğrendiklerimle yorum yapıyorum).

Altıncı his ise Allah'ın bazı kullarına olayların gidişatından haber vermek maksadıyla sağlanan bir tür özel durumdur. Altıncı his ile Allah bize o bilgiyi vererek bizim kadere etki edip etmememiz doğrultusunda seçenek sunuyor. Ancak bu determinizmde öyle değil çünkü ilk olaya bağımlılık var. Altıncı histe ayrıca olayın ana elemanı olmanız da gerekmez. Yani hikayede anlatılan yaşlı kadın, iş adamı vs. gibi olayın ana kahramanları değil de yoldan geçerken altıncı hisle uyarılan bir insan da olabiliyorsunuz. Yoldan geçen şahıs kaza olma durumuyla ilgili hisleri olsa dahi olaya direk olarak etki eden şahıslara bilgi vermeden, yoldan geçerken şahit olabilir.

Anlatmak istediğim ana unsur Determinizm'de kalıplaşmış bir sıra olgusu mevcutken, altıncı histe tamamen rahmani etkilerin söz konusu olması. Olaya etkisi olsun olmasın altıncı hissi kuvvetli kişi alıcı konumunda olabiliyor Determinizm'de ise sanki kurgu var ama kişiler bu bilgiyi bildiklerinden, "Şunu yapmazsam bu olur" ilkesine dayanarak bir tür senaryo hissi uyandırıyor...

Genişletmek için tıkla ...

determinizm sadece bilim değildir yani olayın ilahi boyutu da var bu konuda haklısınız determinizm sadece bir insanın attığı bir adımdan yada bir köpeğiin havlamasından çok daha büyük bir sistem ilahi yollarda determinizm kavramına uyar
anlcak siz olayı başlatacak olan tepkimeyi durduramazsınız çünkü çok daha önceden tepkimeyi başlatacak bir tepkime olmuştuki o tepkime olacak ondan öncede başa bir tepkime tepkimeyi başkatacak olan tepkimeyi başlatak bir tepkimeye yol açtı biliyorum karmaşık ama anlatmak istediğim şu bu günü belirttiğim şey adem ve havvadan daha eski bu gün olan olaylar bile dünyanın yaratılışı sırasında yaşanan olayların zincirleme etkileri olaylar olaylara yol açıyor o olaylarda başka olaylara bu böyle sürüp gidiyor bunu başlatanda tabiki yüce yaradandır hatta bununla ilgili üçüncü bir inanış vardır
evrim teorisi
herşeyi yaradanın yarattığı teori
ve şuanda benim savunmakta olduğum evrimi yaradanın başlattığı ve devam ettirdiği

bu inanış şu şekilde işliyor yaradan herşeyi tek tek yaratmadı yani hepimizle tek tek uğraşmadı tarihe bakarak bunu söylemek mümkün evrim teorisinin ilahlarla birleştirilmiş bir versiyonu bu bahsettiğim teori o hesapladı ve parmağını şıklattı sonrasında her şey zincirleme etkiler olarak devam etti önce bigbang sonra atomlar sonra su canlılar ve biz halen devam ediyor aynı sistem üzerinde işliyor

Aslında determinizmin araştırıldığındaki ana teması yüzünden sanırım yanlış anlaşılıyor.Sadece mantık olasılık hesaplamaları ve matematiksel veriler vs mümkün görünmüyor.Ben de bahsettiğinizde önce tam oturtamadım.Ancak ortak bilinçten alınan ve yaratıcıyı oluşuma dahil edince bir şeyler daha farklı görünmeye başladı.Sanırım tam ifade edemesem de ne demek istediğinizi tam anladım.Başka fikri olan varsa da belirtebilir.Aslında yaradanın birilerine doğuştan bunu vermesi ve ya geliştirilebilmesi ya da ortak bilinci o kişilerin daha iyi okuyabilmesi de sanki paralel tutulabilir.

alin' Alıntı:

Aslında determinizmin araştırıldığındaki ana teması yüzünden sanırım yanlış anlaşılıyor.Sadece mantık olasılık hesaplamaları ve matematiksel veriler vs mümkün görünmüyor.Ben de bahsettiğinizde önce tam oturtamadım.Ancak ortak bilinçten alınan ve yaratıcıyı oluşuma dahil edince bir şeyler daha farklı görünmeye başladı.Sanırım tam ifade edemesem de ne demek istediğinizi tam anladım.Başka fikri olan varsa da belirtebilir.Aslında yaradanın birilerine doğuştan bunu vermesi ve ya geliştirilebilmesi ya da ortak bilinci o kişilerin daha iyi okuyabilmesi de sanki paralel tutulabilir.

Genişletmek için tıkla ...

Bu konuda bir teorim var aslında benim yaşam şekli ve karakterle ilgili aslında herkes eşit şekilde bağlanıyor sonralarda bağzılarımızın daha çok bağlanmasının sebebi karakteri ve yaşam şeklinin buna yönelik olması. örneğin siz;

Bu tip şeylerle fazla ilişkili bir yaşamınız var meditasyon yapıyorsunuz namazda bir meditasyondur odaklanmanız ve meditasyonunuz bir iş adamına yada benzer birine göre daha fazla kafanız bu tarz şeylere çalışıyor bu yüzden diğer insanlar ise başka şeylerle kafalarını yeterince doldurmuş haldeler bu yüzden girdiklerinde fark etmiyorlar bile yada psikologa falan gidiyor =) ilaçlar falan bastırıyor bu tip şeyleri yeniden başladığında da bir kez daha psikolog ziyaretlerine başlıyor

Aslında yaşam şekli kişilik etkiliyor olabilir.Yalnız benim en dorukta yaşadığım dönemlerde meditasyon ve namaz çokta yoktu hayatımda.Ancak inançlıydım elbette.Şimdilerde daha yoğun yaşadığım durumlar o zamanlar aksine daha azdı(dua namaz meditasyon) .Ancak şu var kikişilik övmek gibi asla algılamayın çok ta bayılmadığım yönlerim aslında.Aşırı vicdan hiç kimseye kayıtsız kalamama bir sorun vs varsa özellikle bulup düzeltene kadar peşini bırakmama haksızlık bana da yapılmasa kişiden çok avukatlığını yapma vs hep kendime ederdim yalnız o hisler çokken ilginçtir daha da yoğun ötesiydi.Zaman biraz kalbi korumaya alıyor insan tüm özünü kaybetmeden işte o zaman azalıyor gibi.

alin' Alıntı:

Aslında yaşam şekli kişilik etkiliyor olabilir.Yalnız benim en dorukta yaşadığım dönemlerde meditasyon ve namaz çokta yoktu hayatımda.Ancak inançlıydım elbette.Şimdilerde daha yoğun yaşadığım durumlar o zamanlar aksine daha azdı(dua namaz meditasyon) .Ancak şu var kikişilik övmek gibi asla algılamayın çok ta bayılmadığım yönlerim aslında.Aşırı vicdan hiç kimseye kayıtsız kalamama bir sorun vs varsa özellikle bulup düzeltene kadar peşini bırakmama haksızlık bana da yapılmasa kişiden çok avukatlığını yapma vs hep kendime ederdim yalnız o hisler çokken ilginçtir daha da yoğun ötesiydi.Zaman biraz kalbi korumaya alıyor insan tüm özünü kaybetmeden işte o zaman azalıyor gibi.

Genişletmek için tıkla ...

cevabı kendiniz verdiniz bile Aşırı vicdan hiç kimseye kayıtsız kalamama BİR SORUN VS VARSA ÖZELLİKLE BULUP düzeltene kadar peşini bırakmama haksızlık bana da yapılmasa kişiden çok avukatlığını yapma vs hep kendime ederdim yalnız o hisler çokken ilginçtir daha da yoğun ötesiydi

farkında olmadan geliştirmişsiniz sorunları bulmaya çalıştıkça beslemişsiniz bunu bu yüzden şimdi sorun olacağı zaman önceden sorunu buluyorsunuz

bana öyle geldi açıkçası bende farkında olmadan beslemiştim fark edince de devam öğünleri iki katına çıkarttım =)

Enteresan işin hep kalbim daha temiz daha duyarlıyken arttğını düşünüyordum sonra da hep bu işlerle ilgilenip kalbi hiçte temiz olmayan onca kişi var alakası olmayabilire dayandırıyorum neticede.3 kere sayısal şans topu numaraları gördüm 3+1 ve 4 vs bildim ve daha çekiliş yapılmadan rüyamı tam net hatırladım bu rakamlar değil( örn. 1 yazmışım aslında 11 14 yazmışım aslında 24) o son iki rakamı da artık oynama zamanı geçince farkettim yandı gülüm keten helva Bir keresinde Üniversitede okuyorken bir ilde hatta bi ilçede piyango rakamları gördüm uyandığım gibibi kağıda yazdım o ilçede bi tane piyangocu vardı bilinen adamdan o bileti istedim şok oldu nerden bildin burda o rakamların olduğunu diyerek vermek bile istemedi zorla aldım nerdeyse yanımda da bi arkadaşım netice amorti bile yok ancak hala arkadaşlarım söyler piyango tutturmak kadar zor koca memlekette git elinle koymuş gibi o bileti bul çok şey var aslında umarım aydınlatabiliriz tamamiyle.

Doğru anladıysan neden sayılar gördüğünü soruyorsun bu yeteneğini istemsiz olarak beslemen ile aynı sebepte
özünü kaybetmemek =) - "Gizlimabet Parapsikoloji Platformu"
oku anlarsın =)