Doğru Nefes Alıp Vermenin Psikolojik Sonuçları

embriyo

Elit Üye
Katılım
19 May 2010
Mesajlar
2,217
Tepkime puanı
884
Konum
Ankara
İş
Ressam
Gelişi güzel alınan yetersiz ve sık aralıklı nefes alış verişleri
psikolojik açıdan gerçeklikten uzak ve var oluşunun henüz bilincin de olmama durumunun karşılğıdır.
Kesik, sık aralıklı, düzensiz ve yetersiz nefes alışlar
göreceli ve sanal olan her şeyin gerçek gibi algılanmasına sebebiyet verirler.
Bu durumda sahte kişilikler gerçek ben gibi algılanmaya başlanır.

Sık ve yetersiz nefes alışverişleri aslında kişinin kendini değersiz kabul etmesinin bilinçliliğidir.
Bulunduğu durumu koruma güdüsü de sık ve yetersiz nefes alış verişlerden dolayı ortaya çıkan etkendir.
Eksik solunum yapan kişi bireyseldir. Sadece kendi durumu ile ilgilidir.
Nefes durumun oluşturduğu stres hormonlarının aşırı faaliyeti sonucunda korku ve endişe duyumsar.

Yetersiz nefes alışlarla oluşturamadığı bağlantısızlık yüzünden "ben yalnızım" ve "çaresizim" duygusunu gelişir.
Kişi nefesini kontrol altına alarak yüksek bir nefes performansına ulaştığı anda, bütünle bağlantıya geçer,
Bütünü hissettiği oranda yalnızlığı ve çaresizliği, yaşamsal zorluğu ve acı algılaması azalır.

Sıradan, yüzeysel, kontrolsüz, sığ ve yetersiz nefes alıp vermenin yarattığı
sahiplenmelerin sonucu olarak, sıkışıp kaldığı reaiteden çıkamaz.
Bu yüzden çoğunlukla otomatizmal davranışlar sergiler.
Bireyin sosyalleşmesinin odak noktası nefesidir.
Sosyalleşme ancak genişlettiği bakış açısı, farkındalık ve bilinç oluşması karşılığında
otomatik oluşan kontrollü ve kapsamlı nefes alışlara geçmekle mümkündür.

Diyafram nefesine geçmeye başlayan kişi düşünce biçimini değiştirip, acı deneyimleme ihtiyacından özgürleşir.
Kapsamlı diyafram nefesine geçişin psikomatik etkisi kendi varlığının sorgulamasını sağlar.
Neden?, niçin?, nasıl? sorularına, dinlerin ve felsefelerin içinden
kendi gerçekliğine ait köklü cevapları arar.

Toplumsal stres, bireylerin farklı nefes alışların sonucu olan bilinç seviyelerinin psikolojik şaşkınlığından oluşan fikir ayrılığıdır.
Toplumsal stres; henüz düzgün nefes alamayan, ayrılık bilincini ve mutsuzluğu deneyimlemek zorunda olan herkesin acılarının kaynağıdır.
Sık aralıklı ve yetersiz nefes alışkanlığı olan kişi, kendi egosunu dengeleyemez ama diğerlerinin egosunu geri çekmesini ister.
Doğru nefes kazanımı genel anlamda, insanın bu eksikliğini gidermesi
ve bütünleşme ihtiyacının karşılanması için hazır bir reçetedir.
Derin alınan ve uzun verilen nefes alış verişleri düşünceyi sessizliğe ve sakinliğe getirerek
acılarının, sahiplenme ve beklentilerinin sebepleri ile yüzleştirir.

Doğru solunumun kesin sonuçlardan bir tanesi de zarar vermeme erdemidir.
Diyafram nefeslerinin Tymus bezini uyarması sonucu olarak,
süreç içinde kendiliğinden ortaya çıkan zarar vermeme duygusu,
egonun kontrol edilmesi anlamında toplumla olan kişilik çatışmasını ve sürtüşmeyi bitirmeye yöneliktir.

Yeterli nefes almaya başlayan kişi, yeni anlayışlarını eyleme geçerebildiği oranda hızlanır.
Nefes alıyor olmanın farkındalığı, içinde bulunduğumuz büyük nefesle birleşmek ve ona uyum sağlamakla ilgilidir.
Kişi genellikle eylemsizliği şeçer.
Hiçbir şeye etki vermeden, olmakta olanın en mükemmel şekilde gerçekleştiğinin farkındalığıyla
uyanıklık ve tüm yanları algılamayı başarır.
Bu gidiş durgun ve pasif bir hareket değil, hızlı ve aktif bir ilerlemedir.

Alıntı
 

vivalavida

Kayıtlı Üye
Katılım
21 Eyl 2010
Mesajlar
444
Tepkime puanı
122
Nefesimle ilgilenmediğim, onu farketmediğim dönemler bariz bir kopukluk içine giriyorum. Bu kopukluk sınıra ulaştığında ilk aklıma gelen şey, durumumu tekrar düzeltmek için nefes çalışmaları oluyor. Yine benzer bir durum ve yine bilinçli nefese dönüş... Kopuk olan aralıkların iyice kısalıp yok olmasını ve bu halin sürekli hale gelmesini diliyorum.

Güzel paylaşım için teşekkür ediyorum.

Sevgilerle...
 

incesticide

Banlı Kullanıcı
Katılım
20 Ağu 2013
Mesajlar
70
Tepkime puanı
0
İş
kendini gelistirmek
peki nasil yapicaz bu dediklerini bu yinede bir baslangic tesekkürler
 

embriyo

Elit Üye
Katılım
19 May 2010
Mesajlar
2,217
Tepkime puanı
884
Konum
Ankara
İş
Ressam
peki nasil yapicaz bu dediklerini bu yinede bir baslangic tesekkürler

Diyafram nefesi kullanacaksınız. Nefes alırken karnımızı dışarı doğru itersek diyafram nefesini elde ederiz. Nefes verirken de, karnımızı hafifçe içeri doğru çekerek, diyaframımızı çalıştırmış oluruz.
Doğru diyafram nefesi almak için, önce burnumuzdan nefes almalıyız. Diyafram nefesi, yatmakta olan bir insanın doğal nefes alış biçimidir. Sırt üstü yatarken, elimizi karnımızın üzerine koyarsak, bu hareketi rahatlıkla izleyebiliriz. Yatarken çok doğal olan bu nefes, ayakta iken zorlukla ve belirli bir teknikle elde edilir.
Diyafram nefesinde, diyafram kubbelenip düzleşerek, havayı düzenli bir şekilde boşaltır. Bu ritmik hareketi kontrol etmek için, ayakta bir elin avucunu göğsün üst kısmına, diğerini de karın bölgesine dayamalıdır. Böylece, diyafram bölgesindeki avucun, hava basıncı ile dışarı doğru itildiği hissedilmelidir.. Bir çiçeği koklarken, hayret ve korku anında, yatarken alınan nefes, doğal diyafram nefesidir. Diyafram nefesi alınırken omuzlar yukarı kaldırılmamalı ve göğüste gözle görülür bir hareket olmamalıdır.

Nefes egzersizleri başlangıçta baş dönmesi ve yorgunluk yapabilir. Bunda çekinilecek bir şey yoktur. Fazla oksijen almak, insanda sersemlik yapar.
 

ayse34

Kayıtlı Üye
Katılım
18 Kas 2012
Mesajlar
1
Tepkime puanı
0
Ben dediğiniz egzersizleri yaptım . Ancak dediğiniz gibi -baş dönmesi,yorgunluk- bir etkiyle karşılaşmadım. Ama karın bölgede biraz ağrı oldu. Acaba ben mi yanlış yaptım ? Uygulamanın doğru olduğunu daha başka nasıl anlayabilirim ?
 

origanum

Yönetici
Katılım
15 Eki 2008
Mesajlar
3,090
Tepkime puanı
377
Ben dediğiniz egzersizleri yaptım . Ancak dediğiniz gibi -baş dönmesi,yorgunluk- bir etkiyle karşılaşmadım. Ama karın bölgede biraz ağrı oldu. Acaba ben mi yanlış yaptım ? Uygulamanın doğru olduğunu daha başka nasıl anlayabilirim ?

Herkeste aynı etki olacak diye birşey yoktur. Mesajda da bahsedildiği gibi bazı kişilerde yapabilir, eğer sizde öyle olursa boşuna endişelenmeyin diye uyarılmış. Herkesin akciğerlerinin oksijen kapasitesi farklıdır, oksijen alımına verdiği tepki farklıdır. Genleri farklıdır, oluştuğu enerjinin yaydığı frekansı, titreşimi farklıdır. Nefes teknikleri ile nefes alışverişine alışkın, doğru nefes alan kişiler zaten bir şey hissetmez. Çocukken herkes otomatik olarak düzgün nefes alır sonra büyüdükçe ya telaştan unutur, ya da doğru bildiğini sanıp yanlışa yönelten çokbilmişlere uyar, başka şekle alışır ve sorunlar burada başlar.
 

fransula

Kayıtlı Üye
Katılım
31 Tem 2014
Mesajlar
292
Tepkime puanı
25
Yaş
37
Ben ilk nefes egzersizimde zaten diyaframdan aldığımı farkettim. Yoksa ben mi yanılıyorum anlamadım, ilk denememde hiç bir değişiklik hissetmedim. Sanki sürekli bu şekilde nefes alıyorum gibi geldi. Belki anlamsız bir soru olacak ama Türk sanat müziğiyle ilgilenmemden dolayı olabilir mi? Besteler genelde diyaframdan okunuyor. :oops: Alakasız bir yerden yakaladım sanırım ama çok merak ettim doğru nefes tekniğini hiç öğrenmeden zaten uygulamam ilginç geldi.
 

origanum

Yönetici
Katılım
15 Eki 2008
Mesajlar
3,090
Tepkime puanı
377
Doğru nefes tekniği zaten doğuştan beri aldığımız ama büyüdükten sonra bıraktığımız, unuttuğumuz nefes alma şeklidir. Dolayısıyla öğrenmeden uygulamış değil otomatik olarak zaten yaptığınızı bırakmamış oluyorsunuz. Unutmamış olmanıza ya da tam unuturken hatırlayıp devam etmenize etken müzik olabilir. Teknik uygulayarak yapılan müzik doğru nefes alınışı ile uyumludur.
 

fransula

Kayıtlı Üye
Katılım
31 Tem 2014
Mesajlar
292
Tepkime puanı
25
Yaş
37
Doğru nefes tekniği zaten doğuştan beri aldığımız ama büyüdükten sonra bıraktığımız, unuttuğumuz nefes alma şeklidir. Dolayısıyla öğrenmeden uygulamış değil otomatik olarak zaten yaptığınızı bırakmamış oluyorsunuz. Unutmamış olmanıza ya da tam unuturken hatırlayıp devam etmenize etken müzik olabilir. Teknik uygulayarak yapılan müzik doğru nefes alınışı ile uyumludur.


Şanslıyım ki doğru nefes almayı unutmamışım o zaman :hurray:
 
Üst