Medyum Kedi Oscar

Jasminum

Kayıtlı Üye
Katılım
5 Mar 2010
Mesajlar
160
Tepkime puanı
22
Konum
İstanbul



2007 Temmuz’unda Amerika'da, yakın zaman önce de ülkemizde Oscar adlı kediyle ilgili bir makale yayımlandı. Brown Üniversitesi’nden geriatri uzmanı David Dosa’nın görev aldığı Steere House Bakım ve Rehabilitasyon Merkezi’nde yaşayan Oscar adlı kedinin kimseye sokulmadığını anlattığı bu makaleden sonra Kedi Oscar’a karşı ilgi arttı. Sadece 50 kişinin yanına sokulan Oscar, sonrasında 50’sinin de hayatını kaybetmesiyle ölüm kedisi olup çıkmıştı.
David Dosa, Oscar’ın hikayesini “Ölümü Hisseden Kedi Oscar” adını verdiği kitapta anlattı. Dosa, beş aylıkken huzurevine alınan Oscar’ın bu yeteneğini ilk kez 2007’de gösterdiğini söylüyor. O günden bugüne de Oscar tahminlerinin sayısını iki katına çıkarmış.


Hemşireler yanıldı

Eğer ölmek üzere olan bir hastanın odasına giremezse, Oscar kapıyı tırmalamaya başlıyormuş. Bir keresinde hemşireler Oscar’ı ölmek üzere olan bir hastanın yatağına koymuş. Fakat Oscar kalkıp bir başka hastanın yatağına oturmuş ve hemşirelere kimin öleceği konusundaki tahminlerinin yanlış olduğunu kanıtlamış. Oscar’ın yatağına oturduğu hasta o gece ölürken, hemşirelerin öleceğini düşündüğü hasta iki gün daha yaşamış.
Dosa, Oscar’ın önsezilerine o kadar güvenmeye başlamış ki, kedi birinin yanına gidince, Dosa da hastanın ailesine haber veriyormuş. Huzurevinde beş kedinin daha yaşadığını ama hiçbirinin böyle bir davranış göstermediğini söyleyen Dosa, Oscar’ın bu davranışlarını anlattığı makalesinden sonra uluslararası dikkatleri üstüne çekince bu kitabı yazmaya karar vermiş.
Sıradan bir kedinin sıra dışı yeteneğinin anlatıldığı bu kitabın aslında sadece bir kedi hikâyesi olmadığını tahmin etmek zor değil. Dosa, uzmanlık alanı olan geriatri konusunda da gayet aydınlatıcı.
Ağır bunama hastalarıyla dolu bir odada çalışmanın getirdiği zorlukların düşünülmesini sağlayan kitap, öleceğini bildiğiniz halde son anlarını yanında geçirme fırsatı bulamadığınız yakınlarınızı da düşündürüyor. Oscar gibi bir uyarıcıyla hiç olmazsa son saatlerinde yanında olabileceğiniz yakınlarınıza zaman ayırmak konusunda cimri davrandığınızı anlıyorsunuz.
Ağır bunama teşhisi konmuş birçok hasta bugün ailesinin bakımına muhtaç halde ve ailelerin kanıksadığı bu görev aslında bakılan kişinin sağlıklı dönemlerindeki hallerini unutturuyor. Öyle ki, bakımı üstlenen kişi kendisinin de aynı duruma düşebileceğinden korkmak için bile vakit bulamıyor.


İlanla teşekkür

Oscar’ın ölmek üzere olan her hastanın yanına gitmesi bir tesadüf mü bilinmez, ama Einstein’ın dediği gibi, “Tesadüf, Tanrı’nın tanımsız kalma yöntemidir”. Dosa da böyle düşünüyor ve Oscar’ı hastalarının yanında gördüğünde onları sonsuzluğa uğurlamak zorunda kaldığı anlar çoğaldıkça onu daha yakından inceliyor.
Kitabın bölüm başlarında yer alan alıntılardan birinde Dickens’ın da dediği gibi “Bir kedinin sevgisinden daha değerli ne olabilir?”
Sevdiğiniz birinin hastalığının giderek kötüleştiğine şahit olmak çok zordur. Ama ihmal ettiğinizi düşünseniz de son anlarında yanında olamayışınız daha acı gelir. Oscar’ın yanına gittiği hastaların yakınları da son anlarını hastasıyla birlikte geçirdikten sonra ölüm ilanlarında Oscar’a teşekkür ediyor ve ona “Şefkatli Bakıcı” plaketi veriyorlar.
Sadece kedi severlerin değil, sade bir üslupla fakat gayet vurucu değerlerle yazılmış hikâyelerden hoşlanan herkesin seveceği kitap, birçok kişinin merhamet duygusuna ve gelecek korkusuyla endişelenen kalbine değecek!
Sizi büyütmek için tüm ömrünü harcamış, gözünüzün içine bakarak bile size birçok şey anlatan babanızın sizi artık tanımıyor olmasının nasıl bir his olduğunu bilen başkalarının da olduğunu anlayacaksınız.
Yalnız kalmanız halinde sizden uzaklaşacak olan çocuklarınızın gözlerine, henüz onları hatırlıyor ve tanıyorken daha sık bakabilmek için elinizden geleni yapacaksınız.
Belki de kanıksayarak yaşadığımız her günün aslında yaşarken tadını almamız gereken ve geçtiğine üzülebileceğimiz anlardan ibaret olduğunu derinden hissedip “Carpe diem” diyeceksiniz...
Hatta sıradanlaşan günlerinizin değerinin farkına varmak için bir kedi ya da köpek beslemenin iyi olacağına ikna olacaksınız!





www.milliyet.com.tr
 

aswang

Kayıtlı Üye
Katılım
12 Şub 2010
Mesajlar
176
Tepkime puanı
12
Hayvanlar aleminde garip şeyler oluyor. :biggrinjester:
Medyum kedi, kahin ahtopat...
Paylaşım için teşekkürler
 

zenithmx

Kayıtlı Üye
Katılım
16 Haz 2010
Mesajlar
268
Tepkime puanı
17
Konum
Sidre
sanırım bunlar insanlara ibret olacak şeyler. deneme sürecinde olduğumuzu hatırlıyorum böyle şeyleri görünce. Rabbim bizi şirke gitmekten korusun inşaAllah.
 

zalim

Kayıtlı Üye
Katılım
14 Tem 2008
Mesajlar
47
Tepkime puanı
8
Buyrun size bu konunun onermesi

Hatta sıradanlaşan günlerinizin değerinin farkına varmak için bir kedi ya da köpek beslemenin iyi olacağına ikna olacaksınız!
 

merve2990

Kayıtlı Üye
Katılım
15 Haz 2018
Mesajlar
9
Tepkime puanı
0
bu dünyadaki hayvanları Allahın gözleri olarak görüyorum ben Allahı Tabiat olarak hayal etmekteyim. Çünkü Aldığımız nefes ve dünya üzerindeki denge olmasaydı zaten canlı olamazdık. Karmaya inancım var
 
Üst