insanı anlamak için; insan üstü bir forma geçmek gerekir.. bizim dünyamız 4 seviyeden oluşur.. cansız, bitkisel, hayvansal ve insan.. cansızı inceliyoruz.. cansız, fizik ve matematiktir, geometridir.. bitkisel; botaniktir.. bitki bilimidir.. hayvansal zoolojidir.. aynı zamanda biyokimya ve psikiyatridir.. yani hayvana ve insana dahil her türlü hormonun ve salgının incelenmesidir.. insan ise psikolojidir diyorlar.. insana bireysel anlamda bakacak olursak onu psikoloji ile inceleriz.. felsefe ve psikiyatriden ise destek alırız deniliyor.. böyle bir teori var.. toplumsal anlamda bakarsakta sosyoloji yeterlidir diyorlar.. sosyoloji.. yani toplumun bilimi insanı incelemekte ve onun hakkında tam olarak teori üretmekte yeterlidir diyorlar.. ama sadece diyorlar.. yani sadece bir teori var.. bir fikir var. gerçek yok.. elle tutulan ve yakalanan bir hakikat yok..
cansız seviyedeki fizik, matematik, geometri gibi temel bilimler incelenebilir.. aynı zamanda bitkisel seviyedeki botanik bilimlerde incelenebilir.. hayvansal seviyedeki yaşayan her canlıya ait gerçekler incelenebilir.. homo sapiensteki hormon aktiviteleri de dahil.. hepsi incelenebilir.. çünkü hayvansal seviye ile ilgili gerçeklerdir.. insan olan herkes o alt seviyeleri etüt edebilir...
fakat şöyle bir mesele var.. insanı nasıl inceleyeceğiz.. insanız ve hayvanı inceledik.. inceleyebildik.. peki hepimiz insanken nasıl olacakta insanı inceleyebileceğiz, onu etüt edebileceğiz? böyle birşey asla gerçekleştirilemez.. psikiyatri bilimine sonsuz saygım var.. psikiyatri bilimi insanı değil hayvanı inceliyor çünkü.. bedeni inceliyor.. eşeği inceliyor.. boynuzlu eşeği, seth'i inceliyor.. tam anlamıyla insanın haz alma arzusunu ve bedenini inceliyor.. o bedenin biyokimyasal aktivitelerini inceliyor.. o yüzden tıbba ve psikiyatriye saygım sonsuzdur.. fakat psikolojiye hiç saygım yoktur.. tıpkı felsefeye olmadığı gibi..
dünyadaki bütün psikologlar ve hatta felsefeciler yalancıdır.. dolandırıcıdır.. onlar; süslü cümleler kurup o kurdukları cümleleri duymaktan hoşlanırlar.. onlar tam anlamıyla egoisttir.. onlar tam anlamıyla kendisi için alma arzusunun kulu ve köpeğidir.. vallahi o adamlarda bilgeliğe dahil hiç bir söz yoktur.. vallahi o adamlarda bilgeliğe ve ihsana dahil en ufak bir ışık bile yoktur.. onlar tam anlamıyla kadındırlar.. yani ruhen kadındırlar.. onların hiçbiri erkek değildir.. ruhu erkek olanlardanda nefret ederler.. fiziksel olarak erkek veyahut kadın olmaktan söz etmiyorum yanlış anlamayın.. bu dünyadaki ruhların yüzde 97'si kadındır.. taş çatlasa yüzde 3 lük bir ruh erkektir bu dünyada ancak.. erkektir,, adamdır, adomdur.. yani yaradana benzeyendir.. geriye kalan bütün ruhlar ise kadındır.. erkeklik fiziksel bedende değil ruhta olur.. bunuda o maçolara özellikle anlatmak lazım.. ama anlatsanızda anlamazlar.. çünkü o seviyeye henüz ulaşmış değillerdir...
benim demek istediğim.. yani sonuçta demek istediğim.., insanı anlamak için insan üstü bir seviyeye çıkmak gerekiyor.. bir ruh edinmek gerekiyor.. ruhu edinmek gerekiyor.. sadece ruhu edinen insanlar insan hakkında konuşabilirler.. sadece ruhu edinen insanlar insanın aslında ne olduğunu anlar ve bilir.. onun zaaflarının ve yönelimlerinin tam olarak ne olduğunu bilebilir.. onun acizliklerinin ne olduğunu bilebilir.. ruhu edinmeyen insanlarda, yani sözde insan ve egoist psikologlarda öyle bir algı yoktur.. onlar tam anlamıyla egoist, kibirli, kendileri için haz alma dürtüsünden başka bir realiteyi edinememiş.., ihsan nedir, yaradılan sevgisi nedir, empati nedir, yaradana ihsan etmek nedir bilmeyen insanlardır.. Gerçek şuki; yaradandan kuzey ile güney gibi, doğu ve batı gibi uzak insanların teorileriyle insan ve onun doğası anlaşılamaz..
biz insanız ve altımızdaki diğer 4 seviyeyi algılıyor ve anlıyoruz.. cansızı biliyor ve inceliyoruz.. bitkiseli biliyor ve inceliyoruz.. hayvanı biliyor ve inceliyoruz.. fakat isnan olduğumuz için insanı tam olarak inceleyemiyor ve algılayamıyoruz.. onu algılamak için bir ruh edinmek gerek.. o materyalist şarlatan psikologların hiçbiri öyle bir seviye edinemez ve insan hakkında tıpkı boşluğa tükürmek gibi konuşurlar.. onların bütün sözleri boşluğa tükürmek gibidir.. sen kanma onların sözlerine... sen sadece kalbini dinle yeter.. ona güven yeter.. o ilaçların alımınıda kes bırak bir an önce...
seni rahatlatacaksa 100 yıl önceyi düşün.. 100 yıl önce ne psikiyatri nede psikiyatrik ilaçlar vardı.. at kultur onlardan.. hiçbir gücün, hiç bir boynuzlu eşeğin, kısacası şeytanın maneviyatınla arana girmesine izin verme!