Bilinçaltı her an kayıt halinde olan bir kamera gibidir...

4

43887

Bilinçaltı her an kayıt halinde olan bir kamera gibidir. Kişinin gördüğü , duyduğu, düşündüğü, hissettiği, farkettiği, aldırdığı-aldırmadığı herşeyi kaydeder. Bütün bu kayıtların toplandığı yerdir bilinçaltı. Farkında olmadan bilinçaltına yüklenen bilgiler olumsuzluk içeriyorsa kişinin hayata bakış açısında olumsuzluğa kaymalar olacaktır.Bir süre sonra bu olumsuz bakış açısı kişinin düşüncelerini, duygularını, davranışlarını ve hatta karekterini etkilecektir.

Kişinin karekteri olumsuzluklarla örülmüşse yaşadığı yaşam tarzı da bu doğrultuda olacaktır. Bu da aile hayatındaki olumsuzluklara bir ilave olarak, toplumun olumsuz bilincini arttıran bir unsur olarak karşımıza çıkar.

Eş seçiminde bilinçaltının gizemi

Evlilik kararını verirken de eş seçiminde de bilinçaltının gizemli bir etkisi vardır. Kişi bunun farkında bile değildir.Bilinçaltı yıllarca kendisine yüklenmiş bilgilere dayanarak aile hayatınızı etkilemekte ve sizi yönlendirmektedir. Evlilik kararını verirken bilinçaltının kişiyi nasıl etkilediğini daha iyi anlamak için Joseph Murphy ile kendisine danışmanlığa gelen bir bayanın görüşmesini inceleyelim.
Üç kez evlenmiş ve boşanmış bir kadın evlilik konusunda sürekli hata yaptığını söylüyor ve durumu şöyle anlatıyor.
“üç erkekle evlendim ve üçü de pasif, herşeye boyun eğen ve verilecek her kararda bana bağımlı olan ve benim yönetmemi isteyen eşler oldular. Neden ben hep bu tipleri çekiyorum?”
ikinci kocasıyla evlenmeden önce, onun böyle zayıf bir tip olduğunu bilip bilmediğini sorduğumda şöyle cevap verdi.
“tabii ki bilmiyordum. Bilseydim onunla hiç evlenmezdim.”
Murphy bu durumu açıklarken şöyle diyor.
Asıl problem kendine yaptığı kişilik makyajıydı. Bu kadın fazla erkeksi, baskıcı bir tipti ve bilinçsiz olarak kendisine boyun eğecek ve kendisini dominant hissedeceği pasif erkekler istemişti. Tüm bunlar bilinçsiz motivasyonlardı ve bilinçaltında oluşturulan resim, kadının subjektif olarak istediği şeyleri vermekteydi.


Evlilik sonrasında bilinçaltından nasıl yararlanıyorsunuz?

Evlendikten bir sonra eşler birbirlerini değiştirmek gatretine girebilirler ya da birbirlerini farklı sıfatlarla tanımlayabilirler. Kimi eşini dırdırcı olarak tanımlarken kimi de eşinin alınganlığından şikayet eder. Tüm bunlar evliliğe çok zarar veren sakıncalı durumlardır. Bu rahatsız edici durumları gidermede bilinçaltı kişinin en büyük yardımcısıdır.


Bilinçaltına giden mesaja dikkat!

Birçok evlilikte önemli sorunlardan biri dır dır eden eştir. Sürekli dır dır eden bir eş, genelde olumsuz algılanır ve karşı taraf bu kişi hakkında bilinçaltına olumsuz veriler girer. Bilinçaltında eşi hakkında olumsuz veriler yerleştiren kişinin eşi ile mutlu bir evliliği sürdürmesi düşünülemez. Bu durumdan kurtulmak ve eşi ile mutlu olmak isteyen kişinin bilinçaltına gönderdiği verleri değiştirmesi zaruridir.
Aslında dır dır yapmanın kişiye verdiği bir mesaj vardır. Kişi bu haliyle karşı tarafa, sevgiye, ilgiye ihtiyaç duyduğu haberini gönderir. Karşı taraf bu mesajın farkında olmayıp, bilinçaltına olumsuzluk olarak ilettiği için sorun yaşamaktadır. Kişi bu durumu “ilgiye ihtiyacı var” şeklinde bilinçaltına yer etmiş olsa; her iki taraf için de durum farklı olur.

Kişinin dır dır yapmasının sevgiye, ilgiye olan ihtiyacını belirttiği gibi bazen hırçınlaşmanın, eleştirinin veya içe kapanmanın da verdiği mesaj aynıdır.

Seçme hakkınızı kullanın

Bir evlilikte sorun olan birbaşka durum da herşeye alınan eşin durumudur. Herşeye alınan eşler, olumsuz olan şeyleri kendileri ile özdeşleştirdikleri için sıkıntı yaşarlar. Burada kişi olumsuzlukarı bir mıknatıs gibi kendine çekmeyi tercih etmiştir. Olumsuzluklarla kendisi arasında bağlantılar kurmayı alışkanlık haline getirmiş ve bilinçaltıda bu yöndeki tercihine destek olmuştur. Herhangi bir durumun olumsuz etkisini kendi üzerine alması kendisini rahatsız ettiği kadar karşı tarafı da rahatsız eder. Tek taraflı gayret bu durumu düzeltmek için yeterli değildir. Karşı taraf kişiyi incitmemek için nekadar gayret gösterirse göstersim kişi alınacak bir sebep bulacak ve bilinçaltıda en ufak bir olumsuzluğu farketmesini sağlayacaktır. Çünkü farkında olmadan bilinçaltını bu şekilde kullanmayı tercih etmiştir.

Kişi bilinçaltından olumsuzlukları farkedip alınganlık göstermek şeklinde yararlanabileceği gibi, olumluları farkedip mutlu olmak için de yararlanabilir. Bilinçaltının size ne için destek olmasını isterseniz onun için destek olur, çünkü bilinçaltı emirlere uyan sadık bir yardımcıdır.

Alınganlıktan kurtulmanın bir yolu herkesin seçme hakkı olduğunu anlamaktır. Karşı taraf size o şekilde davranmayı seçmişse siz de ona vereceğiniz tepkiyi seçme hakkına sahipsiniz. Bu illede alınganlık olmak zorunda değil. Susmak, konuşmak, farettirmek, affetmek veya sevgi göstermek de olabilir.

Büyük hatanın farkında mısınız?

Birçok insanın yaptığı şey budur. Herkes kendi kalıplarına uygun davransın ister. İnsanları olduğu gibi kabullenmek yerine onları kendisine benzetmek, kendi kurallarına uydurmaya çakışmak saplantısı vardır. Aslına bakılırsa bu da bir çeşit hastalıktır.bu hastalık hem kişinin kendisine zarar verir, hem de etrafındakilere. Birçok evlilikte sorunlara neden olan yıkıcı bir hastalıktır.

Bu durumdan kurtulmak için kişi öncelikle bunun bir sorun olduğunu kabul eder ve bu sorunu gidermek için bilinçaltının desteğine başvurur. Bilinçaltına vereceği telkinler onun bakış açısını ve eşine olan tutumunu değiştirecektir. Öncelikle kişi değiştirebileceği tek kişinin kendisi olduğunu, kendinden başka kimseyi değiştirmek gücüne ve yetkisine sahip olmadığını sık sık kendisine hatırlatır. Böylece şimdiye kadar bilinçaltına yüklediği “onun .... yönlerini değiştireceğim” kodlamasını silip onun yerine “kendimi değiştireceğim ve geliştireceğim” kodunu girer. Bilinçaltı da gelişimine destek olmak için durmadan çalışır



Evliliğiniz ile ilgili anlattıklarınızın bilinçaltınıza nasıl kaydedildiğinin
ve nelere yol açtığının biliyor musunuz?

Yaşanılan olumsuzlukların eşe dosta anlatılması çoğu evlilikte yaşanan bir durumdur. Bu durum başkalarının evliliğiniz hakkında olumsuz izlenimlere sahip olması, sizin ya da eşiniz hakkında yargılama, eleştirme, alay etme durumlarına sebep olması bir yana en çok kendinize zarar vermektedir. Evliliğiniz hakkında söylediğiniz tüm olumsuzluklar bilinçaltınıza kaydedilmekte ve eşinize olan tutumunuz da bilinçaltınızı etkilemektedir. Eşinizin eksikliklerini anlatıp durmanız, bunun üzerine yoğunlaşmanıza sebep olur ve bilinçaltınız yoğunlaştığınız her konuda sizin için bilgi arayışına girer. Eşinizin eksikliklerine yoğunlaşmanız üzerine bilinçaltınız size eksiklikleri farkettirecek ve bu durum olumlulukları görmenizi engelleyecektir. Dikkatinizi eşinizin güzel yönleri üzerine yoğunlaştırmış olsaydınız bilinçaltınız size güzellikleri farkettirecek bilgilerin arayışına girerdi.

Eşinize karşı olumsuz tutum içine girmenizi engelleyecek birbaşka şey de; ogün eşinize kırıldıysanız gece uyumadan önce eşinizi affettiğinizi ve onun sizin için değerli olduğunu bilinçaltınıza fısıldayın. Kırgınlıklarınızı ertesi güne taşımamak evliliğinize çok şey katar.

Boşanma bilinçaltında mı başlar?

Düşüncelerinizde sürekli olarak neyi yaşıyorsanız bilinçaltı bunu gerçekleştirmeye çalışır. Yeni evli bir çiftin birkaç ay sonra boşanmaya karar vermelerinin altında yatan sebep; karısını katbetmekten korkan adamın bu düşünceyi tekrar takrar zihninde kurgulayıp saplantı haline getirmesi olabilir. Adam karısından ayrılmaktan, onu kaybetmekten o kadar çok korkuyordu ki en sonunda koktuğu başına geldi.

Adam bilinçaltını sevgi bağını kuvvetlendirmek ve evliliklerini günden güne iyi hale getirmek için de kullanabilirdi. Bunun için her geçen gün daha mutlu olduklarını, eşinin kendisine verilmiş güzel bir hediye, bir nimet olduğunu düşünebilir ve bunun için şükredebilirdi. Nimetin farkında olup şükretmek nimetin devamlılığını sağlar, farkedilmeyenlerin ise kaybedilme ihtimali yüksektir.
alıntı
 
Üst