Büyüyü gerçek anlamda kullanma.

Banisteriopsis

Kayıtlı Üye
Katılım
20 Ağu 2011
Mesajlar
386
Tepkime puanı
49
Merhaba arkadaşlar uzun süredir düşündüğüm bir konu bu fakat çok detaylara inmiycem mesaj mesaj gidelim. Tarihin eski zamanlarındaki büyünün amaçları vardı. Krallıklar, topluluklar, bir kişiyi güçlendirme, ölümsüzlük arayışları vb büyük amaçlar. Şuan duyduğumuz büyü inancı, bağlama, ayırma, tiksindirme yok etme. Ne kadar aciz.

Zamanında devlet büyüklerine dahi mesaj attığım olmuştur resmi aracılıklarla. Bir çalışma ile hazırlanmış bir terör saldırısını önleyebiliriz. Artık saçma sapan ölümler olmasın. Ne yazık ki bunu söylemek durumundayım. Büyünün büyüklüğü kimilerinin inancında yaratıcıya eş bir güç demektir. Bazı kaynaklardan bunu duydum bilgisi olan yazarsa daha net bilgi olur. Arkaolojik çalışmalar geçmiş hakkında ışık tutsa da o kadar zamandır yaşayan varlıklarla da var daha net bilgi olurdu. En azından nerede ne olduğunu söylenirse orayı kazandırdık bir varlık-insan iş birlikteliği.

Saçma sapan şekilde filmlerden, kitaplardan aşılanan sahte cin, şeyan figürlerini bu şekilde yok edebilirdik. Açıkçası inanç da kuvvetlenirdi bir çok insan dinen yada herhangi bir dine mensup olmadan da inanmıyor büyüye. 21. yüzyıldayız ama cennette takılı kalmış gibi bir halimiz var.

Şimdi;

Büyü ile neler yapabilirdik? Nelere ihtiyaç var? Büyünün biz insanlara öğretilme sebebi şirk koşmak dışında ne olabilir? Kötülüğü yaratan yaratıcıydı ama kötülüğü seven biz olduk tekrardan iyiliği sevemez miyiz?
 

bauwerax

Kayıtlı Üye
Katılım
23 Ocak 2009
Mesajlar
31
Tepkime puanı
10
Konum
İstanbul
İş
Hayal Taciri
Bahsettiğiniz "eski tarih" dönemlerinde yaşamadıgımdan oradaki hal ve durumun nasıl olduğu konusunda sadece tartışma içerikli açık oturum yapılabilir, daha fazlası olmaz.Ancak, bağlama,ayırma,tiksindirme gibi büyü muhabbetleri genellikle siteye yeni üye olmuş veyahutta özel hayatında yaşadıgı aksaklıklardan dolayı yardım ihtiyacından yazabiliyor ve böyle isimler sitenin gündemine yerleşiyor.Diğer dediklerinizde bununla aşağı yukarı aynıdır.

Ancak, terör durdurma gibi veyahutta daha değişik durumlarda iyilik amacıyla yapılan geniş çaplı büyüler ne kadar iyi gibi görünsede, bu dedikleriniz yapılsaydı dünya ortamında ya da ülkemizce diyelim, bir kaos ortamına sürükleyebilir.Bir çok insan ne kadar dindar olarak görünsede büyü konusunda inançları yok.Bunun gibi bir çok insan henüz bazı konularda hazır değil.Siz, matematik çarpım tablosunu bilmeyen kişiye 2 bilinmeyen denklemi anlatmanızın sonucunda ortaya çıkan sonuç ile dediğim sonuç benzerdir.

Bir demek istediğim durum ise; aslında bir teorim, bana ait olan bir teori; Ne kadar fazlasıyla doğanın yarattığı sisteme nazaran sisteme tuhaflık katacak iyilik yapılırsa,(doğaüstü veyahutta daha doğrusu büyü diyelim) sistemin denge durumu karışacaktır ve bununla birlikte doğanın kendisi ise bu dengeyi oturtmak için iyilikten daha kötü bir şey yaratabilecektir, çok kötü, beter bir şey ve böylelikle denge tekrardan sağlanacaktır.Evren yasanın bir dengeyle çalıştığını unutmamak lazım.Tıpkı zaman gibi.

O yüzden, açtıgınız konu kesinlikle tarafımca yanlış bir konu.Tabi sizin görüşleriniz veyahutta diğer üyelerin görüşleri nasıldır bilemem.Güzel bir konu sorusu açıkcası, hoş.
 

Banisteriopsis

Kayıtlı Üye
Katılım
20 Ağu 2011
Mesajlar
386
Tepkime puanı
49
Teşekkür ederim. Günümüzdeki kanun yobazları buna teröristler, seri katiller vs kanunlarımız artık bir işe yaramıyor daha güçlü bir kanuna ihtiyaç olsaydı bunun maji olduğunu söyleyebilirdim. Ülkemiz için büyü kullanalım demiyorum dünyada bunun eğitimleri gerçek anlamda saklı kitaplar ortaya çıksaydı hepimiz eller tutulur sonuçlar alacağımızdan bakış açımız değişebilirdi diyorum. Falcılığın, medyumluğun ben bu olduğunu düşünmüyorum. Daha büyük potansiyel var geçmişte vardı şuanda varolmaması için etken ne? Kötü bir örnek olacak ama 20 kişiye istismar etmeyi kafasına koymuş birisi bunu her şeye rağmen yapıyor biz kimseye tecavüz de etmiycez sadece insanlığı ileri götürebilecek bir adım. Bize verilenler boş yere verilmiş olamazdı buna hayatta dahil. Dünyadaki kötülüğün sayısı iyilikten daha fazla şahsen :) Belki eşitleyebilirdik
 

bauwerax

Kayıtlı Üye
Katılım
23 Ocak 2009
Mesajlar
31
Tepkime puanı
10
Konum
İstanbul
İş
Hayal Taciri
sadece insanlığı ileri götürebilecek bir adım.

Bu dediğiniz girişim antik mısır'da sonu iyi bitmedi.

Dediklerinizde haklısınızYobazlık,teröristler,şiddet vesayre.Ancak atladıgınız konu şu; bu belli kesimlerde oluyor.Dünyanın hemen hemen her yerinde olmuyor.Bu konuda işin içersine menzil,uzaklık gibi olaylar giriyor ve bu olaylar girdiğinde sonuçlar farklı yöne yol alıyor.Her şeyden önce bu kötülüklerin veyahutta insan doğası diyeyim; önce kendimizde çözmek lazım.Bu dediğiniz olay çok farklı çünkü bu dediğiniz girişimler(yobazlık,şiddet,tecavüz,terörist olmak vs.) hepsinin arkasında yine biz insanlar varız.Eminim ki kimse kılını kıpırdatmaz hele ki içindeki barışı yakalayamayan insan(lar) için.
Evren yasasındaki dengeyi geçtim, ne kadar iyiliklerle dolu, insanları ileriye götürmek ne kadar da iyi olursa olsun, daima ileriden veya geriden bir şeyler çıkacaktır.Geçmişten yana bu daima böyle oldu.Yani dediğiniz durumları çözmenin tek yolu bir insanın duygularını bir hançerle söküp , yakmaktır ki insanlarında hayvan gibi duygulara ihtiyacı olduğunu düşünürsek, çıkmaz bir sokağa girmiş olacağız. :)
 

Banisteriopsis

Kayıtlı Üye
Katılım
20 Ağu 2011
Mesajlar
386
Tepkime puanı
49
7 milyarı toplayıp :smash: Bakalım diğer arkadaşlar ne düşünüyor bu konu hakkında :)
 

Vylinor

Kayıtlı Üye
Katılım
23 Tem 2016
Mesajlar
9
Tepkime puanı
0
Bahsettiğin Büyüler "Kadim Din" zamanları'nda yapılmış olan Büyüler sanırım.

Eğer bahsini ettiğin konu o ise,o dönemler'de Kara Büyü(Dark Magic) kullanılıyordu. Ancak bu Büyüler hafife alınabilecek güçler değildi.

Bu arada senin de değinmiş olduğun gibi bağlama büyüsü,domuz yağı, muska büyüleri,vs... bunlar tamamen hikaye.

Asıl Büyüler eski çağlarda yapılmıştır,ve yapan kişiler çok güçlü Büyücüler idi. Yani bugün geçimini hile ile hurda ile sağlayan Hacılar,Hocalar,Şeyhler ile ve yaptıkları işler ile asla karıştırmayın Asıl,Gerçek Büyüleri...
 

Silverfş

Kayıtlı Üye
Katılım
29 Ağu 2016
Mesajlar
49
Tepkime puanı
4
Konum
Purgatory
Bahsettiğiniz şekilde olsaydı insanlık gerçekten büyük adımlar atabilirdi . Öyle bir düzen kuruluki ne terör bitsin isteniyor ne yeni element bulunsun nede tıpta çok ilerlensin . Silah sektöründe çok iyi para var büyükler bu sektörü bitirtmez ki diğer sektörlerde de durum aynı. Aslında insanlığın ileri gitmesi istenmiyor. Çünkü kurulu düzenin bozulması bizleri değil üsttekileri etkiler. Birde büyük adımlar atılması için çok güçlü büyülerin kullanılması gerekiyor. Majisyenlik seviyelerden oluşur. Öyle büyüler vardır ki en üst seviyeden 7 majisyenin toplanması gerekmektedir . Tek hata çok hayatı söndürebilir. Büyük riskler var bu işte . Bu seviyede çok majisyende yok maalesef. Kısacasa olsa güzel olurdu ama sadece hayal olarak kalır.
 

Banisteriopsis

Kayıtlı Üye
Katılım
20 Ağu 2011
Mesajlar
386
Tepkime puanı
49
Hayalin ötesine geçmek için ne yapılabilir? Bence bunları konuşmayalız bir yüzyılın hayal dediği sonraki yüzyılın gerçekleri olmadımı?
 

sonegey

Kayıtlı Üye
Katılım
26 Ağu 2017
Mesajlar
18
Tepkime puanı
1
Konum
İzmir
İş
Ä°ÅŸsiz
Bu konu hakkında bende şahsen çok düşündüm. Dünyaya korku salmış kim varsa mutlaka böyle mistik olaylara uzaktan yahut yakından bir şekilde ilgi duyuyor
 

origanum

Yönetici
Katılım
15 Eki 2008
Mesajlar
3,090
Tepkime puanı
377
Öncelikle büyü yaratım gücü değil yaratılanı değiştirme gücüdür ve bu da belli kurallar, sınırlar çerçevesinde olur. Kafanızdaki karışıklığa yol açan neden buradan kökenleniyor. İnanışların temel amacı halkı birbirini telef etmeden düzen içinde yaşamaya teşviktir ama zamanla hükümdar-din adamı koalisyonu ile terazinin dengesi şaşar, telef olan her zaman halk olur. Ve malum filler tepişirken olan çimenlere olur. Bu nedenle büyü kavramı değişik inanışlarda değişik şekillerde yontulmuştur. Aslı bambaşkadır. Günümüzde ise insan egosunu tatmin unsuru olarak ticari amaçla kullanılmaktadır. Gelelim dünyanın düzeni için kullanılması arzunuza. Zaten çağlar boyunca amacından saptırılıp kullanılma şekli budur, birileri kendine uygun gördüğü bir düzen için kullanmıştır. Kendisi barış, huzur, sağlık, bereket, mutluluk içinde olsun, ailesi, konu komşusu, arkadaşları, yaşadığı muhit, komşu muhit, ülkesi, komşu ülkeleri...
Kendi mutluluğuna dolaylı yoldan bile gölge düşürmesin diye herkes mutlu olsun felsefesi yaratılışa aykırıdır. Populasyonun dinamiği açısından populasyon kırılmak zorundadır. Canlılara bakın, hepsi rekabet halindedir, besin, barınak ve üreme temel ihtiyaçlarını karşılayabilecek imkanlar azaldığında rekabet başlar ve yer açmak için o noktada kırılma başlar. Dünyada bir süre daha ölümler olacaktır, hatta daha da hızlanacak. Bir çan eğrisi gibi, önüne geçilemez, olması gereken oluyor sadece. Herşey tam dengede olmalıdır. Barış kadar savaşlar, sağlık kadar hastalıklar, zenginlik kadar yoksulluklar, mutluluk kadar acılar. Terazinin kefeleri gibi bir o tarafa bir bu tarafa. En sonunda da denge. Denge bozulunca yine dalgalanma ki dengeye oturabilsin. Terazi şeklinde sallanma gibi bir düzen niye kurulmuş derseniz, dualite yani ikilik yüzünden. Enerji 2 kutupludur, artı ve eksi. Gece olmazsa gündüz gelemez. Enerji hareket etmezse canlılık da olmaz.
Diğer merak ettiğiniz noktaya gelelim arkeolojik kazılarda varlık ile işbirliği olmaz. Definecilikle uğraşanlar bilir, bilmeyen zaten telef oluyor ya. Her gömünün korumakla görevli varlıkları vardır ve onların rızasını almadığınız sürece -ki bu iş için çok kanlı ayinler gerekir- gömünün yerini değiştirirler, siz kazarsınız ama hooop 50 cm öteye kaydırır, 2 m daha derine kaydırır vs. Kütle nasıl hareket eder demenin abesliğini ruhaniler ile uğraşanlar zaten bilir.
Büyünün iyi-kötü kavramları ile zerre alakası yoktur. Belli bir gelişime gelmemiş kişiler, kendilerini ve çevresini telef etmesin, gelecek nesilleri sağ salim sonraki çağlara ulaştırabilsin diye yasak niteliği altında büyünün önüne geçilmeye çalışılmıştır ve hala da çalışılmaktadır, bir miktar daha çalışılacaktır. Sadece izin verilmiş yani onu kullanabilecek gelişim ile yaratılmış az sayıda görevlendirilmiş kişiler birer taşıyıcı niteliğinde gelecek varise öğretirler bir bayrak yarışı edasıyla teslim ederler ve öyle hayattan ayrılırlar. Aralarında bu bilgileri meslek olarak kullananlar da bulunur (urum gibi), somut değil de soyut şeyler elde etmek için kullananlar da bulunur (eşim gibi), asla kimseye iş yapmayıp sadece alıp aktaran da bulunur (benim gibi).
Tabi genetik yapısı uygun olmayan, hırslarının esiri olan bazı insanlar da bu bilgilerin bir kısmına bir şekilde ulaşmıştır, savaşlarda yok edilen ya da yok edilmesin diye saklanan kitapların bir kısmını kendileri ya da ailelerinden biri ele geçirdiğinde bizdeki izinli aktarım esaslarına uyulmadığı için doğru biçimde kullanamamışlar ve ortaya cahil ve yetersiz, kendilerini büyücü sanan bir kitle çıkmıştır. Bu hem kendilerini hem de halkı kandıran kişiler gerçek anlamda büyünün yasaklandığı kişilerdir ve onlar yüzünden bir dolandırıcılık şekli olarak görülmektedir.
Konu başlığını açmaktaki amacınıza gelince tamamen saf (temiz) ve iyi niyetli düşüncelerle yazmışsınız dışarıdan bakan bir insan olarak ancak böyle bir müdahalenin yapılması mümkün değil, yasak, konsepte aykırı.
 
Üst