Sevdiğimiz insandan neden nefret ederiz?

Ansolo

Kayıtlı Üye
Katılım
6 Haz 2015
Mesajlar
170
Tepkime puanı
23
Konum
SPACE
Nefret sevginin bir zıddıdır. Yani bu iki duygunun aynı anda deneyimlenmemesi gerekir. Peki bir duygu zıddıyla beraber, bir kişiye karşı nasıl var olabiliyor ?
İnsanların sevdikleri ile arasındaki ilişkiler kimi zaman kötüye gidebilir. Bunun sayısız nedeni olabilir. Aşırı sahiplenmek, sevgiyi suistimal etmek, kaş yapayım derken göz çıkarmak… Sevdiğimiz insanı kıskandığımızı düşünelim. Sevdiğimiz insan bu durumdan bunalıp bize karşı çıkabilir. Kıskandığımız halde bize karşı çıkıldığı bilinçaltımız kıskanma güdümüze karşı çıkıldığını fark edebilir ve karşı hamle olarak nefreti duygumuzu harekete geçirebilir.
Spinoza bunu ”tutkuların taklidi” dediği özdeşim kurma mantığı kapsamında inceler ve derki: ”Bir tutku diğeriyle yer değiştirdiğinde, evvelce bulunan sevgi daha büyük bir nefret doğurur”. Freud aynı durumun tersininde kabul edilebileceğini nefret ettiğimiz bir insanı sevebileceğimizi de iddia eder.

Platon bu konuda şöyle der: ”Başka birisini kendisi gibi seven ya da geçmişte sevmiş olan dürüst karakterli insancıl birisinin bizi dinlediğini varsayın, bu kişi bizden, önemsiz bir nedenin sevenlerde sevgiden daha büyük bir nefrete ve sevilene dönük kötücül ve kırıcı bir tavra neden olduğunu işitsin, böyle bir durumda bizim insanlığın kir bağlamış kesiminde yer aldığımızı ve hiç soylu bir sevgiyle karşılaşmamış olduğumuzu düşünmekte haklı olmaz mı?”

Başkası, kendisine verdiğimiz hayali zararlardan ötürü ya da muhtemelen fesat kadar entrikacı kimliğiyle de, bize verdiği gerçek zararlardan ötürü bizden nefret eder. Biz de buna karşılık ondan nefret ederiz. Sevdiğimiz insanlardan nefret ettiğimizi anlamada bir sorun yoktur, zira bizi yönetmeye ya da suistimal etmeye çalışırlar. Peki, insanlardan, bizi seviyorlar ve tarafımızdan seviliyorlar diye, nefret etmemizin bizim için anlamı nedir?
Sartre’ ye göre burada sevginin doğasındaki boşluğa ilişkin bir aktarım söz konusudur. Bağımsız bir varlığa tümüyle sahip olmayı hedefleyen arzumuz, ötekine sahip olduğu sürece de özgürlüğü konusunda başarısızlığa uğramaya mahkumdur. Buna karşın Sartre ”arzunun imkansız ideali” , ”sevenin daimi hoşnutsuzluğu”, ” sevenin daimi güvensizliği”nden bahseder. Sevgi mazoşizme ve sadizme dönüşür. Sartre’ın açıklamasında bu iki kavram haz ve acıyla pek az, özgürlük ve yönetimle ise daha fazla ilişkilendirilir.
Sevgi kendisiyle birlikte bağlılığı ve kullanılabilmeyi getirir. Bunlar nefret için çok güzel birer altyapıdır. Birisi başka birisini ne kadar sever ve bağlanırsa, sevgi ne kadar saf olursa olsun hayal kırıklığı için gerekli ortam oluşmuş olur.
Yazımızı konuyla ilgili çok güzel bir şiirle bitirelim

Seviyorum ve nefret ediyorum.
Neden böyle hissediyorum diye sorabilirsin bana.
Bilmiyorum.
Fakat bunun bana olduğunu hissediyorum, eriyorum.
 

Love Song

Banlı Kullanıcı
Katılım
17 May 2014
Mesajlar
205
Tepkime puanı
10
Güzel konu.

Fakat sevgi ve nefretin'de göreceli kavramlar olduğunu ve kişiden kişiye göre değişeceğini bu sebeple gelişme ve sonucunda değişebileceğini not düşelim buraya.

Ayrıca bu konuyu okurken anıları canlanan birileri olacağını biliyorum onlar içinde nefretin sevgiyi yok etmediği gibi sevginin'de nefreti yok etmeyeceğini hatırlatalım.
 

Ansolo

Kayıtlı Üye
Katılım
6 Haz 2015
Mesajlar
170
Tepkime puanı
23
Konum
SPACE
Güzel konu.

Fakat sevgi ve nefretin'de göreceli kavramlar olduğunu ve kişiden kişiye göre değişeceğini bu sebeple gelişme ve sonucunda değişebileceğini not düşelim buraya.

Ayrıca bu konuyu okurken anıları canlanan birileri olacağını biliyorum onlar içinde nefretin sevgiyi yok etmediği gibi sevginin'de nefreti yok etmeyeceğini hatırlatalım.
Güzel bir ekleme yapmışsınız teşekkür ederim :)
 

romeo713

Kayıtlı Üye
Katılım
11 Haz 2015
Mesajlar
146
Tepkime puanı
86
ya ben şöyle düşünüyorum bu konuda :D hemen konuya girim insanın en çok canını yaktığı kişiler hep en sevdiği kişilerdir.. kişi sevmediği yada umurunda olmadığı insana,,hani haksızlık durumu ve ya buna benzer kötü bi durumla karşılasmışsa hani yapılan yanlışta o tanımadığı kişiye müsamaha gösterebiliyor ama tanıdığı kişiye göstermiyor en çok sevdiği kişi tarafından yaralanıyor ve ondan nefret ediyor bu dediğin gibi çok ince bi çizgi var her an çizginin bu tarafında yada karşı tarafına geçme olabiliyor :)
 

Ansolo

Kayıtlı Üye
Katılım
6 Haz 2015
Mesajlar
170
Tepkime puanı
23
Konum
SPACE
ya ben şöyle düşünüyorum bu konuda :D hemen konuya girim insanın en çok canını yaktığı kişiler hep en sevdiği kişilerdir.. kişi sevmediği yada umurunda olmadığı insana,,hani haksızlık durumu ve ya buna benzer kötü bi durumla karşılasmışsa hani yapılan yanlışta o tanımadığı kişiye müsamaha gösterebiliyor ama tanıdığı kişiye göstermiyor en çok sevdiği kişi tarafından yaralanıyor ve ondan nefret ediyor bu dediğin gibi çok ince bi çizgi var her an çizginin bu tarafında yada karşı tarafına geçme olabiliyor :)
Kesinlikle :)
 

lviv angeles

Kayıtlı Üye
Katılım
26 Ocak 2014
Mesajlar
2,716
Tepkime puanı
296
Konum
HAYALLERİN GERÇEK OLDUĞU ÂLEM
İnsan sevdiğine kırılırmı?Asıl sevdiğine kırılır.Kırığın toparlanamadığı noktada nefret yavaş yavaş belli eder kendini.Bilinçli yapmaz kişi çoğunlukta,doğuverir bi anda.
İnsan sevdiğinin içini acıtmasına dayanamadığından sevgi nefrete dönüşür, nefret yalandan da olsa o kırgınlığı alır.Çünkü artık nefret ediyoruz,dolayısıyla nefretin olduğu yerde sevgi yok ve kırılmıyoruz.Kişinin savunma mekanizmasının harekete geçmesi aslında.
 

Ansolo

Kayıtlı Üye
Katılım
6 Haz 2015
Mesajlar
170
Tepkime puanı
23
Konum
SPACE
İnsan sevdiğine kırılırmı?Asıl sevdiğine kırılır.Kırığın toparlanamadığı noktada nefret yavaş yavaş belli eder kendini.Bilinçli yapmaz kişi çoğunlukta,doğuverir bi anda.
İnsan sevdiğinin içini acıtmasına dayanamadığından sevgi nefrete dönüşür, nefret yalandan da olsa o kırgınlığı alır.Çünkü artık nefret ediyoruz,dolayısıyla nefretin olduğu yerde sevgi yok ve kırılmıyoruz.Kişinin savunma mekanizmasının harekete geçmesi aslında.
Dediğin gibi asıl sevdiğimizin yaptığına kırılırız. Ben çok yaşadım böyle önceden çok sevdiğim kişiden nefret etme durumu, tamda anlattığın gibi gelişiyor.
 

La-edri

Kayıtlı Üye
Katılım
21 Haz 2010
Mesajlar
2,195
Tepkime puanı
509
Nefret baska bir sey ama,kisinin sevgisi nefrete dönüsmüs ise bir takim yanlislarindan dolayi o kisi hic bir zaman saf bir sevgiyle sevmemistit.Mesela annelerde görülür saf sevgi evladi onu kirar terk eder vs ama ana olan sever herseye ragmen saadece sever evladini.
 

taroh

Kayıtlı Üye
Katılım
5 Tem 2017
Mesajlar
534
Tepkime puanı
222
bende hem nefret ediyorum bir yerden üzülüyorum neden dengesiz insanlar ile uğraşırız.
 

pythonissam

Kayıtlı Üye
Katılım
9 Mar 2019
Mesajlar
37
Tepkime puanı
72
Nefret ve sevgi kardeştir. Birbirlerine kavgalı üveyleşmiş iki duygu.
Sevginin sahtesi olabilir fakat nefret o kadar doğaldır ki asla sahtesi olmaz.
Sevdiğiniz birinden artık nefret ediyorsanız hissettiğiniz şey geride kalan tatlı anılar ve arkasından gelen nefretle harmanlanan acıdır. Akide şekeri gibi buruk bir his bırakır. İnsan en çok sevdiğine kırıldı, fakat sevenler birbirini onarmadı nefretin doğumu böyle başladı. Nefretinizin alt yapısı ciddi ve zarar verici değil ise. Nefretlerinize gidin ve sarılın. Sevginin dikenleri nefrettir ve hep var olacaktır. Nefretli kalpleri sevginin ışığı efsunlatsın. Sevgiler ışıkla kalın. ?
 
Ü

Üye silindi 56746

Sevgi saftır, tek başına gerçektir ancak nefretin arkasına gizlenen başka alt duygular bulunur genellikle. Kendinizi sorgulayıp nefret maskesi altında ne hissettiğinizi bulun.
 
Ü

Üye silindi 58480

Nefret yaratilmasaydi, sevgi hissi tarifsiz kalacakti.

Bir elmas ancak siyah arka planda iken zerafetini belli edebilir. Parlak gunes isigi altinda elmasin guzelligi deger bulmaz.

En sevdiginiz yemek size aclik ile maximum lezzeti verir. Tok karna en sevdiginiz yemegi yerseniz o zevk cok olagan olur. Olsa da olur olmasa da olur gibi bi tat birakir.


Bu da gosteriyor ki hersey ziddi ile anlam kazanir. Beyin kiyaslama yaparak faliyet gosterir. Zihin durdurulabilir birsey degildir. Ve kiyas ederek manaya ulasir. Zaman bile zihnin kiyas yetenegi ile manidardir. Iki olayi kiyaslayarak ve aradaki baska olaylari arka arkaya koyarak zamanin gectigini anlayabiliriz. Saate bile bakarken iki bakma arasindaki hafiza kopyalarini kiyaslayarak zamanin gectigini anlariz.

Simdi Sevgiyi maximum yasamak yasamak istiyorsak nefret hissimizi taniyacagiz. Bastiracagiz. Bastirildigi icin o bir dinamik olmus olacak . O dimamik ise sevgiyi daha cok ortaya cikartacak. Sistem boyle.
 
Üst