Çupakabra Efsanesi Gerçekmi

ruban

Kayıtlı Üye
Katılım
2 Ara 2013
Mesajlar
305
Tepkime puanı
11
bu konu hakında sitede bilgi oldugunu hatırlıyorum ordan baka bilirsin
 

göçmenoğlu

Kayıtlı Üye
Katılım
10 Şub 2010
Mesajlar
719
Tepkime puanı
128
Yaş
48
Konum
Manisa merkez
İş
Elektironik müh.
2008 yılı Ağustos ayında Texaslı bir bayan çiftçi kasaba polise hayvanlarına Çupakabranın saldırdığı ihbarını yaptı. Hatta kadın bu hayvanı kaçarken görüntüleyebilmişti. Çekilen görüntüler izlendiğinde hayvanlara saldıranın tilki veya çakal olduğu tahmin edildi. Amerika’da insanları bu kadar korkutan Çupakabra isimli yaratık neydi? İlk olarak kapsamlı şekilde Saklı Site’de yer alarak Türk okuyucusuna duyurulan Çupakabra özellikle Güney Amerika sakinlerinin korkulu rüyasıdır.
Adının AnlamıÇupakabra adının ilk saldırılarında öldürdüğü keçi gibi ahıl hayvanların boğaz kısımlarından ısırması ve hayvan cesetlerinin kanlarının çekilmiş bulunması sebebiyle verildiği bilinmektedir. Çupa-kabra İspanyolca “Keçi-kanı-emen” anlamında kullanılmaktadır.Görüldüğü Yerlerİlk olarak Portorico’nun Canovanas isimli beldesinde görülmüştür. Günümüzde yaygın olarak Amerika Birleşik Devletleri, Orta Amerika (Meksika, El Salvador ve Guatemala) ve Güney Akenika’da Brezilya ve Şili ‘de görüldüğü iddia edilmektedir.Bazılarına göre bu yaratık mağaralarda yaşamaktadır. Kimileri onların gelecekten veya 5 nci boyuttan geldiğini iddia edereler.TanımlamalarOnu gören insanlara göre birden fazla çeşidi vardır. Tanıkların anlatımıda farklılıklar bulunmaktadır. Bazı görgü tanıkları onun gri uzaylılara benzer şekilde kafasının iki yanında keskin gözleri olan 4,5 metre boyunda bir yaratık olduğu bazıları ise dinazor gibi yürüyen bir bedene sahip olduğunu söylemiştir.İki küçük kolu üç adet keskin çengeli anımsatan tırnaklı elle bitmektedir. Tıpkı sürüngenlerde olduğu gibi güçlü iki bacağında da üç adet pençe bulunmaktadır. Sırtında dikey mahmuzları vardır. Aniden ortaya çıkar ve ağaçların tepelerine kadar sıçrayabilir. Kafası ovaldir ve güçlü uzun bir çenesi vardır.Kırmızı beyaz büyük boncuklar gibi iki gözü ve burun hizasında iki adet küçük deliği olduğu anlatılmaktadır. Küçük ağzının içerisindeki vampirlerinki gibi sivri dişleri çenenin alt ve üst kısmında sıralanmıştır.Vucududun her yanı oldukça gür kıllarla kaplıdır. Görgü tanıkların tamamı bu kılların siyah renkli olduğunu söylemişlerdir.Ancak tıpkı bir bukalemun gibi renk değiştirebilmektedir. Karanlıkta siyah ve koyu kahverengi olurken gün ışığında yeşil, gri-yeşil veya açık kahverengi ve bej olabilmektedir.Bazıları onun yarı-insan yarı-vampir karışımı vahşi bir yaratık olduğununa inanırken, bazıları da yıla dilli panter gibi kızıl gözlü bir hayvan olduğuna inanmaktadır. kimilerine göre tıpkı bir kanguru gibi sıçramakta ve geldiğinde etrafta yoğun bir kükürt kokusu hissedilmektedir (ortaçağda şeytanın bir mekana geldiği bu kükürt kokusundan anlaşılmaktaydı?!)Nereden Geldikleri Hakkındaki Teoriler:Uzaylı TeorisiBir kısım hayalperestlere göre Çupakabra çok uzun zaman önce Dünyamıza gelen Uzaylı bir nesil tarafından üretilmiştir. hiç bir dayanağı olmayan bu görüş buna rağmen popülerdir.Bu teorinin sebebi yaratığın büyük gözlü oval kafasının uzaylı formunu hatırlatması ve kurbanları olan hayvanlarının kanlarının emilmiş olmasıdır. Unutmamak lazım ki Amerika’da çok yaygın olan ve mutulasyon diye adlandırılan çiftlik hayvanlarının kanlarını alınmış vaziyette ölü bulunması olaylarından da uzaylılar sorumlu tutulmaktdır.Cabo Rojo, Canovanas, Ponce ve Naranjito kasabalarında buna benzer hayvan katliamları rapor edilmiştir. Barrio Hato’da Rojas ailesinin bir UFO gözlemesinden hemen sonra bir at ve bir çok keçinin kanları emilmiş olarak ölü bulunduğu bilinmektedir.Uçan Daireci çevrelerin yanlış ve kasıtlı deenformasyonları sebebiyle bu yaratık kan içen sürüngen bir uzaylı olarak gösterilmektedir.Tabii bu durumda ciddi bilim adamları alay edilme korkusu ile olayı incelemeye yanaşmamakta ve aynı alaycı yaklaşımı kendileri de sergilemektedirler.Deney TeorisiÇupakabranın hükümetin bir deneyi olduğuna da inananlar vardır. Bir savaş silahı olarak üretilen bu genetik hayvanının Amerikan hükümeti tarafından bölgede bir deneyin parçası olarak kullanıldığı tezi de yaygındır. Yani çupakabra insanlar tarafından yarıtılmış saldırgan bir hükümet ajanıdır.Vampir TeorisiYasadışı timsal avı ve ticareti yapılan Porto Riko’da El Vampire de Moco olarak da adlandırılan Çupakabranın adada yaşayan bir vampir ırkı olduğuna da inanan çoğunluk vardır. Halk arasında vampir olarak da tanınır.Başka Zaman-Boyut TeorisiBu ekstrem teoriye göre Çupakabralar gelecek zamandan veya bouyuttan gelen bizim torunlarımız veya onların çocuklarıdır. Bazısına göre mutasyona uğramış bu ırk geçmişte avlanmakta kimine göre ise bize genetik deneylerin yanlışlığı göstermeye çalışan bir ırk tarafından gönderilmektedirler.Vahşi Hayvan TeorisiBilimsel olduğu iddia eden bu görüşte saldırıların sorumlusu olarak sokak köpekleri, babunlar veya bir kısım egzotik hayvanlar görülmektedir. Gece meydana gelen saldırı olaylarında insanlar korku ile bu hayvanları farklı biçimde görmektedir ve yanılabilmektediler. Porto Riko Veterinerler Birliğinden Hector Garcia “kurbanların boyunlarındaki ısırık ve vucutlarındaki yaralanmalar köpekler tarafından yapılması mümkün şeylerdi” diye açıklama yapmıştır. Ayrıca kendi yaptığı incelemelerde ne hayvanların kanlarının emildiğini ve ne de başkaca bir olağanüstü durum bulunmadığını belirtmiştir. San juan ilinde Gardenville Özel Kliniğini işleten veteriner Angel Luis Santana bu katliamların bir hayvan tarafından değil muhtemelen bir tarikata bağlı insanlar tarafından yapıldığına inanmaktadır. Ona göre birileri kendi amaçları için porto Riko halkına korku salmaktadır. Meşhur kriptozoolog Loren Coleman vahşi köpek teorisini desteklemektedir. Ona göre çupakabra saldırılarında olduğu gibi köpekler de vahşice saldırdıkları avlarından sadece küçük bir lokma alıp yanından uzaklaşmaktadılar. Bu yönünye olaylar benzemektedir.GüçleriÇupakabra bukalemunlar gibi renk değiştirebilmektedi. Ayrıca uçabilmekte veya en azından 6 metreye kadar sıçrayabilmektedirler. Davranışlarından akıllı olduğu ve özel becerileri bulunduğu da anlaşılmaktadır. Yoksa nasıl bu kadar olaya rağmen yakalanmaları mümkün olmayabilirdi. İzlendiklerini veya yakalanmak istendiklerini hissettiklerinden zekice hareketlerle kaçabilmektedirler.DelillerÇupakabranın kurbanlarının cesetleri üzerinde çok sayıda ve bir kaç santim boyutunda düzenli dairesel delikler ve özellikler boyun, göğüs, bel ve anüs kısımlarında bir bisturi ile açılmışcasına düzgün üçgen yaralar bulunmaktadır. Bu yaralar muhtemelen keskin pençesinin eseridir. Ancak bir cerrah ustalığı ile açılmışlardır. Şu ana kadar cesetlerin iç organlarından birinin alınıp götürüldüğüne ve kayıp olduğuna dair herhengi bir olay rapor edilmemiştir. Sadece hayvanın cinsel organları, anüs, gözler ve diğer bir kısım dışarıdaki yumuşak kısımlar çıkarılarak götürülmektedir.Yaralar köpek veya babun ısırıklarına benzer şekildedir. Ancak benzerlik sadece bu kadardır. Bu ısırıklar çene, kas doku ve hatta beyin içerisine kadar ulaşacak kadar derindir. Bir kısım vakıalarda tek bir ısırık ile beyincik parçalanarak ölüm gerçekleşmiştir. Bu tür saldırılar hayvanının acı çekmeden ölmesini sağlayan bilinçli bir eylemi göstermektedir.Yaralar çoğunlukla boyun bölgesinde ve bazen de karında bulunmaktadır. Karın bölgesindeki ısırıkta mide ve karaçiğere kadar ulaşan avcı oradan da sıvı alarak beslenmektedir. Cesetler üzerinde en dikkate değer bulgu ölen hayvanlarının kanlarının pıhtılaşmadığı ölümden günler sonra yapılan incelemede kanın akışkanlığının devam ettiğidir.Görülmeleri;Porto Rikolular tarafından Moko Vampiri olarak adlandırılan El Çupakabra ilk olarak 1975 yılında yapılan UFO gözlemlerinin hemen arkasından görülmeye başlanmışlardır. Bir çok çiftçi gökyüzünde ışık gördükten hemen sonra çiftliğinde katledilmiş hayvanları ile karşılaşmaya başlamıştır. hayvan cesetlerini inceleyen uzmanlar içlerinde ördekler, keçiler, kaz ve inekler olan kurbanların kanlarının tıpkı tıbbi bir müdahale ile gerçekleşmişcesine alındığını tespit etmişlerdir. Önceleri bu olaylardan Moko Vampiri değil bölgede illegal yolla yetiştirilen timsahların sorumlu olduğu düşünülmüştür.1995 senesinde Orocovis ve Morovis isimli Porto Riko kasabalarında güçlü bir hayvan katliamı dalgası görülmeye başlandı. Çiftçiler içlerinde keçi, tavuk ve bir kısım küçük hayvanını bulunduğu cesetlerin kanlarının alınmış olduğu bildirmeye başladılar. Yaralar genellikle boyun bölgesinde bulunmaktaydı.1995 yılının sonbaharına kadar saldırılar artarak devam etti. Daha sonra diğer kasabalara yayılmaya başladı. Osvaldo Claudio Rosado isimli çiftçi günün birinde kendisini bir gorilin kovaladığı söyleyerek resmi görevlilere başvurdu. oysa bölgede goriller yaşamamaktaydı. 44 yaşındaki çiftçi kendisine inanamayanlara vucudundaki tırnak ve pençe yaralarını gösterdi.Daha sonra çupakabarının şöhreti başkaca tanıkların ve saldırı kurbanlarının beyanları ile duyulmaya ve kıtayı kaplamaya başladı. Bir sene içinde 2000 den fazla hayvan katledildi. Yüzlerce kişi çupakabranın saldırına maruz kaldıklarını anlattı. Bölge halkı kendilerine inanmayan bilimsel çevrelere rağmen katliamların şiddetini tüm benliklerinde hissetiler. Çok sayıda hayvan öldürüldü. Yeryer saldırıya uğrayan çocukların kadınların ve bir kısım çiftçinin maceraları mahalli basında çıkmaya başladı.Bugün çupakabra tüm dünya çapında bilinmektedir. Ancak sadece UFO edebiyatının bir parçası olarak görülmektedir. UFOcular için o ekin halkaları ile birlikte yeni bir araştırma alanı idi. Artık sadece uçan daire karşılaşmalarından bunalmış olan bu maceracı kesim için yeni bir kapı, araştırılacak yeni bir alandı.Günümüzde hala saldırılar devam etmektedir. Ara sıra birileri elinde garip bir hayvan leşi ile ortaya çıkıp çupakabrayı yakaladığını iddia etmektedir.Bazılarına göre laboratuvarlarda incelemeye alınmış çupakabra cesetleri vardır. Kimbilir??!!

Alıntıdır....

Dikkatimi çekti böyle bir yazı buldum nette....
 

yule

Yönetici
Katılım
4 Haz 2008
Mesajlar
3,141
Tepkime puanı
1,556
İş
Parapsikolog & Enerji Terapist /Sosyolog
tabi ki de gerçek değil:)

Lütfen sadece yorum yazmak için yorum yapmayın. Eğer ki gerçek olmadığı durumu sizin şahsi fikriniz ise "benim fikrimce ya da düşünceme göre ve yahut inancıma göre bu mümkün değildir" demenizi beklerim. Eğer ki gerçek değil diye yazarsanız bunun gerçek olmadığını bize nedenleri ve ya nasılları ile anlatmanızı beklerim. Böyle bir durumda yorumlar havada kalıyor ve ne fikriniz kişiler üzerinde etki bırakıyor ne de konuya dair bilgi içeriyor. Teşekkür mesajlarından ileriye geçmiyor böyle yorumlar. Lütfen bu konuda biraz özen göstermenizi rica ediyorum.
 

islam571

Kayıtlı Üye
Katılım
16 Ocak 2015
Mesajlar
69
Tepkime puanı
4
Lütfen sadece yorum yazmak için yorum yapmayın. Eğer ki gerçek olmadığı durumu sizin şahsi fikriniz ise "benim fikrimce ya da düşünceme göre ve yahut inancıma göre bu mümkün değildir" demenizi beklerim. Eğer ki gerçek değil diye yazarsanız bunun gerçek olmadığını bize nedenleri ve ya nasılları ile anlatmanızı beklerim. Böyle bir durumda yorumlar havada kalıyor ve ne fikriniz kişiler üzerinde etki bırakıyor ne de konuya dair bilgi içeriyor. Teşekkür mesajlarından ileriye geçmiyor böyle yorumlar. Lütfen bu konuda biraz özen göstermenizi rica ediyorum.
yaptığım yorumun bana ait olduğunu ayrıca söylememe neden gerek olsun.
yapılan yorumlarda kişi kendi fikrini açıklarken tercihen BANA GÖRE diyebilir ya da demeyebilir, o zaten onun yorumudur.
yalnızca başkasının yorumu aktarılırken ŞU KİŞİYE GÖRE denilmesi gereklidir...
 

yule

Yönetici
Katılım
4 Haz 2008
Mesajlar
3,141
Tepkime puanı
1,556
İş
Parapsikolog & Enerji Terapist /Sosyolog
yaptığım yorumun bana ait olduğunu ayrıca söylememe neden gerek olsun.
yapılan yorumlarda kişi kendi fikrini açıklarken tercihen BANA GÖRE diyebilir ya da demeyebilir, o zaten onun yorumudur.
yalnızca başkasının yorumu aktarılırken ŞU KİŞİYE GÖRE denilmesi gereklidir...

Hayır. Eğer bu söylediğiniz yorum bir bilgiye bir kaynağa, bir araştırmaya dayanmıyor ise dayanmadığını anlatmak için bu durumda benim fikrime göre demek lazım ki biz bunun bir fikir mi yoksa bir araştırmaya ya da başka bir bilgiye dayanan bir yorum mu olup olmadığını anlayabilelim. Bu olmadığı zaman bu bilginin nereden geldiğini sorguluyoruz. Yani neye dayanarak bunu söylediniz. Hiçbirşeye dayanmak zorunda değilsiniz. Bu durumda da sadece basitçe ben böyle düşünüyorum demek bu kadar zor olmasa gerek. Çünkü çok keskin ifadeler kullanıyorsunuz. Bu keskin ifadelerin de bu kadar emin görünen bilginin de nereden geldiğini merak ediyor insan.
 

islam571

Kayıtlı Üye
Katılım
16 Ocak 2015
Mesajlar
69
Tepkime puanı
4
Hayır. Eğer bu söylediğiniz yorum bir bilgiye bir kaynağa, bir araştırmaya dayanmıyor ise dayanmadığını anlatmak için bu durumda benim fikrime göre demek lazım ki biz bunun bir fikir mi yoksa bir araştırmaya ya da başka bir bilgiye dayanan bir yorum mu olup olmadığını anlayabilelim. Bu olmadığı zaman bu bilginin nereden geldiğini sorguluyoruz. Yani neye dayanarak bunu söylediniz. Hiçbirşeye dayanmak zorunda değilsiniz. Bu durumda da sadece basitçe ben böyle düşünüyorum demek bu kadar zor olmasa gerek. Çünkü çok keskin ifadeler kullanıyorsunuz. Bu keskin ifadelerin de bu kadar emin görünen bilginin de nereden geldiğini merak ediyor insan.
bu konuyu uzatmak istemiyorum, bu konuda yaptığım açıklamanın yeterli olduğunu düşünüyorum, iyi forumlar...
 

yare-i yarim

Moderator
Katılım
10 Ocak 2013
Mesajlar
2,247
Tepkime puanı
879
İş
Sanatsal tablolar oluşturmak/Mutfak eşyaları dalında ticaret
Bunun gerçekliği yoktur diye düşünüyorum izlediğim bir belgesele bakarak bu yorumda bulunuyorum,İlgili belgeselde bu canlıyı gördüklerini iddia edenlerin söylediklerini dinledim herkez farklı bir canlı tarifinde bulunuyor kimisi diyordu insan kafası büyüklüğünde gözleri vardı kimisi diyor arabayla gidiyordum birden karşıma çıktı kocaman kanatları vardı bir süre bana havada kalarak baktı ve uçarak gitti vs. ilgili belgeselde bu canlının görüldüğü iddia edilen alandaki emniyet güçleri bu hayvan katliamını bir kurdun yaptığını söylüyordu araştırmasında parçalanan hayvanları incelediklerinde ısırıkların bir kurt ısırığı olduğunu tespit etmişler keza güvenlik güçleri bu anlatılan efsanevi yaratığı yakalamak için düşman bekler misali pusuya yatmış ve en nihayetinde canlı ortaya çıkmış ve vurmuşlar ama vurulan hayvan bir kurt idi :)
Bu normaldır kurtlarda onlarca hayvan katliamı yapar her kurdun cinsine göre değişir kimi kurtlar sadece yiyeceği canlıyı avlar kimi kurtlar kos koca bir sürüyü katleder sadece birisini yer kimiside hiçbirisini,güvenlik güçlerinin bu açıklaması üzerine halk tepki göstermiş güvenlik güçleri ve bilim adamlarıda "kardeşim çupakabra varda bizmi vermiyoruz" misali bi isyankar açıklama yapmışlar :)

Burada bahsedilen canlıdan çok daha enteresan canlıların olduğuna inanırım ama bu sanırım sadece bir efsane görgü tanıklarının bile ortak bir ifadesi yok ortada
 
Üst