Kutsallık

67890

Banlı Kullanıcı
Katılım
18 Nis 2011
Mesajlar
437
Tepkime puanı
5
Kutsallık, insanların zihinlerinde yarattığı ve birçok anlamlar yüklediği hayali bir şey.
Yâni kutsallık gerçekte yoktur.
Sizce saçmalıyor muyuz? Ya da beyninizi mi yıkamaya çalışıyoruz?
Kutsallık konusuna biz ve kendiniz dâhil hiç kimsenin ve hiçbir şeyin etkisinde kalmadan bakın. O zaman gerçeği kendiniz göreceksiniz.
İnsanlar neleri kutsal kabul eder? İnandığı dini, inandığı tanrıyı, annesini, babasını, evlendiği eşini, din adamlarını, ermişleri, evliyaları, ait olduğu dinin peygamberini, devletini, okuldaki eğitmenleri, mezarları. Başka şeyler de sayabilirsiniz. Saydıklarımızın ve sayabileceklerimizin birkaçını belki de hepsini kutsal kabul ediyorsunuz.
Peki kutsallık sizin için nedir? Ulaşılmazlık, üstünlük, saflık, iyilik, tartışılmazlık, sorgulanması yanlış, hatta günah olan. Kutsallık sizin için budur. Gerçekte bu anlamlar ya sizin zihninizde oluşur ya da başka insanlar size tarif eder. Ve onları kutsallık olarak kabul edersiniz. Yâni sizin kabul ettiğiniz sâdece düşüncedir. Dikkatle bakın. Siz de görüyor musunuz?
Ve her düşünce gibi kutsallık düşüncesi bölücü, sınırlayıcı, gerginlik yaratıcı ve yıkıcıdır.
Sizin kutsal kabul ettiğiniz şeyleri kutsal kabul etmeyenler var. Onların sizin kutsal dediklerinize saldırması, sizin onlara saldırmanıza, kızgınlık, kin ve nefret duymanıza sebep olabilir. Dünyanın geçmişi, bu nedenden çıkmış sayısız kavgalar, savaşlar ve acılarla doludur.
Kutsallık sâdece bir sanrıdır. Zihninizde oluşur. Hayaldir, gerçek değildir. Çünkü ulaşamayacağınız hiçbir şey yoktur. Çünkü tartışamayacağınız hiçbir şey yoktur. Çünkü sorgulayamayacağınız ya da sorgulanması günâh hiçbir şey yoktur. Çünkü siz her şeyin kaynağı ve yaratıcısısınız. Çünkü siz, her şeysiniz.
Burada yazılanlara inanmayın. Çünkü inanmak, sizi körleştirir, gerçeği görmenizi ve tanımanızı engeller.
Kendinizi tanıyın. Ancak o zaman söylediklerimizin gerçeği işaret ettiğini anlayabilirsiniz. Kendinizi tanıyın. Böylece tüm söylediklerimizin doğruluğuna ve daha pek çok şeye kendiniz şâhit olun.


İnsan , tek öğretmeninin doğruluk olduğunu sanır, oysa yanlıştan da doğruluğu öğrenebilirsin.
Doğru yoldan gidenler yada yanlış yola sapanlar , bunların hepsi öğrenir ve bir sonraki yaşamına bir üst basamakta , daha yüksek bir bilinçe başlar.
Yanlış yoldan gidenler , eksi karmik yükle yoluna devam edecekleri için bir üst basamakta işleri daha zordur.
Azap , eksi kader yüküdür.doğruluğun edinimi olan ( ecir ) ise sonraki haftaya devretmiş artı bakiyedir.
Kişisel cennetini yaşıyabilmen ve iç barışını tesis edebilmen için eksi yüklerinden arınman şarttır.

ALINTI
 

memories

Kayıtlı Üye
Katılım
22 Eyl 2012
Mesajlar
150
Tepkime puanı
16
Paylaşımınızda doğru düşünceler bulunmakta.Bazıları tamamınıda doğru kabul edebilir.%99 u doğru olan bir yazı kabul edilse bile anafikir ve işlenilmek istenen tema %1 lik kısma sığdırılmak istenilmiş.Bu da paylaşımdaki ana fikri bana göre yanlış kılıyor.Tarafımca, düşünce empoze sisteminde kabul görülmüş sinsi yazılardan birtanesi.İçinde 4 bilinmeyenli denklem bulunan bir problemin, 3 denklemini doğru oluşturabilseniz bile,kalan 1 denklemini yanlış kurmanız, sonuç olarak sizi yanlışa götürür.Bu da o tarz bir yazı olmuş.Paylaşımınız için teşekkürler.
 

67890

Banlı Kullanıcı
Katılım
18 Nis 2011
Mesajlar
437
Tepkime puanı
5
ben sizin gibi düşünmüyorum.
eğer din açısından bakıyorsanız yanlış olduğunu düşünmeniz doğal
bazı ayrımlar insanları eşitlikten uzaklaştırır.
hiçbir veli veya peygamber ben kutsalım bana tapının dememiştir.onları kutsallaştıran bizleriz.
tam tersi herkesin tanrının birer yansıması olduğunu söylemeye çalışmışlardır.
 
Üst