Tasallutlu büyü ve etkileri

Tasallutlu büyüler yani sufli cinler ile yapılan büyülerin genelde etkili olmasının sebebi sürekli taze tutulmasıdır. Yani etkisi azalmaksızın o askerin büyüyü her daim canlı tutmasıyla mümkün olur.

Burdan nasıl bir sonuç çıkartmamız gerkir diye soracak olursanız hemen izah edeyim. Normal yapılan büyüler hiç bir müdahele olmasa dahi zamanla etkisi kaybolur ve bir zaman sonra kaybolur gider. Evet uzun zaman alabilir ancak bir şekilde yok olur.

Fakat tasallut ile, yani sufli cinler ile yapılan büyülerde yapılmış olan büyünün etkisi hiç kaybolmaz. Öyle ki bu nesilden nesile devam etsin diye sürekli bir düzen içinde işler.Peki bu büyüler neden yapılır? Tasallutlu büyüler genelde dışarıdan yapılacak müdahelelere karşı, yani hocalar, medyumlar vs kişilere karşı bozulması çok güç büyü olma özelliğini taşıyor.

Muhakkak basit büyülerde vardır ancak tasallutlu büyüler özeldir ve genelde yapan kişi tarafından bozulur. Bu büyülerin en etkili olanlarını sıralarsak, 1- Mezar büyüsü 2- Sabun büyüsü 3- Papaz büyüsü 4- Adet (hayız) büyüsü 5- Domuz büyüsü. Bu sıralamış olduğum büyüler görüp görebileceğiniz en güçlü ve bozulması neredeyse imkansız büyülerdir.

Yapılışı konusunda sınırlı bilgi vermem gerekirse şu şekilde örnekleyeyim. Sabun büyüsü bir sabun üzerine yapılır. Bu sabuna şekil verilir ve şekil verilen sabuna büyü yapılacak kişinin ilk ismi yazılır. Bu isim sabunda kafa kısmına yazılır. Daha sonra ikinci ismi yani soyadı yazılır. Soyadıda karın kısmına yazılır sonrasında kişinin annesinin ismi yazılır ve bu isimde sabunun arka yanı sırt kısmına yazılır. Daha sonra bu sabuna bir ip bağlanır ve bir çeşit ayin ile sufli cin kişinin tüm aile eşrafına yönlendirirlir. Bu cin gerekli bilgiyi aldığında sabun bir kuyuya yada ulaşılması güç bir suya atılır. Zamanla sabun eridikçe kişide hastalıktan eriyip biter. Cinin görevi ise bu süre içinde kişiye karşı yapılan okumalar yada müdahelelere karşı büyünün etkisini arttırmak ve kişiden kurtulduğunda aile eşrafından aldığı bilgiler ile en zayıf olan kişiye devam ettirmesidir.

Diğer bir büyüde mezar büyüsü. Bu büyüde yine büyü yapılacak kişinin bilgileri gerekmektedir. Bir kağıt alınır ve bu boş kağıda genelde tavuk kanı ve tüy ucu ile yazılan bir takım şekiller çizilir. Sonra kişinin bilgileri ve ailedeki elde edilen diğer kişilerin ismi yazılır. Daha sonra yine belli işlem içinde bir sufli asker tayin edilir. Daha sonra bu yazılan kağıt genelde bir deri parçasına yahut bir naylona sarılarak mezarlıkta herhangi bir mezarın yaklaşık 20 cm (santim) altına gömülür. Burda cinin görevi büyü yapılan kişiyi ve onun için yazılan kağıdı kollamaktır. Belli düzende büyü yapılan kişiye rahatsızlık verir ve kendini hissettirir. Bu büyünün en kötü yanı ise bu kağıttan genelde 3 nüsha yapılır ve 3 ayrı mezarlıkta olan mezarlara gömülür. Birini bulsanız bile bir şekilde diğer ikisini bulmaya ömrünüz yetmez ve kişi zamanla helaka doğru sürüklenir. Diğer büyülerinde işlemleri yine bunlar gibi yapılmaktadır.

Kısa ve net söylüyorum ki genelde bu büyülerin dönüşü olmuyor maalesef. Bir çözüm bulunduğunda ise çok geç oluyor. Rabbim düşmanıma vermesin. Bu durumlarda yapılan tedaviler kişinin inancına görede değişebiliyor ancak unutmayalım ki meşakkatli ve sabır isteyen bir süreç oluyor. Uygulanması gereken bazı terkibler, dualar, vs tatbik edilecek şeyler belli düzen içinde olmalı ve aksatılmamalı. Hasta son derece sabırlı olmalı ve herşeyin rahmandan geldiğini bilmeli. Evet büyü güçlü olabilir ama cinler o kadar güçlü değildir. Bu sebeple ilk etapta büyüye tabii tutulan cini bunaltmak ve def etmek gerekiyor. Bunu başardığımızda işimiz daha kolay olur ve işi bilen kişi karşı atağa geçerek büyüyü tersine çevirebilir. Elbette muhteşem bir dine sahibiz ve dinimize riayet etmemiz gerekiyor. İmanı kuvvetli olan insanlar bu tarz şeylere rahman dilemedikce maruz kalmazlar. Çünkü rablerinin izniyle melekler kişiyi kuşatır ve gelecek musibeti def ederler. ALLAH dilemez ise kimseye bir şey olmaz. O sebeple her an başımıza bir şey gelecekmiş gibi imanımıza sahip çıkalım. Namazlarımızı kılalım, Oruçlarımızı tutalım, zekatlarımızı verelim. Dini vecibelerimizi ertelemeyelim ve her gün tevbe istiğfar edelim.