Budist Hikayeler/ Yardım Etmek

gümüş

Kayıtlı Üye
Katılım
11 Kas 2010
Mesajlar
1,683
Tepkime puanı
252
İhtiyar Usta ve onun genç öğrencisi görevlerini yerine getirmek için dağdan iniyorlardı. Yolda açlıktan ölmek üzere olan ihtiyar bir kadına rastladılar.

İhtiyar Usta cebinden biraz gümüş ve kurutulmuş yiyecek çıkarttı ve onları bu ihtiyar kadına verdi. Öğrencisi ise, cebindekileri vermeye hevesli değildi. İhtiyar Usta öğrencisini vicdanını uyandırmaya çalıştı: “Hayat, ölüm ve erdem bizim anlayışımıza uygun. Bu bizim yemeğimiz ve gümüşler de bize yaşamamız için verildi. Fakat onlar bu kadının hayatını kurtarabilir.” Öğrenci söylenen her şeyi anlamış ve saygıyla cevap vermiş: “Sizin öğüdünüzü hep aklımda tutacağım. Büyük bir tapınak inşa eder etmez, fakir insanlara yardım etmek için hemen harekete geçeceğim.” İhtiyar Usta bunları duyunca hayıflanarak kafasını sallamış.

Aradan birkaç sene geçtikten sonra ihtiyar Usta artık ölmeye hazırlanırken, öğrencisine bir kitap uzatmış ve o kitabın ardından son sözünü söyleyerek son nefesini vermiş.

Genç öğrenci yeterince yetenekliymiş ve tapınağı inşa etmeye devam etmiş. O, tapınağı inşa edip bitirdikten sonra hemen Ustasının öğrettiklerini gerçekleştirmek için harekete geçerek daha çok fakir insanı kurtaracağını düşünüyormuş.

Muhteşem tapınağın inşasını bitirdikten sonra şöyle düşündü: “Belki de, fakir insanlara yardım etmeye başlamadan önce tapınak daha büyük ve daha da güzel olana kadar biraz daha beklemeliyim.”

Zaman hızla geçip gitmiş. Aradan birkaç on yıl geçtikten sonra, o küçücük tapınak muhteşem bir binaya dönüşmüş. Fakat o öğrenci tapınağın inşasıyla o kadar meşgulmüş ki, bir tane bile hayır işi yapmamış.

O ölmeden önce Ustasının kendisine verdiği kitabı hatırlamış. Kitabı açmış ve başlıkta ihtiyar Ustasının yazdığı kelimeleri görmüş: “Birine bir kere yardım etmek, on sene kutsal yazıları tekrarlamaktan iyidir.”

Fiilen, biz daha iyi bir şeyler yapabilecek haldeyken beklememeli, onun yerine diğerlerine yardım etmeliyiz. Zamanında yardım elini uzatmanın her şeyden önemli olabileceğini unutmamalıyız. Yardım etmek hevesi taşıyan o kalp, bizim gerçek doğamızdan ortaya çıkıyor. Eğer birisi, yeterince kaynak ve yetenek biriktirene kadar yardım etmeyi erteliyorsa, o sadece kendisinin yardım etme isteksizliğini örtmeye çalışıyordur.


Alıntı
 
Üst