Gözlerimle yaptığım psişik yetenek mi?

Durum
Üzgünüz bu konu cevaplar için kapatılmıştır...

sorgu

Kayıtlı Üye
Katılım
10 Nis 2013
Mesajlar
8
Tepkime puanı
0
Ben forumda yeniyim ve bu forumu yapanlara teşekkürlerimi iletmek istiyorum.
Sorunuma gelince de; herhangi bir yere odaklandığım zaman misal alttaki resim gibi ufak bi taş var.



Bu küçük taşa kendi isteğimle 5-10 saniye gözlerimi hiç kırpmadan odaklanıdığım zaman alttaki gibi görüyorum.

Ama sadece kendi isteğimle misal yine gözlerimi kırpmadan istemeden odaklanırsam olmuyor yani içimde hissetmem gerekiyor, en fazla 5 saniye böyle görüyorum, 6 saniye olduğu zaman sanki değişik bişey olacak gibi hissediyorum ama mecburen gözlerimi kırpıyorum, eskiye dönüyor eğer odaklanmam devam ederse 1 saniye eski haline dönüp kaldığım yerden devam edebiliyorum ama dediğim gibi 5 saniye dayanabiliyorum ve çok fazla yapamıyorum, başım ağrıyor böyle bir psişik yetenek olabilir mi? Ayrıca 10 yaşındayken 1 kere istemsizce bir tane küp şekeri tavanın yarısına kadar havaya kaldırmıştım, lambayı açıp kapamıştım. Şimdilerde ise 18 yaşındayım, misal pişti oynarken karşımdakinin elinde gözlerimi kapatıp çok fazla odaklandığımda hangi kartlar olduğunu görebiliyorum vb. Yani duru görü gibi yeteneklerim var sadece şu göz olayına kafam takıldı bilgisi olan var mı?
 

PyroKinesisT

Kayıtlı Üye
Katılım
8 Kas 2012
Mesajlar
32
Tepkime puanı
1
Psişik yetenek olduğu kanaatindeyim, ve geliştirip kontrol altina almani tavsiye ederim güzel yetenekler. Bi yandan diğer olanlari yazmasaydin göz doktoruna gitmeni önerirdim :)
 

canmert196

Kayıtlı Üye
Katılım
5 Haz 2011
Mesajlar
976
Tepkime puanı
47
Tas olayi imajine etmek baskasinin elini kup ceker ucurmak psisik yetenektir.Kisini paranormal seviyesine bagli olarak azalabilir artabilir top sizde yani :)
 

AJA

Elit Üye
Katılım
15 Haz 2010
Mesajlar
3,097
Tepkime puanı
548
Bir kesmeşekeri havaya kaldırmak çok güçlü bir enerji ve yetenek anlamına gelir.Durugörüyü geliştirmek için ise araştırın ve pratik yapmaya çalışın.Bazen görülen şeyler anlamsız olur, vizyon alırsınız fakat ustalaşılmadığı sürece bilincin oyunu ile duru görü yeteneği arasında görüntüler de seyreder.
Örneğin ; gözümü kapattığımda yüzler gözler hatta insan olmayan varıklar görürüm karşılıklı bir kaç saniye bakışırız :D Yada kendimi bir yerde yürürken görürüm..

Başarılar dilerim size..İyi forumlar.
 

sorgu

Kayıtlı Üye
Katılım
10 Nis 2013
Mesajlar
8
Tepkime puanı
0
yorum ve açıklamalarınız için teşekkürler ama nasıl geliştirceğim hakkında bir fikrim malesef yok?
 

BeLLa91

Kayıtlı Üye
Katılım
15 Kas 2010
Mesajlar
890
Tepkime puanı
268
İş
Asistan, öğrenci
Ama sadece kendi isteğimle misal yine gözlerimi kırpmadan istemeden odaklanırsam olmuyor yani içimde hissetmem gerekiyor, en fazla 5 saniye böyle görüyorum, 6 saniye olduğu zaman sanki değişik bişey olacak gibi hissediyorum ama mecburen gözlerimi kırpıyorum, eskiye dönüyor eğer odaklanmam devam ederse 1 saniye eski haline dönüp kaldığım yerden devam edebiliyorum ama dediğim gibi 5 saniye dayanabiliyorum ve çok fazla yapamıyorum, başım ağrıyor böyle bir psişik yetenek olabilir mi? Ayrıca 10 yaşındayken 1 kere istemsizce bir tane küp şekeri tavanın yarısına kadar havaya kaldırmıştım, lambayı açıp kapamıştım. Şimdilerde ise 18 yaşındayım, misal pişti oynarken karşımdakinin elinde gözlerimi kapatıp çok fazla odaklandığımda hangi kartlar olduğunu görebiliyorum vb. Yani duru görü gibi yeteneklerim var sadece şu göz olayına kafam takıldı bilgisi olan var mı?
Hayal gücünüz ve yaratılığınız geniş, taşları çoğul olarak imajine etmeniz bunu gösterir. Durugörü ile bir alakası yok. Durugörünün en önemli özelliği bir şey hakkında bilgi vermesidir, bunun taşla bir bağlantısı yok. Amaca odaklı olmayan hiçbir şey(bilgi, bilmek) durugörü değildir. Küp şekeri havaya kaldırmanız ve ışıkları açıp kapamanız telekinezi ile alakalı. Fakat 10 yaşındayken yapmışsınız, küçükken benimde öyle yeteneklerim vardı, sonrasında köreldi. Enerji ile bilgisayarı açıyordum bende, elimi tuşa götürürken otomatik açılıyordu bir süre sonra kapanıyordu (doğal olarak) Komut almadan kapanması için olağan şekilde yani tuşuna basarak açmak gerekir. Bazen de uykudayken açıyordum, (rüyamda bilgisayar gördüğümde) açılma sesiyle uyanınca kalkıp kapatıyordum, bir daha da açılmasın diye fişini çekiyordum. Şu an yaşım 22 ve aynı şeyleri yapamıyorum. Pişti kartlarını bilme meselesine gelincede, onu durugörü ile değil de telepati ile bağdaştırıyorum.
 

sorgu

Kayıtlı Üye
Katılım
10 Nis 2013
Mesajlar
8
Tepkime puanı
0
Hayal gücünüz ve yaratılığınız geniş, taşları çoğul olarak imajine etmeniz bunu gösterir. Durugörü ile bir alakası yok. Durugörünün en önemli özelliği bir şey hakkında bilgi vermesidir, bunun taşla bir bağlantısı yok. Amaca odaklı olmayan hiçbir şey(bilgi, bilmek) durugörü değildir. Küp şekeri havaya kaldırmanız ve ışıkları açıp kapamanız telekinezi ile alakalı. Fakat 10 yaşındayken yapmışsınız, küçükken benimde öyle yeteneklerim vardı, sonrasında köreldi. Enerji ile bilgisayarı açıyordum bende, elimi tuşa götürürken otomatik açılıyordu bir süre sonra kapanıyordu (doğal olarak) Komut almadan kapanması için olağan şekilde yani tuşuna basarak açmak gerekir. Bazen de uykudayken açıyordum, (rüyamda bilgisayar gördüğümde) açılma sesiyle uyanınca kalkıp kapatıyordum, bir daha da açılmasın diye fişini çekiyordum. Şu an yaşım 22 ve aynı şeyleri yapamıyorum. Pişti kartlarını bilme meselesine gelincede, onu durugörü ile değil de telepati ile bağdaştırıyorum.

Evet hayal gücüm genişdir yaratıcılığım ise biraz zorladığımda.Peki bu körelmiş yetenekleri tekrar nasıl açabilirim?
 

BeLLa91

Kayıtlı Üye
Katılım
15 Kas 2010
Mesajlar
890
Tepkime puanı
268
İş
Asistan, öğrenci
Evet hayal gücüm genişdir yaratıcılığım ise biraz zorladığımda.Peki bu körelmiş yetenekleri tekrar nasıl açabilirim?

Bu yetenekler sizin hamurunuzda var. Yok olmalarının sebepleri var. En önemli sorun korkular ve endişelerdir. Tüm psikşik yetenekleri bunlar tıkar. Bunlardan kurtulmanız lazım ama bu da pek mümkün değil. Herkes üstesinden gelemez. Benim de gelemediğim gibi, hele ki anksiyete bozukluğu sebebiyle pek de mümkün görünmüyor. Bu nedenle o çok hakim olduğum durugörülerimi kaybettim. Küçükken durugörü görmekten bıktığımı bilirim, keşke yine görebilsem. Ama korku ve endişelerim hep galip gelir. Bunlardan kurtulursanız ne ala. Başarılar dilerim şimdiden.
 

sorgu

Kayıtlı Üye
Katılım
10 Nis 2013
Mesajlar
8
Tepkime puanı
0
Bu yetenekler sizin hamurunuzda var. Yok olmalarının sebepleri var. En önemli sorun korkular ve endişelerdir. Tüm psikşik yetenekleri bunlar tıkar. Bunlardan kurtulmanız lazım ama bu da pek mümkün değil. Herkes üstesinden gelemez. Benim de gelemediğim gibi, hele ki anksiyete bozukluğu sebebiyle pek de mümkün görünmüyor. Bu nedenle o çok hakim olduğum durugörülerimi kaybettim. Küçükken durugörü görmekten bıktığımı bilirim, keşke yine görebilsem. Ama korku ve endişelerim hep galip gelir. Bunlardan kurtulursanız ne ala. Başarılar dilerim şimdiden.

Eskiden cinlerden korkardım 1 ay önce cevşen aldım artık cinlerle ilgili zerre kadar korku hisssetmiyorum ama eskiden cinlerle alakalı bir kaç olay olmuştu,geceleri eve gelirken ister istemez 5 saniyede bir arkama bakıyorum bunun üstesinden bi ara gelmiştim tekrar onlarla alakalı bir olay oldu şimdi tekrar üstesinden gelmeye çalışcam neyse cevaplarınız için teşekkürler
 

URUMHAMATAHAYİL

Yönetici
Katılım
5 Haz 2008
Mesajlar
7,096
Tepkime puanı
4,961
İş
Wellness Antrenör/Psikolog/ Sosyolog
Bella91 ve AJA gerekli cevapları vermiş ama bende yazayım . :)

Bir küp şekeri levitasyon yapıp hava kaldırmak büyük bir enerji gerektirir.Ve küçükken kişi yaşamın olumsuzluklarıyla karşılaşmadığı için ve daha tam olarak korku gibi duyguları tatmadığı için enerjisini daha iyi kontrol eder.Bu da levitasyon'u başarabilmenizin nedenini açıklıyor.Ama şimdi yapmaya çalışsanız ilk yapışlar da yapamazsınız ( eğer enerjiniz çoksa belki yapabilirsiniz) uzun süre çalıştıktan sonra hatta yıllarını verip yapamayanlarda bulunuyor.Levitasyon çok zordur . :)

Bir cisme odaklandığınız onu çok net görüyor olmanız bir göz rahatsızlığı da olabilir.Ama benim görüşüm psişik yetenek olduğu kanaatindedir. :)

Karşıdaki kişin elindeki kağıdı görmek ise bir telekinezi olabilir.Yetenekleriniz fazla körelmemiş sık sık çalışırsanız ilerletebilirsiniz. :)

Duru görü yeteneği direk bilgi verir ileriye yönelik. :)

Umarım anlatabilmişimdir. :) sevgiyle kalın.. :)
 

Ra_

Banlı Kullanıcı
Katılım
21 Ocak 2013
Mesajlar
142
Tepkime puanı
16
Konum
7.World
İş
Araştırmacı Yazar
Kesinlikle psişik yetenek değildir bunu yapamayan insanların nörolojik olarak sorunu olduğu saptanmıştır.Beynimiz resimlerin eksik olan kısımlarını tamamlar.Ben seminerde öğrenmiştim bu bilgileri ayrıca beynimiz yazıların eksik kısımlarını da tamamlar veya ilk ve son harf sabit olmak üzere tüm kelimenin harfleri karışık olsun o kelimenin doğrusunu algılar .
 

BeLLa91

Kayıtlı Üye
Katılım
15 Kas 2010
Mesajlar
890
Tepkime puanı
268
İş
Asistan, öğrenci
Kesinlikle psişik yetenek değildir bunu yapamayan insanların nörolojik olarak sorunu olduğu saptanmıştır.Beynimiz resimlerin eksik olan kısımlarını tamamlar.Ben seminerde öğrenmiştim bu bilgileri ayrıca beynimiz yazıların eksik kısımlarını da tamamlar veya ilk ve son harf sabit olmak üzere tüm kelimenin harfleri karışık olsun o kelimenin doğrusunu algılar .
Resimlerin eksik olan kısmı örneği tam yeterli değil. Mesela bir puzzle da eksik olanı tamamlayabiliriz. (Bütünden parçaya.) Ama sadece bir tek tuğlanın duvar olarak tamamlanması farklı bir olgu. (Parçadan bütüne.) O duvarın nasıl olması gerektiği, boyutu, şekli,uzunluğu, kalınlığı, taşların yapısı, ensel taş sayısı ile boysal taş sayısı arasındaki fark vs. kişiden kişiye değişecektir fakat bir puzzle parçasının tamamlanması kişiden kişiye değişmeyecektir. Bu da belirli kriterler dahilinde. Eksik olan harflerin tamamlanması da bütünden parçaya yönelik. ;Bütünün eksik olan parçasının tamamlanması basittir, ama verilen bir parçanın tamamlanmasını isterseniz ortaya çok farklı şeyler çıkacaktır. (Kişiden kişiye değişebilen) Burada da devreye hayal gücü girer, hayal gücüyle de nöroloji ilgilenmez.
 

Ra_

Banlı Kullanıcı
Katılım
21 Ocak 2013
Mesajlar
142
Tepkime puanı
16
Konum
7.World
İş
Araştırmacı Yazar
Oho siz ne yaptığını beyin nasıl hayal gücü ile ilgilenmez , hayali yaratan beyindir zaten.Bir elin 5 parmağı nasıl bir değilse insanların da beyinleri bir değil.Parçadan bütüne gitmiş olmuyor kimse bütünden parçaya gidiyor çünkü daha önce taş dizili bir duvar görmüş olması lazım o bilgiyi bilmeden duvar oluşturamaz yoktan var olmaz bu bütünden parçaya gitme olayı tamamıyle ilizyondur ( nasıl ki sihirbazlar gerçekten uçamıyor ) Bu arkadaşta var olan bilgiyi kullanıyor aslında herşeyi doğaüstülük , parapiskoloji vb. konularla açıklamak biraz da insanların bilgisizliğinden kaynaklanıyor . ( söz meclisten dışarı )
 

BeLLa91

Kayıtlı Üye
Katılım
15 Kas 2010
Mesajlar
890
Tepkime puanı
268
İş
Asistan, öğrenci
Oho siz ne yaptığını beyin nasıl hayal gücü ile ilgilenmez , hayali yaratan beyindir zaten.Bir elin 5 parmağı nasıl bir değilse insanların da beyinleri bir değil.Parçadan bütüne gitmiş olmuyor kimse bütünden parçaya gidiyor çünkü daha önce taş dizili bir duvar görmüş olması lazım o bilgiyi bilmeden duvar oluşturamaz yoktan var olmaz bu bütünden parçaya gitme olayı tamamıyle ilizyondur ( nasıl ki sihirbazlar gerçekten uçamıyor ) Bu arkadaşta var olan bilgiyi kullanıyor aslında herşeyi doğaüstülük , parapiskoloji vb. konularla açıklamak biraz da insanların bilgisizliğinden kaynaklanıyor . ( söz meclisten dışarı )
Hayal gücü ve hayal kurma tabiki beyinle alakalı fakat bütünden parçayı tamamlayamama nörolojik bir problemken verilen bir parçanın bütününün tamamlanmasının istenmesi tamamen kişiye özgü. Daha evvel o nesnenin görülmüş ve biliniyor olması o resmin istenilen ölçüde tamamlanabileceği anlamına gelmez. Mesela ben kahverengi bir ağaç gövdesi resmi versem ve bunu tamamlamanızı istesem kimisi onu çam ağacı olarak hayal edip tamamlar, kimisi kavak ya da çınar. Bunun bir kesinliği yok. Şaşmazlığı da yok. Ben size e....e harflerini tamamlayın desem siz edirne dersiniz ama bir başkası elbise diyebilir. Yani bunun ucu bucağı olamaz. Ben bunu anlatmaya çalıştım.
 

URUMHAMATAHAYİL

Yönetici
Katılım
5 Haz 2008
Mesajlar
7,096
Tepkime puanı
4,961
İş
Wellness Antrenör/Psikolog/ Sosyolog
Oho siz ne yaptığını beyin nasıl hayal gücü ile ilgilenmez , hayali yaratan beyindir zaten.Bir elin 5 parmağı nasıl bir değilse insanların da beyinleri bir değil.Parçadan bütüne gitmiş olmuyor kimse bütünden parçaya gidiyor çünkü daha önce taş dizili bir duvar görmüş olması lazım o bilgiyi bilmeden duvar oluşturamaz yoktan var olmaz bu bütünden parçaya gitme olayı tamamıyle ilizyondur ( nasıl ki sihirbazlar gerçekten uçamıyor ) Bu arkadaşta var olan bilgiyi kullanıyor aslında herşeyi doğaüstülük , parapiskoloji vb. konularla açıklamak biraz da insanların bilgisizliğinden kaynaklanıyor . ( söz meclisten dışarı )

İlk önce açıklama konusuna değineyim.Biz burada arkadaşın yaşadığı olayı hep parapsikolojik yönden açıklamadık zaten.Yazılarımızda da o tuğla olayı için kişide bir sorun olabileceğini ya da hayal gücünün çok olduğunu vb. gibi şeyleri de yazdık.Bilgisiz insan direk olabilecek şeylerle konuyu açıklamaya çalışır .Ama bilgili insan ise her olasılığı düşüneceği için diğer yönlerden de konuyu açıklamaya çalışır.


Kişinin yaşadığı bu tuğla olayı onun hayal gücünden dolayı kaynaklanıyor olabilir.Diğer yaşadığı olaylar ise psişik yeteneklerle alakalıdır.Bella91 sizin söylediğiniz konu için çok iyi bir cevap verdi.Bu kişinin yaşadığı tuğla olayı kişisel olabilir yani hayal gücüne dayanabilir . :)
 

embriyo

Elit Üye
Katılım
19 May 2010
Mesajlar
2,217
Tepkime puanı
884
Konum
Ankara
İş
Ressam
Gözlerimizle gördüğümüz ya da diğer duyularımızla algıladığımız verilere çoğunlukla güveniriz. Bununla birlikte, yapılan araştırmalar dış dünyadan aldığımız duyusal enformasyonun genellikle çok küçük bir kısmını kullandığımızı, büyük bir bölümünü ise dışladığımızı ve devreye sokmadığımızı göstermektedir. Bu süreci dış dünyayı görerek tecrübe etsek de, görsel akışın yaptığı şey aslında iç dünyamızdaki önceki tecrübeleri devreye sokmaktır.

Bu dış dünyanın var olmadığı anlamına değil, sadece onun büyük bölümünü yok saydığımız anlamına gelir. Gördüklerimizin çoğu zihnimizdedir. Zihnin gerçeklik yaratmadaki gücü, bir kaza veya ameliyat sonucunda kolunu ya da bacağını kaybeden kişilerin yaşadıkları “hayali uzuv” deneyiminde kendini gösterir. Fiziksel uzuv artık orada olmadığı halde, kişi o organı hissetmeyi sürdürür.

Durugörü sadece ileri yönelik bilgi vermez!! Sadece durugörünün bir çeşidi bu şekildedir. Yanlış yönlendirmelere sebep olmayalım.
Durugörü (clairvoyance) canlı ve cansız nesnelerin ve olayların beş duyunun yardımı olmadan (paranormal olarak) algılanmasına verilen addır.
Durugörü kişide objektif veya sübjektif vizyonlar ya da imaj duyumları tarzında belirebilir. Durugörü fenomenine, hipnoz, doğal uyku, uyku-uyanıklık arası, izolman, vecd, trans gibi Parapsikoloji’de “değişik şuur halleri” adı altında incelenen degajman hallerinde daha sık rastlanır.
Durugörü fenomen ve yetenekleri metapsişikçiler ve parapsikologlarca çeşitli sınıflara ayrılarak incelenir.

Metapsişikçiler durugörü yeteneklerini başlıca şu sınıflara ayırırlar:

Gizligörü (lüsidite): Gözler kapalıyken çevreyi görebilme.

Kritoskopi: Saydam olmayan cisimlerin ardını görebilme.

Alteroskopi (alloskopi): Kişinin başkalarının bedenlerindeki iç organları, bunların işleyişlerini, auraları görebilmesi ve bu sayede bedensel rahatsızlıkları saptayabilmesi. Bu yetenek kişinin kendi bedeni için sözkonusu olduğunda yeteneğe otoskopi adı verilir.

Teleoptik: Kişinin beş duyusuyla algılayamayacağı uzaklıktaki ya da kapalı bir ortamdaki olay, nesne ve canlıları algılayabilmesi. Bu yeteneğin bir çeşidine coğrafi ya da gezici durugörü (remote viewing) adı verilir. Gezici durugörü medyumları içinde en ünlüsü olan ABD’li Ingo Swann’ın bu yeteneğini kullanabilmesi için kendisine yerkürenin herhangi bir yerinin enlem ve boylam koordinatlarının kendisine verilmesi yeterliydi. ABD’nin soğuk savaş döneminde Sovyetler Birliği’ne karşı Swann’ın bu paranormal yeteneğinden yararlanmış olduğu ileri sürülür.

Zamansal durugörü (prekognitif ve postkognitif durugörü): Yeteneğin geçmiş veya gelecekteki olayları algılamaya yönelik olması.

Telepatik durugörü.

Özellikle 7 yaşına kadar öte alemden getirdiğimiz bilgiler tam unutulmamış, duyu ötesi yeteneklerimizde ki perdeler de henüz tam kapanmamış olur. Çocukların yaptıkları ve söylediklerini not almak ve hakkında düşünmek gerekir.

Yeteneklerinizi geliştirmek istiyorsanız meditasyon veya ibadet yapmanızı öneririm. Zihni sessizleştirmeye yönelik yapacağınız odaklanma çalışmaları sayesinde devamlı yanınızda olan ama sizin zihninizin sesi yüzünden duymadığınız sezgilerinizi fark edersiniz. Fiziki gözünüzle değil, ruhsal gözünüzle bakmayı deneyimlersiniz. Bunlar için birinin rehberliğine de ihtiyacınız yok aslında, düşünün çocuklukta yapılan şeylerde yol gösteren sadece duygular ve isteklerimizdir. Çocukken an yaşanır, geçmişle hesaplaşmalar veya gelecek kaygısı yoktur, bu yüzden de zihin rahatlıkla An’a odaklanır.
 

BeLLa91

Kayıtlı Üye
Katılım
15 Kas 2010
Mesajlar
890
Tepkime puanı
268
İş
Asistan, öğrenci
Sayın Embriyo'nun dediği gibi durugörü sadece ileriye yönelik bilgi vermez. Her konuda bilgi verebilir fakat temelinde durugörü bilgi ve bilmek olgusundan oluşur. Sayın Sorgu'nun olan bir nesneyi ya da herhangi birşeyi bütünsel bir hale getirip oluşturması hayal gücü ile alakalı, durugörü değil. Kuvvetli bir imajinasyon yeteneği var kendisinin. Her ne kadar taş bloğu bütünsel bir hale getirerek duvar kavramını tanımlasa da bunu durugörü ile karıştırmamak lazım. İyi imajinasyon yapabilen birisinin durugörü yeteneğinin de olacağı anlamına gelmez. Ve son olarak çakra çalışmaları, Embriyo'nun dediği gibi ibadet ve meditasyon çalışmaları yapmak çok faydalıdır. Bunlar genellikle iç huzuru sağlamak ve güven bulmak için zaten. Korku ve endişelerinizden arınmanın başka yollarını ve yöntemlerini biliyorsanız onları da uygulayabilirsiniz illa ki söylenilen çalışmaları yapmanız gerekmez.
 

sorgu

Kayıtlı Üye
Katılım
10 Nis 2013
Mesajlar
8
Tepkime puanı
0
Yorumlarınız için hepinize teşekkürler en yakın zamaanda ibadet,çakra ve meditasyona başlıcam ve nöroloji doktoruna gitdiğimde herhangi bir sorun olmadığını belirtdi
 

BeLLa91

Kayıtlı Üye
Katılım
15 Kas 2010
Mesajlar
890
Tepkime puanı
268
İş
Asistan, öğrenci
Çünkü nörolojik bir probleminiz yok merak etmeyin :) Sevgilerle...
 

spatyum

Kayıtlı Üye
Katılım
16 Mar 2013
Mesajlar
11
Tepkime puanı
0
Bende buna benzer bir şey yapabiliyorum. Varolan şeye odaklandığımda yavaş yavaş saydamlaşıyor ve arkasını görmeye başlıyorum ama gözlerimi kırpınca odağımı kaybediyorumbu yüzden uzun sürmüyor. :)
 
Durum
Üzgünüz bu konu cevaplar için kapatılmıştır...
Üst