I. Ve ii. Dünya savaşlarina işaret eden yecüc ve mecüc

SaHiBuZaMaN

Kayıtlı Üye
Katılım
25 Şub 2012
Mesajlar
132
Tepkime puanı
14
Konum
ᶤˢᵗᵃᶰᵇᵘˡ
Kim oldukları, ne zaman ortaya çıkacakları ve ne şekilde ortadan kaldırılacakları asırlardır büyük bir merak konusu olan Ye’cuc ve Me’cuc hakkında bugüne kadar birçok kitap ve makale yazılmıştır. Ancak, Hıristiyanların Kutsal kitabı İncil’de ve Yahudilerin Kutsal Kitabı Tevrat’ta “Gog ve Magog” olarak anılan Ye’cuc ve Me’cuc hakkında en doğru bilgileri, Kuran ayetlerinden ve Peygamber Efendimiz (sav)‘in hadislerinden edinebiliriz. Bu bilgiler topluca değerlendirildiğinde ise, Ye’cuc ve Me’cuc’ün I. ve II. Dünya savaşlarına işaret ettiği anlaşılmaktadır. (Doğrusunu Allah bilir.)

Ye’cuc Me’cuc, Kuran’da Allah karşıtı, kan dökücü büyük bir hareket olarak dikkat çekilen bir kavimdir. Kuran’da Ye’cuc ve Me’cuc ile ilgili olarak önemli özellikler haber verilmiştir. Yüce Rabbimiz, Ye’cuc ve Me’cuc kavmini bizlere tanıttığı ayetlerinde şöyle buyurmuştur:
“İki seddin arasına kadar ulaştı, onların (sedlerin) önünde hemen hemen hiçbir sözü kavramayan bir kavim buldu.” (Kehf Suresi, 93)
“Dediler ki: “Ey Zu’l-Karneyn, gerçekten Ye’cuc ve Me’cuc, yeryüzünde bozgunculuk çıkarıyorlar, bizimle onlar arasında bir sed inşa etmen için sana vergi verelim mi?”” (Kehf Suresi, 94)
Kuran ayetlerinde Ye’cuc ve Me’cuc ile ilgili bildirilen özelliklerden ilki bu kavmin, “hiçbir sözü kavramayan” yani başıbozuk, laf anlamaz bir kavim olmasıdır.

Kavmin ikinci özelliği, yeryüzünde bozgunculuk çıkarmalarıdır. Buradaki “yeryüzü” ifadesi ile bütün “dünya çapında” bir “bozgunculuğun” gerçekleşeceği anlaşılmaktadır. Bir yerde, bir bozgunculuğun gerçekleşebilmesi için felsefi bir köken, bir inanç bozukluğu gerekir. Böyle bir bozguncu sistemin dünya çapında gerçekleşebilmesi için tüm dünyayı etkileyecek, bütün insanları hakimiyeti altına alacak büyük bir sapkın felsefi temelin oluşması şarttır. Dolayısıyla Ye’cuc ve Me’cuc’ün ortaya çıkışı ve getirdiği yıkım sistemi, köklü çarpık bir felsefi temele dayanan, tüm dünyaya zulüm getiren büyük bir felakete işaret etmektedir. (Doğrusunu Allah bilir)
Dünya çapındaki böyle bir felaketin, I VE II. DÜNYA SAVAŞLARINA İŞARET EDİYOR OLMASI KUVVETLE MUHTEMELDİR. Çünkü söz konusu dünya savaşları, Darwinist, materyalist, komünist ve faşist ideolojilerin etkisi altında başlatılmış ve bu çarpık ideolojilerin etkisiyle dünyaya yıkım getirmiştir. Ahir zaman Ye’cuc ve Me’cuc’ünü, komünistler ve faşistler oluşturmaktadır. Dünyanın en kanlı liderleri, kendilerine evrim teorisinin öğretilerini yol gösterici olarak alarak, komünist ve faşist akımlarla kitleleri felakete ve yıkıma sürüklemişlerdir. Bu çarpık felsefi temele dayandırılan ve pek çok Müslümanın da şehit edildiği bu savaşlar, ayette işaret edildiği gibi, dünya çapında gerçekleşmiş ve toplam 250-300 milyon kadar insanın ölümü ile sonuçlanmıştır.

Ye’cuc ve Me’cuc’ün tarif edildiği diğer ayetler ise şu şekildedir:
Dedi ki: “Rabbim’in beni kendisinde sağlam bir iktidarla yerleşik kıldığı (güç, nimet ve imkan), daha hayırlıdır. Madem öyle, bana (insani) güçle yardım edin de, sizinle onlar arasında sapasağlam bir engel kılayım.” (Kehf Suresi, 95)

“Bana demir kütleleri getirin”, iki dağın arası eşit düzeye gelince, “Körükleyin” dedi. Onu ateş haline getirinceye kadar (bu işi yaptı, sonra:) dedi ki: “Bana getirin, üzerine eritilmiş bakır dökeyim.” (Kehf Suresi, 96)
Böylelikle, ne onu aşabildiler, ne onu delmeye güç yetirebildiler. (Kehf Suresi, 97)
Yecuc ve Mecuc (un sedleri) açıldığında, onlar her bir tepeden akın ederler. (Enbiya Suresi, 96)

Ayetlerde, yoğun olarak DEMİR VE BAKIRIN kullanılmasından bahsedilmektedir. Nitekim bilindiği gibi I. ve II. Dünya savaşlarında bol miktarda demir ve bakır kullanılmıştır. Tanklar, araçlar, motosikletler, uçaklar bol miktarda kullanılan demir ve bakır kütlelerinden oluşturulmuştur. Söz konusu durum, bu yönden ayetlerle mutabakat göstermektedir.
Ve yine ayetlerde bir SET SİSTEMİNE dikkat çekilmektedir. “Sapasağlam bir engel”, “bir sed” olarak belirtilen bu izah, iki dünya savaşı sırasında ortaya çıkan savunma hatlarına işaret ediyor olabilir. Bilindiği gibi özellikle I. Dünya savaşında, Fransız savunma hattı, Alman savunma hattı gibi büyük hatlar oluşturulmuş ve sınırlara tankların koruduğu, yalnızca tünellerle giriş yapılabilen dev ve sağlam setler inşa edilmiştir. Amaç dışarıdan gelebilecek işgali engelleyebilmek, düşmanı etkisiz hale getirebilmektir.
Ayette belirtildiği şekilde Ye’cuc ve Me’cuc’ün belirgin özelliklerinden bir tanesi, TEPELERDEN AKIN ETMESİDİR. Nitekim dünya savaşlarında da dağlardan sayısız ordu akışı olmuş, çok çeşitli ülke askerleri akın ederek şehirlerin içlerine kadar girmiş ve milyonlarca masum insana ulaşmışlardır.
Sapkın bir felsefeyi dayanak alan olaylardan tüm dünyanın etkilenmesi, kanlı ideolojiler olan komünizm ve faşizme dayanarak fitne ve bozgunculuk ortamının oluşturulması, demir-çelik kullanımı ve koruma amaçlı setler inşa edilmesi gibi alametler dikkate alındığında, Kuran’da haber verilen Ye’cuc ve Me’cuc’ün I. ve II. Dünya savaşlarına işaret ediyor olması kuvvetle muhtemeldir. Darwinist, komünist felsefeye dayandırılarak çıkarılmış olan bu savaşlar sonucunda, tarihin en büyük kitle katliamları gerçekleştirilmiş, dünya çapında tarihin en büyük yıkımı yaşanmıştır. Ahir zamanda Ye’cuc ve Me’cuc’ün getireceği büyük yıkım, bu izahlarla oldukça büyük bir mutabakat göstermektedir. (Doğrusunu Allah bilir.)

Ye’cuc Me’cuc, Kuran’da (Allah’ı tenzih ederiz) Allah karşıtı, kan dökücü büyük bir hareket olarak dikkat çekilen bir kavimdir.
Bu tarz bozguncu hareketler her dönemde olmuştur; ancak asıl dünya çapında bozgunculuk ahir zamanda I. ve II. Dünya savaşlarında gerçekleşmiştir.

YE’CUC VE ME’CUC’ÜN, I. VE II. DÜNYA SAVAŞLARI OLDUĞUNA DAİR HADİSLERDEN İŞARETLER
Peygamber Efendimiz (sav) “Yec’uc ve Mec’uc” olarak anılan insan topluluğunu bir kıyamet alameti olarak bildirmiştir. Ye’cuc Me’cuc kavminin ahir zamandaki ortaya çıkışı, Hz. Mehdi (a.s.)’ın zuhurundan bir süre önce, I. ve II. Dünya savaşlarıyla gerçekleşmiş bir olaydır (Doğrusunu Allah bilir). Peygamber Efendimiz (sav)’in “Hz. Mehdi (a.s.) tıpkı Zülkarneyn ve Süleyman gibi dünyaya hükmedecektir.”1 hadisinden, Ye’cuc Me’cuc kavminden bahsedilen Zülkarneyn kıssasında da ahir zamana işaretler olduğu anlaşılmaktadır.
Peygamber Efendimiz (sav)’in aşağıdaki hadisinde bu bozgunculuk döneminde yaşanan sefalet teşbihle anlatılmaktadır:
“... Ye’cuc ve Me’cuc kavimleri dağ ve tepe gibi yüksek yerlerden akın ederek insanlara karışacak ve herşeyi yiyip içmeleri üzerine göller dahi kuruyacak, neticede büyük bir kıtlık baş gösterecektir.” 2
“Ye’cuc ve Me’cuc… insanlara saldırırlar, bütün suları içerler, insanlar onlardan kaçmaya başlar…” 3
“Ye’cuc ve Me’cuc açılacak, onlar Allâh-u Te‘âlâ’nın: ‘Her yüksek yerden boşalıyorlar’ buyurduğu gibi, insanlara musallat olacaklar, Müslümanlar onlardan kaçarak şehirlerine ve kalelerine çekilecekler, hayvanlarını bile yanlarına toplayacaklar. Ye’cuc ve Me’cuc yeryüzünün sularını içecekler, bir nehre uğradıklarında onu kupkuru bırakacaklar, arkalarından gelenler: ‘Bir zamanlar burada su vardı’ diyecekler. İnsanlardan özel sığınaklara girmeyen kimse kalmayınca onların sözcüsü: ‘İşte yer halkından kurtulduk, şimdi gök ehli kaldı’ diyecek…” 4
Hadisler, Dünya savaşları sırasında insanların çektiği sıkıntılara, kıtlık ve zorluk ortamına işaret ediyor olabilir (Doğrusunu Allah bilir). Savaşlar şehirlerin içlerine kadar girmiş, insanlar sığınaklara saklanmış, yerden ve gökten bombardımana maruz kalmışlardır. Bu hadislerde de bu dönemde yaşanan perişanlık ve sefalet ortamı vurgulanmaktadır.
Peygamber Efendimiz (sav)’in bir başka hadisinde, Ye’cuc Mecuc’un çeşitli kavimlerden oluşan bir topluluk olduğu bildirilmektedir:
“Ye’cuc ve Me’cuc yirmi iki kabileden ibarettir…” 5
Bu yönüyle de Ye’cuc Me’cuc, Dünya Savaşlarında bir araya gelen çok sayıdaki komünist, faşist ülkelerin ittifakına işaret etmektedir. (Doğrusunu Allah bilir.)
Peygamber Efendimiz (sav)’in diğer hadislerinden, Ye’cuc Mec’uc kavminin “fesat çıkaran“6 ve “inkarcı bir insan topluluğu olacağı“7 da bilinmektedir. Peygamber Efendimiz (sav) bir hadisinde şu şekilde buyurmuştur:
“Mirac gecesi Allah beni Yec’uc ve Mec’uclerin yanlarına gönderdi; onları dine davet ettim; kabul etmediler.. Onun için onlar, Adem ve İblis neslinden Allah’a asi gelenlerle birlikte cehenneme gireceklerdir.”


ALINTIDIR..
 

Çınar

Kayıtlı Üye
Katılım
23 Ağu 2011
Mesajlar
139
Tepkime puanı
9
Konum
Sakarya
Peki bu savaşlar olduğu esnada zülkarneyn neredeydi?
 

kapliyagos

Kayıtlı Üye
Katılım
11 Nis 2011
Mesajlar
141
Tepkime puanı
11
Yaş
46
Konum
BURSA
Adem ve İblis neslinden Allah’a asi gelenlerle birlikte cehenneme gireceklerdir.”

işte tezi çürüten cümle...hemde en sonda verilmiş...adem ve iblis neslinden başka bir nesil olduğunu hz.peygamberimiz zaten belirtmiş...fazla söze gerek yok.
 

striker

Kayıtlı Üye
Katılım
19 May 2012
Mesajlar
446
Tepkime puanı
19
sayın sahibuzaman , paylaşımlarınız ve yorumlarınızı beğendiğimi belirterek,
katkı sağlayacak başka konularada yönelmenizi isterim.
böyle çalışmalar manevi yönden bizlere artı etki yapıyor, birde çalışmalarınıza türkiye ile ilgili
projeler , yer altı madenleri, örneğin osmiyum, toryum, gibi birçoğumuzun sadece kulak aşinası olduğumuz,
bilgilere yönelirseniz memnun olurum.
 

ilksan

Kayıtlı Üye
Katılım
26 Nis 2011
Mesajlar
12
Tepkime puanı
3
Yecüc Mecüc hakkinda; Allah Kehf Suresi’nde Yecüc ve Mecüc hakkında şu şekilde bildirmektedir:

Dediler ki: "Ey Zu'l-Karneyn, gerçekten YE'CÜC VE ME'CÜC, YERYÜZÜNDE BOZGUNCULUK ÇIKARIYORLAR, bizimle onlar arasında bir sed inşa etmen için sana vergi verelim mi?" (Kehf Suresi, 94)

Düsününce insan akli bazi mitolojilerin Kuranda bildirilen ayetlere ne kadar benzedigini farkediyor söyle ki, ergenekon destaninda Türklerin iki dagin arasindaki demiri eritip orta asyadan dünyaya acilmalari anlatilir, acaba eritilen demir yecüc ve mecüce set cekmek icinmi kullanildi, cünkü cok benziyor ve dünyanin hicbir yerinde daglarin arasinda hapis kalinicak bir yerlesim alani olucagini sanmiyorum ve o kadar büyük körüklerden bahsediyor ki demiri eriten demek ki ergenekon denilen yerde yecüc ve mecüc setti bulunmaktadir diyebilirmiyiz?
Ergenekon;
Altay daglari ile Sayan daglarinin kesistigi bir noktadadir. Burasi Mogolistan ile Kazakistan sinirinin kesistigi Sayan daglarinin oldugu bölge.

Altaylara sinir kuzeydeki Sayan Daglari, Türklügün Dünya´ya cikis noktasi olarak tüm Dünya tarihcileri tarafindan kabul edilir. Zaten Ergenekon destaninda anlatilanlarda bu cografya sartlarina uymaktadir.
 

Teykel00

Banlı Kullanıcı
Katılım
7 Mar 2013
Mesajlar
151
Tepkime puanı
0
Yecüc ve mecüc bunlar çekik gözlü ufak boylu yıkıp döken bir kavim bana göre duvar çin seddi çinlilerden bahsediliyor gibi geldi bana..
 
Üst