Zihnimiz Neden Seks ile Bu Kadar Meşgul?

Durum
Üzgünüz bu konu cevaplar için kapatılmıştır...

logii

Kayıtlı Üye
Katılım
17 May 2009
Mesajlar
1,044
Tepkime puanı
267
Seksin manevi kökü, ruhun Yaratan’la birleşmesidir.

Manevi dünyada, ruh Işık’la birleşmiştir ve bu birleşmeye Zivug – çiftleşme – denir. Bu, yaradılışın iki parçasının – erkek ve kadın - birleşmesini teşkil eder. Ruhun, Yaratan’ın Işığı ile dolması, tüm zamanlarda olabilecek en büyük hazdır.
Bu manevi çiftleşmenin de, fiziksel dünyada, madde dünyasında bir dalı ya da kopyası vardır. Zihnimizin seks ile bu kadar meşgul olmasının nedeni budur. Seks, bu dünyadaki en büyük hazdır ve bu dünyadaki tüm arzularımızın köküdür.
Seks, tüm düşüncelerimizin temelidir çünkü kökü, ruhun Yaratan’la birleşmesidir. Bu birleşme, Doğa’nın nihai amacıdır ve dünyada olan her şey bu nihai amaç tarafından belirlenmiştir. Bu nedenle, seks hakkında düşünmekten bir türlü uzak duramayız. Karşı cinse ve hazza olan çekimimiz de, bu nihai durumdan kaynaklanır. Bu nihai duruma, yani Yaratan’la birleşme durumuna, “Zivug” ( hiç bitmeyen cinsel birleşme) denir.
Seksten aldığımız haz, fiziksel ve manevi zevk arasındaki farkı gösteren mükemmel bir örnektir. Seks hakkında düşünmeye çok fazla zaman ve güç harcarız ve seksin bize müthiş bir haz vereceğini hayal ederiz. Fakat aslında, cinsel doyumun zirvesine ulaştığımız anda, bu haz havaya gider, yok olur. Bu duygu, gerçekten onun keyfine varacak zaman bile olmadan biter ve tekrar kendimizi başka bir zevk anı için uğraşırken buluruz.
Dünyamızda olan budur, çünkü arzuyu tatmin eden haz, anında arzuyu etkisiz bırakır. Daha fazla arzu olmayınca, zevk hissetmeye son veririz. Bu durum, bizi boşluk hissiyle bırakır ve hayat devam ederken, bu boşluk giderek daha büyür. Bu nedenle, “Kişi, şiddetli arzularının yarısı karşılanmadan dünyayı terk eder,” diye yazılmıştır.
Manevi zevk çok farklı çalışır çünkü manevilikte olmak, size Işığı veren Yaratan’a zevk vermek niyetiyle Işığı alma yeteneğine sahip olmak demektir. Dolayısıyla, manevilikte, çiftleşme veya seks süreklidir ve ebedidir. Daima daha da güçlenir. Sonuç olarak, kişi, sürekli daha fazla büyüyen, mükemmel bir bütünlük ile ebedi yaşamı hisseder. Açıkçası bu, sadece boşluğun takip ettiği anlık hazları hissedebildiğimiz dünyamızda hissettiğimiz zevkten çok farklıdır.
Bu nedenle, insanlar, manevi dünyadan bizim dünyamıza düştüğünden beri, sadece manevi dünyaya erişenler, çiftleşmenin gerçek tadını hâlâ hissederler, diye yazılmıştır. Gerçek manevi zevk, yaradılışın iki zıt parçası – erkek ve kadın - beraberce, birbirine karışarak birleştiği ve ortak Işık’la dolduğu zaman edinilir.
Bilinçaltında, ruhlarımızda, hepimiz bu çiftleşmeyi arzularız çünkü bu çiftleşme için yaratıldık. Başka bir seviyede, hepimizin en yüksek gayesi, manevi dünyayı hissetmektir çünkü orası, gerçek, bitmeyen hazzı bulacağımız yerdir.

kabbalah
 
  • Beğendim
Tepkiler: yay

foxx

Banlı Kullanıcı
Katılım
17 Mar 2011
Mesajlar
104
Tepkime puanı
5
En büyük sorunum bu..
 
Moderatör tarafında düzenlendi:

dreamy

Kayıtlı Üye
Katılım
10 Eyl 2010
Mesajlar
272
Tepkime puanı
27
Yemek,içmek,uyumak,seks vsvs. Bu kavramları aşmadan özgür olabileceğimizi düşünmüyorum..
 

juba

Kayıtlı Üye
Katılım
8 Eyl 2011
Mesajlar
35
Tepkime puanı
5
Yemek,içmek,uyumak,seks vsvs. Bu kavramları aşmadan özgür olabileceğimizi düşünmüyorum..

Aslında senin özgürlük dediğin batılılaşma.Bunu çağdaşlık gibi görüyorsunuz ama sizi suçlamıyorum.Siz daha küçükken bilincinize sokulmuş (bkz:mickey mouse şirinler vs vs. ) Seks yapmak özgürlük ise haftada en az bir kez özgür oluyorum :)
 

dreamy

Kayıtlı Üye
Katılım
10 Eyl 2010
Mesajlar
272
Tepkime puanı
27
Aslında senin özgürlük dediğin batılılaşma.Bunu çağdaşlık gibi görüyorsunuz ama sizi suçlamıyorum.Siz daha küçükken bilincinize sokulmuş (bkz:mickey mouse şirinler vs vs. ) Seks yapmak özgürlük ise haftada en az bir kez özgür oluyorum :)

Benim cümle tamamen yanlış anlaşılmış. Aşmak derken ; bu kavramlardan vazgeçmeyi, onların üzerine çıkmayı, gündelik hayatın kısır döngüsünden kurtulmayı ve iradene tam anlamı ile sahip çıkabilmeyi kastediyorum..
 

Perina

Banlı Kullanıcı
Katılım
7 Eki 2011
Mesajlar
795
Tepkime puanı
64
Yaş
51
Ben bu seks konusunu anlamakta zorluk çeken bir insanım.Hala çözmüşte değilim aslında.Ve bu konunun maneviyatla bu kadar bağlantılı olması ilginç ve tuhaf bence.Ben Sevgili dreamy'ye katılıyorum..Bence asıl maneviyat seks de dahil tüm isteklerin üstüne çıkabilmektir.

Ama şu da var.Bu önemli bir ihtiyaç ve evet tüm ihtiyaçların merkez ve belki de en önemlisi.Ve bu bana herzaman garip gelmiştir her ne kadar önemini anlasamda..
 

MarlaSinger

Kayıtlı Üye
Katılım
28 Ağu 2011
Mesajlar
723
Tepkime puanı
147
Konum
fight club
İş
turist
Ben bu seks konusunu anlamakta zorluk çeken bir insanım.Hala çözmüşte değilim aslında.Ve bu konunun maneviyatla bu kadar bağlantılı olması ilginç ve tuhaf bence.Ben Sevgili dreamy'ye katılıyorum..Bence asıl maneviyat seks de dahil tüm isteklerin üstüne çıkabilmektir.

Ama şu da var.Bu önemli bir ihtiyaç ve evet tüm ihtiyaçların merkez ve belki de en önemlisi.Ve bu bana herzaman garip gelmiştir her ne kadar önemini anlasamda..

Konuya yorum yapan tek kadın olan sizi Sevgili Perina (sanırım)

medeni cesaretinizden ötürü kutluyorum :))
 

Perina

Banlı Kullanıcı
Katılım
7 Eki 2011
Mesajlar
795
Tepkime puanı
64
Yaş
51
Konuya yorum yapan tek kadın olan sizi Sevgili Perina (sanırım)

medeni cesaretinizden ötürü kutluyorum :))

Buna medeni cesaret mi denir onu bilemiyorum işte:) Utandım şimdi.. Ve hakikaten tek bayan benmiyim? Ben nicklerin bayana mı erkeğe mi ait olduğunu çözemedim hala:)
 

Little Tin Goddess

Kayıtlı Üye
Katılım
26 Kas 2011
Mesajlar
65
Tepkime puanı
11
Konum
İstanbul
İş
GSF
Seksüelite sevginin en son formudur.Duyduğun heyecan vb duyguların bir anda bedenine egemen olması ve nirvanaya çıkartmasıdır bir anda insanı.Fiziksel ihtiyaçtan çok ruhsal bir gereksinim aslında tanrının verdiği öz (aşk) bir anda ortaya çıkmakta.Ama ne yazık ki çevremizdeki insanlar buna daha çok 'ihtiyaç' gözüyle bakıyorlar.Hepimiz tanrının yansımalarıyız sonuçta ona ulaşabilmek için neden bir olmuyoruz. (en son cümlem yanlış anlaşılması mümkün bir cümle, yanlış anlamayın o yüzden)
 

Perina

Banlı Kullanıcı
Katılım
7 Eki 2011
Mesajlar
795
Tepkime puanı
64
Yaş
51
Seksüelite sevginin en son formudur.Duyduğun heyecan vb duyguların bir anda bedenine egemen olması ve nirvanaya çıkartmasıdır bir anda insanı.Fiziksel ihtiyaçtan çok ruhsal bir gereksinim aslında tanrının verdiği öz (aşk) bir anda ortaya çıkmakta.Ama ne yazık ki çevremizdeki insanlar buna daha çok 'ihtiyaç' gözüyle bakıyorlar.Hepimiz tanrının yansımalarıyız sonuçta ona ulaşabilmek için neden bir olmuyoruz. (en son cümlem yanlış anlaşılması mümkün bir cümle, yanlış anlamayın o yüzden)

Ama bence seksüaliteden üstün duygu sevgi.Nedense ben hep böyle hisettim hep..Bu konu kafama hiç yatmıyor yalan yok:( Ama yatmaması hiç iyi değil biliyorum:(
 

dewil66

Kayıtlı Üye
Katılım
29 Eyl 2011
Mesajlar
174
Tepkime puanı
16
Aslında arkadaşlarımın hep seks konuşmasını kınamışımdır.
Ama düşününce de;eğer seks olmasaydı,kimse apmasaydı şu anda biz olmayadabilirdik :D
 

göçmenoğlu

Kayıtlı Üye
Katılım
10 Şub 2010
Mesajlar
719
Tepkime puanı
128
Yaş
48
Konum
Manisa merkez
İş
Elektironik müh.
doğal bir dürtü,üstelik bu sadece insana özgü değil tüm canlılara özgü bir dürtüdür...
 

Little Tin Goddess

Kayıtlı Üye
Katılım
26 Kas 2011
Mesajlar
65
Tepkime puanı
11
Konum
İstanbul
İş
GSF
Ama bence seksüaliteden üstün duygu sevgi.Nedense ben hep böyle hisettim hep..Bu konu kafama hiç yatmıyor yalan yok:( Ama yatmaması hiç iyi değil biliyorum:(

Evet sana katılıyorum perinacığım.Sevgi uzun sürer seks saatliktir.Ama seksüeliteyi sevginin bir ayini olarak düşün.Sevgi olmadan seksüelite olmaz çünkü :)
 

sarmaşık

Kayıtlı Üye
Katılım
30 Eki 2010
Mesajlar
139
Tepkime puanı
26
Konum
şimdilik kocaeli...
Tüm bedensel hazlarin sonlu olması aslında asıl hazzın dünyada olamayacağının bir işareti olsa gerek...Cinselliğin çok abartıldığını düşünüyorum...Zevkin bu kadar tanrısallaştırılmasına karşıyım...Bence bu da kontrol altına alınması gereken bir istek....Öyle özgürlük falan garip geliyor doğrusu....Zina ne zamandır özgürlük oldu anlayamıyorum....Yaratılışının gayesi dışında bir yığın yorum var...Dinimiz evliliği öneriyor...Azgınlığı değil...Evlenin ve meşru olarak yaşayın....Haz açısından bakıldığında ölüme kadar tam bir tatmini olmayan bedensel bir hazzın ilahi bir anlam kazandırılmasına katılmıyorum....Asıl haz nefsin isteklerini aştığımızda ulaşacağımız hazdır....
 

Ken

Kayıtlı Üye
Katılım
2 May 2011
Mesajlar
113
Tepkime puanı
35
Konum
Kocaeli
Çünkü bu da acıkmak gibi doğal bir bedensel arzu. Ancak sadece doğru kişiyle olduğunda gereken anlamı kazanıyor, çocuk sahibi olmak ve sevdiğinle aranda güzel bir bağ kurmak için yardımcı bir his.

Ama biz erkekler için bunlar ne yazık ki ikinci planda. Bir erkek olarak en şikayetçi olduğum hissimdir diyebilirim. Eğer elimde bir güç olsaydı bunu kendimde sonsuza kadar yok ederdim (düşünün bazen beni o kadar rahatsız ediyor).

Zihnin seks ile meşgul olması için;

1- Fiziksel tatminin derecesi yani en son birleşmeden sonra geçen sürenin uzunluğu
2- Dışarıdan gelen seksi etkiler :)
3- Bir insana bağlı olmayış (Evet, eğer sevgilimiz yoksa veya sevgimiz az düzeydeyse nefsimiz kazanıyor ancak sevdiğimiz insan varsa oto-kontrol ile bu düşüncelerden uzaklaşıyoruz).

gerekir. Tabii buna daha fazla maddeler eklenebilir ama ilk aklıma gelenler bunlardı.

Bir de Allah bazı insanların zayıf noktası olarak şehveti yaratmıştır diye düşünüyorum. Bazı insanlar uzun bir direnç gösterebilirken bazıları pişman olacağını bile bile yenik düşüyor.

Bazı insanlar üzüldüğünde, bazıları sevindiğinde, bazılarıysa sinirlendiğinde de başvuruyor bu olaya yukarıdakiler haricinde. Ben bu kategoride değilim iyi ki...
 

dreamy

Kayıtlı Üye
Katılım
10 Eyl 2010
Mesajlar
272
Tepkime puanı
27
'' Acı çekmenin sebebi arzulamaktır''
Buddha

Ayrıca, ruh ikizimiz ile karşılaştığımızda (eğer öyle bir şey varsa tabi) ona karşı en küçük bir cinsel arzu hissetmeyeceğimiz, sadece saf sevgi duyacağımız söylenir. Bu teoriden yola çıkarsak cinselliğin geçici bir ihtiyaç olduğunu anlayabiliriz..
 

Perina

Banlı Kullanıcı
Katılım
7 Eki 2011
Mesajlar
795
Tepkime puanı
64
Yaş
51
Evet sana katılıyorum perinacığım.Sevgi uzun sürer seks saatliktir.Ama seksüeliteyi sevginin bir ayini olarak düşün.Sevgi olmadan seksüelite olmaz çünkü :)

Keşke dediğiniz kadar özel olabilseydi bu duygu..hayır sevgi şart değildir bu duygu sevgisizde yaşanıyor ne yazıkki..ama işin içinde sevgi olsa belki daha özel olabilir evet..sanırım bu duyguya antipati beslemekte haksız değilim..öyle hisediyorum ne yazık ki..ama evet dediğiniz gibi çok özel de olabilir bu duygu ama her zaman değil..ve kesinlikle tüm diğer hazlar gibi frenlenmesi gerek..çünkü insan bu dünyada hazlarını frenlediği ölçüde mutlu ve erdemlidir öyle değil mi?..yada onlarından vazgeçebildiği ölçüde..

Ben bu konuda Sevgili Sarmaşık,Ken ve Dreamy'nin yorumlarına katılıyorum..
 

Little Tin Goddess

Kayıtlı Üye
Katılım
26 Kas 2011
Mesajlar
65
Tepkime puanı
11
Konum
İstanbul
İş
GSF
Keşke dediğiniz kadar özel olabilseydi bu duygu..hayır sevgi şart değildir bu duygu sevgisizde yaşanıyor ne yazıkki..ama işin içinde sevgi olsa belki daha özel olabilir evet..sanırım bu duyguya antipati beslemekte haksız değilim..öyle hisediyorum ne yazık ki..ama evet dediğiniz gibi çok özel de olabilir bu duygu ama her zaman değil..ve kesinlikle tüm diğer hazlar gibi frenlenmesi gerek..çünkü insan bu dünyada hazlarını frenlediği ölçüde mutlu ve erdemlidir öyle değil mi?..yada onlarından vazgeçebildiği ölçüde..

Ben bu konuda Sevgili Sarmaşık,Ken ve Dreamy'nin yorumlarına katılıyorum..


İnsanlar özünde değiller ki hep onlar ezbere yaşıyorlar kendi özüne inmek yerine başka şeyler ezberliyorlar kendilerini maddeleştiriyorlar böyle insanlar için bir şey yapamayız uzak durmaktan başka sende bundan yakınıyosun anladığım kadarıyla perinacığım :)
 

tunny

Kayıtlı Üye
Katılım
22 Eki 2011
Mesajlar
33
Tepkime puanı
5
Konum
Gaia
Öncelikle kardeşlerim Buddha'nın "Acı çekmenin sebebi arzulamaktır'' sözünü açıklamakla başlamak istiyorum.Buddha'nın yolunu bilenler onun acı ile hikmete erdiğini bilirler.Ve onun 4 asil yolununda acıdan geçtiğini.Ama bu acı yaşanması gereken bir acı değildir.Öncelikle acının bu dünyada ne olduğunu bilmemiz gerekiyor, sonra acının kaynaklarını daha sonra acıdan kurtuluş ve en son yolda doğru yoldur.Neyse detaya fazla girmek istemiyorum.Mesele arzuların kötü olması bu yüzden de bastırılması gerektiği değildir.Evet arzular insanı kontrol etmeye çalışır ve bu kötüdür.Ama bir kötüyü asla bastırıp yenemezsiniz.Bunun yerine iyiliklerinizi yani erdemlerinizi güçlendirmelisiniz.Acıdan kurtulmadan önce onu kabullenmelisin.Eğer onun karşısındaki erdemin daha büyük ise eylemlerinde iyi olmaya başlayacaktır.

Gelelim seks konusuna.Logii kardeşimizin seks tanımını çok ikna edici buldum.Ama tabikide ezoterik konular ile uğraşmayan insanların bunu anlaması zor olur.Ama kısıtlı bilgim dahilinde açıklamaya çalışacağım.Bu arada benimde bu konuda hala daha araştırma içerisinde olduğumu ve eksik bilgim ile yorum yaptığımı bilin.Normal şartlarda ezoterik öğretilerde yolun sonuna gelmeden sorgulamak yasaktır.Bu konudaki ezoterik bilgiler çiftleşmeyi yani seksi evrendeki en önemli sebep sayarlar.Hatta onu tanrıya ulaşmanın bir yolu olarak öne sürerler.Geçmiş zamanlarda bu konu şimdiki gibi utanılacak sıkılacak bir konu değildi.Bazı inançlar ibadetlerini bu yöntem ile yapıyorlardı.Hatta kimi ezoterik kültte bu ritüeller devam etmektedir.

Tabi buradaki mevzu ne kadar çok seks yaparsak tanrısallığa okadar yaklaşırız değildir.Mevzu çiftleşmenin gücü ve sembolojisinde yatar.Bu insanlar bunu bir ibadet olarak yaparken amaçları zevkten kudurmak değil, çiftleşmenin getirdiği enerji ve güç ile tanrısallığa dokunabilmektir.Tabi bu öğretilerde, benimde yeni yeni öğrendiğim bazı kurallar vardır.Mesela çok eşlilik kesinlikle kabul edilmez.Yada bu ibadet arzularımızı dindirmek için yapılamaz.Dahada saymak mümkündür.Kısacası çiftleşmek en önemli ibadet şeklidir, yalnız arzu ve zevk için olmadığı zaman.Arzu ve zevk için yapılan şey insanın maddi evrende sıkışmasına sebep olacaktır.

Bu konuda araştırma yapmak isteyenlere sadece tek bir sembolojik şekli söyleyeceğim, bu şekli araştırın, bilgi sizi bulacaktır. :)

"Lotus"
 
  • Beğendim
Tepkiler: yay
S

SoNoL

Tüm arkadaşların yorumuna bende ek olarak (medeni cesaret göstererek); Neden biyolojik bir olaydır ihtimalini göz ardı ediyoruz demek istiyorum. Artık okullarda biyoloji derslerinde öğretiliyor (hele şükür), daha önceki müfredatlarda canlı olarak hayvanlar anlatılyordu, tabi ayıptı, sümme haşa günahtı ;) neyseki şimdi gençler daha bilinçli, en azından ebeveynleriylede olsa bir takım sorunları paylaşabiliyor. Kitaplardan daha sağlıklı bilgiler edinebiliyor. En azından mahallenin abisi yada ablasından ilk bilgiler alınmıyor.:smash:
 
Durum
Üzgünüz bu konu cevaplar için kapatılmıştır...
Üst