uzay gündeminde neler oluyor:

Zeyna

Kayıtlı Üye
Katılım
20 Ocak 2009
Mesajlar
330
Tepkime puanı
60
Konum
İstanbul
İş
yönetici
Hubble Uzay Teleskopu, buzla kaplı cüce gezegen Pluton'un yörüngesinde dördüncü bir küçük ay keşfetti

Amerikan Uzay ve Havacılık Dairesi NASA, "uzay teleskopu güneş sistemimizde gezegenimsi tuhaf gök cisminin (Pluton) halkalarını araştırırken, P4 ile karşılaştığını" belirtti. Pluton'un yeni ayına geçici olarak P4 adı verildiğini duyuran NASA, yeni ayın çapının 13 ile 34 kilometre olarak tahmin edildiğini ve Pluton'un en küçük uydusu olduğunu kaydetti. Hubble'ın P4'ün ilk fotoğrafını 28 Haziranda çektiği, 3 ve 18 Temmuzda çekilen diğer fotoğraflarla da yeni ay olduğunun doğrulandığı bildirildi. Mark Showalter adlı yetkili, Hubble kameralarının tespit ettiği P4'ün dünyaya uzaklığının 5 milyar kilometreden fazla olduğunu söyledi. Pluton'un Charron, Nix ve Hydra adlarında üç uydusu daha var. P4'ün, yine Hubble tarafından 2005 yılında keşfedilen Nix ve Hydra'nın yörüngeleri arasında bulunduğu belirtiliyor. Pluto'nun aylarının dördünün de Pluto ile gezegen çapında başka bir gök cisminin, güneş sisteminin ilk dönemlerinde çarpışması sonucu oluştuğu tahmin ediliyor.

internet haber
 

Zeyna

Kayıtlı Üye
Katılım
20 Ocak 2009
Mesajlar
330
Tepkime puanı
60
Konum
İstanbul
İş
yönetici
Avrupa Uzay Ajansı (ESA) ile Amerikan Ulusal Havacılık ve Uzay Dairesi (NASA)'nın ortak projelerinde kullanılan teleskop, nükleer enerjisini bitirip ömrünün sonuna yaklaşan bir yıldızın ölümünü fotoğrafladı. Bilim insanları, yok olan yıldızın büyüklük ve sıcaklık gibi özelliklerinin Güneş!e benzediğini belirtiyor.


Bir yıldızın 'ölümü' görüntülendi

Hubble Uzay Teleskopu, 3 bin ışık yılı uzaklıktaki Egg (Yumurta) Nebulası'nda, Güneş'e benzeyen bir yıldızın ölümünü gözlemledi.
Hubble'ın 3 numaralı geniş açılı kamerasıyla elde edilen görüntü, ''gezegenleşme öncesi nebula (bulut kümesi) sürecini'' gözler önüne seriyor. Bu evrede ölmekte olan yıldızlar, dönüşüm safhalarında iyonlaşan ve parlayan gaz kümelerini uzaya saçmaya başlıyor. Giderek genleşen yıldızın merkezindeki aşırı sıcaklık, gazları harekete geçiriyor ve binlerce yıl boyunca uzayın karanlığında parlamasını sağlıyor.

Gökbilimciler, ölüm safhasının ne zaman başladığını, saçtıkları ışığın parlaklığına göre hesaplayabiliyor. Cygnus (Kuğu) Takımyıldızı'nda, ilk olarak 40 yıl önce keşfedilen Egg Nebulası, ancak çok güçlü teleskoplar tarafından görülebiliyor.

alıntı

ABD Hava Kuvvetleri’nin uçan daire yakaladığına dair 1947’den beri iddia edilen ünlü ‘Roswell Kasabası’ olayıyla ilgili ilginç bir gelişme yaşandı. FBI’ın yeni yayımladığı arşivlerinde, bir ajanın tam 64 yıllık konuyla ilgili raporunda, “ABD Hava Kuvvetleri, uzaydan gelen üç uçan dairenin New Mexico’ya indiğini doğruladı” deniyor.



FBI’ın yeni online kaynağı The Vault’dan ulaşılabilinen belgelerin birinde, 1950’de Washington’da görev yapan FBI ajanı Guy Hottel’ın, UFO (Unidentified Flying Object- Tanımlanamayan Uçan Cisim) notları yer alıyor. ‘Flying Saucers’ isimli notta ajan Hottel, Hava Kuvvetleri’nden bir müfettişin uzaydan gelen üç uçan dairenin ABD’nin New Mexico eyaletine iniş yaptığını aktardığını yazıyor.



‘Sadece 91 santimler’



Amerikan Federal Soruşturma Bürosu FBI’ın internetten yayınladığı yeni arşiv belgelerinin, “Roswell UFO vakasını” kanıtlayacağı iddia edildi.

FBI ajanı, ismi belgelerde sansürlenen müfettişin verdiği bilgileri aktarırken, UFO’ları, “Dairesel şekilde oldukları tasvir ediliyor. Her biri üç insan vücudundan meydana gelmiş. Fakat sadece 91 santim uzunluğundalar. Vücutları metalik bir kıyafetle kaplı. Hepsi aynı tarzda bandajlanmış” ifadelerini kullanmış. Mail On Sunday gazetesi “Bu belgeler Roswell UFO vakasını kanıtlar” ifadesini kullandı.
1947 yılında New Mexico’nun Roswell Kasabası, askeri üs yakınındaki çöle uçan dairelerin düştüğü haberlerinden sonra büyük üne kavuşmuştu. Gazeteler o dönem, “Hava Kuvvetleri, uçan daire yakaladı” manşetleri atmıştı. Ancak ertesi gün ABD Ordusu bu haberi yalanlayarak uçan daire denen cismin bir meteoroloji balonu olduğunu iddia etmişti. Ancak hikaye konuşulmaya devam etmişti.

Alıntı.

Dünya gelecek yüzyıllarda küresel ısınma ve çevre kirliliği nedeniyle zor bir döneme girecek. Bilim adamları çözüm yollarını araştıryor bu yollardan bir tanesi de dünya dışında bitki yetiştirmek:
Dünya, küresel ısınma ve çevre kirliliği gibi sebeplerle susuzluk ve dolayısıyla da açlık tehlikesiyle karşı karşıya. Bu durumun ciddiyetinin farkında olan bilim adamları da bu problemlerin önüne geçmek üzere hızla çalışmalarına başladılar. Konu hakkında oldukça ilginç çalışmalar yavaş yavaş ortaya konuyor. Bunlardan bir tanesi de farklı gezegenlerden bitki yetiştirilmesi.



2008 yılında Mars’a gönderilen uzay aracından elde edilen toprak analizi sonucunda Mars’ın kutup bölgesindeki toprağın dünyada yetişmekte olan kuş konmaz benzeri bitkilerin yaşamına elverişli olduğu saptanmıştı. Bu verilere dayanan bilim adamları, açlık probleminin önüne geçmek için gözlerini bu defa da uzaya diktiler.



Mars, kuş konmaz gibi lezzetli bir bitkiyi yetiştirmek için biraz fazla uzak olduğundan bilim adamları bu defa da çok fazla uzaklaşmadan Ay üzerinde çalışmaya başladılar. Ay yüzeyine benzer özelliklerde ortamlar yaratan bilim adamları bu alanlarda bitki yetiştirmeyi başardılar. Avrupa Uzay Ajansı’na bağlı bilim adamları da Ay yüzeyine benzer, kırma kayadan oluşan bir ortamda bitki besinine ihtiyaç duymayan kadife çiçeğini yetiştirmeyi başardılar. Bununla beraber benzer araştırmalar da, oksijene az oranda ihtiyaç duyan bitkilerle, insanlarca tüketilebilir bitkilerin DNA’sını birleştirerek melez bir ırk yaratıp, bu bitkileri teknolojik seralarda Ay’da yetiştirmeyi hedefliyorlar. Düşük çekim kuvvetinden de faydalanmayı hedefleyen bu araştırmalar henüz proje aşamasında.
İngiliz yayın kuruluşu BBC’ye göre, bazı bilim adamları Ay’da bitki yetiştirmek, aya insan yerleştirmenin ilk aşaması olduğunu görüyorlar.
Viyana’da yapılan Avrupa Jeobilimler Birliği Toplantısı’nda sunulan araştırmayı değerlendiren Avrupa Uzay Araştırmaları ve Teknolojileri Merkezi’nden Bernard Foing, Ay’da bitki yetiştirmenin, yaşamın Ay ile ilgili ortamlara nasıl uyum sağladığını görmek açısından yararlı bir adım olduğunu bildirdi. Foing aynı zamanda da Ay’da insanlı üslerin kurulması yolunda pratik yararlarının olacağını da belirtti.

alıntı.

Amerikan Havacılık ve Uzay Dairesi (NASA) elindeki en büyük iki bilimsel projeden biri olan, uzaya x-ışını teleskobu gönderme projesini rafa kaldırdı.
NASA yetkilileri, kara delikler ve nötron yıldızlarını araştırmak üzere 2014 yılında uzaya bir x-ışını teleskobu gönderilmesini öngören projede yüzde 30'lara çıkan ek masrafların kurumun bütçesini aştığı gerekçesiyle bu kararın alındığını duyurdu.
GEMS'in enflasyona göre ayarlanmış maliyetinin, teleskobu uzaya fırlatacak roketin maliyeti hariç 119 milyon dolar olarak belirlendiğini anlattı.
GEMS'in devre dışı kalmasının ardından, evrenin ilk oluşumu evresindeki ortaya çıkan ilk galaksileri bulmak amacıyla tasarlanmış olan, halen yapım aşamasındaki James Webb Uzay Teleskobu, NASA'nın elinde kalan son en büyük bilimsel projeyi oluşturuyor.
Bütçesini milyarlarca dolar aşmasına ve inşa programının yıllarca gerisinde bulunmasına karşın 2018 yılında uzaya fırlatılması öngörülen James Webb Uzay Teleskobu, uzaydaki dev Hubble Teleskobu'nun yerini alacak. alıntı.

Amerikan Havacılık ve Uzay Dairesi (NASA), Dünya'nın içinde bulunduğu Samanyolu ile komşu Andromeda galaksilerinin (gökada) çarpışmalarının kaçınılmaz olduğunu, ancak bunun 4 milyar yıl sonra olacağını bildirdi.

ABD'nin Baltimore kentinde düzenlenen basın toplantısında, NASA'nın Uzay Teleskop Bilimi Enstitüsü'nden (STScI) astrofizikçi Roeland van der Marel, "Oluşturduğumuz model istatistik olarak Samanyolu ve Andromeda arasında kafa kafaya bir çarpışma olacağını gösteriyor" dedi.

Bilimadamları, çarpışma olacağı sonucuna, Hubble uzay teleskobuyla yapılan karmaşık gözlemlerle, Andromeda'nın hızı ve ilerlediği yönün ölçümlerini yaparak ulaştı.
M31 adıyla da anılan Andromeda, şu anda 2,5 milyon ışık yılı ötede bulunuyor, ancak Samanyolu'na doğru ilerliyor.Güneşin, galaksinin bir başka bölgesine gideceğini, ancak Dünya'nın ve Güneş Sisteminin tahrip olma tehlikesinin bulunmadığını belirten astronomlar, iki galaksi birbiriyle birleşse bile içindeki yıldızların birbirlerinden çok uzakta olduğunu, bu karşılaşma sırasında birbirleriyle çarpışmayacaklarını ifade ediyorlar.
 

dokuz

Kayıtlı Üye
Katılım
11 May 2012
Mesajlar
156
Tepkime puanı
4
Konum
kara ışıkta
İş
Arkeoloji Öğrencisi
Guy Hottel'in memorandumunu yeni okudum çok ilginç.
 

focus

Kayıtlı Üye
Katılım
14 Nis 2010
Mesajlar
414
Tepkime puanı
26
ya bırakın bunları, şaşırıyorum sizlere ispatı delilleri gerçekliği olmayan inançlarımızla örtüşmeyen bu şeylere kalbiniz aklınız nasıl baglanmış yapmayın kendinize bu eziyeti.

uzaylı yok başka gezegen, kanıtlayın bana kitabıyla, varlıgıyla elçisiyle gözlerim görsün bir uzay gemisini ve uzaylıyı ben hepinizden özür dilemeye razıyım, ama yok işte kral çıplakkkkkkk.
 

dokuz

Kayıtlı Üye
Katılım
11 May 2012
Mesajlar
156
Tepkime puanı
4
Konum
kara ışıkta
İş
Arkeoloji Öğrencisi
ya bırakın bunları, şaşırıyorum sizlere ispatı delilleri gerçekliği olmayan inançlarımızla örtüşmeyen bu şeylere kalbiniz aklınız nasıl baglanmış yapmayın kendinize bu eziyeti.

uzaylı yok başka gezegen, kanıtlayın bana kitabıyla, varlıgıyla elçisiyle gözlerim görsün bir uzay gemisini ve uzaylıyı ben hepinizden özür dilemeye razıyım, ama yok işte kral çıplakkkkkkk.

Uzaylılar ilgimi çektiğinden değil, hangi dine mensup olduğunuzuda bilmiyorum fakat hemen hemen bütün dini yazıtlarda bahsedilir bu varlıklardan onuda geçtim bütün bir evrende yalnız bu gezegende hayat olduğunu düşünmek bencillik bence hadi onuda geçtim yine dini terimlerde her zaman insan üstün varlık olarak gösterilir ve bu durumda itirazı "öyleyse neden uzaylıların daha zeki olduğunu düşünüyorsunuz?" duyar gibiyim. Kullanılamayan zeka en üstün olsa ne yazar diyorum.Bu arada şunuda belirtmek isterim bu konuyu size bir cevap olarak değil genel bağlamda bir cevap olarak kabul edebilirseniz sevinirim.
 

focus

Kayıtlı Üye
Katılım
14 Nis 2010
Mesajlar
414
Tepkime puanı
26
güzel cevap ama Allah indinde hak din olan islamı kabul etmiş biri olarak şunu sormadan edemiyorum, neden meydana çıkmıyorlar neden, var diyenler inanmışlar ama ortada bir nesnellik yok, gerçeklik yok,

bir de şu konuyla ilgili hangi islami kaynakta uzaylılardan bahsediyor Allah için bilenler bana yazsın bende eksiklerimi tamamlayayım.

saglıcakla.
 

canmert196

Kayıtlı Üye
Katılım
5 Haz 2011
Mesajlar
976
Tepkime puanı
47
güzel cevap ama Allah indinde hak din olan islamı kabul etmiş biri olarak şunu sormadan edemiyorum, neden meydana çıkmıyorlar neden, var diyenler inanmışlar ama ortada bir nesnellik yok, gerçeklik yok,

bir de şu konuyla ilgili hangi islami kaynakta uzaylılardan bahsediyor Allah için bilenler bana yazsın bende eksiklerimi tamamlayayım.

saglıcakla.



ben uzaylilara ne inaniririm nede inanmam cunku hicbir kanit yok varligada yoklugada benim acimdan ama sen eminsin uzayin sonsuz derinliklerine gitmissin o kaniti benlen de paylasir misin
 

dokuz

Kayıtlı Üye
Katılım
11 May 2012
Mesajlar
156
Tepkime puanı
4
Konum
kara ışıkta
İş
Arkeoloji Öğrencisi
Size şöyle bir soru sorayım, siz bir belgesel çekiyorsunuz ve aslanları doğal ortamlarında inceliyorsunuz peki bunu alenen mi yaparsınız yoksa gizlenere görünmeden mi?Sadece neden göremediğine örnek olarak sunduğum bir sorudur bu lakin şu da bir gerçektir ki hala bile bizi şaşkınlıklar içerisinde bırakan ve ne işe yaradığını bilemediğimiz birçok arkeolojik buluntu mevcuttur elimizde ki çoğuda kanıtlanmış olarak verebileceğim bilgiler doğrultusunda m.ö. kavimlerin birçoğunun bizim şu anki gelmiş olduğumuz arkeolojik düzeyden çok ileride olduklarını biliriz.Peki size bir başka soru kendi dünyamızı ne kadar tanıyoruz? Daha kendi dünyamız üzerinde bile büyük bir bilgi açlığı içerisindeyken etrafımızda olan bitene ne kadar somut bir merak duyabiliriz ki? Sadece birşeylerin olmasını bekleyebiliriz bu aşamada.Ama diyeceğim gibi sonsuz bir evrende güneşe yaklaşamadığımız gibi daha diğer yanımızdaki gezegene yeni keşif yapmaya başlamışken hemen birşeyler olmasını bekleyemeyiz.Bir işe girip ilk ay zam beklemeye benzer bu.
 

musti___83

Kayıtlı Üye
Katılım
24 Haz 2011
Mesajlar
36
Tepkime puanı
1
İş
IT Tecnolgy
Güzel haber
Çok yakında, yeni gezegen keşif edildi
bize baya uzak, %80 yaşanabilir denildi
lakin 70 ışık yılı var aramızda
 
Üst