Bilgi Hakkında

mally

Kayıtlı Üye
Katılım
29 Ocak 2010
Mesajlar
720
Tepkime puanı
225
bilgi3.jpg



Çok gergin bir yaydan çıkan ok, yayın gerginliği nispetinde uzakta bulunan hedefe doğru hız alır. Okun kirişini gerecek kol ne kadar kuvvetli olursa, ok da o kadar uzağa gider. Ama, tam hedefine isabet etmesi için bilgiye ihtiyaç vardır. Yani, bilgi ve kudret müşterek çalışırsa, o zaman istenilen gayenin gerçekleşmesi mümkün olur. Kudretler diğerleri üzerine tesir yaparak onlardan alacakları ile artarak daha ziyade kudretlenirler ve daha büyük önem kazanırlar. Kudreti azalan bir makine, yeni bir devre içinde enerjisini birkaç misli artırmak suretiyle daha büyük bir kudret haline geçerek daha müsait sahalarda faaliyetler gösterir. Şu halde her insan, kendisinde mevcut olan kudretlerin azalmaya yüz tuttuğunu hissedince, onları takviye edici vasıtalara müracaat etmekle yükümlüdür. Yalnız, insanlardaki enerji kolay kolay azalmaz. Bu hususta lüzumlu bilgiye sahip olmayanların bu noksan bilgileri yüzünden kudretlerini iyi kullanamamaları, onları böyle bir durumla karşılaştırabilir. Böyle hallerde insanlar kendi kudretlerini daha başka kudretler üzerinde temerküz ettirerek onlardan da istifade etmeleri ve kuvvetlenmeleri lazımdır. Yani, bir işe girişen bir insan onda esaslı bir muvaffakiyet elde edemiyorsa, o iş için kendi kudreti kafi gelmiyor demektir. O zaman o, kendisinden daha kuvvetli olanlardan yardım ister. Onların bu yardımlarıyla belirli bir mesafe katettikten sonra, kazandığı hızdan faydalanarak, kendi kudretine güvenerek yalnız başına da yoluna devam edebilir. İnsanlara tembellik, çalışkanlık, hırçınlık vs. gibi hisler ve kudretler devamlı temaslar neticesinde birbirinden geçebilir. Saridir. Mesela, çok hisli bulunan bir çocuğa daha az kudrette bulunan bir arkadaşı refakat etse ve bunlar senelerce beraber bulunsalar o, kabiliyeti noksan olan arkadaşın bundan istifade temin etmesi muhakkaktır. İyi insanlarla dostluk kuranların iyiliğe, fena kişilerle dostluk kuranların da fenalığa yönelmeleri gibi. Şu halde, eksiklerinizi sizden daha yüksek bulunanların muhitlerinden alacağınız kudretlerle tamamlamanız mümkündür. İşte, çok eski zamanlardan beri insanların toplu hayatlarda yaşamak ihtiyacı da bundan ileri gelmiştir. Bu sayede, kabiliyetsiz görünen, kudretlerini göstermeyen bazı şahıslar, uzun ve devamlı bir çalışma, yakın ve kuvvetli bir arkadaşlık neticesinde mühim başarılar elde edecek liyakate ermişlerdir. Tek başına iş yapmaya teşebbüs edecek olanların, o iş için lüzumlu olan bütün kudretlerinin yeter derecede olması şarttır. Aksi halde onlar yarı yolda kalmaya mahkûmdurlar. Bunun için daha kuvvetli olanların meclislerine devam etmek, onlardan hız almak icap eder.

Civarınızda böyle kaynaklara her zaman tesadüf edersiniz. Onlar işlenmemiş birer madendirler. Kendilerinde böyle bir kudretin mevcudiyetini de hissetmezler. Siz deştikçe onların ışıldayan kudretleri sizin cevherinize eklenecek birer ışıktır. Çok insanla konuşmak, çok insan sevmek demek budur. Hem onlara yardım elini uzatmak, hem de onlardan size eklenecek kıymetlerden istifadeyi temin etmektir. Bunları yapmak güç olmakla beraber, bu yoldan istifadeyi öğrendikten sonra bu iş kolaylaşır. Her insan grubunun kendine uyan bir muhiti vardır. Bir menfaat duygusu taşımadan yükselmek ve etrafın istifadesi için toplanıp konuşmak ve düşünmek için bugün dünyanızda kaç kişi çalışıyor? Ve böyle bir muhite nerede tesadüf ettiniz? Herkesin, başkasını yalnız maddi ve şahsi menfaatini temin için aramaktan hali kalmamıştır. Yalnız bilgi ve doğrulukla faziletli bir maksat güden insanların meclisleridir ki, kendilerinden çıkan kudretleri, başkalarından çıkanlarla birleştirerek yeni kıymetler meydana getirirler. İşte bazen, o kirişi daha kuvvetle gerebilmek için birkaç kişinin birlikte asıldığını tasavvur ediniz. Bunu çeken ellerin de bir bilgi kaynağına dayandığını farz ediniz. O zaman okunuz çok uzaklara ve istenilen yere ulaşır. Hayatın kısalığı içinde ilmin bıraktığı eserler, o kısalıkla bir ahenk teşkil etmelidir. Ne olursa olsun, hangi bahse dair bulunursa bulunsun, insan varlığı üzerinde eser bırakan her bilgi, hayatın ebediyeti içinde neticelerini gösterir. Çok şey bilmek, az zamanda çok şey öğrenmek senelerin tasarrufuna imkan verir ki, bunun da çok büyük manaları vardır. Bilgiyi yükseltmek için hiçbir yorgunluk duymadan fedakarlıklarda bulunmak lazım.


Varlık Kadri Tebliğleri

Derleyen: Dr. Bedri RUHSELMAN


-- ALINTIDIR --
 
Üst