Bu konuyu nereye açacağımı bilmiyordum. Bu yüzden öncelikle eğer yanlış yere açtıysam özür dilerim.
Bu rüyayı göreli sanırım bir ay oldu. Ama hayatımda gördüğüm en uzun ikinci rüya sanırım. Rüyam çok uzundu, o yüzden size hepsini anlatmayacağım. Anlatsam da sıkılırdınız herhalde, çünkü film gibiydi. Bu yüzden özetle anlatayım.
Gördüğüm rüyada savaş vardı. bu yüzyıla ait değildi. Ve bir aile vardı, bir adaya giden. Baba bacağını kaybediyor ve ailesini savaştan uzak tutmak için, onları bir adaya götürüyor. Anneleri babalarını çok seviyor ama baba ayağını kaybettikten sonra yoldan sapıyor ve babayı aldatmaya başlıyor. Ve sonra Kızını (Bü rüyada bu kız benim, çünkü her şeyi onun gözünden görüyorum. Yalnız diğer insanların yüzünü göremiyorum) ve oğlunu babasına terk edip gidiyor. Buna dayanamayan baba kendini yamaçtan atıyor . Günler geçtikten sonra kızla küçük çocuk babayı aramaya gidiyorlar . Ama babalarının cesedini bulamıyorlar. Sonra adadaki diğer aileler gidiyor. Bir iki ay adada tek kalıyorlar. Sonra bir tekneyle kendilerini okyanusa bırakıyorlar. Bir kaç gün geçtikten sonra İtalya' ya varıyorlar. (İtalya olduğunu biliyorum çünkü okyanusa açıldıklarında, her şeyi yukarıdan gördüm) Orada bir hancı kadın var. Tabii yıllar geçiyor ve kız gittikçe güzelleşiyor, küçük kardeş büyüyor, hancı kadın yaşlanıyor. Bu kız hancı kadına bakıyor, aynı zamanda da hanı işletiyor. Hana bir akşam beş altı asker geliyor. Kız odalarını gösteriyor, yalnız bir asker ona bakıyor sürekli...
Ve rüyam burada bitiyor. Ama sadece kızın, hancı kadının ve o askerin suratını görüyorum. Bir de arada küçük çocuğun. Diğer askerlerin yüzleri yoktu. İlginç olan şu ki, bu rüyayı bir ay önce falan görmeme rağmen, rüya şu anda şekillenmeye başlıyor. Askerin gözleri değişiyor. Gece kadar siyah oluyor. Bunu yazarken bile, askerin suratını görüyorum.
Sizce bu birinin hayatı mıydı? Üstelik bu sadece özet haliydi.
Bir fikri olan var mı?
Bu rüyayı göreli sanırım bir ay oldu. Ama hayatımda gördüğüm en uzun ikinci rüya sanırım. Rüyam çok uzundu, o yüzden size hepsini anlatmayacağım. Anlatsam da sıkılırdınız herhalde, çünkü film gibiydi. Bu yüzden özetle anlatayım.
Gördüğüm rüyada savaş vardı. bu yüzyıla ait değildi. Ve bir aile vardı, bir adaya giden. Baba bacağını kaybediyor ve ailesini savaştan uzak tutmak için, onları bir adaya götürüyor. Anneleri babalarını çok seviyor ama baba ayağını kaybettikten sonra yoldan sapıyor ve babayı aldatmaya başlıyor. Ve sonra Kızını (Bü rüyada bu kız benim, çünkü her şeyi onun gözünden görüyorum. Yalnız diğer insanların yüzünü göremiyorum) ve oğlunu babasına terk edip gidiyor. Buna dayanamayan baba kendini yamaçtan atıyor . Günler geçtikten sonra kızla küçük çocuk babayı aramaya gidiyorlar . Ama babalarının cesedini bulamıyorlar. Sonra adadaki diğer aileler gidiyor. Bir iki ay adada tek kalıyorlar. Sonra bir tekneyle kendilerini okyanusa bırakıyorlar. Bir kaç gün geçtikten sonra İtalya' ya varıyorlar. (İtalya olduğunu biliyorum çünkü okyanusa açıldıklarında, her şeyi yukarıdan gördüm) Orada bir hancı kadın var. Tabii yıllar geçiyor ve kız gittikçe güzelleşiyor, küçük kardeş büyüyor, hancı kadın yaşlanıyor. Bu kız hancı kadına bakıyor, aynı zamanda da hanı işletiyor. Hana bir akşam beş altı asker geliyor. Kız odalarını gösteriyor, yalnız bir asker ona bakıyor sürekli...
Ve rüyam burada bitiyor. Ama sadece kızın, hancı kadının ve o askerin suratını görüyorum. Bir de arada küçük çocuğun. Diğer askerlerin yüzleri yoktu. İlginç olan şu ki, bu rüyayı bir ay önce falan görmeme rağmen, rüya şu anda şekillenmeye başlıyor. Askerin gözleri değişiyor. Gece kadar siyah oluyor. Bunu yazarken bile, askerin suratını görüyorum.
Sizce bu birinin hayatı mıydı? Üstelik bu sadece özet haliydi.
Bir fikri olan var mı?
