BeLiaL
Banlı Kullanıcı
Evrenin ve bizlerin amaçsız yaratıldığına inanmıyorum. Bazıları birliği öğrenmek diyor eğer öyleyse neden ayrıldık? Bir' mişiz zaten, öyle kalsaydık. Eğer hayat bir oyun alanıysa bu oyuna neden gerek vardı? Bilinmezliklerle dolu evrende bilinmezlikleri bilinir yapmak olabilirmi? Ama neden? Bilsek bir şeyler değişecekmi? sadece yaratmak mı? O zaman bende diyorum eğer sadece yaratmaksa niye sadece yaratmak? 'Gelişmek ve geliştirmek' biz zaten öteki boyutta gelişmiş değilmiydik? 'Tekamül etmek ve ettirmek' buna neden gerek duyuldu zaten geldiğimiz yerde tekamülümüz tamamlanmamışmıydı? 'Tanrının canı sıkılmıştı' çok iyi şimdi, bizi böyle gördüğü için daha çok canı sıkılıyormudur ? Daha soru çıkarayımmı? Çok bilinmeyenli denklem gibi ve fazla oldum galiba...
Genelde herkes bu soruların cevabını merak etmiştir. İşin garibi bu soruları hep küçükken, kendime daha fazla sorardım. Zaman içinde unutup gittim. Felsefeye ilgim başladığında tekrar bu sorular aklıma geldi.Hani dünyaları keşfetmek için çıkmak istersin bir yola, zahmetli bir uğraştan sonra, yolculuk için hazırsındır ve yolculuk başlar o diyardan bu diyara dolaşır durursun...Ararsın bu arayışş içinde tüm dünyayı dolaşırsın hikaye bu ya dünya da yuvarlak işte... Bakarsın ki yola çıktığın yerdesin tekrar anlarsın ki aslında hayatın boyunca sorularına cevaplar aradığın ve arayış içinde bir ömür boyunca dolaştığın ve aradığın şey aslında tam da burnunun uçunda senin keşfetmeni bekliyor. Samimi olarak söylemek gerekirse içimden bir his sorduğum tüm soruların cevaplarının yine kendi içimde olduğunu söylüyor.
Var oluşumuzun amacının, tüm insanlık için olan duyguları deneyimlemek olduğunu düşünüyorum. Bizi var eden duyguları ,var oluşun amacından ayrı tutmamamız gerektiğini , varlığımızın en kutsal amacının hissedebilmek ve sevgiyi anlayabilmek olabileceği bir düşünün, bu konuda ne diceksiniz? Olabilir mi acaba?
Var oluşun amacı günümüze kadar hep sorgulanmış olmasına rağmen hala beyinlerimizi meşgul etmekte. Anlamadığım bir şey var. Zaten bu topiği onun için açmıştım. Yukarda da söylemiştim bir kez daha hatırlatayım.Tekamül etmek ise eğer, zaten geldiğimiz boyutta tekamül etmiş varlıklar değilmiydik? Birliği tanımlamaksa eğer, yine birlikte idik, neden ayrılmayı seçip geldik ? Bilgi, ona zaten sahipmişiz. Uyumlu yaşamaksa eğer, yine o boyutta uyumlu varlıklar olduğumuz söyleniyor. Acaba varlığımızın amacı hissetmeyi deneyimlemek olamaz mı? Ya da birliğin tam tersi ayrılığı deneyimlemek veyahutta sadece insan olmayı deneyimlemek, kutsallığımızı unutarak, özgür irademizle neleri gerçekleştirebileceğimizi ve kendimizi nasıl ifade edebileceğimizi öğrenmek olamaz mı? Ne dersiniz ?
Medisis
Alıntıdır...
Genelde herkes bu soruların cevabını merak etmiştir. İşin garibi bu soruları hep küçükken, kendime daha fazla sorardım. Zaman içinde unutup gittim. Felsefeye ilgim başladığında tekrar bu sorular aklıma geldi.Hani dünyaları keşfetmek için çıkmak istersin bir yola, zahmetli bir uğraştan sonra, yolculuk için hazırsındır ve yolculuk başlar o diyardan bu diyara dolaşır durursun...Ararsın bu arayışş içinde tüm dünyayı dolaşırsın hikaye bu ya dünya da yuvarlak işte... Bakarsın ki yola çıktığın yerdesin tekrar anlarsın ki aslında hayatın boyunca sorularına cevaplar aradığın ve arayış içinde bir ömür boyunca dolaştığın ve aradığın şey aslında tam da burnunun uçunda senin keşfetmeni bekliyor. Samimi olarak söylemek gerekirse içimden bir his sorduğum tüm soruların cevaplarının yine kendi içimde olduğunu söylüyor.
Var oluşumuzun amacının, tüm insanlık için olan duyguları deneyimlemek olduğunu düşünüyorum. Bizi var eden duyguları ,var oluşun amacından ayrı tutmamamız gerektiğini , varlığımızın en kutsal amacının hissedebilmek ve sevgiyi anlayabilmek olabileceği bir düşünün, bu konuda ne diceksiniz? Olabilir mi acaba?
Var oluşun amacı günümüze kadar hep sorgulanmış olmasına rağmen hala beyinlerimizi meşgul etmekte. Anlamadığım bir şey var. Zaten bu topiği onun için açmıştım. Yukarda da söylemiştim bir kez daha hatırlatayım.Tekamül etmek ise eğer, zaten geldiğimiz boyutta tekamül etmiş varlıklar değilmiydik? Birliği tanımlamaksa eğer, yine birlikte idik, neden ayrılmayı seçip geldik ? Bilgi, ona zaten sahipmişiz. Uyumlu yaşamaksa eğer, yine o boyutta uyumlu varlıklar olduğumuz söyleniyor. Acaba varlığımızın amacı hissetmeyi deneyimlemek olamaz mı? Ya da birliğin tam tersi ayrılığı deneyimlemek veyahutta sadece insan olmayı deneyimlemek, kutsallığımızı unutarak, özgür irademizle neleri gerçekleştirebileceğimizi ve kendimizi nasıl ifade edebileceğimizi öğrenmek olamaz mı? Ne dersiniz ?
Medisis
Alıntıdır...