Kendimizi Sevmedik!!!

sewalim

Kayıtlı Üye
Katılım
26 Ara 2010
Mesajlar
223
Tepkime puanı
68
Konum
istanbul
İş
şu an çalışmıyor.
Kendimizi Sevmedik!!!

Asıl eksiklik, eksik olduğumuzu düşünmekti. Asıl eksiklik, çareyi başkasında aramaktı. Hayatın matematiği farklı; iki yarımı toplayınca bir etmiyor. İnsan tek başına mutsuzsa başka biriyle de mutlu olamıyor.

Önce yalnızdık...

Dokuz ay boyunca karanlık bir yerde dışarı çıkmayı bekledik ve dünyaya ağlayarak geldik. Pişman gibiydik. Ya da mecburen gelmiş gibi. Biraz büyüdükten sonra, kendimizi bildiğimiz anda, içimizi kemiren, kalbimizi kurcalayan o tuhaf duyguyu hissettik: Bir yerde bir eksik var. Korktuk. "Bunun sebebi ne?" diye sorduk kendimize. Cevabı yapıştırdık:

"Demek ki sahip olmadığımız bir şeyler var. O yüzden eksiklik hissediyoruz."

Çocukken, "yaşımız küçük" diye düşündük. Her istediğimizi yapamıyoruz. Kurallar, yasaklar var. Büyüyünce her şey yoluna girecek. Büyüdük.Bir şey değişmedi. Yine huzursuzduk. İçimizden bir ses aynı sözcükleri fısıldıyordu: "Bir eksik var." Kafamız karıştı. Nasıl kurtulacağız bu iğrenç duygudan?

Nasıl geçecek bu?

Aklımıza yeni cevaplar geldi:

Okulu bitirince geçecek.

İşe girince geçecek.

Para kazanınca geçecek.

Tatile gidince geçecek.

Okulu bitirdik.

Diploma aldık.

İşe girdik.

Kartvizit aldık.

Çalıştık.

Para kazandık.

Taşındık.

Araba aldık.

Seviştik.

Eve yeni eşyalar aldık.

Tatile gittik.

Dans ettik.

Terfi ettik.

Kartviziti değiştirdik.

Daha çok çalıştık.

Daha çok para kazandık.

İçki içtik.

İlaç içtik.

Geçmedi. "Bir yerde bir eksik var" hissi, hala orada duruyordu. Bu sefer de "Sevgilimiz olunca geçecek" dedik. "Yalnızlığımız sona erince bu illetten kurtulacağız." Beklemeye başladık. Derken, biri çıktı karşımıza. Aşık olduk. Ve anında başka biri olduk. Daha güçlü, daha güzel, daha akıllı biri. Hesap cüzdanları, kartvizitler, hatta ilaçlar bile böyle hissetmemizi sağlamamıştı. Sevgilimizin gözlerinde, daha önce bize verilmemiş kadar büyük sevgi ve hayranlık gördük. Sevgilimizin gözlerinde Tanrı' yı gördük. Işığı gördük.

"Tünelin ucundaki ışık bu olmalı" diye düşündük "kurtulduk." Sonra bir gün, daha dün bize deli gibi aşık olan insan çekip gidiverdi. Ya da artık eskisi gibi sevmediğini söyledi. Ya da başka birine aşık olduğunu söyledi. Ya da daha kötüsü, başka birine aşık oldu ama söylemedi. Telefonu açmamasından, elimizi tutmamasından, sevişmemesine bahane bulmak zorunda kalmamak için biz uyuduktan sonra yatağa gelmesinden anladık, bir terslik olduğunu. Belki de sevmekten vazgeçen veya terk eden sevgilimiz değildi, bizdik. Fark etmez.

Sonuçta aşk bitti.

Simdi her yer bomboş. Simdi tekrar yalnızız. Başladığımız yere döndük.

Yıllarca uğraştık, eksiğin ne olduğunu bulamadık. Halbuki her şeyi denedik, her yere baktık.

Öyle mi?

Bakmadığımız bir yer kaldı. İçimize bakmadık. Eksik parçayı dışarda aradık ama içimizde saklı olabileceğini akıl etmedik.Birilerini sevdik, birileri bizi sevsin diye uğraştık ama kendimizi sevmedik.

Şaşıracak bir şey yok, tabi ki sevmedik.

Kendimizi sevsek bukadar koşturur muyduk?

Canımız yanmasın diye duvarların ardınasaklanır mıydık?

Kendimizi boş sanıp doldurmaya uğraşır mıydık?
Terk edilmekten korkar mıydık?
 

embriyo

Elit Üye
Katılım
19 May 2010
Mesajlar
2,217
Tepkime puanı
884
Konum
Ankara
İş
Ressam
Güzel bir paylaşım, ancak kendiniz mi yazdınız yoksa alıntı mı? Belirtmemişsiniz.
 

sewalim

Kayıtlı Üye
Katılım
26 Ara 2010
Mesajlar
223
Tepkime puanı
68
Konum
istanbul
İş
şu an çalışmıyor.
Alıntıdır.Eklemeyi unutmuşum.Kusura bakmayın.
 
Üst