Aleksitimi

cibabu

Kayıtlı Üye
Katılım
8 Ara 2009
Mesajlar
385
Tepkime puanı
169
Biz onları 'katı, duygusuz' olarak nitelendiriyoruz ama onlar... Onlar sadece "duygu sağırı insanlar"...

Bazen yönetici, bazen sevgili, ebeveyn, bazen de arkadaş olarak çıkarlar karşımıza. Uzunca bir süre, "Neden bu kadar katı, soğuk? Sanki yıkılmaz duvarları var?" diye düşündürürler insanları. Onlarla iletişim kurma çabaları, çoğunlukla boşa gider; çünkü ortada, duygularını tanımlamakta ve anlatmakta, başkalarının duygularını da anlamakta zorlanan biri, yani aleksitimik bir kişilik vardır.
Uzmanlar tarafından 30 yıl önce keşfedilen Aleksitimi (Alexithymia) kavramının kelime karşılığı “duygu sağırlığı” olarak bilinmektedir.1970’lerin başında Nemih ve Sifeneos tarafından tanıtılan ve o günden bu yana 700’den fazla makaleye konu olan bir kişilik özelliğidir.
Doğru iletişim kuramamak, günümüzün en sık yinelenen ve kronik hale dönüşen problemlerinin temelinde yatmaktadır. Diğer insanların duygularını anlayamamak günlük yaşam akışı içinde büyük zorluklar yaşatıyor. Karşılarındaki kişiyi memnun etmekte zorlandıkları için büyük bir gerilim yaşıyorlar gerilim ise kandaki stres hormonları seviyelerini yükseltiyor. Aleksitimik hastalarda bu yüzden kronik ağrılar, yüksek kan basıncı gibi rahatsızlıklar gelişir. Duygusal içerikteki bilgiler mimik, ses tonu veya bedensel hareketlerde gizlidir. Ama bu sinyallerin hiçbirini algılayamayan kişi çevresindeki kişilerin ima ettiğini anlamakta zorluk çekecektir

Aleksitiminin 3 Boyutu
Aleksitiminin 3 temel özelliği bulunuyor ;
1. Duyguları tanımakta,belirlemekte ve onları somatik-bedensel duyulardan ayırmakta güçlük çekmek;
2. Duyguları dışa vurmakta güçlük içinde olmak;
3. Somut düşünmede güçlük çekmek.

Aleksitimi Ölçülebilir mi?
Hatta bu körlüğü saptamak için tıp bilimi bir test bile geliştirmiş. 20 soruluk ölçekten oluşan bu testin Türkiye’de geçerlilik çalışmasını da Yrd. Doç. Dr. Kemal Sayar ve arkadaşları yapmış ve kavramı değişik gruplar üzerinde araştırmışlar.Bu sorular aslında günlük yaşamda hemen hemen her gün sıkça karşılaştığımız yaşantı durumlarını sorguluyor. Araştırmalar aleksitiminin, duygular için söz yokluğu anlamına geldiğini ve bu kişilerin duygularını tanımakta, tanımlamakta, anlatmakta zorluk yaşadığına dikkat çekiyor. Böyle bir testin varlığı bize bu rahatsızlığın dünyada yaygın olduğunun haberini de vermekte. Finlandiya’da da gerçekleştirilen psikolojik testler sonucunda 1200 katılımcının %13’ünün duygu körü olduğu ortaya çıkmış. Bu oran kadınlarda %10 iken erkeklerde %17 civarında bulunmuş.

Toronto Aleksitimi Ölçeği – Sorulardan Örnekler…
o Ne hissettiğimi çoğu kez tam olarak bilemem
o Duygularım için uygun kelimeler bulmak benim için zordur
o Keyfim kaçtığında üzgün mü, korkmuş mu yoksa kızgın mı olduğumu bilemem
o İnsanlarla duygularından çok günlük uğraşları hakkında konuşmayı yeğlerim
o Neden öyle sonuçlandığını anlamaya çalışmaksızın, işlerini oluruna bırakmayı yeğlerim.
o İnsanlar hakkında ne hissettiğimi tarif etmek bana zor geliyor
o Film veya oyunlarda gizli anlamlar aramak onlardan alınacak hazzı azaltır

Modern Duygu Teorisi
Beyin araştırmacısı Damassio sayesinde popüler hale gelen modern duygu teorisine göre duygular, beynin kendi bedenini algıladığı bir duyu organına benziyor. Yapılan araştırmalar gösteriyor ki büyüme çağlarında ebeveynlerinden ilgi, sevgi görmemiş çocuklarda beynin duyguları işleyen bölümü az gelişebiliyor sonuç olarak ileriki yaşlarda bu bireyler aleksitimik olabiliyor. Dünyanın ortasına bırakılmış bir nesne gibi duyarsız duygusuz kalabiliyorlar.
internet
 

Apabbacık

Kayıtlı Üye
Katılım
2 Ağu 2010
Mesajlar
89
Tepkime puanı
6
Konum
Balıkesir
'2. Duyguları dışa vurmakta güçlük içinde olmak'Aslında tanıdığım bir insan bu metine çok iyi uyuyor mamafih ben onun bilerek duygusuz davrandığı kanısındayım.Ayrıca yapılan testi de merak ettim.Zira sonuçlar çok ilginç duruyor.
 
Üst