İntiharın Şakasını Bile Ciddiye Almak Gerekir

PESS

Kayıtlı Üye
Katılım
14 Eyl 2010
Mesajlar
446
Tepkime puanı
136
Konum
Mersin
İş
Dans EÄŸitmeni , Grafiker
Ergün intiharın iradi ya da iradesiz bir şekilde ortaya çıktığını belirterek, intihar girişiminin sonuca ulaşamaması veya ulaşabilmesi durumunu dile getirdi.
Hızlı araç kullanmak, alkollü madde kullanmak, balkondan sarkmak, yükseğe çıkıp uç noktada bulunmak gibi davrtanışların da gözlemlendiğini belirten Ergün, burada direkt intihar girişimi olmasa da tehlikeli davranışların söz konusu olduğunun altını çizdi.



"KENTSEL TOPLUMLARDA DAHA ÇOK İNTİHAR VAR... İŞSİZLİK, KRİZLER VE ŞİDDET..."
Daha çok kentsel toplumlarda intihara rastlandığını dile getiren Ergün, yalnızlık ve sosyal ilişkilerin bitmesinin intiharı koşullandırdığını dikkate getirdi. İşsizlik ve krizler ile aile içi şiddetin, cinsel istismar ve boşanma ve depresyon gibi konuların sosyal ve psikolojik faktörler olarak intihara neden olduğunu da açıklayan Ergün, ergenlik döneminde de benzer vakalara rastlandığını kaydetti.



UMUTSUZLUK VE YAŞAMA HEDEFİNİN KAYBEDİLMESİ...
Temel nedenlerden birisinin umutsuzluk, yaşama hedeflerinin kaybolması olduğuna da dikkat çeken Ergün, olumsuz düşüncelerle birlikte yoğun sıkıntı ve acıların tetikleyici olduğunu belirtti.



DEPRESYON, İNTİHARIN DİREKT NEDENİ DEĞİL
Ergün, depresyonun intiharın direkt nedeni olmadığına vurgu yaparak etkileyici bir unsur olabileceğini ancak her depresyonda olanın intihar etmesi gibi bir sonucun çıkmayacağını ifade etti.
Ergün, şöyle konuştu:
“Düşünceler daha umutsuz, yalnızlık içerisindedir. Ergenlerde bir öfke de var. Öfke de intihara neden oalbilecek bir duygudur. Öfkeyi karşıdaki öfkelendiren kişiye yansıtamadığında, kendine yansıtır. Kendine zarar verici davranışlarda bulunur. Bunlardan birisi de intihar olabilir. Umudun ve hedeflerin yitirilmiş olması da önemlidir. İnançlar bizi bazen hayatta tutuyor”



"ŞAKASINI BİLE CİDDİYE ALIN"
İntiharın şakasının bile ciddiye alınması gerektiğini belirten Ergün, kişinin aslında bir mesaj gönderdiğini ve durumun konuşulmasının zorunluluk taşıdığını kaydetti.
Kanser hastalarının sağlıklı insanlara oranla yaşamak için daha çok mücadele ettiğinin görüldüğünü anlatan Ergün, kişilerin ruhsal acıların giderilmesi amacıyla intihara teşebbüs edildiğini belirtti.



"İNTİHARIN SİNYALLERİ MUTLAKA VARDIR"
“Zayıf bir kişilik deyip geçmemek gerekli. Acı o kadar rahatsız ediyor ki, kurtulmanın tek yolunu orada görüyor. Ergenlerde aileyle iletişimin olmadığı koşullarda, bununla başa çıkamadığını düşünüyor. Hayatla nasıl başa çıkılacağını bilmiyor. İntiharın planlı olup olmaması önemli. Planladığı andan itibaren kimse karşı çıkamaz. Yapacaksa yapar. Ancak mutlaka sinyallerini veriyordur” diyen Ergün, bu sinyallerin aslında yardım çağrısı olduğunu, en ufak girişimin bile hafife alınmaması gerektiğini, başarısız girişimlerin ileride başarıya ulaşabileceği konusunda uyarıda bulundu.



TEDAVİ YARIM BIRAKILMAMALI
Kişinin intihar düşüncelerinden bahsedebileceğini kaydeden Ergün, en büyük sıkıntının bu tür durumlar için bir girişimin olmaması olduğunu belirtti. Bazı insanların hastaneye başvurduğunu ancak tedavisinin tamamlanmadan bırakıldığını da savunan Ergün, böylesi bir girişimde bulunan bir kişinin tekrardan intihar girişiminde bulunabileceği konusunda uyarıda bulundu.
Ergün, kişilerde intihar girişiminden dolayı suçluluk hissinin verdiği depresyonun da söz konusu olabileceğini ifade ederek, mutlaka profesyonel destek alınması gerektiğini vurguladı.
Uzman Psikolog Deniz Ergün, Genç TV’de “Gündem Psikoloji” programına katılarak son dönemde ülkemizde de sıklıkla karşılaşılmaya başlanan intihar sorununu ele aldı.



"AİLELER ÖĞÜT VERMEK YERİNE KARŞISINDAKİNİ DİNLEYİP ANLASIN"
Haberlerde intihar girişimlerinin arttığı konusunda bilgiler verdiğini belirten Ergün, profesyonel destek yanında ailenin de desteğinin olumlu olacağını belirtti. Ailelere çağrıda bulunan Ergün, öğüt vermek yerine karşısındakini dinlemek ve anlamak üzerine yoğunlaşılması gerektiğini işaret etti.


Kaynak : Kıbrıs Postası
 
Üst