Derviş kaşıkları

Kar

Elit Üye
Katılım
24 Mar 2009
Mesajlar
637
Tepkime puanı
96
Bir gün sormuşlar erenlerden birine;
-Sevginin sözünü edenlerle,sevgiyi yaşayanlar arasında fark var.dediniz.Bu fark nedir?
-Bekleyin,demiş.Göstereyim.
Önce,sevgiyi dilinden gönlüne indirememiş olanları davet etmiş yemeğe.
Herkes yerine oturduğunda mis gibi kokan sıcak çorbalar gelmiş.Ardındanda'Derviş kaşıkları' denilen
birer metre boyundaki kaşıklar..
Ev sahibi,bu uzun saplı kaşıkları dağıtırkkende;'Sadece,diye şart koşmuş..Bu kaşıkların
uçlarından tutmanıza izin var!..'
Kabul eden almış kaşığı ve çorbayı içmeye davranmış..
Fakat o ne?
Kaşıkların sapı çok uzun geldiğinden her teşebbüs boşa gidiyor,bir türlü ağızlarına
ulaştıramıyor ve sıcak çorbaları üstlerine başlarına döküp saçıyorlarmış.
Sonunda bakmışlar ki olmuyor,beceremiyorlar,aç acına kalkıp gitmişler sofradan.
-Erenleer,yarenler,demiş koca çınar..
-Çağırın şimdide soframıza şunlarıı ve şunları..
Yüzleri aydınlık,gözleri sevgi ışığı dolu,mütebessim insanlar gelip oturmuşlar sofraya.
Ev sahibinin;
-Hadi buyrun ,afiyet olsun
deyişini bekledikten sonra;'BİSMİLLAH..'diyerek,her biri uçlarından tuttukları uzun kaşıkları
kendi önlerindeki çorbaya daldırıp,içmesi için karşısındaki kardeşinin ağzına uzatmış..
Böylece her biri bir diğerini doyurduğu için,biraz sonra şükrederek kalkmışlar sofradan.
Tebessüm ederek;
-İşte gördünüz demiş,gönül ehli bilge kişi.
Kimki şu hayat sofrasında yalnızca kendini görür ve yalnız kendini doyurmayı düşünürse,o aç kalacaktır..
Ve kim kardeşinide görür düşünür
ve doyurursa,o dahi bir diğer kardeşi tarafından doyurulacaktır...
Şu hayat bir ibretlik pazardır,canlar..Alan değil,daima verenler kazançtadır!...
internet
 

embriyo

Elit Üye
Katılım
19 May 2010
Mesajlar
2,217
Tepkime puanı
884
Konum
Ankara
İş
Ressam
Konu açmadan önce arama yapıyorum, ancak bu konu başka başlıkta açıldığı için bulamamışım. Ancak aynısı varmış. Bu yüzden açtığım konuyu silip, eski olanı güncelledim ki bu güzel hikayeyi okuyun.
 
Üst