İçinizdeki gökyüzü

Amethyst

Banlı Kullanıcı
Katılım
28 Şub 2010
Mesajlar
416
Tepkime puanı
3
Koç ( Aries )
Element : Ateş
Nitelik : Öncü
Arketipler : Savaşçı , Öncü , Gözüpek , Paçayı kurtaran , hayatta kalan

"Tanrıyı sev ve ne istiyorsan onu yap "
St. Augustine

Sembol

Koç. Boynuzlarını indirmiş saldırıyor. Öfkeli.Dikbaşlı.Kafatasını çatlarıe mı ? Umurunda değil . Hiçbirşey onu yıldıramaz.
Hiç bir şey onu amacından caymaya zorlayamaz. Zafer- ve zafere ulaşma çabasında kendini yokediş. Birinden birini hak edecek.
Koç yaşamgücüdür, varolma arzusudur. Önceleri hiçbirşey yok. Sonra bi şey var.Yaşam hiç bir yerden çıkar,boşlukta yer edinir.
Bu süreç patlayıcı,şiddetli ve sakınmasızdır.Akkor halinde ki yıdızlar volkanından fırlayan parçalanmış bulutsu yıldızlar tablosunu oluşturur.
Kudurmuş bir köpek , ağzı köpük köpük ,keskin dişlerini göstererek sizi bir uçurumun kenarına sürüklemiş . Elinizde bir av bıçağı var.
Gözler alev alev ,hırlayarak size yaklaşıyor . Dikleşiyorsunuz . Artık nezaket ve eğitime çabası yok.Artık iletişim yok. Yaşamak için
hayvansi bir öfkeden başka şey kalmamış. Haykırarak, boğazına saldırıyorsunuz .
İşte Koç'u buldunuz.

Son Nokta

Koç cesaret öğretir . Her türlü yıldırmaya , pürüze ve şüpheye rağmen istek ve iradenin üstün gelebilmesi yeteneğini temsil eder.
Koç , ne yapmak istiyorsa onu aynen yapan yönümüzdür . Şeçer ve hareket eder . Başka şeyin önemi yoktur . Gözlerimiz bağlı şekilde timsahlarla güreşmek ?
Evet - eğer isteğimiz buysa .Ama böyle bir aktivite konumuz dışıdır . Koç , davranışın akıllıca olup olmadığına bakmadan , gözüpekliği , saf
maceraperestliğin burcudur . Ancak gerçek anlamı daha derindir.Varoluşa ait cesaretten söz eder.
Bu nedir ? Bu bir bakım benciliktir.İnce bir sanat. Duyarsızlık değil.Dar kapsamlılık değil. Manipulasyon değil. Ancak şunu söyleyebilme yeteneği
"Bu benim hayatım.Hangi deneyimlere gereksinimim varsa onları arama hakkına sahibim. Ben ile gelişimim arasına hiç bir şey giremez.
Ne başka bir insan . Ne başka bir koşul. Ne de benim korkularım "
Koç'un son noktası isteklerimiz ile davranışlarımızın mükemmel uyumunu oluşturmaktır . Bu özgürlüktür. Duygularda kaybolup gitmek değldir. Kararlaromızı
psikolojik açıklamalarla desteklemek değildir. Koç'un dikkati , yaşamını biçimlendirmeisteğinin gücüyle bağlıdır.

Strateji

Bir insanda cesaret ancak korkuyla gelişir. Başka bir yolla kazanılması olası değildir. Gerilim ve cesaret ayrılmaz bir ikilidir. Ürkütücü durumlar her zaaman
bizi yüreklendirmez, ama onlar olmadan yüreli olamayız.
Koç cesaret arar. Bu nedenle, gerilim için bir mıknatısdır. Koç'un bu stresi nasıl karşılayacağını önceden bilemeyiz . Buna yaratıcı ve kararlı bir yanıt verebilir.
Veya buldozerin önünde bir tavşan gibi kaçabilir. Önceden bütün bilebileceğimiz gerilimin orda olacağıdır.
Krizler, buhranlarKoç'u bir gölge gibi takip eder. İnsanın tam olarak istediklerini yapabilme gözüpekliği zor elde edilir.Ve bunun yarattığı buhranlar zorludur.
Arkadaşlar uzaklaştırılır . Otorite konumundaki insanlar sertleşebilir. Önceleri daha güvenli, daha az korkutucu alanlarda , var olma cesaretine yaklaşmak
zorunda kalırız.Maceralardan söz ediyoruz.
Dimdik granit bir yüzeye tırmanırken , ortalarda bir yerde , bir halata kaldığımızı düşünün. Eğer halat sağlamsa , iyi bağlanmışsa ve biz hata yapmazsak
akşama canlı olarak girme olasılığımız yüksektir . Böyle bir durumda eğer korkmuyorsak , aptalız demektir . Bir dağacı korkusunu kontrol etmeyi , yaptığı sporun
neden olduğu ruh haline rağmen hünerli bir şekilde çalışmaya öğrenmiştir . Bir başka deyişle cesareti geliştirmiştir .
Bir zirveye ulaşmak isnir ister . Buna hiç şüphe yok. Ancak bu statik bir ifade. Bir astrolog bunu daha değişik ifade der. O, dağa tırmanmanın cesareti uyandırdığını
söyler. Denetlenemez duygular yenilir ;bilinç yapısı değiştirir .Ve bu Koç'un klasik gelişimsel stratejisi - krizin bilinçli seçimi - kanalıyla yapılır.
Ne yolla elde edilirse edilsin , bu değişimler büyümenin özüdür . Dağıcılık bir örnek , ancak hepimiz kendi dağımızı seçiyoruz .Birisi için yüzmeyi öğrenmek
olabilir. Bir diğeri için hükmeden bir patronla yüzleşmek . Bir üçüncüsü için, sigarayı bırakmak problemidir .Koç düelloya evet demeye niyetli olsun ya da olmasın
hayat dağın varlığını net bir şekilde önüne koyar. Artık tırmanmaya başlamak ona kalmış .
Koç bir şey ister : deneyim - genellikle risk dolu deneyim.Uzun, soğuk bir geceden sonra güneşin doğuşu gibi ,onu arar, kendine çeker . Bu istek ne olursa olsun
gizlidir. Korkulardan yapılmış bir örtüyle sarılmıştır. Koç'un stratejisi , ne kadar korkutucu olduğuna bakmadan , bu örtüyü açmaktır. Ve sonra açıpa çıkan isteği ,
bedeline aldırmadan , yerine getirmektir. Korkularla yaşamak , ancak kuşkusuz ve kararlı bir biçimde hareket etmek . İşte bu Koç'un sanatıdır.

Kaynaklar

Doğa Koç'u dağlara hazırlar. Koç, dünyaya savaşçılık ,canlılık ve hayatta kalma güdüsü ile silahlanmış olarak gelir. Ruhu güçlü ve dolaysızdır. Dürüstlük ,
didişmecilik, heveslilik, bağımsızlık , dıştan gelen otoriteden hoşlanmama - bunlar Koç'un kaynaklarıdır.
Hassas bir inceleme sonucu , doğum haritasında Koç'un dokunduğu alan hırçın , canlı bir kişilik belirecektir. Bu hırçınlık , dağcının dağla savaşı gibi fiziksel
bir yapıda olabilir , ama genellikle daha belirsiz bir durumdadır . Onu tartışmacılıkta bulabiliriz . Doğal hayatı koruma veya kadın haklarını savunma alanlarında
görebiliriz . Belki içsel bir canavarla . - alkolizm .
Bu burcun en ılımlı çocukları bile , bir krizle karşılaşınca serinkanlı ve bilinçli bir şekilde uğraşırlar.Koç'un gerçek yapısı baskı altında parlar . Dışında nasıl bir perelin
giyerse giysin , altta bir savaşçının kalbi atmaktadır.Bu kalp belki, ancak bir krizle ortaya çıkacaktır. Am her zaman oradadır.

Karanlıklar

Karanlık bir gece. Loş bir geçit. İri cüsseli birisi karanlıklar içinden bize doğru yürüyor . Böyle bir durumda yanımızda koç burcunda bir arkadaşımızın veya , daha
iyisi , kendi içimizde ruhumuzu tutuşturan Koç burcunda yer alan bir Güneş veya Ay 'ın olması için dua ederiz ...
Peki bu savaşçı barış zamanı ne yapar ? Dış dünyadan benliğini tehtid eden bir baskı olmadan kendisini devam ettiremez. Askerin düşmana gereksinimi vardır
Ordular savaşacaktır. Eğer gerçek bir düşman bulamazlarsa , hayal ürünü düşman ararlar , hatta belki de korumakla yükümlü oldukları ülkeyle savaşırlar. Aynı
fenomeni Koç'ta da bulabiliriz . Savaşacatır. Bu kesin . Ancak savaşının evrimsel bir değişime mi hizmet edeceğini , yoksa anlamsız bir karşıtlığa mı dönüşeceğini
kimse söyleyemez.
Neyse ki , gerçek düşmenler bol miktarda bulunmaktadır . Koç ürkütücü bariyerlerle tekrar tekrar karşılaşır. Bunlar Koç'un özgürlüğünü elinden almak isteyen güçlü kişiler
olabilirler. Ters koşulların biraraya gelmesi bir engel oluşturabilir . Bazen bunlar içsel zayıflıklardır . Genellikle bu bariyerler diğer insanlarla anlaşmazlıklar biçimini alırlar.
Ne de olsa Koç'un yoğun yapısı onları kendilerini savunmak zorunda bırakabilir. Bu engeller ne olursa olsun, yüzleşilmesi gerekir. Eğer Koç için başlıca bir günah varsa,
o da korkup geri çekilmektir.
Bu mücadelelerin çok belirgin olmayan yararları vardır. Bunların büyümemize yardımcı olduğunu bilebiliriz . Ancak belki de kendimizi yorgun hissediyoruzdur . Eğer Koç
mücadele etmemeyi seçiyorsa ,bunu yapmakta özgürdür. Savaşa katılmak gönüllülük gerektirir.
Ancak her koşulda , Koç gerilim için mıknatıs olmaya devam eder . Seçim, gerilimin ne biçimde geleceğinin seçimidir .Bu, dağları fethetmenin, zorluklarla yüzleşmenin,
kişisel büyümenin gerilim olabilir . Veya Koç'un bezginliğinden , alınganlığından ve düş kırıklıklarından kaynaklanan boş , amaçsız , faydasız didişmeler törenine dönüşebilir.
Bu noktadan ilerisi Koç'un karanlık yönleridir . Savaşçı barutla ve ateşle yüklüdür . Bunlar yaşamdaki amacını gerçekleştirmek için ihtiyaç vardır. Ancak gelişimine yardımcı
bir krizden kaçarsa , ateş yine de yanındadır. Bu bastırılamaz . Her zaman esas amacına doğru uygun bir şekilde kullanabileceği hırsını ilgisiz bir hedefe yöneltip saldrır.
Esas anlaşmazlığın içeriği ile ilgisi olmayan, duygusal tonun ağır bastığı tartışmalara girebilir . "Niçin olanet olası sarı bluzunu gyimekte ısrar ediyorsun ?"
Bu durumda Koç'un iradesi , cesareti ve yakıcı duyguları amaçsızdır.. Arkadaşlar itilir .Evlilikler çöker .İşler ufak sorunlar nedeniyile bırakılır . Kimse kazanamaz .
Koç'un bu karanlık yolunu seçen yaralı , arzularına aç ve hayalleri kırılmış bir şekilde kalır . Kendini haklı görebilir . Knedine yacıyabilir . Ama sorusu hep aynı kalır : "Niçin
benimle olan herkez savunmada ?"
Ve cevap ? Basit . Savaşçı yanlış yerde savaşıyor.

Kaynak : İçinizdeki gökyüzü - Steven Forrest
 
Üst