ümitsizlik karanliği

MAİDE1

Kayıtlı Üye
Katılım
14 Şub 2010
Mesajlar
3
Tepkime puanı
0
Ümit etmek,insanın belkide yaşama karşı dimdik durabilmesi için en önemli kavram.Yaşam içerisinde hedefleri belirleyen,o hedef doğrultusunda ayakta kalarak devam edebilmek için ümit en önemli direnç kaynağı.Peki insan ümidini yitirince ne olur? hani algı dediğimiz şey varya,işte ümitsizlik insanın algısını değiştirir.Görmesi gerekenleri görmemesine neden olur.Adeta puslu bir camdan bakar hayata.Yarı görür yaşananları yarı görmez durumdadır artık.netliğini yitirir.Mücadelesini bırakmasına neden olur.o nedenle,ümid etmek bildiğimiz ve kararlaştırdığımız hedefte doğru bir şekilde ilerlememiz için itici bir güçtür.
 

dynamic apnea

Kayıtlı Üye
Katılım
25 Haz 2008
Mesajlar
2,596
Tepkime puanı
165
Konum
somewhere outthere
İş
dış ticaret uzmanı
Peki ümidlerini tamamen kaybetmiş kişiler ne yapmalı bu durumdan kurtulmak hayata yeniden adapte olabilmek için?
 

Kar

Elit Üye
Katılım
24 Mar 2009
Mesajlar
637
Tepkime puanı
96
İman eden bir kimse, herşeyini dahi yitirmiş olsa, yine de en ufak bir ümitsizliğe kapılmadan, sabırla, şevkle herşeye en baştan başlayabilir. Sahip olduğu bu şevk, imanından, Allah'a karşı duyduğu sevgi ve güvenden, Kuran ahlakını benimsemiş olmasından ve dünya hayatının geçiciliğini kesin olarak kavramış olmasından kaynaklanır. Gelecekten yana hep ümitvar olan tavrı, olayların hep güzel yönlerini gören tutumu hayatı boyunca karşılaştığı bütün olaylarda kendini gösterir.
İman edenler ne kadar büyük zorluklarla karşılaşırlarsa karşılaşsınlar çok güzel bir olgunluk, itidal, metanet ve dirayet sergilerler. Vakar, asalet ve saygınlıklarından hiçbir şekilde taviz vermezler. İnkarcılarda görülen tavır ve ahlak bozukluklarından hiçbirini göstermez, bu ahlaklarıyla da tüm insanlar için çok güzel bir örnek oluştururlar.
Böyle bir durumda en çok dikkat çeken özellikleri ise asla ümitsizliğe düşmemeleridir. Çünkü ümitsizliğe kapılmak Allah'ın beğenmediği bir davranıştır ve Kuran'da inkarcıların bir özelliği olarak tarif edilmektedir. Çünkü, Allah'ın yardımından, rahmetinden, bağışlayıcılığından ümit kesmek çok çirkin bir tavırdır ve Kuran'da yasaklanmıştır.
İman eden insan imanından kaynaklanan ümitvar ruh haliyle huzurlu ve mutlu bir yaşantı sürer. Kendini Allah'a teslim etmeyenler ise daima ümitsizlik, endişe ve tasa içindedirler. Bundan dolayı iç karartıcı, mutsuz, sıkıntılı bir hayat sürerler.
 

focus

Kayıtlı Üye
Katılım
14 Nis 2010
Mesajlar
414
Tepkime puanı
26
imzamı okuyun lütfen.
ben çok şey buldum.
sıkılan varsa bunu okusun içinden.
 

La-edri

Kayıtlı Üye
Katılım
21 Haz 2010
Mesajlar
2,195
Tepkime puanı
509
ilim sahibi degilimama bu tür bir soruya zaten herkez kendi inanclari dogrultusunda cevab verir,ama o kadar cok inanc varki bunlarin icinde inancsizlikda bir inanc niteligindedir,insan bir alemdir icinde herseyi barindirir, tabiri caiz ise Musayi'da Firavun'uda,karanligida aydinligida,ama insanin özünde esasen aydinlik vardir aydinligi söndürüb gönlümüzü karanliklara terk eden yine biziz ,belki insan kendini sorgulamak ile baslamali,belkide insan yeni arayislar icine girmeli...Kar arkadasimiza katilmamak elde degil,
insanin tapinmak fitratinda vardir bir ilahi mutlaka vardir, kiminin Annesi kiminin sevgilisi ötekinin meslegi maddiyat, baska birisininki kendi egosudur vsa..
ama insanoglu mutlaka bir ilah edinir,edindigi ilahlar subhan degil ise bir noktada verimsiz olur bu verimsizligi ile tapindigini umudsuzluga iter..
La ilahe demeden Ilallah demenin bir faydasi yoktur,ne zaman icimizdeki ilahlari öldürdük o zaman esas Ilah'a teslimiyet baslar,mutlaka cok basit bir sey degil,ama imkansiz asla degil,nacizane düsüncelerimi paylasmak istedim, ilim sahibi oldugumu idda edemem...
 
Üst