Richard Bach - Mavi Tüy romanından, Mesih'in El Kitabı'ndan alıntılar

Mermaid

Kayıtlı Üye
Katılım
23 Eki 2009
Mesajlar
258
Tepkime puanı
26
Eğer bu sayfaya geldiysen
çevrende olup bitenlerin
gerçek olmadığını unutuyorsun.

...

Öğrenmek,
zaten bildiğini
ortaya çıkarmaktır.

Yapmak, bildiğini göstermektir.

Öğretmek,
diğerlerine
senin kadar iyi bildiklerini
anımsatmaktır.

Siz hepiniz öğrenenler,
yapanlar, öğretenlersiniz.

...

Hangi yaşam süresinde olursa olsun,
tek yükümlülğün
kendine karşı dürüst olmaktır.

Bir başkasına ya da
bir başka şeye karşı dürüst olmak
yalnızca olanak dışı değil,
şarlatan bir Mesih'in belirtisidir.

En basit sorular
en derin olanlardır.

Nerede doğmuştun? Yuvan neresi?
Nereye gidiyorsun?

Ne yapıyorsun?

Arada sırada bunları düşün ve
verdiğin yanıtların nasıl değiştiğini gör.

En çok öğrenmen gerekeni
en iyi öğretirsin.

Yaptığın ya da dediğin
herhangi birşey tüm dünyada
basılıp yayınlansa da
asla utanma
hatta yayınlananlar doğru olmasa bile.

Dostların daha ilk tanıştığınız dakikada
seni çok iyi anlarlar;
diğer tanıştığın kimselerin seni anlamaları
bin yılı alır.

Sorumluluktan kurtulmanın
en iyi çaresi
" sorumluluklarım var "
demektir.

...

Yaşamın süresince
içindeki öğrenen varlık
tarafından yönlendiriliyorsun;
senin ta kendin olan
şakacı ruhsal varlık tarafından.

Onlardan öğrenecek
birşey kalmadığından
emin oluncaya kadar
olası geleceklere sırtını dönme.

Düşünceni değiştirip
farklı bir gelecek ya da
farklı bir geçmiş seçmekte
her zaman özgürsün.

...

Sana
hiçbir katkısı olmayacak nitelikte
bir sorun yoktur.

Sana kazandıracaklarına
gereksinmen olduğu için
sorunları ararsın.

Senin gerçek aileni
kenetleyen bağ, kanbağı değil,
birbirinizin yaşantısına duyduğunuz
saygı ve mutluluktur.

Bir ailenin üyeleri
çok seyrek olarak
aynı çatı altında büyürler.

...

Sınırlarını tartış,
çünkü onlar kesinlikle senindir.

Evreni güzel,
tam ve kusursuz
olarak düşle.
Ve birşeyden emin ol;
Olan,
onu senin düşlediğinden
epey daha iyi düşlemiş.

Sana hiçbir dilek
verilmemiştir ki,
onu gerçekleştirecek olan
güç de birlikte
verilmemiş olsun.
Ancak,
bunu elde etmek için
çalışman gerekebilir.

...

Dünya senin alıştırma kitabındır;
üzerinde işlemlerini yaparsın.
Gerçek değildir,
ama eğer istersen
orada da gerçekliği
ifade edebilirsin.

Aynı zamanda,
saçma şeyleri, yalanları da
yazabilirsin,
ya da sayfaları
parçalayabilirsin.

Esas günah,
Olan'ı
sınırlamaktır.
Yapma

Bir süre hayalperest
olmayı denersen
hayal ürünü kişilerin
kimi zaman
beden ve yürekleri olan
insanlardan daha gerçek
olduklarını anlarsın.

Vicdanın
kendi bencilliğinin
dürüstlük ölçüsüdür.
Sesine dikkatle
kulak ver.

Yaşamındaki her insan
ve bütün olaylar
sen oraya çizdiğin için
oradadırlar.
Onlarla ne yapmak istediğin
sana kalmıştır.

Konuştuğun gerçekliğin
ne geçmişi vardır
ne de geleceği.
Odur.
ve tüm olması gereken
budur.

Bir dünyadaki
görevinin
bitip bitmediğini
anlaman için
işte sana bir ölçüt:
Yaşıyorsan bitmemiştir.

Özgür ve mutlu yaşamak
için
sıkıntıyı
feda etmelisin.
Feda etmek,
her zaman kolay değildir.

Vedalar canını sıkmasın.
Yine buluşabilmek için
bir hoşçakal gereklidir.
Dostlar için
an'lar ya da ömürler sonra
yine buluşmak
kaçınılmazdır.

...

Bilgisizliğin derecesi
adaletsizliğe ve trajediye
olan inancın
derinliğidir.

Tırtılın dünyanın sonu dediğine
Usta
kelebek der!
 

raine

Kayıtlı Üye
Katılım
4 Ara 2010
Mesajlar
34
Tepkime puanı
12
Konum
İstanbul
Yaşama amacımızın mükemmeli bulma ve onu açığa çıkarma olduğunu anlamak için diğer yüzlercesi daha yaşandı .
Cennet bir yer , bir mekan değildir, bir zaman dilimi değildir. Cennet öğrenmektir, mükemmelliktir.
Mükemmelin sınırları yoktur.
Kural; gerçek doğasını, bilinen tüm rakamları aştığı , zamanın ve mekanın ötesine geçtiği zaman yaşayabileceğini bilmesiydi.
Eğer ne yaptığını iyi biliyorsan her zaman başarırsın.
Bizi sınırlayan her şeyi bir tarafa atmalıyız.
Düşüncelerinizin zincirlerinden kurtulun, bedenlerinizin zincirlerini kırın.
En doğru yasa bizi özgürlüğe götürecek olandır.
Onların tek farkı , gerçekten kim olduklarını anlamaya ve bunu bilerek yaşamaya başlamaları.
Bedeninin , onun hakkında düşündüklerinden bir şey olmadığı konusunda konuştuklarımızı sakın unutma.
Gözünle gördüklerine sakın inanma. Görünenlerin hepsi sınırlıdır. Anlayarak bakmaya ,bildiklerinin ötesine geçmeye çalış.

Üzgünüm , ama ben hipnotize edilemem.
Öyle mi?
Öyleyse bu gezegende işiniz ne?
Kendi inançlarımıza asla tutsak düşmememiz gerekir.
İnancınızın gücünü hafife almayın !
Rastlantı diye bir şey yoktur.
Hipnoz kabul edilen bir önermedir.
Gülme , küçük bebek. Ölümlüler oyunları büyüleyici bulur ve onlardan biri olduğun inancını kabullendiğinde sen de büyüleneceksin.
Kuralları izlemezsen oynamana izin verilmez.
Uyumla hareket edenler hipnotize olmaya rıza gösterir!
Ya gerçekte var olmayan zincirlerle bağlandığımıza inanıyorsak? Ve çevremizdeki dünya inandıklarımızı yansıtan mükemmel bir aynaysa?
İnandığım zaman görürüm. İnanç yoksa görüntü de yok.
Kabullenilmiş önermelerden oluşturulmuş bir dünya ; hiçbir şey gerçek değil, ama düşünmek onları gerçek kılıyor.
İnancın yırtıcı bir gücü vardır, oyunun çelik mengenesini oluşturur, ölene kadar her saniye bizi kıskaçları arasında tutar.
Deneğin görmediği bir yerine buz parçasıyla dokunulur ve o şeyin kızgın demir olduğu söylenir; dokunulan yer su toplar. Bunlara neden olan ip değildir, kızgın demir değildir. Aklın inanılmaz güçleridir hepsinin nedeni.
Önerme: Bakış açısını değiştiren her temas.
Her önerme kendini yoğunlaştırır.
Düşüncelerimizde ne barındırırsak, deneyimlerimizde onu yaşarız.
Hipnotize edildiğimiz zaman zihnimize ar ya da geç değil, hemen o anda girmesine izin verdiğimiz önermeleri görür, işitir, tadar, koklar, temasla algılarız.
Ben kabullendiğim her önermenin katkısıyla trans haline geçtim.
Ruhlar önermelerimizi kabullenmedikleri anda bizim oyun alanımızı kullanamaz.
Gerçek olan şey, değişmeyen şeydir.
Şu anda ve burada, kusursuz Yaşam’ın kusursuz ifadesiyim ben.
Bedenlere sahip değilizdir; onları kesintisiz düşleriz. Kendimize sürekli önerdiğimiz şey oluruz; hastalanırız ya da sağlıklıyızdır, mutlu ya da mutsuzuzdur; düşüncesiz ya da zekiyizdir.
Dönüşmeyi seçtiğim kişi olmak için her şeye sahibim.
Rastlantı beni almam gereken dersleri olan ve benden ders alabilecek başkalarına da yöneltecek.


Richard Bach okunmaya değer bir yazar. Bu alıntılar da Hipnoz ve Martı kitaplarından . Özellikle 3 kitabını okumanızı tavsiye ederim = )
 
Üst