Familiar Nedir?

Pagan kültürü dışı yazarlar genellikle familiar’ları cadıların büyüsel görevlerini yerine getiren alt rütbeli demonlar olarak tarif ederler ve genelde kedi, köpek, kurbağa, baykuş, fare gibi hayvan formlarında dolaştıklarına inanılır. Bu teoriye göre bütün hayvanlardan ve hatta böceklerden bile şüphelenilebilinir.
Cadıların karanlık işler dışında faydalı işlerde de kullandığı familiarlar da vardır. Bazı cadı doktorlar hastalıkları teşhis etmekte kullandıkları gibi diğerleri kayıp nesneleri ve hazineleri kullanmak için de familiarlardan yardım almışlardır. Bazıları familiar’karın aslında periler olduğunu iddia ederler. Oberon 15 ve 16. yüzyılda İngiltere’de peri kökenli familiarlara verilen popüler bir isimdi..
Modern cadılarda familiarlar sadece peri kökenli olmaktan çıkmış ve normal hayvanlar da familiar olarak anılmaya başlanmıştır. Bu sadık dostlar genellikle majikal yardımcılar olarak kullanılmaktadır. cadılar familiarların demon ya da hayvan kılığına girmiş herhangi bir ruh olduğuna inanmazlar. Familiarlar yalnızca majikal ve psişik alanda çalışmalarına yardımcı olan ideal partnerler olarak görürler familiar’ları. Bazı cadılar sıradan hayvanlara büyü yaparak onları “familiar ? haline getirebileceklerine inanırken, bazıları da inanmazlar. Ancak her iki görüşte de cadıların hayvanları sadeve bir evcil hayvan olarak görülmez daha çok bir arkadaş gibidirler ve birbirlerine karma ile bağlı olduklarına inanırlar. Familiar’ı olmayan cadılar ise uygun hayvanı bulabilmek için etraflarına psişik bir sinyal gönderirler (uygun hayvan ile karşılaşmak için)
Familiarların gelişmiş bir psişik radarları vardır. Negatif ve kötü olan enerjileri hemen algılarlar ve varlıklarını hissederler ve aynı zamanda bağlı oldukları cadılara psişik bir koruma sağlarlar. Bazı cadılar ise büyüsel görevler için astral boyutta, düşünce formunda ve büyü ile güçlendirilmiş familiar’lara sahiptirler.
işte bazı familiar'lar ve tarihte cadılık mahkemelerine bunlara ilgili yaşanmış birkaç olay:

Arılar:
Birçok demonolojiste göre eğer bir cadı bir kraliçe arıyı arı sokmadan yiyebilirse cadı mahkemelerindeki hiçbir işkence canını yakmazmış ve asla itiraf etmezmiş. Bu inanış yüzünden birçok cadı delil yetersizliğine rağmen arı yediği düşüncesiyle ölüm cezasına çarptırılmıştır.

Tavuklar:
17. yy da st. Edmonds’ta yapılan cadı mahkemesinde “Nan ? adındaki bir tavuk ve yandaşı(!) 3 tavuk yargılanmış ve demon oldukları öne sürülerek öldürülmüştür.

Kargalar:
Cadılar kargaları çabuk yol alabildikleri için daha çok casuslukta kullanmışlardır.

Sinekler:
Margaret Wyard st. Edmonds’ta ki yargılanmasında sinekleri familiar olarak kullandığını itiraf etmiştir.

Tavşanlar:
Fiziksek ve davranışsal olarak tavşanlar da cadıların doğal müttefiklerindendir; hızlı ve atiktirler arka ayaklarının üzerinde kalkarak insan gibi durabilirler. Bir cadının yönlendirmesiyle grup halinde toplanıp tarlaları ve ambarları talan edebilirler.
Bu özelliklerinin dışında da tavşanlar cadılıkla bağdaştırılmıştır. Mesela tavşan ayağı uğurlu sayılırken bir insanın önünden tavşan geçmesi uğursuzluk sayılır. Bununla birlikte denizciler felaket getireceği düşüncesiyle denizde asla tavşan(hare) kelimesini anmazlar.

Fareler:
Bazı araştırmacılara göre fareler de tavşanlar gibi felaketler ve salgınlar gibi toplu yıkım büyülerinde yardımcı olan familiarlar sınıfına girer.

Kediler ve yılanlar:
Eski çağlardan beri kediler ve yılanlar cadıların en popüler familiarlarından biriydi ancak yılanların rolü kedilere göre daha az dı. Korkutucu görünüşleri e tarih boyu şeytanla ilişkiledirilmiş olması cadıların yılanları işlerine burunlarını sokmak isteyen yabancı meraklıları uzak tutmak için kullanmasına neden olmuştur.
Diğer taraftan kedi, daha çok konuşulan bir familiar olmuştur. Kedilerin geleceği görme yetileri olduğundan ve ay tanrıçasıyla bağlantıları olduğundan söz edilir. Bazı kültürlerde kedilerin gece bebeklerin nefesini emerek öldürdüğü inancı dahi vardır.
Bunun yanında kediler havayı tahmin edebilirler; eğer kedi hızla koşuyor, hoplayıp zıplıyorsa rüzgar gittikleri yöne doğru esecektir, eğer patileriyle kulak arkalarını ıslatıyorsa yağmur yakındır, eğer ateşin kenarında sırtlarını dönerek oturuyorlarsa çok soğuk havaları bekliyorlar demektir.
Kara kedi edinmenin şans sayıldığı kuzey Britanya dışında kara kediler genelde şeytanla ilişkilendirilir ya da şüpheli davranan kara kedilerin aslında şekil değiştirmi cadılar olduğuna inanılır.

Örümcekler:
Eski zamanlarda örümceklerin cadıların kukuletalarının içine saklanıp onlara ne yapmaları gerektiğini fısıldadıklarına inanılırdı. Bu yüzden, sabahları örümcek görmenin kötü şans getireceğine ve öldürmenin de yağmur yağdıracağına inanılırdı. Eski İngiltere’de hristiyan
düğünlerde örümcek görmek evlilik için kötü şans sayılırdı.

Kurbağalar:
Ne kadar çirkin olarak anılırlarsa anılsınlar, kırbağalar cadılar arasında sevgiyle karşılanırdı. Orta çağ’da boynuzlu kurbağalar yakılırlardı zira halk, boynuzların şeytanın ajanları olduklarına işaret ettiğine inanırdı. Ve cadıların kurbağa salyalarını karıştırarak görünmezlik merhemi yaptıklarına inanılırdı. Diğer taraftan, kurbağaların insan kulağının duyamayacağı sesleri de duyma özelliğinden dolayı fırtınalı havalarda dışarıda mahsur kalanlar yıldırımlardan korunmak için kurbağaların saklandığı yerlere yakın saklanırlardı.
(gnoxis..çeviri: belfalas/sirus)
-------------------
Ayrıca cadı mahkemelerinin sonunda başta kediler olmak üzere Familiar olduğuna inanılan hayvan,cadıyla aynı sonu paylaşırdı.Cadının yardakçısı & iş birlikçisi olarak suçlu bulunurdu.