Kuran-İncil ve Tevrat'ta ortak yönler.3

dynamic apnea

Kayıtlı Üye
Katılım
25 Haz 2008
Mesajlar
2,596
Tepkime puanı
165
Konum
somewhere outthere
İş
dış ticaret uzmanı
İYİLİKTE BULUNANLARIN ALACAĞI KARŞILIK

Namazı dosdoğru kılın, zekatı verin; önceden kendiniz için hayır olarak neyi takdim ederseniz, onu Allah Katında bulacaksınız. Şüphesiz Allah, yaptıklarınızı görendir. (Bakara Suresi, 110)

İncil

Onlara, iyilik yapmalarını, iyilikten yana zengin olmalarını, cömert ve paylaşmaya istekli olmalarını buyur. Böylelikle gerçek yaşama kavuşmak üzere gelecek için kendilerine sağlam temel olacak bir hazine biriktirmiş olurlar. (Pavlus'un Timoteos'a 1. Mektubu, 6: 18-19)

RIZKI VEREN ALLAH'TIR

Yeryüzünde hiçbir canlı yoktur ki, rızkı Allah'a ait olmasın. Onun karar (yerleşik) yerini de ve geçici bulunduğu yeri de bilir. (Bunların) Tümü apaçık bir kitapta (yazılı)dır. (Hud Suresi, 6)

Allah dilediğine rızkı genişletir-yayar ve daraltır da. Onlar ise dünya hayatına sevindiler. Oysaki dünya hayatı, ahirette (ki sınırsız mutluluk yanında geçici) bir meta'dan başkası değildir. (Ra'd Suresi, 26)

İncil

Bu nedenle size şunu söylüyorum: `Ne yiyip ne içeceğiz?' diye canınız için, ya da `Ne giyeceğiz?' diye bedeniniz için kaygılanmayın. Can yiyecekten, beden de giyecekten daha önemli değil mi? Gökte uçan kuşlara bakın! Ne eker, ne biçer, ne de ambarlarda yiyecek biriktirirler… Siz onlardan çok daha değerli değil misiniz? Hangi biriniz kaygılanmakla ömrünü bir anlık uzatabilir?.. Öyleyse, 'Ne yiyeceğiz ?' `Ne içeceğiz?' ya da `Ne giyeceğiz?' diyerek kaygılanmayın. Uluslar hep bu şeylerin peşinden giderler... Siz önce O'nun egemenliğinin ve O'ndaki doğruluğun ardından gidin, o zaman size tüm bunlar da verilecektir. (Matta, 6: 25-27, 31-33)

Tevrat

Hepsinin gözleri Seni bekler; Ve zamanında yiyeceklerini onlara Sen verirsin. Elini açarsın; Ve her yaşayanı dileğine göre doyurursun. RAB bütün yollarında adildir, Ve bütün işlerinde inayetlidir. (Mezmurlar, 145: 15-17)

İBADETTE GÖSTERİŞTEN SAKINMAK

İşte (şu) namaz kılanların vay haline, Ki onlar, namazlarında yanılgıdadırlar, Onlargösteriş yapmaktadırlar. (Ma'un Suresi, 4-5-6)

İncil

Dua ettiğiniz zaman ikiyüzlüler gibi olmayın. Onlar, herkes kendilerini görsün diye havralarda ve caddelerin köşe başlarında dikilip dua etmekten zevk alırlar. Size doğrusunu söyleyeyim, onlar ödüllerini almışlardır. Siz ise, dua edeceğiniz zaman odanıza girip kapıyı örtün... dua edin... (Matta 6: 5-6 )

İsa ders verirken şöyle dedi: "Uzun kaftanlar içinde dolaşmaktan, meydanlarda selamlanmaktan, havralarda en seçkin yerlere ve şölenlerde başköşelere kurulmaktan hoşlanan din bilginlerinden sakının. Dul kadınların malını mülkünü sömüren, gösteriş için uzun uzun dua eden bu kişilerin cezası daha da ağır olacaktır." (Markos, 12: 38-40)

Tevrat

... Ağızlarında Sen yakınsın, fakat gönüllerinden uzaksın. (Yeremya, 12: 2)

SAMİMİ DUA

Rabbinize yalvara yalvara ve için için dua edin. Şüphesiz O, haddi aşanları sevmez." (Araf Suresi, 55)

Rabbini, sabah akşam, yüksek olmayan bir sesle, kendi kendine, ürpertiyle, yalvara yalvara ve için için zikret. Gaflete kapılanlardan olma. (Araf Suresi, 205)

O, Hayy (diri) olandır. O'ndan başka İlah yoktur; öyleyse dini yalnızca Kendisi'ne halis kılanlar olarak O'na dua edin. Alemlerin Rabbine hamdolsun. (Mümin Suresi, 65)

Ey iman edenler, sabırla ve namazla yardım dileyin. Gerçekten Allah, sabredenlerle beraberdir. (Bakara Suresi, 153)

... "Rabbimiz, unuttuklarımızdan veya yanıldıklarımızdan dolayı bizi sorumlu tutma. Rabbimiz, bize, bizden öncekilere yüklediğin gibi ağır yük yükleme. Rabbimiz, kendisine güç yetiremeyeceğimiz şeyi bize taşıtma. Bizi affet. Bizi bağışla. Bizi esirge, Sen bizim Mevlamız'sın. Kafirler topluluğuna karşı bize yardım et." (Bakara Suresi, 286)

İncil

Her türlü dua ve yalvarışla, her zaman Ruh'un yönetiminde dua edin... (Pavlos'un Efeslilere Mektubu 6:18)

Kendinizi duaya verin. Duada uyanık kalın ve şükredin. (Pavlos'un Koloselilere Mektubu 4:2)

Biz ise kendimizi duaya ve Tanrı sözünü yaymaya adayalım. (Elçilerin İşleri, 6: 4)

Dua ettiğinizde, putperestler gibi boş sözler tekrarlayıp durmayın. Onlar, söz kalabalığıyla seslerini duyurabileceklerini sanırlar. Siz onlara benzemeyin!.. Bunun için siz şöyle dua edin: '... Adın kutsal kılınsın. Egemenliğin gelsin. Gökte olduğu gibi, yeryüzünde de Senin istediğin olsun. Bugün bize gündelik ekmeğimizi ver. Bize karşı suç işleyenleri bağışladığımız gibi, Sen de bizim suçlarımızı bağışla. Ayartılmamıza izin verme. Kötü olandan bizi kurtar. Çünkü egemenlik, güç ve yücelik sonsuzlara dek Senindir. (Matta, 6: 7-13)

Tevrat

YA RAB, duamı işit; yalvarışlarıma kulak ver; sıdkın ile, adaletin ile bana cevap ver. (Mezmurlar, 143: 1)

Ellerimi Sana açıyorum; Canım kurak yer gibi, sana susamıştır. Bana tez cevap ver... Sabahleyin inayetini bana işittir; Çünkü ben Sana güveniyorum; Gideceğim yolu bana bildir; Çünkü canımı Sana yükseltiyorum. Düşmanlarımdan beni azat et, ya RAB; Sana sığınıyorum. Rızanı işlemeyi bana öğret; Çünkü Sen benim Allah'ımsın... Doğruluk diyarında bana yol göster... Adaletin ile canımı sıkıntıdan çıkar. Ve inayetin ile düşmanlarımı helak et... (Mezmurlar, 143: 6-12)
 

dynamic apnea

Kayıtlı Üye
Katılım
25 Haz 2008
Mesajlar
2,596
Tepkime puanı
165
Konum
somewhere outthere
İş
dış ticaret uzmanı
ALLAH DUA EDENLERİN DUASINA İCABET EDER

"Kullarım Beni sana soracak olursa, muhakkak ki Ben onlara pek yakınım. Bana dua ettiği zaman dua edenin duasına cevap veririm. Öyleyse, onlar da Benim çağrıma cevap versinler ve Bana iman etsinler. Umulur ki irşad olurlar." (Bakara Suresi, 186)

Ya da sıkıntı ve ihtiyaç içinde olana, Kendisi'ne dua ettiği zaman icabet eden, kötülüğü açıp gideren ve sizi yeryüzünün halifeleri kılan mı? Allah ile beraber başka bir İlah mı? Ne az öğüt-alıp düşünüyorsunuz. (Neml Suresi, 62)

İncil

Dileyin, size verilecek; arayın, bulacaksınız; kapıyı çalın, size açılacaktır. Çünkü her dileyen alır, arayan bulur, kapıyı çalana kapı açılır. (Matta, 7: 7-8)

Bunun için size diyorum ki, duayla dilediğiniz herşeyi daha şimdiden almış olduğunuza inanın, dileğiniz yerine gelecektir. (Markos, 11: 24)

Tevrat

Sıkıntıda çağırdın ve seni kurtardım; Gök gürlemesi örtüsünde sana cevap verdim... (Mezmurlar, 81: 7)

ALLAH KORKUSU

Ki onlar (o peygamberler) Allah'ın risaletini tebliğ edenler, O'ndan içleri titreyerek-korkanlar ve Allah'ın dışında hiç kimseden korkmayanlardır. Hesap görücü olarak Allah yeter. (Ahzab Suresi, 39)

Ve onlar Allah'ın ulaştırılmasını emrettiği şeyi ulaştırırlar. Rablerinden içleri saygı ile titrer, kötü hesaptan korkarlar. (Rad Suresi, 21)
Onların yanları (gece namazına kalkmak için) yataklarından uzaklaşır. Rablerine korku ve umutla dua ederler ve kendilerine rızık olarak verdiklerimizden infak ederler. (Secde Suresi, 16)

Tevrat

Adı Eyub idi; ... kâmil ve doğru idi, Allah'tan korkar ve kötülükten çekinirdi. (Eyüp, 1: 1)

RAB korkusu temizdir; ebediyen durur; RABBIN hükümleri haktır: hepsi doğrudur. Altından. Çok saf altından da ziyade özlenir; Baldan ve süzme gümeç balından tatlıdır. (Mezmurlar, 19: 9-10)

RAB'be korkuyla hizmet edin, Titreyerek sevinin. (Mezmurlar, 2: 11)

Ne mutlu RAB'den korkana, O'nun yolunda yürüyene! (Mezmurlar, 128: 1-2)

ALLAH KENDİSİ'NDEN KORKANA ANLAYIŞ GÜCÜ VERİR

Ey iman edenler, Allah'tan korkup-sakınırsanız, size doğruyu yanlıştan ayıran bir nur ve anlayış (furkan) verir, kötülüklerinizi örter ve sizi bağışlar. Allah büyük fazl sahibidir. (Enfal Suresi, 29)

Tevrat

Hikmetin başlangıcı RAB korkusudur; Emirlerini yapan her adamın iyi anlayışı vardır; Onun hamdı ebediyen durur. (Mezmurlar, 111: 10)

MAL YIĞIP BİRİKTİRMEMEK

.... Altını ve gümüşü biriktirip de Allah yolunda harcamayanlar... Onlara acı bir azabı müjdele. Bunların üzerlerinin cehennem ateşinde kızdırılacağı gün, onların alınları, böğürleri ve sırtları bunlarla dağlanacak (ve:) "İşte bu, kendiniz için yığıp-sakladıklarınızdır;yığıp-sakladıklarınızıtadın"(denilecek). (Tevbe Suresi, 34-35)

Ki o, mal yığıp biriktiren ve onu saydıkça sayandır. Gerçekten malının kendisini ebedi kılacağını sanıyor. Hayır; andolsun o, 'hutame'ye atılacaktır. "Hutame"nin ne olduğunu sana bildiren nedir? Allah'ın tutuşturulmuş ateşidir. Ki o, yüreklerin üstüne tırmanıp çıkar. O,
onlarınüzerinekilitlenecektir;(Kendileride) Dikilip-yükseltilmiş sütunlarda (bağlanacaklardır). (Hümeze Suresi, 2-9)

Allah dilediğine rızkı genişletir-yayar ve daraltır da. Onlar ise dünya hayatına sevindiler. Oysaki dünya hayatı, ahirette (ki sınırsız mutluluk yanında geçici) bir meta'dan başkası değildir. (Ra'd Suresi, 26)

Allah'ın, bol ihsanından kendilerine verdiği şeylerde cimrilik edenler, bunun kendileri için hayırlı olduğunu sanmasınlar. Hayır; bu, onlar için şerdir; kıyamet günü, cimrilik ettikleriyle tasmalandırılacaklardır. Göklerin ve yerin mirası Allah'ındır. Allah yaptıklarınızdan haberi olandır. (Al-i İmran Suresi, 180)

İncil

(Ey zenginler) Altınlarınız, gümüşleriniz pas tutmuştur. Bunların pası size karşı tanıklık edecek, etinizi ateş gibi yiyecektir. Son günlerde servetinize servet kattınız. (Yakub'un Mektubu, 5: 3)

Yeryüzünde kendinize hazineler biriktirmeyin. Burada güve ve pas onları yiyip bitirir, hırsızlar da girip çalarlar. Bunun yerine kendinize gökte hazineler biriktirin. Orada ne güve ne pas onları yiyip bitirir, ne de hırsızlar girip çalar. Hazineniz neredeyse, yüreğiniz de orada olacak. (Matta, 6: 19-21)

Şimdiki çağda zengin olanlara gururlanmamalarını, gelip geçici zenginliğe ümit bağlamamalarını buyur. Zevk almamız için bize herşeyi bol bol veren Tanrı'ya ümit bağlasınlar. (Pavlus'un Timoteos'a 1. Mektubu, 6: 17)

Tevrat

Gümüşü seven gümüşe, ve bolluğu seven mahsule doymaz; bu da boş. Mal çoğalınca onu yiyenler de çoğalır; ve gözler ile onları görmekten başka sahibi için ne faide var? (Vaiz, 5: 10-11)

RAB'BİN gazap gününde gümüşleri de altınları da onları kurtaramayacak..." (Tsefanya, 1: 18)

Doğruların kemali kendilerine yol gösterir; Fakat hainlerin sapıklığı kendilerini helâk eder. Gazap gününde mal işe yaramaz; Fakat salâh ölümden kurtarır. (Süleyman'ın Meselleri, 11: 3-4)

RAB şöyle diyor: Hikmetli adam hikmeti ile övünmesin, ve yiğit kendi gücü ile övünmesin, zengin adam zenginliği ile övünmesin; ancak övünen şununla, anlayışlı olmakla, ve dünyada inayet, adalet, ve salâh işleyen RAB'bi bilmekle övünsün; çünkü Ben bunlardan hoşlanırım, RAB diyor. (Yeremya, 9: 23-24)
 
Üst