LevitasyoN Deneyimleri..

SutekH

Kayıtlı Üye
Katılım
25 Haz 2009
Mesajlar
20
Tepkime puanı
3
Home’un levitasyon deneyimleri!

Home, 19 yaşındayken ilk kez havaya yükseliyor

Home, 1852 yılının sıcak bir ağustos günü Amerika’da Connecticut eyaletinin tanınmış ipek fabrikatörü Ward Cheney’in evinde bir davete katıldı. Ruh çağırma ve eşyaları yerinden oynatma seansı düzenlediler.

Bu seans sırasında hiç beklenmedik bir olay oldu. Eşyaları havaya kaldırmaya çalışan Home, birden kendisini havada buldu. Başı tavana değecek gibi yükseldi ve sonra tekrar yere indi. Herkes heyecanlandı ve seansa son verdiler. Konuklar arasında Hartford Times gazetesinin yazı işleri müdürü F.L. Burr de vardı. Burr, yazdığı yazılarda çok şüpheci ve inanmaz bir kişi olarak tanınmıştır. Gazetesinde Home’un havaya yükselişi ile ilgili olarak şunları yazdı:

“ Home’un aniden havaya yükselişini ben de yaşadım… O sırada Home’un tam yanındaydım. Önce ayakları yerden 30 cm yükseldi. Baştan aşağı sapır sapır titriyordu. Birkaç kere yerden ayakları kesildi. Son yükselişinde odanın tavanına kadar çıktı. Yere indiğinde hepimiz donakalmıştık. Uzun zaman hiçbir şey konuşamadık…”

Home’un yaşamı değişiyor

Bu olaydan sonra Home’un yaşamı aniden değişti. Hemen tüm gazeteler ondan bahsetmeye başladılar. Ona yerçekimine meydan okuyan adam adını taktılar. Bu gösteriyi tekrarlaması isteniyordu. Home bu kadar yoğun ilgiyle karşılaşınca zor durumda kaldı. Amerika’yı terk ederek Avrupa’ya gitti. Burada da onu rahat bırakmadılar. Etrafına bir anda hayranları toplandı. Home nereye gitse, orada olağanüstü bir olay oluyordu. Onun bulunduğu odada, aniden rüzgar uğultusu sesi duyuluyor. Ya da tavandan ansızın çiçek demetleri dökülüyordu. Kapılar kendiliğinden açılıp kapanıyor, odanın içinde ateş topları dolaşıyordu. Home, ona inananların ve inanmayanların önünde defalarca havaya yükseldi…

Home, 24 m. Yükseklikte

16 Aralık 1868 gecesi, Home, Londra’da unutulmaz gösterilerinden birini gerçekleştirdi. Adare Kontu’nun görekemli malikanesinde, Kaptan Wynne ve Lindsay Lordu ile birlikte yemek yedi. Yemek bittikten sonra bahçeye bakan bir odaya geçtiler.
Bu dört kişi bir süre bu odada oturdular. Daha sonra Home sanki kendinden geçer gibi oldu. Aniden yerinden fırladı. Tavana yakın duran bir pencereye kadar yükseldi. Pencereyi açtı ve dışarı çıktı. Diğer üç kişi bir an onun aşağı atlayacağını sandılar. Oysa o pencereden dışarı uçtu. Hiçbir yere tutunmadan ve değmeden havada hareket etti. Dışarıdan aynı odanın diğer penceresine geldi. Bu pencere açıktı ve Home tekrar içeri girdi.

Olayı seyreden her üç kişide hayretten dona kalmışlardı. Home dışarıda pencerenin önünde havada bulunduğu sırada 24 metre yükseklikteydi. Eğer o anda düşseydi, büyük bir ihtimalle ölürdü. Ya da sakat kalırdı…

Tanıklar anlatıyor…

Home’un 24 m yükseklikteki uçuşu bir anda yayıldı. Çünkü tanıklar önemli ve inanılır kişilerdi. Her üç tanıkta olayı defalarca anlattı. Lindsay Lordu’nun söyledikleri şunlar:

“ Bay Home, Adare Kontu ve onun kuzeni Kaptan Wynne birlikteydik. Bir an Home bizimle konuşmayı kesti. Bana o anda bizi duymuyor ve görmüyor gibi geldi. Hepimiz ona bakıyorduk. Titreyerek yerden yükseldi. Bulunduğumuz köşkte odaların tavanları hayli yüksekti. Biz onun tavana yükselip ineceğini sandık. Fakat o öyle yapmadı. Yüksekteki pencereye kadar uçtu. Pencereyi açtı ve dışarı çıktı. Bir süre sonra açık olan bir başka pencereden içeri girdi. Pencereler arasındaki uzaklık 2.30 m kadardı. İkisi arasında tutunacak bir çıkıntı yoktu. Hepimiz Home’un dışarıda, pencerenin önünde ve havada gördük. Pencereden içeri girerken, ayakları öndeydi. Hayatımda ilk kez bir adamın uçtuğunu gördüm…”

Home “ Beni Havaya Kaldıran Ruhlar ”

Home aynı zamanda bir medyumdu. Sayısız ruh çağırma seansında bulundu. Bu seanslara katılan çok sayıda kişi, onun ruhlarla çok kolaylıkla ilişki kurabildiğini anlattı.

Home, onu havaya yükselten ve havada tutan gücün ruhlar olduğunu kabul ediyordu:

“ Havaya her yükselişimde görünmeyen bir kuvvet tarafından yukarıya çekiliyormuşum gibi bir his yaşadım. Bu kuvvet ruhlardan geliyor. Ben bu kuvvetin varlığına daima inandım ve ona güvendim. Bu yüzden ne kadar yükseğe çıkarılırsam çıkarılayım, hiçbir zaman korkmadım…”

alıntıdır

SaygılaR..
 

SutekH

Kayıtlı Üye
Katılım
25 Haz 2009
Mesajlar
20
Tepkime puanı
3
Bilim dünyası, havada asılı durabilen insanları inceledi. Gerçek olduğunu gördü ama nasıl olduğunu açıklayamadı.

Bilim dünyası şu sıralar 'levitasyon' ya da havada asılı durabilen insanları inceliyor. Tarih boyunca bu tür olayların yaşandığı biliniyor. Mitolojide uçmak tanrılara özgü bir yetenek sayılıyordu. Ancak çok az sayıda da olsa bazı insanların da uçabildiğinden söz ediliyor. Örneğin Hindu Brahmanlar, Yogiler, Hint fakirler, Saint Hermitler...

Hinduların Sanskrit yazılarında 'havada asılı durmanın yöntemleri' tek tek rehber halinde yer alıyor. Hint tarihi belgeleri, yerden 90 santim yükseklikte havada durabilen ustaların örnekleriyle dolu.

M.Ö 527'de Zen Budizminin kurucusu Bodhidharama'nın Tibet'teki Şaolin Manastırı'nı ziyaret edip, buradaki Budist rahiplere 'levitasyon sanatını' nasıl öğrettiği birçok tarihi belgede yer alıyor. Dahası günümüzde bile Hindistan'da ve Tibet'te 'havada durabilen' insanlar hiç de az değil.

Avrupa'da ise bilinen ilk 'levitasyon ustası' bir rahibe olan Azize Theresa. Onun 'uçuşuyla' ilgili belgeler 1565 yılından kalma ve bu deneyimi 230 kişinin gözleri önünde yaşadığı anlatılıyor.

Ancak asıl önemlisi günümüze 'uçan adam' olarak anılan Amerikalı Chris Angel olayı.

Chris Angel; David Coperfield ya da David Blaine gibi bir sihirbaz değil. Ama uçabiliyor. Ya da havada asılı durabiliyor. Tam bir 'levitasyon' ustası. Bilim adamları onun bu 'uçuşlarını' tekrar tekrar izlediler. "Gerçek mi?" sorusuna "Gerçek" dediler. Buna getirebildikleri açıklama ise beyin enerjisi ile yaratılan bir çeşit yerkeçimsiz ortam sayesinde 'havada asılı durmanın' mümkün olabileceği yönünde... Ancak bu beyinsel enerjinin nasıl oluşturulabildiği sorusu bir cevap bulamadı.

Süper-iletkenlerle yapılan bir deney sonucunda bir insanın bir süper-iletken üzerinde durduğu zaman yerden 5 santim kadar yükselebildiğini gösterdi. Ancak süperiletken kullanmadan 'uçabilen' insanların sırrı hala çözülemedi.

Mermi tren diye bilinen Japonların ve Fransızların süper-hızlı trenleri de "manyetik levitasyon" denilen teknoloji ile saatte 350 km hızı aşabiliyor. Süper-iletkenler sayesinde bu trenler seyir halindeyken raylara değmeden gidiyor. Ancak bu şekilde bu yüksek hızlara ulaşabiliyorlar..

Bunu da Paylaşmak İstedim.. :hurray:
 

İgnas

Kayıtlı Üye
Katılım
12 Kas 2009
Mesajlar
76
Tepkime puanı
4
bu chris angel haberi heryerde karşıma çıkıyor.chris angelın bir ilizyonist olduğunu ve numaralarını bir kısmının açığa çıkartıldığını heryerde söylüyorum.ama bunu gazeteye haber yapanlar sağolsun her sitede yazıyor bu.
 
Üst